๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => Bidayetül Müctehid => Konuyu başlatan: ღAşkullahღ üzerinde 25 Ocak 2011, 17:31:46



Konu Başlığı: Mehirdeki kusurlar
Gönderen: ღAşkullahღ üzerinde 25 Ocak 2011, 17:31:46
d- Mehirdeki Kusurlar:



Ulema; Ayıplı olan mehrin lazım gelip gelmediğinde ihtilâf etmişler-

Cumhûr, «Mehir ayıplı olduğu zaman nikâh sahihtir» demiş ise de, mehrin kıymeti mi, benzeri mi, yoksa mehr-i misil mi lâzım gelir diye ihtilâf etmişlerdir. İmam Şafii'nin bu konuda değişik görüşleri vardır. Bir kere «Mehrin kıymeti», bir kere «Mehr-i misil lâzım gelir» demiştir. Mâlikî ule­masından da kimisi «Mehrin kıymeti», kimisi «Mehrin benzeri lâzım gelir» demiştir. Ebu'l-Hasan el-Lahmî de «Mehrin kıymeti ile mehr-i misilden han­gisi daha azsa, o lâzım gelir diyebiliriz» demiştir. Sahnûn da şâzz bir görüşte bulunup, «Mehir ayıplı olduğu zaman nikâh fasiddir» demiştir.

Bu ihtilâfın sebebi, «Nikâh akdi de saüş akdi gibi midir, değil mi­dir?» diye ihtilâf etmeleridir. «Saüş akdi gibidir» diyenler, nikâhın fasid ol­duğunu, «değildir» diyenler, fasid olmadığını benimsemiştir. [81]

 

e- Şartlı Mehir:
 
Ulema, «Bir kadının nikâh akdi yapılırken 'Eğer erkek evli ise kadının mehri ikibin, bekâr ise bin dirhem olsun' diye şart koşulursa, akid sahih mi­dir, değil midir?» diye ihtilâf etmişlerdir.

Cumhur, «Sahihtir» demiştir. Fakat mehir olarak ne lâzım gelir diye ih­tilâf etmişlerdir. Kimisi «Şart caizdir ve kadına koşulan şarta göre mehir dü­şer» demiştir.

Bir cemaat de «Kadına mehr-i misil düşer» demiştir ki, îmam Şafii ile Ebû Sevr bu görüştedirler.

Ancak Ebû Sevr, «Eğer bu kadın kendisiyle gerdeğe girilmeden boşa-nırsa, ona MUTA'dan başka bir şey düşmez» demiştir.

îmam Ebû Hanife de «Eğer erkek evli ise kadına bin dirhem, değilse -ikibin dirhemi aşmamak şartı ile- mehr-i misil düşer» demiştir. Nikâhın fasid olduğuna dair bir kavil daha vardır. Fakat Mâliki mezhebinde bu kavil hakkında şimdilik bir nass hatırlayamıyorum.

Bu babın birçok fer'leri varsa da meşhur olan mes'eleleri işte bunlar­dır.

Ulema mehr-i misil ile hükmedildiği yerlerde misliyette muteber olan vasıfların neler olduğu hususunda da ihtilâf etmişlerdir.

îmam Mâlik, «Misliyette güzellik, soy üstünlüğü ve zenginlik derece­sine bakılır».

imam Şafii «Bunların hiçbirine bakılmaz. Kadının emsali, -bu vasıflar­da ister onun gibi olsunlar, isterse olmasınlar- ona baba tarafından akraba olan kadınlarda*».

îmam Ebû Hanife de «baba tarafından akrabalık şart değildir. Bütün kadın akrabaları onun emsalidirler» demiştir.

Bu ihtilâfın sebebi de, «Misliyet yalnız soyda mıdır, yoksa -Pey­gamber (s.a.s) Efendimiz,

'Kadınla; dindarlığı, güzelliği ve soy üstünlüğü için evlenilir' buyurduğu için -hem soyda, hem güzellikte ve hem de zenginlikte midir?» diye ihtilâf etmeleridir. [82]



[81] İbn Rüşd Kadı Ebu'l-Velid Muhammed b. Ahmed b. Muhammed b. Rüşd El-Hafîd, Bidayetü’l-Müctehid ve Nihayetü’l-Muktesid, Beyan Yayınları: 2/448-449.

[82] İbn Rüşd Kadı Ebu'l-Velid Muhammed b. Ahmed b. Muhammed b. Rüşd El-Hafîd, Bidayetü’l-Müctehid ve Nihayetü’l-Muktesid, Beyan Yayınları: 2/449.