๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => Bidayetül Müctehid => Konuyu başlatan: ღAşkullahღ üzerinde 20 Ocak 2011, 17:38:14



Konu Başlığı: Sığırların nisabı ve zekât oranı
Gönderen: ღAşkullahღ üzerinde 20 Ocak 2011, 17:38:14
3 . Sığırların Nisabı ve Zekât Oranı


Ulemanın cumhuru, otuz tane sığıra, bir tane bir yaşını dolduran erkek sığır ve kırk tane sığıra bir tane iki yaşını dolduran dişi sığır zekât düştüğü gö­rüşünde müttefiktirler.

Bir kitle de «Sığırlar otuza erişinceye kadar, her on sığıra bir tane koyun ve otuza erişince, bir tane bir yaşını dolduran erkek sığır lâzım gelir» demiş­tir.

Kimisi de «Sığırların sayısı yirmibeşi bulunca, yetmişbeşe kadar bir ta­ne sığır, yetmişbeşi aşınca iki tane sığır ve yüzyirmiyi bulunca her kırk sığıra bir sığır zekât düşer» demiştir. Bu söz Said b. el-Müseyyeb'ten rivayet olunmuştur.

İslâm fukahası, kürk ile altmış sayıları arasında bulunan sığırlar hakkın­da ihtilâf etmişlerdir.

îmam Mâlik, îmam Şafii, İmam Ahmed ve Süfyan Sevrî, «Sığırlar kırla aştıktan sonra altmışa kadar bîr şey lâzım gelmez. Altmışa erişince yermişe kadar iki tane bir yaşını dolduran erkek ve bir tane iki yaşını dolduran dişi sı­ğır, seksene erişince, doksana kadar iki tane bir yaşını dolduran erkek ve bir tane iki yaşını dolduran dişi sığır ve bundan sonra her bir otuza bir tane bir ya­şını dolduran erkek ve her bir kırka bir tane iki yaşını dolduran dişi sığır dü­şer» demişlerdir.

Sığırların nisabı hakkındaki ihtilâfın sebebi, Muaz b. Cebel'in bu husustaki hadisinin sıhhatinde ihtilâf etmeleridir. Nisap aralarının zekâttan muaf olup olmadığmadaki ihtilâfın sebebi ise hadiste buna dair bir maluma­tın bulunmamasıdır. Zira bahsi geçen Muaz'ın hadisinde Muaz, «Bunu bile­miyorum, Peygamber (s.a.s) Efehdimiz'den sorayım» demiş ve fakat Medi­ne'ye gelinceye kadar Peygamber (s.a.s) Efendimiz vefat etmiştir diye söylenmektedir [64] Bunun için kimisi, sığırları da deve ve koyunlara kıyas edip, «Deve ve koyunlarda nisapların arası (vaks) zekâttan nasıl muaf ise sığırlar­da da öyledir» demiştir. Herhangi bir malın müstesna olduğunu gösteren bir delil  bulunmadıkça asıl, malın hepsine zekât düşmesidir diyenler ise, «Ni­saplar arasının da zekâta tabi olması lâzım gelir. Zira bu hususta delil olarak ne icma ne de başka bir şey yoktur» demişlerdir. [65]


[64] Mâlik, Zekât, 17/12, no: 24.                                 

[65] İbn Rüşd Kadı Ebu'l-Velid Muhammed b. Ahmed b. Muhammed b. Rüşd El-Hafîd, Bidayetü’l-Müctehid ve Nihayetü’l-Muktesid, Beyan Yayınları: 2/112-113.