> Forum > ๑۩۞۩๑ Bilim Dunyası ๑۩۞۩๑ > Biyoloji Dünyası >  Dişlerimizdeki Şifa Kaynağı
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Dişlerimizdeki Şifa Kaynağı  (Okunma Sayısı 1156 defa)
03 Temmuz 2012, 09:42:03
Sefil
Yeni Üyeler
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 28.807


« : 03 Temmuz 2012, 09:42:03 »



Dişlerimizdeki Şifa Kaynağı: Kök Hücre

Dişler, çene kemiklerinin ağız boşluğuna bakan yüzlerinde dizili; çiğneme, koparma ve konuşma fonksiyonlarında vazifeli yapılardır. Normal şartlarda bir çocuğun belirli bir yaşta ağzında bulunması gereken diş sayısı, [Çocuğun yaşı (ay olarak) ? 6] formülüyle hesaplanabilir. Buna göre, 18 aylık bir çocukta; 18 ? 6 = 12 diş olması beklenir. Daimî dişler, 6 yaşında sürmeye başlar ve ilk süren daimî diş, azı dişidir. 12?13 yaşlarındaki bir çocukta daimî dişlerin 28'i sürmüştür. Geri kalan 4 azı dişi 20 yaş dişi olarak bilinen ve sürme zamanı kesin olarak belirlenemeyen dişlerdir. Dişlerin sürme ve ağız ortamında yerini almaları ile alâkalı mekanizmalar tam olarak izah edilememişse de, bu mevzuda birtakım teoriler mevcuttur. Bu teorilerin her birinde, ayrı araştırma konusu olabilecek, marifete kapı açacak mükemmel hâdiseler vardır.

İnsan vücudunda en sert dokularla çevrilmiş ve bu dokuların içinde adeta sıkı koruma altına alınmış bir bağ dokusu vardır. Muhteviyatında kan damarları, birçok hücre tipi ve sinir lifleri bulunan dişözüne diş pulpası adı verilir (Resim-1). Hem kökte hem de kronda devam eden ve mükemmel bir izolasyona sahip bu muazzam yapı, vücutta en iyi korunan yerlerden biridir. Doğumdan sonra farklılaşmayan diş pulpası, uyarıları iletme, kendini koruma ve dişin hayatiyetini devam ettirme gibi mühim vazifelerle donatılmıştır. Diş pulpası, duyu özelliğiyle dişleri çürükten, sıcaktan veya soğuktan korumada uyarı vazifesi görür; ayrıca savunma hücreleriyle canlı dokunun çürük veya kırılma sonucu mikroorganizmalarla temasında onu mükemmel bir şekilde müdafaa eder. Ayrıca yine pulpa dokusu, damarlar yoluyla beslenerek dişin canlı kalmasını, bunun neticesi olarak da dişin kuru bir ağaç gibi kırılmamasını yani dayanıklılığını sağlar. Bu kadar muazzam özelliği içinde barındıran bu doku, son yıllarda başka bir hususiyetiyle daha gündeme gelmiştir. Bu muazzam yapının, çeşitli hücre tiplerine farklılaşabilecek mu'cizevî kök hücreler için eşsiz bir kaynak olduğu tespit edilmiştir. Bu kök hücreleri, tedavisi henüz bilinmeyen bazı hastalıklar için ümit vaat etmektedir. Yıllardır insan vücudunun en iyi korunan ve en izole alanı olarak değerlendirilen diş pulpasının, bu tamir askerleri için kışla mahiyetinde bir alan olduğu muhakkaktır.

Kök hücreler
Kök hücreler, vücudumuzdaki doku ve organları oluşturan temel hücrelerdir (Resim-2). Henüz farklılaşmamış bu hücrelere, sınırsız bölünebilme, kendini yenileme, organ ve dokulara dönüşebilme yeteneği bahşedilmiştir.

Totipotent, pluripotent ve multipotent olmak üzere üç tür kök hücre vardır. Bir hücrenin totipotent olması, vücudun bütün organ ve dokularına inkılâp edebilmesi mânâsına gelir. Bu hücrelere plâsenta ve amnion kesesi zarları gibi embriyo dışı dokulara inkılâp edebilme kabiliyeti de verilmiştir. Totipotent hücreler, gelişmenin ileri safhalarında pluripotent hücrelere dönüştürülebilir. Pluripotent hücreler ise, totipotent hücreler gibi vücudun bütün hücrelerine olmasa da birçoğuna dönüşebilecek kabiliyetle donatılmıştır. Multipotent hücreler, gelişmenin daha ileri safhasına ait hücrelerdir ve hususi hücre tiplerine inkılâp ederler. Meselâ, multipotent bir kan hücresine diğer özelleşmiş kan hücrelerine dönüşme kabiliyeti verilmiştir.

Totipotent hücreler embriyonun en erken safhasındaki kök hücreler iken, pluripotent hücreler, embriyonun blastokist safhasından itibaren ceninde bulunabilen hücrelerdir. Multipotent hücreler ise, kordon kanı kök hücreleri ve yetişkin kök hücrelerdir. "Embriyonik kök hücre" (Resim-3 ve 4) olarak da isimlendirilen totipotent ve pluripotent kök hücreler hâlâ özelleşmemişlerdir. Ancak, bu hücrelerin elde edilmesi mevzuu, ciddi etik ve hukukî problemler sebebiyle birçok ülkede yasaklanmış durumdadır.

