๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => Bidayetül Müctehid => Konuyu başlatan: ღAşkullahღ üzerinde 26 Ocak 2011, 17:37:33



Konu Başlığı: Nikâh hutbesi
Gönderen: ღAşkullahღ üzerinde 26 Ocak 2011, 17:37:33
2. Nikâh Hutbesi:


Nikâh akdinden önce Peygamber (s.a.s) Efendimiz'in bir hutbe okudu­ğu rivayet olunmuştur. Cumhur «Bu hutbe vacib değildir», tmam Dâvûd da

«Vacibtir» demiştir.

Bu ihtilâfın sebebi de, bu hususa dair Peygamber (s.a.s) Efendi-miz'in fiili vücube mi, yoksa mendubîuğa mı delâlet eder diye ihtilâf etmele­ridir. [6]

 

3. Evlilik Teklifi Üstüne Teklif:
 

Peygamber (s.a.s) Efendimiz'in, başkası tarafından istenmiş olan bir kadını istemeyi yasak ettiği sabittir. Müctehidler de, «Yasak, yasak edilen şeyin fasid olduğuna delâlet eder mi etmez mi? Şayet ediyorsa hangi haller­de ediyor?» diye ihtilâf etmişlerdir, imam Dâvûd, «Bu kadının nikâhı fasiddir», îmam Şâfıi ile imam Ebû Hanife «Fasid değildir» demişlerdir, imam Mâlik'ten de, hem fasid olduğu, hem olmadığı görüşlerinin ikisi de rivayet olunduğu gibi, kadınla temastan önce fasid olduğu, temas vaki olduktan sonra ise fasid olmadığı görüşü de rivayet olunmuştur. Ebu'l-Kasım da «Eğer kadını isteyen her iki adam da kadına kifâetli (lâyık) iseler fasiddir, eğer birincisi kifâetli olmayıp, ikincisi kifâetli ise caizdir» demiştir.

Yasağın hangi hale mahsus olduğu hakkındaki ihtilâfa gelince, Ulema­nın çoğu «Eğer taraflar birbirlerine rıza göstermişlerse ikinci şahsın istemesi caiz değildir, yoksa caizdir» görüşündedir. Nitekim Fatma binti Kays, Peygamber (s.a.s) Efendimize gelip Ebû Cühm b. Huzeyfe ile Muaviye b. Ebû Süfyan'ın kendisini istediklerini anlatmış, Peygamber (s.a.s) Efendimiz de ona,

«Ey Fatma! Ebû Cühm öyle bir kimsedir ki sopasını kadınların kafası üstünden kaldırmıyor. Muaviye de züğürttür, bir şeyi yoktur. Üsâme b. Zeyd'i al» [7] buyurmuştur. [8]

 

4. Nikâhtan Önce İstenen Kadına Bakma:
 

îstenen kadınla evlenmeden önce ona bakmaya gelince, imam Mâlik «Kadının yüzü ile her iki eline bakabilir», baskalan «İki avret yerinden başka her yerine bakabilir», kimisi «Hiçbir yerine bakamaz», îmam Ebû Hanife de «Yüz ve ellerinden başka ayaklarına da bakabilir» demişler­dir.

Bu ihtilâfın sebebi de, kadınlara bakmanın mutlaka haram ölduğuna, mutlaka caiz olduğuna ve yalnız yüz ve ellere bakmanın caiz olduğuna dair her üç emrin de bulunmasıdır. Çünkü ulemanın çoğuna göre, Cenâb-ı Hakk'm "Kadınlar zînetlerini açmasınlar" [9] âyet-i kerimesinde geçen zînet kelimesinden murad, yüz ve ellerdir. Yüz ve ellere bakmanın caiz ol­duğunu söyleyenler, ayrıca «Çünkü kadın hacc esnasında da -Fukaha'nın çoğuna göre- yüzünü açabilir» demişlerdir. Caiz görmeyenler ise, asla bakmışlardır. Zira asıl, kadınlara bakmanın mutlaka caiz olmayışıdır. [10]


[6] İbn Rüşd Kadı Ebu'l-Velid Muhammed b. Ahmed b. Muhammed b. Rüşd El-Hafîd, Bidayetü’l-Müctehid ve Nihayetü’l-Muktesid, Beyan Yayınları: 2/413-414.

[7] Müslim, Talâk, 18/6, no: 2284.

[8] İbn Rüşd Kadı Ebu'l-Velid Muhammed b. Ahmed b. Muhammed b. Rüşd El-Hafîd, Bidayetü’l-Müctehid ve Nihayetü’l-Muktesid, Beyan Yayınları: 2/414.

[9] Nûr, 24/31.

[10] İbn Rüşd Kadı Ebu'l-Velid Muhammed b. Ahmed b. Muhammed b. Rüşd El-Hafîd, Bidayetü’l-Müctehid ve Nihayetü’l-Muktesid, Beyan Yayınları: 2/414-415.