> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > İslam Fıkhı Eseleri > Bidayetül Müctehid > Liân davasının çeşitleri
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Liân davasının çeşitleri  (Okunma Sayısı 1665 defa)
01 Şubat 2011, 18:05:13
ღAşkullahღ
Muhabbetullah
Admin
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 25.839


Site
« : 01 Şubat 2011, 18:05:13 »



91. Liân Davasının Çeşitleri



Liânı gerektiren dava iki çeşittir: Kişi, ya eşinin zina ettiğini, ya da kar­nındaki çocuğun kendisinden olmadığını iddia eder. Zina ettiğini söyleyen de, ya bunu bizzat gözü ile gördüğünü söyler ya da.mutlak olarak söyler. Çocuğun kendisinden olmadığını söyleyen de ya bunu mutlak olarak söyler, ya da «Kadın temizlendikten sonra ben ona yaklaşmadım» diye delil göstererek söyler. Şu halde Hânı gerektiren davanın, esasında dört sade hali vardır. Ka­dının hem zina ettiğini, hem çocuğun kendisinden olmadığını veyahut kadı­nın zina ettiğini ve fakat çocuğun kendisinden olduğunu ileri sürmek gibi da­valar ise, bu sade olan dört davanın karışımından meydana gelirler.

Kadının yalnız zina ettiğini ileri sürmenin -bunu gözü ile gördüğünü söylediği zaman- liânı gerektirdiğinde ihtilâf yoktur. Mâlikiler «Kadına yaklaşmamış olduğunu söylemesi de şarttır» demişlerdir.

Kadının zina ettiğini mutlak olarak ileri sürmesi ise, îmam Şâfıi, İmam Ebû Hanife, Süfyan Sevrî, İmam Ahmed, îmam Dâvûd ve başkaları gibi ule­manın cumhuru, bunun da liânı gerektirdiğini söylemişlerdir. îmam Mâlik'ten gelen meşhur rivayete göre ise, mutlak zina iddiası kabul olunmaz. Fakat Îbnü'l-Kasım «Kabul olunur» demiştir ki, îmam Mâlik'ten gelen diğer rivayet de bu yoldadır. Cumhurun delili, «Karılarına zina isnad edip de kendilerinden başka şahidleri olmayanlar» tabirinin âmm olmasıdır. Çünkü âyette «Şu bu şekilde zina isnad edenler» diye bir kayıt yoktur. İmam Mâlikin delili de bu hususta varid olan hadislerin zahiridir ki, bunlardan biri, yukarıda geçen Sehl b. Sa'd'm «Eğer bir adam karısıyla beraber birinin yat­tığını görürse...» hadisidir. Biri de, İbn Abbas'ın «Adam Peygamber (s.a.s) Efendimizin yanına gelip, 'Ya Rasâlallah, vallahi ben şu iki gözümle gör­düm ve şu iki kulağımla işittim' dedi. Peygamber (s.a.s) Efendimiz'İn onun bu sözünden hoşlanmaması üzerine, buna adamın canı çok sıkıldı. Bunun üzerine [4]âyeî-i kerimeleri nazil oldu» mealindeki hadisidir [5]. İmam Mâlik ayrıca, «Kuru davalar hiçbir zaman dinlenemez» demiştir.

İmam Mâlik'ten, bu babın bir fer'i olan «Liândan sonra kadında gebelik görülürse, çocuk kadının kocasına mı verilir, yoksa bu adam kadınla Hân et­tiği için artık çocuk onun değil midir?» mes'elesinde de iki rivayet gelmiştir.

Herhangi bir kadına «Ben gözümle gördüm» şeklinde zina isnad etme­nin Hânı gerektirmesi için, kadının bu isnadı yapan kimsenin karısı olması­nın şart olduğunda -kanaatımca- ihtilâf yoktur. Fakat karısına zina isnad ettikten sonra onu üç talâk ile boşayan kimse, boşadığı bu kadın ile Hân edebilir mi, edemez mi diye ihtilâf etmişlerdir. İmam Mâlik, İmam Şafii, Evzâİ ve bir cemaat, «Liân edebilir» demişlerdir. İmam Ebû Hani'fe ise, «Eğer çocuğun kendisinden olmadığını söylemezse liân edemez» demiştir. Mekhûl, Hakem ve Katâde de «Bu adam cezalandırılır ve Hânı dinlenmez» demişlerdir.