Bununla birlikte embriyonik kök hücre dışında yakın zamana kadar kök hücrenin sadece doğum esnasında bebeği anneye bağlayan kordon bağından elde edilebileceği düşünülüyordu (Resim-5). Kök hücre tedavisi mu'cizevî bir keşif olsa da, pek çok kişi, doğumundaki kordon bağının kaybolup gitmiş olması sebebiyle bu keşfe sevinememişti. Son zamanlarda gerçekleştirilen çalışmalarla süt dişlerinden hattâ 20 yaş dişlerinden bile kök hücre elde edilebileceği gösterilmiş ve bu ilmî keşif insanoğlu için bir ümit kaynağı olmuştur.


Dr. Songtao Shi, Amerika Birleşik Devletleri'ndeki Millî Sağlık Enstitüsü'nde (National Institute of Health) 2003 yılında yaptığı bir araştırmada, 6 yaşındaki kızının süt dişinde yetişkinlere nispeten daha çok canlı kök hücre olduğunu tespit etmiştir. Bu tespit, dünyada diş pulpası kök hücresi çalışmalarını başlatmıştır. Daha önce insan embriyosu üzerindeki çalışmalarda etik problemler yaşanırken, araştırmacılar için diş pulpasından kök hücre elde edilmesi artık daha sıkıntısız ve güvenli bir hâl almıştır. Özellikle, atılıp çöpe gidecek olan süt dişi ve 20 yaş dişleri kök hücre için eşsiz bir kaynak olmuştur. Bu dişlerin çekiminden sonra pulpa dokusu uygun bir metotla dişten ayrılır. Bu iş, süt dişlerinde daha kolaydır. Daimî dişlerde ise, çekim sonrası diş sert bir cisimle kırılarak pulpası çıkarılır. Bu şekilde elde edilen kök hücreler, gelecekte kullanılmak üzere dondurularak "diş bankası"nda yıllarca muhafaza edilebilmektedir.

Kök hücre nerelerde kullanılabilir?
Birçok araştırmada, dişten elde edilen kök hücrelerin, omurilik zedelenmesine bağlı felçlerin, kalb hastalıklarının, Alzheimer ve Parkinson'un tedavisinde kullanılabileceği tespit edilmiştir. Dişten elde edilen kök hücrelerin aynı zamanda, kemik yapılanması, diş eti ve çene hastalıkları ile kıkırdak, yağ ve kas gibi birleştirici organlarda yenilenmeye vesile olduğu görülmüştür. Bununla birlikte kök hücreler, her derde deva olarak değerlendirilmemelidir. İyileşmeye katkı potansiyellerini tahmin etmek zordur. Bazı hastalarda, erişkin kök hücrelerle yapılan tedaviden sonra gözle görülür gelişmeler tespit edilirken, bazılarında ise herhangi bir tesirin olmadığı gözlenmiştir. Bu alanda daha fazla araştırmaya ihtiyaç olduğu açıktır. "Kök hücrelerinin çalışma mekanizması nedir? Hangi sinyaller, iyileştirme mekanizmasında rol alır? Kök hücrelerin doku ile bütünleşme potansiyeli ne ölçüde gerçekleşir? Farklı hücre tiplerine dönüşme neye bağlıdır?" gibi sorular, tam olarak açığa kavuşturulmayı beklemektedir.

Bu sahada milyonlarca dolarlık çalışmalar yapılsa da, bu mu'cizevî hücreler hakkında bildiklerimiz henüz yeterli değildir. Ancak, bu bilgiler ilim adamlarını heyecanlandırmaya yetmektedir. Bütün varlıklar gibi bu hücreler de, Yaratıcı'sının sanatını yansıtmaya, insanoğlunun idrak sınırlarını zorlamaya devam etmektedir. Belki de dişlerden elde edilen kök hücrenin gelecekte daha nice derde deva olduğunu gören insanoğlu, hayranlık ve şaşkınlık içerisinde "Ey Yücelerden Yüce, çıkarıp attığımız bir dişe bile ne hikmetler, ne şifa vesileleri dercetmişsin!" demekten kendini alıkoyamayacaktır.

Kaynaklar
- McDonald RE, Avery DR, Dean JA. Dentistry for the child and adolescent, 8th ed, Mosby, St Louis, 3(2004), 88-412.
- Tziafas D, Smith AJ, Lesot H. Designing new treatment strategies in vital pulp therapy. Journal of Dentistry 28 (2000), 77?92.
- Friedlander LT, Cullinan MP, Love RM. Dental stem cells and their potential role in apexogenesis and apexification. Int Endod J. (2009), Nov;42(11):955-62.
- Shi S, Gronthos S. Perivascular niche of postnatal mesenchymal stem cells in human bone marrow and dental pulp. Journal of Bone and Mineral Research (2003), 18, 696?704.
- Gomez Flores M, Hasegawa M, Yamoto M, Takagi R, Okano T, Ishikawa I. Cementum-periodontal ligament complex regeneration using the cell sheet technique. Journal of Periodontal Research (2008), 43, 364?71.

SIZINTI

[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Dişlerimizdeki Şifa Kaynağı
« Posted on: 19 Nisan 2024, 14:30:56 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Dişlerimizdeki Şifa Kaynağı rüya tabiri, Dişlerimizdeki Şifa Kaynağı mekke canlı, Dişlerimizdeki Şifa Kaynağı kabe canlı yayın, Dişlerimizdeki Şifa Kaynağı Üç boyutlu kuran oku Dişlerimizdeki Şifa Kaynağı kuran ı kerim, Dişlerimizdeki Şifa Kaynağı peygamber kıssaları, Dişlerimizdeki Şifa Kaynağı ilitam ders soruları, Dişlerimizdeki Şifa Kaynağıönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes