> Forum > ๑۩۞۩๑ İlim Dünyası Online Dergi Dünyası ๑۩۞۩๑ > Semerkand Aylık Tasavvuf Dergileri > Binbir Damla > Hendekte Çetin Muharebe
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Hendekte Çetin Muharebe  (Okunma Sayısı 1217 defa)
15 Temmuz 2011, 12:59:05
Zehibe

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 31.681



Site
« : 15 Temmuz 2011, 12:59:05 »



Binbir Damla


Temmuz 2010 139.SAYI


Yusuf YAVUZ kaleme aldı, BİNBİR DAMLA bölümünde yayınlandı.

Hendek’te Çetin Muharebe

Hendek savaşında (5/627) atıyla hendekten atlayan müşrik cengâverlerinden Amr b. Abdüved, atını ileri sürerek müslüman taraftan er diledi. Bu Amr, pek çok vakalar görüp geçirmiş, düşmanına galebe çalmış ve yalnız başına nice toplulukları vurup dağıtmış, emsalsiz bir kahraman ve silahşörlükte usta bir süvari idi. Bütün Arap kabileleri onu bir bölük süvariye denk tutarlardı. Allah’ın Arslanı Hz. Ali, “Ona karşı ben çıkarım ya Rasulallah” deyince, Rasul-i Ekrem s.a.v.: “Sen otur ya Ali, gelen Amr’dır” buyurdu.

Amr, tekrar ehl-i İslâm’a meydan okudu ve “İçinizde benimle dövüşe çıkacak er yok mudur? Hani sizin ölülerinize vaad ettiğiniz cennet?” dedi, şımarıkça laflar etti. Sonunda Hz. Ali: “Amr da olsa çıkarım ya Rasulallah!” diyerek yerinden kalkınca, Rasul-i Ekrem kendi zırhını ona giydirdi ve Zülfikâr adındaki kılıcını onun beline kuşattı ve: “Ya Rabbi amcam Ubeyde Bedir’de, öteki amcam Hamza Uhud’da şehit oldular. Yanımda bir amcamın oğlu Ali kaldı. Sen onu muhafaza buyur, beni yalnız bırakma...” diye dua etti.

Hz. Ali, piyade olarak meydana çıkıp, Amr’a doğru yürüdü. Her iki ordu bu çarpışmayı seyre hazırlandılar. Hz. Ali önce Amr’ı hak dine çağırdı. Amr kahkaha ile gülerek bu teklifi reddetti. “Senin ağzın henüz süt kokuyor, kanını dökmek benim gücüme gider!” dedi.

Hz. Ali: “Ama ben senin kanını dökmekle çok memnun olacağım. Fakat sen de atından inip benim gibi piyade olmalısın.” dedi. Bu söz Amr’ın kanına dokundu, çok öfkelendi ve hemen atından indi, yıldırım gibi Hz. Ali’nin üzerine hücum etti, o da kalkanını karşı tuttu. Amr o kadar şiddetli bir kılıç vurdu ki, Hz. Ali’nin kalkanı iki parça oldu, başı da biraz yaralandı. Ardından Hz. Ali Zülfikâr kılıcıyla daha güçlü bir darbe indirince, Amr’ın boynu kesilerek yere devrildi. Sonra Mahzûm-i Nevfel meydana at sürdü, ona karşı da Avvâm’ın oğlu Zübeyr r.a. atıldı ve kılıçla öyle vurdu ki, Nevfel’i yukarıdan aşağı ikiye ayırıp altındaki eyeri bile parçaladı. Bunun için Hz. Zübeyr’e arkadaşları: “Senin kılıcın gibi kılıç görmedik.” dedikleri zaman, “Onu yapan kılıç değil, bilektir!” demiştir.

Ahmed Cevdet, Kısas-ı Enbiyâ (Ankara 2000), 1/223-24; Zekâi Konrapa, Peygamberimiz (İstanbul 1968), s. 233-37.

Amr İbnü’l-Âs’ın Komutanlığı

Mu’te harbinden sonra en mühim hadise Zâtü’s-Selâsil savaşı olmuştur (8/629). Mu’te harbinde müslümanların işi uzatmadan geri dönmeleri o civarda bazı Arap kabilelerine cesaret vermiş, bunların Medine meralarına baskın için toplandıkları haberi duyulmuştu. Onun için Hz. Peygamber hem bunları dağıtmak, hem de Mu’te harbinin zihinlerde bıraktığı izleri silmek için Amr İbnü’l-Âs kumandasında Suriye hududuna asker gönderdi. Bunlar 300 kişiden ibaretti. Arkasından Ebu Übeyde İbn Cerrah’ı da 200 neferle Amr’ı takviye için gönderdi.

Ebu Übeyde, Amr’a tâbi oldu. Ebu Bekir, Ömer gibi ashabın ilk müslüman olanlarının bulunduğu bir gruba, daha dün müslüman olmuş olan Amr kumandan tayin olunmuştu. Buna kimse itiraz etmedi. Amr İbnü’l-Âs da herkesin kendine itaat ettiğini görünce memnun oldu ve canla başla işe başladı. Amr, gece vakti ateş yakılmasını yasak etti. Hava soğuktu. Askerler Hz. Ebu Bekir ve Ömer’e şikayet ettiler. Hz. Ömer: “Ne demek, bu adam askeri soğuktan mı kıracak?” dedi. Ebu Bekir Ömer’e: “Dokunma, Hz. Peygamber onu harbe vukufundan dolayı kumandan yaptı, onun işine karışmak doğru değildir.” dedi. Hakikaten Amr’ın stratejisi çok güzeldi. Ateş yanınca askerin miktarı uzaktan tahmin olunabilirdi. Düşman askerin sayısını bilmeyince kalabalık zannedecek ve korkacaktı. Öyle de oldu. Amr, sabahleyin ansızın hücum etti ve kendisinden sayıca üstün olan düşmanı bozdu.

Amr, henüz müslüman olmuşken böyle kumandan olmasına, muzaffer olarak Medine’ye dönmesine çok sevindi ve herhalde Peygamber Aleyhisselâm nezdinde benim itibarım çok fazla diye yanlış kanaate kapıldı. Halbuki o askerî maharetinden dolayı komutan yapılmıştı. Amr Medine’ye dönünce, Hz. Peygamber’e erkekler içinde en ziyade kimi sevdiğini sordu. Hz. Peygamber de: “Ebu Bekir’i” dedi. “Sonra kimi?” diye sordu. “Ömer’i” dedi. Amr sordukça Hz. Peygamber Ashab-ı Kiramı sırayla sayıyordu. Amr diyor ki: “En sona kalırım korkusuyla sormaktan vazgeçtim.” Amr henüz müslüman olmuştu, diğer ashab ona nisbetle çok ileriydi.

Ali Himmet Berkî - Osman Keskioğlu, Hâtemü’l Enbiyâ Hazret-i Muhammed ve Hayatı (Ankara 1998), s.363-64; Kısas-ı Enbiyâ, 1/273-76.

Mekke’nin Fethiyle Kâbe’de Ezan

Kâbe’ye birçok kıymetli hediyeler gelirdi. Mekke fethedilince (8/630) bu nefis eserler muhafaza olunmuştur. Putlar ve onlara ait şeyler imha edildi. Kâbe’nin içinde Hübel putu bulunuyordu. Bu, insan şeklinde olup kırmızı yakuttan yapılmıştı. Kâbe’nin etrafında dizilmiş olan 360 kadar putun hepsi birer birer parçalandı. İçerde bulunan büyük put Hübel de yerlere serildi. Bütün Kureyş uluları, gözlerinin önünde cereyan eden bu manzarayı şaşkın şaşkın seyrettiler. Dünkü mabudları şimdi paramparça olmuş, çöplüklere atılacaktı. Ebu Süfyan Uhud harbinde “Yüksel şanlı Hübel!” diye bağırmıştı. Fakat o da şimdi çöplüklere karışıyordu. Böylece tevhid dininin sembolü Kâbe-i Muazzama putlardan temizlendi. Sabahleyin Mekke ufuklarından güneş doğarken ilk ışıklar bu putların üstüne düşmüştü. Şimdi ise bunlar yerle bir olmuş, parçaları yerlerde sürünüyordu. Artık “Yüksel Hübel!” sesi duyulmuyordu. Bir Allah’a ibadet vardı. O’na davet olunuyor, Kâbe’nin üstünden ezan sesi yükseliyordu.

Hz. Peygamber’in müezzini Bilal-i Habeşî, Kâbe’nin üzerine çıkarak o tatlı ve yanık sesiyle ezan okumaya başladı. Bilal’in “Allahu Ekber” sadasıyla Mekke ufukları çalkalanıyor, “lâ ilâhe illallah” nidası göklere doğru yükseliyordu. Bütün Mekke kulak kesilmiş, bu sesi dinliyordu. Yalnız müşriklerden birkaçı içlerinde kopan isyanı yenemediler. Ebu Cehl’in kızı Cüveyriye kendini tutamayarak şöyle haykırdı: “Babam ne bahtiyar adammış ki vaktiyle ölmüş de Bilal’in Kâbe’de nida ettiğini görmedi!” Hâris ibn Hişam da: “Keşke evvelce ölseydim de bu günü görmeseydim.” demekten kendini alamamış ve daha buna benzer sesler duyulmuştur.

Hz. Peygamber s.a.v. Safa tepesine çıkarak yüksekce bir yerde durdu. Yeni müslüman olanlar oraya gelip biat ettiler. Ebu Bekr’in babası çok yaşlı olan Ebu Kuhâfe henüz müslüman olmamıştı. Gözlerinin feri kalmamış, yolunu göremiyordu. Oğlu Ebu Bekr ihtiyar babasının elinden tutarak Peygamber’in huzuruna getirdi. Herkese saygı gösteren Peygamber: “Onu niye buraya kadar yordun, biz onun ayağına giderdik.” dedi. Onu önüne oturttu. Elini göğsü üzerine koyarak ona İslâm’ı anlattı ve biat verdi.

Hâtemü’l-Enbiyâ, s.378-80; Âsım Köksal, Hz. Muhammed ve İslâmiyet (İstanbul 2001), 6/414-18.

[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Hendekte Çetin Muharebe
« Posted on: 27 Nisan 2024, 20:07:29 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Hendekte Çetin Muharebe rüya tabiri,Hendekte Çetin Muharebe mekke canlı, Hendekte Çetin Muharebe kabe canlı yayın, Hendekte Çetin Muharebe Üç boyutlu kuran oku Hendekte Çetin Muharebe kuran ı kerim, Hendekte Çetin Muharebe peygamber kıssaları,Hendekte Çetin Muharebe ilitam ders soruları, Hendekte Çetin Muharebeönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes