> Forum > ๑۩۞۩๑ İlim Dünyası Online Dergi Dünyası ๑۩۞۩๑ > Semerkand Aylık Tasavvuf Dergileri > Binbir Damla > Hz. İsa a.s.ın Dünyaya Gelişi
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Hz. İsa a.s.ın Dünyaya Gelişi  (Okunma Sayısı 2654 defa)
21 Temmuz 2011, 10:51:29
Zehibe

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 31.681



Site
« : 21 Temmuz 2011, 10:51:29 »



Binbir Damla


Mart 2010 135.SAYI


Yusuf YAVUZ kaleme aldı, BİNBİR DAMLA bölümünde yayınlandı.

Hz. İsa a.s.’ın Dünyaya Gelişi

İsrailoğullarının ileri gelenlerinden İmran’ın eşi Hanne hamile kalınca, doğacak çocuğunu Beyt-i Makdis (Mescid-i Aksa) hizmeti için vakfetmeyi adamıştı. O zaman erkek çocukları Beyt-i Makdis’e vakfetme adeti vardı. Hanne hamileyken eşi İmran vefat etmiş, Hanne de kız çocuğu doğurmuştu. Ona Meryem adını koydu. “Ya Rabbi, kız doğurdum, sen onu adağım olarak kabul et!” diye dua etti. Onu alıp Beyt-i Makdis’e götürdü, “adağımdır” diyerek oradaki yetkililere teslim etti. Zamanın peygamberi Zekeriyya Aleyhisselam Meryem’i alarak onun teyzesi olan kendi eşi Îşâ’nın yanına götürdü. Böylece Meryem teyzesinin yanında yetişerek büyüdü.

Hz. Zekeriyya Aleyhisselam Hz. Meryem için Mescid-i Aksa’da özel bir oda yaptırdı. Meryem oraya çekilerek sürekli ibadetle meşgul olmaya başladı. Yanına Hz. Zekeriyya’dan başka kimse giremezdi. Her girişinde onun yanında Allah tarafından gönderilmiş yiyecekler bulurdu. Hz. Zekeriyya o zaman yüz yaşlarındaydı ve evladı olmadığından bir çocuğunun olmasını çok istiyordu. Bir gün Cebrail Aleyhisselam ona insan suretinde gelerek Yahya isminde bir oğlu olacağını söyledi. Daha sonra genç bir kız olan Hz. Meryem’e aynı surette görünerek ona da hiçbir erkekle buluşmadığı halde tertemiz bir erkek çocuğu olacağını müjdeledi (ve yakasından üfledi). Hz. Meryem bir mucize olarak derhal hamile kaldı, vakti gelince Hz. İsa’yı doğurdu. Yahya ise altı ay önce doğmuştu.

Bakire Meryem’in bir çocuk doğurduğunu (Kudüs/Beytülahm’de) gören yahudi çevresi: “Ey Meryem! Sen cidden iğrenç bir iş yapmışsın!..” dediler ve onu taşlamak istediler. O da gerçeği öğrenmeleri için çocuğu işaret etti. O zaman beşikteki çocuk şöyle konuştu: “Ben gerçekten Allah’ın kuluyum. O bana kitabı verdi, beni peygamber yaptı. Nerede olsam o beni mübarek eyledi; yaşadığım sürece bana namazı ve zekâtı emretti. Beni anneme saygılı yaptı, zorba ve bedbaht yapmadı. Doğduğum gün, öleceğim gün ve canlı olarak dirileceğim gün selam bana.” (Meryem, 30-33)

Fakat yahudiler bunun dedikodusunu yaparak kendisinden şüphelendikleri Zekeriya Aleyhisselam’ı şehit ettiler. Hz. Meryem oğlunu alarak Mısır’a gitti. On iki sene sonra Filistin’e dönerek Nasıra’ya yerleştiler. Hz. İsa otuz yaşına girip peygamberlik gelinceye kadar orada kaldılar.

Tarihu’t-Taberî (Kahire 1979), 1/593-600; İbnü’l-Esir, el-Kâmil fi’t-tarih (Beyrut 1979), 1/298-300, 307-312.

Hz. İsa a.s.’ın Peygamber Oluşu

Hz. İsa a.s., bilinen miladî tarihten 4-5 yıl önce babasız olduğu halde bir mucize olarak Filistin’de (Beytülahm’de) doğmuştu. Bundan kısa bir süre sonra, anne ve oğluna düşmanlık besleyen yahudilerin şerrinden korunmak için Hz. Meryem oğluyla Mısır’a giderek orada tehlikeden uzak on iki yıl geçirmişler, sonra tekrar Filistin’e (Hayfa civarında) Nasıra kasabasına dönmüşlerdi. Hz. İsa gençlik yıllarını annesiyle burada geçirmiş, otuz yaşına girince Allah’ın peygamberi olarak ona İncil nazil olmuştu. İsa Aleyhisselam, kendisine ilkin iman edip destek veren on iki “havari/yardımcı” ile Filistin’de birçok yeri gezerek halkı doğru yola ve hak dine davet etmiş, pek çok da mucize göstermiştir. Doğuştan âmâları ve kötürümleri tedavi etmek, alaca illetini iyileştirmek, yeri gelince ölüleri diriltmek, çamurdan kuş yapıp uçurmak gibi mucizeler gösterdiği bilinmektedir (Maide, 110). Fakat inatçı yahudiler mucizeleri gördükleri halde “bunlar sihirdir” deyip inkârda direniyorlardı. Birçoğu ise ona inanıp bağlanıyordu.

İsa Aleyhisselam’ın büyük bir mucizesi olarak rivayet edilen “maide/sofra” kıssası meşhurdur. Nitekim Kur’an-ı Kerim’de Maide suresinin adı buradan gelir. İlgili ayetler şöyledir: “Hani havariler: Ey Meryem oğlu İsa! Rabbin bize gökten bir sofra indirebilir mi, demişlerdi. O: İman etmiş kimseler iseniz Allah’tan korkun, demişti. Onlar: Ondan yiyelim, kalplerimiz mutmain olsun, bize doğru söylediğini (kesinlikle) bilelim ve onu gözle görmüş şahitler olalım istiyoruz, demişlerdi. Meryem oğlu İsa şöyle dedi: Ey Rabbimiz! Bize gökten bir sofra indir ki bizim için, geçmiş ve geleceklerimiz için bayram ve senden bir ayet (mucize) olsun. Bizi rızıklandır; zaten sen rızık verenlerin en hayırlısısın. Allah da şöyle buyurdu: Şüphesiz ben onu size indireceğim. Ama bundan sonra içinizden kim inkâr ederse, alemlerde hiç kimseye etmediğim azabı ona ederim!” (Maide, 112-115)

Rivayete göre havarilerin böyle bir istekte bulunmalarını Hz. İsa hoş karşılamamış, fakat onların ısrarı üzerine sofra inmesi için gözyaşları içinde Allah’a dua etmişti. Allah tarafından gökten indirilen bu mucize sofrada balık ve güzel kokulu çeşitli yemekler varmış; nice kimseler bunlardan yiyip doyduktan sonra sofra tekrar göğe kaldırılmıştır.

en-Nüveyrî, Nihayetü’l-Ereb (Kahire 1943), 14/225-240; İbn Kesir, Tefsiru’l-Kur’an (Riyad 1997), 3/224-231.

Hz. İsa a.s.’ın Dünyadan Gidişi

İsa Aleyhisselam, otuz yaşından itibaren İsrailoğulları (yahudiler) arasında ve Kudüs çevresinde üç sene kadar peygamberlik yapmış, kendisine indirilen fakat yazıya geçirme fırsatı bulamadığı İncil’in talimatlarını sözlü olarak insanlara iletmeye gayret etmiştir. Yahudiler ona karşı çıkarken az bir kısmı da onun dinine bağlanmıştır. İsa Aleyhisselam’ın Allah’tan getirdiği hak dine bağlananlara “Nasranî” veya “Îsevî” denilmiştir. Îsevîliğin iman esasları aslında İslâm inancıyla aynıydı.

Hz. İsa’ya düşmanlık eden yahudiler, nihayet onu öldürmeye karar vermişlerdi. Roma İmparatorluğu’nun Kudüs valisine onu şikayet ettiler. Hz. İsa’nın Roma aleyhinde faaliyet gösterdiğini, Filistin’de yeni bir hükümet kurmaya çalıştığını, onun kendi dinlerine de muhalif bir yol izlediğini iddia ederek, çeşitli yalan ve iftiralarla valiyi kandırdılar. Bunun üzerine Kudüs valisi, İsa Aleyhisselam’ın cezalandırılmasını istedi ve bu işi yahudi ileri gelenlerine havale etti. Onlar da öldürmek için Hz. İsa’yı aramaya başladılar. Havarilerden Yahuda isimli bir satılmışın rehberliğinde, Hz. İsa’nın yerini buldular.

Yahudilerin önünden yol gösteren Yahuda içeri girmişti ki, Allah tarafından onun sureti Hz. İsa’ya benzetildi ve öyle gösterildi. Onu Hz. İsa zannederek çarmıha germek suretiyle idam ettiler. Hz. İsa ise ilâhi kudret ile semaya kaldırıldı. Kur’an-ı Kerim bunu şöyle bildirir: “Onlar onu öldürmediler, onu asmadılar da. Fakat (öldürülen) onlara İsa gibi gösterildi. Onun hakkında ihtilafa düşenler bu hususta kesin bir şüphe içindedirler. Onların buna ait zanna kapılmaktan başka hiç tutarlı bir bilgileri yoktur ve kesinlikle onu öldürmediler. Bilakis Allah onu kendisine kaldırmıştır. Allah aziz ve hakimdir.” (Nisa, 157-158)

Hıristiyanlar, Hz. İsa’nın çarmıha gerildikten sonra yeniden dirilip göğe yükseldiğine inanırlar. Hz. İsa’nın otuz üç yıllık dünya hayatından sonra onun havarileri bir müddet daha yeryüzünde hak dini yaymaya çalıştılar. Fakat mümin hıristiyanlar/nasranîler, üç yüzyıl kadar çeşitli baskı ve zulüm altında bırakıldılar. Daha sonra hıristiyanlık serbest olduysa da, gerçek hıristiyanlık ve derlenmiş İncil nüshaları ortadan kalktı. Hz. İsa -hâşâ- Allah’ın oğlu ve tanrı olarak kabul edildi. Yüzlerce uyduruk İncil üretidi. Sonra ayıklanıp dörde düşürüldü. Bugün mevcut dört incil (Matta, Markos, Luka, Yuhanna) birbirine uymayan yanlışlarla doludur.

Şemseddin Samî, Kamûsu’l-A’lam, 5/3228-29; Ahmet Cevdet, Kısas-ı Enbiya (Ankara, 2000), 1/40-42.

[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Hz. İsa a.s.ın Dünyaya Gelişi
« Posted on: 19 Nisan 2024, 10:57:40 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Hz. İsa a.s.ın Dünyaya Gelişi rüya tabiri,Hz. İsa a.s.ın Dünyaya Gelişi mekke canlı, Hz. İsa a.s.ın Dünyaya Gelişi kabe canlı yayın, Hz. İsa a.s.ın Dünyaya Gelişi Üç boyutlu kuran oku Hz. İsa a.s.ın Dünyaya Gelişi kuran ı kerim, Hz. İsa a.s.ın Dünyaya Gelişi peygamber kıssaları,Hz. İsa a.s.ın Dünyaya Gelişi ilitam ders soruları, Hz. İsa a.s.ın Dünyaya Gelişiönlisans arapça,
Logged
27 Nisan 2015, 21:07:23
Kaan Han
Dünyalılar
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 778


« Yanıtla #1 : 27 Nisan 2015, 21:07:23 »


İsrailoğullarının ileri gelenlerinden İmran’ın eşi Hanne hamile kalınca, doğacak çocuğunu Beyt-i Makdis (Mescid-i Aksa) hizmeti için vakfetmeyi adamıştı. O zaman erkek çocukları Beyt-i Makdis’e vakfetme adeti vardı. Hanne hamileyken eşi İmran vefat etmiş, Hanne de kız çocuğu doğurmuştu. Ona Meryem adını koydu. “Ya Rabbi, kız doğurdum, sen onu adağım olarak kabul et!” diye dua etti. Onu alıp Beyt-i Makdis’e götürdü, “adağımdır” diyerek oradaki yetkililere teslim etti. Zamanın peygamberi Zekeriyya Aleyhisselam Meryem’i alarak onun teyzesi olan kendi eşi Îşâ’nın yanına götürdü. Böylece Meryem teyzesinin yanında yetişerek büyüdü
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes