Konu Başlığı: İbrahim paşa isyanı Gönderen: ღAşkullahღ üzerinde 15 Nisan 2011, 16:57:45 İbrahim Paşa İsyanı Şimdi de gelelim Bağdad valisi İbrahim Paşanın isyan hareketini gözden geçirmeye: Osmanlı devletinde sadrazamlar iş başına geldiğinde, bu günkü siyasi partilerin yaptığı gibi mümkünmertebe kendi kadroları ile çalışmak isterlerdi. Sadrıazam Boşnak Salih Paşa'nın öldürülmesinden sonra onun yetiştirdiği ve onun vazifelendirdiği bir çok vali görevden alınmıştı. İşte bu görevden almanlar arasında Bağdad vâiisi İbrahim Paşada bulunuyordu. Okuyucularımız hatırSayacaklardırki, Salih Paşa öldürülünce sadaret Musa Paşaya verilmişti. Ancak sadaret kaİmmakamı Ahmet Paşa, çevirdiği dalavere ile sadaret makamını ele geçirmeyi becermişti. Sadrıazam bir tâyinle bir kaç işi yapmak istiyordu. Bu tâyini 2. vezir durumuna düşürdüğü, eski Kapdanı derya Musa Paşayı valilik görevi ile Bağdata tâyin ve Salih Paşanın valisi İbrahim Paşayı vazifeden almak, ayrıca bu vâiiliğide kabul etmeyeceğini söyleyen Musa Paşa'ya" paşa karındaş gitmeniz şart değii bir mütesellim yollasanız diyerek, Musa Paşayı tâyini kabule mecbur kıldı. Musa Paşada bir mütesellim gönderdi. Diğer taraftan İbrahim Paşa velinimeti Salih Paşa gibi idam olunacağı endişesiyle Bağdad ahalisini kendine celb ederek isyan bayrağını açdı. Bağdatda İki çeşit asker bulunuyordu. Bunlardan kapıkulu denilen yeniçeriler, iç kalenin muhafazası ile vazifeliydiler. Diğer askerse, <Yeri Kul> adıyla anılan gönüllü askerdi ki, Bağdad vilayeti ve hududunu muhafaza etmekle görevliydi. İbrahim Paşa bu askerlerden ancak yerli kul olanını kendine celbedebilrnişti. Yeniçeri ise devletine bağlı kalmış, bağlılığının misalini de İbrahim Paşa askeri ile kılıç kılıca döğüşerek isbat etmişti. Bu olaylar Bağdadda meydana gelirken, veziriazam Musa Paşayı Bağdad valiliğinden alıp, onun yerine Boşnak Salih Paşanın kardeşi Murtaza Paşayı tâyin etmişti. İbrahim Paşa hakkındaki idam fermanımda Murtaza Paşanın eline tutuşturmuştu. Aradan bir kaç gün geçmiştik! Musa Paşa saraya çağınhp, Murtaza Paşanın valiliğinin bir muvazaa olduğu, asıl valinin kendisi olduğu, bu münasebetle derhal Bağdad'a gidip, Murtaza Paşa tarafından İbrahim Paşanın kesilmiş kellesinin Murtaza Paşanın kellesini kesip koymak sana düşüyor dendi. Musa Paşa bu iradeye itiraz edecek oldu. Fakat gök gürlemesini andıran bir ses "Ya kelleler, ya kellen" diyen pa-dişahdan başkası değil idi. Musa Paşa Bağdad'a gitti. Her iki kelleyide bala batırsp İstanbul'a gönderdi. Az bir müddet sonrada iş başarmış tavırları ile istanbul'a döndü. Mükâfaatı Ye-dikule'de bir kaç gün hapiste kaldıktan sonra kellesini kaybetmek oldu. |