๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => 7 Hadis İmamının İttifak Ettikleri Hadisler => Konuyu başlatan: Safiye Gül üzerinde 25 Mart 2011, 18:36:15



Konu Başlığı: Ölüyü kefenlemek
Gönderen: Safiye Gül üzerinde 25 Mart 2011, 18:36:15
4. Ölüyü Kefenlemek

 

114. Aişe (r.anhâ)'dan rivayet edilmiştir: "Resulullah (s.a.v), (vefat ettiğinde) "Sehûliyye" (denilen) üç parça pamuklu beyaz Yemen kumaşı ile kefenlendi. Bunların içerisinde kamîs (=gömlek) ve sarık yoktu. [92]

Hadisin lafzı, Buhârî'ye ve Müslim'e aittir Bir rivayette ise Hz. Aişe şöyle der: [93]

Resulullah (s.a.v), ilk önce, Abdullah ibn Ebi Bekr'e ait bir Yemen elbisesi içine sarılmıştı. Sonra elbise, ondan çıkarılıarak, "Sehûliyye" (denilen) üç parça pamuklu beyaz Yemen (kumaşı) ile kefenlendi. Bunların içerisinde, gömlek ve sarık yoktu.

Bunun üzerine Abdullah, bu elbiseyi kaldırıp:

Onun içine ben kefenlenirim' dedi. Sonradan;

Bunun içine Resulullah (s.a.v) kefenlenmedi de, ben mi kefenle-neceğim?' diyerek onu (satıp parasını) sadaka (olarak) verdi. [94]

Yine buna benzer başka bir rivayet daha var. Bu rivayetin içerisinde şu ilave var:

Elbiseye gelince, bunun, Resulullah (s.a.v)'e kefen yapmak için satın alınıp alınmadığında halk şüpheye düştüğünden dolayı elbise terk olundu ve Resulullah {s.a.v), "Sehûliyye" (denilen) üç parça pamuklu beyaz (Yemen) kumaşı ile kefenlendi. Bu elbiseyi, Abdullah b. Ebi Bekr alıp:

Ben bu elbiseyi kendime kefen yapmak için muhafaza edeceğim' dedi. ! Sonradan:

Buna, şanı yüce olan Allah, Peygamberi için razı olsaydı, ona kefen yapardı' deyip elbiseyi sattı. Parasını da sadaka (olarak) verdi. [95]

Bu hadis(in bu şekildeki metinlerin)ir Buhârî ile Müslim rivayet etmiştir.

Yine Müslim, başka bir rivayetinde bu hadisi Ebu Seleme ibn Abdurrah-man yolundan şöyle rivayet etmiştir:

Aişe'ye:

Peygamber (s.a.v), kaç (parça bez ile) kefenlendi?' diye sordum. O da:

Sehûliyye [96] (denilen) üç parça (beyaz Yemen kumaşı ile) kefenlendi' diye cevap verdi.[97]

Yine Buhârî ile Müslim'in başka bir rivayetleri ise şu şekildedir:

Resulullah (s.a.v) vefat ettiği zaman (üzeri) "Hibera [98] (denilen bir Yemen) kumaşı [99] ile örtülmüştür.[100]

Nesâî ise bu hadisi, ilk baştaki rivayet (gibi) nakletmiş, yine bazı rivayetlerinde; "Sehûliyye" (denilen) üç parça (beyaz Yemen kumaşı ile)" ifadesi geçmektedir. [101]

Tirmizî'nin rivayetinde ise şu ilave yer almaktadır:

Aişe'ye; halkın, (Peygamber'in) iki elbise ve "Hibera" denilen (Yemen) kumaşı içinde (kefenlendİğine dair) sözlerini anlattılar. Bunun üzerine Aişe:

Gerçekten (bir Yemen) kumaşı getirilmişti. Fakat (sahabeler,) bu kumaşı kabul etmediler ve Peygamber (s.a.v)'i o kumaşla kefenlemediler' diye cevap verdi. [102]

Tirmizî'nin bu rivayetini; Ebu Dâvud ile Nesâî'de rivayet etmiştir. [103] Ebu Davud'un başka bir rivayetinde ise Aişe şöyle der:

Peygamber (s.a.v) (vefat edince cesedi) "Hibera" (denilen Yemen) kur masıyla örtülmüştü. Sonra (o kumaş) vücudundan soyulup [104] çıkarıldı. [105]

Yine Ebu Davud'un konu ile ilgili başka bir rivayeti de şu şekildedir:

Resulullah (s.a.v), üç parça beyaz Yemen kumaşı ile kefenlendi. Bunların içerisinde gömlek ve sarık yoktu.[106]

Ebu Dâvud, bu rivayeti, Buhârî ile Müslim'in rivayetlerine uygun şekilde rivayet etmiştir. [107]

Nesâî'nin başka bir rivayetinde ise şu ifade yer almaktadır:

"Resulullah (s.a.v), üç parça pamuklu beyaz Yemen kumaşı ile kefenlendi. [108]



[92] Buhârî, Cenâiz 19, 24, 25, 94; Müslim, Cenâiz 45-47 (941); Ebu Dâvud, Cenâiz 29-30 (3151); Tirmizî, Cenâiz 20 (996); Nesâî, Cenâiz 39; İbn Mâce, Cenâiz 11 (1469); Ahmed b. Hanbei, 6/40, 93, 118, 132

[93] Buhârî, Cenâiz 19, 24, 25; Müslim, Cenâiz 45 (941)

[94] Müslim, Cenâiz 45 (941)

[95] Müslim, Cenâiz 45 (941)

[96] Sehûliyye": Yemen'de dokunan beyaz bez parçasına denir. Sehûl İse Yemen'de kumaş dokunan bir nahiyenin adıdır, (ç)

[97] Müslim, Cenâiz 47 (941)

[98] HiberaTİ: Pamuktan yada ketenden yapılmış çizgili Yemen kumaşlarına verilen bir isimdir. Müslim'de geçen rivayete göre; bu kumaş, Abdullah ibn Ebi Bekr'in kendisine kefen yapmak üzere aldığı bir kumaştır. Bu kumaş, ilk önce Hz. Peygamber (s.a.v)'in cesedinin üzerine örtülmüş, daha sonra bu kumaşın kefen olmaya müsait olmamasından dolayı vü­cudundan kaldırılmış ve vücudu, üç adet pamuklu Yemen kumaşı içerisine sarılmıştır, (ç) 

[99] Hz. Peygamber (s.a.v)'in kefenin teşkil eden bez kumaşların sayısı ve özellikleri, çeşitli rivayetlerde farklı anlatılmıştır. Ancak bu rivayetlerin çoğunda fark sadece kelimelere aittir. Bir rivayette, kefenin; "Hibera" yada "Sehûliyye" denilen Yemen kumaşı olduğu belirtilirken, Ebu Davud'un bir rivayetinde bunun sadece bir Yemen kumaşı olduğu kaydedilirken, başka rivayette ise bunun Necrân kumaşı olduğu ve yine başka bir rivayette Resulullah (s.a.v)'in iki kumaştan meydana gelmiş bir elbise İçerisinde kefenlendiği de söylenmiştir.

Tirmizî, bu farklı rivayetler hakkında: "Peygamber (s.a.v)'in kefeni hakkında çeşitli rivayetler gelmiş ve Aişe'nin rivayet ettiği hadis bu konuda rivayet edişlen hadislerin en sahihidir" diyerek en başta mealini sunduğumuz hadisin bu konudaki hadislerin en sahihi olduğunu belirtmiştir.

ibn Sa'd (ö. 230/844)'m "Tabakâf'ında, Resulullah (s.a.v)'in kefenlendiği üç parça bezin adı; Lifâfe, İz'ar ve Ridâ olarak nakledilmiştir.

Cumhur, bu rivayeti; "ölünün kefenlendiği bezler içerisinde sarık ve kamîs, mutlak manada yoktur" şeklinde anlamaktadırlar.

İmam Mâlik, Ebu Hanîfe ve onlara tabi olan kimseler ise bu hadisi hüccet kabul ederek kefenlemede sarık ve kamîs kullanmanın müstehab olduğunu belirtmişlerdir. Bunlar, hadisteki, "sarık ve kamîs yoktu" sözünü, Resulullah (s.a.v)'in kefenlendiği üç parça kumaş içerisinde "sarık ve kamîs (-gömlek) yoktu" şeklinde anlamaktadırlar. Ayrıca Hanefıler, bu konudaki delili; Ebu Dâvud, Cenâiz 29-30 (3153}'de Abdullah ibn Abbâs'tan naklen, "Resuluİlah (s.a.v) vefat ederken üzerinde bulunan gömlekle kefenlendi" hadisi ile İbn Adiyy (ö. 365/975)'in "el-Kâmil" adii eserinde Cabir b. Semure'den aynı mealdeki hadistir.

Kamîs: Yakasız, yensiz, etrafı dikiş île bastırılmamış, göğüs tarafı açılmamış gömlek demektir, (ç)

[100] Buhârî, Libas 18; Müslim, Cenâiz 48 (942)

[101] Nesâî, Cenâiz 39

[102] Tirmizî, Cenâiz (996}

[103] Ebu Dâvud, Cenâiz 29-30 (3152); Nesâî, Cenâiz 39

[104] Hz. Peygamber (s.a.v), vefat edince, vücudunun, gözlerden korunması için üzeri "Hibera" denilen kumaşla örtülmüştü. Bu kumaşın sonradan üzerinden kaldırılmasının hikmeti; bu kumaşın, ona kefen yapmaya müsait olmayışıdır.

Hanefi alimlerinden Aynî (Ö. 855/1451)'ye göre; bu kumaş, Hz. Peygamber (s.a.v) yıkandıktan sonra vücudunu kurutmak için örtülmüştü. Hz. Peygamber (s.a.v)'in mübarek vücudu, kuruduktan sonra bu kumaş kaldırılmış ve üç beyaz kumaştan meydana gelen kefenine kondu.

[105] Ebu Dâvud, Cenâiz 29-30 (3149)

[106] Ebu Dâvud, Cenâiz 29-30 (3151)

[107] Buhârî, Cenâiz 18, 19; Müslim, Cenâiz 45, 46

[108] Nesâî, Cenâiz 39


Konu Başlığı: Ynt: Ölüyü kefenlemek
Gönderen: Sevgi. üzerinde 10 Kasım 2022, 03:27:23
Esselamü Aleyküm bu bilgileri bizlerle paylaşan kardeşlerimizden Allah razı olsun inşaAllah


Konu Başlığı: Ynt: Ölüyü kefenlemek
Gönderen: Mehmed. üzerinde 12 Kasım 2022, 12:56:43
Ve aleykümüsselam Rabbim paylaşım için razı olsun