Çocuğun kendisinden olmadığını ileri sürmeye gelince: Bu da -yukarı­da söylediğimiz üzere-iki şekilde olur: Kişi ya "İstibra müddetinden sonra ben ona yaklaşmadım» diyerek davasına delil getirir ya da mutlak olarak «çocuk benim değildir» der. Birinci şekildeki davanın, Hânı gerektirdiğinde ihtilâf yoktur. Ancak İmam Mâlik'ten, kadının gebe olmadığı, kaç kere ayba­şı halini görmesiyle anlaşılır diye iki rivayet gelmiştir. Bir rivayete göre İmam Mâlik, «Üç kere», bir rivayete göre de «Bir kere aybaşı halini görürse rahminin boş olduğu anlaşılır»» demiştir. İkinci şekildeki davanın ise, Hânı gerektirip gerektirmediğinde ihtilâf etmişlerdir. İmam Mâlik -kendisinden gelen meşhur rivayete göre- «Gerektirmez» demiştir. îmanı Şafii, İmam Ah-med ve İmam Dâvûd ise, «İmam Mâlik'in bu şartı koşmasında mânâ yoktur. Çünkü kadın bazan gebe olduğu halde aybaşı halini görür» diyerek onun bu görüşüne katılmamışlardır.

Abdülvehhab da İmam Şafii'nin tabilerinden «Kişinin karısına zina is­nad etmeden sadece 'Karnındaki çocuk benim değildir' demesi Hânı gerek­tirmez» dediklerini nakletmiştir.

Bu babın ihtilâf edilen meselelerinden biri de şudur: Kişi, çocuğun kendisinden olmadığını ne zaman iddia edebilir?

Cumhur «Ancak kadın henüz gebe iken bunu iddia edebilir. Kadın do­ğum yaptıktan sonra iddiası dinlenmez» demiştir. İmam Mâlik ise «Eğer ka­dın doğum yapmamışken bu davayı yapmamış ise, doğum yaptıktan sonra -çocuğun kendisinden olmadığını bilse bile- liân yoluyla bu davayı yapmak zorunda değildir» demiştir. İmam Şafii de «Eğer -kadının gebe olduğunu bil­diği ve hakim de ona mülâane imkanını verdiği halde- kadın doğum yapınca­ya kadar liân etmezse, artık çocuğun kendisinden olmadığını liân yoluyla ile­ri süremez» demiştir. İmam Ebû Hanife de, «Kişi karısı doğum yapmadan, karnındaki çocuğun kendisinden olmadığını da iddia edemez» demiştir.

İmam Mâlik ile onun görüşüne katılanların delili; îbn Abbas, İbn Mes'ud, Enes b. Mâlik ve Seni b. Sa'd'dan tevatür yoluyla rivayet olunan hadişlerdir. Zira bu hadislerde, Peygamber (s.a.s) Efendimiz, birbirleriyle Hân eden koca ile kan arasında liân ile hükmederken,

«Eğer kadın şu tipte çocuk getirirse, kocasının aleyhinde açtığı bu da­vasının haklı olduğunda hiç şüphem kalmaz» [6]dediği sabittir. Bu ise, liâ-mn, henüz kadın gebe iken yapılmış olduğunu göstermektedir. İmam Ebû Hanife ise, «Gebelik belli olmaz. Bazan dağılıp yok olur. Bunun için kadının gebe olduğunun kesin olarak bilinmesi lazımdır ki bu da ancak, doğum yap­masıyla mümkün olur» demiştir. Cumhurun bir delili de şudur: Şeriat -nafa­ka, iddet ve benzeri- birçok hükümleri gebeliğe bağlamıştır. O halde Hânın da bu hükümler gibi olması lazım gelir. İmam Ebû Hanife «Kişi -çocuğun kendisinden olmadığını söylemese bile- ancak doğum zamanında veyahut doğumdan sonra yakın bir zamana kadar Hân edebilir» demiş ise de, bu yakın zamanın ne kadar olduğunu açıklamamıştır. Fakat iki talebesi olan İmam Ebû Yûsuf ile İmam Muhammed, «Doğum gününden itibaren kırk güne ka­dar liân edebilir» diyerek açıklamışlardır.

[4] Nûr, 24/6.

[5] Ebû Dâvûd, Talâk, 1/21, no: 2256; Ahmcd, 1/238; Tayâlisî, Minhatü'l-Ma'bud, 1/319, no: 1620.

[6] Buhârî, Tefsir, 15/24, no: 4747; Müslim, Liân, 19, no: 1495; Ebû Dâvûd, Talâk, 7/27 no: 2248.

 

[7] Buhârî, Buyu\ 34/3, no: 2053; Müslim, Radâ, 17/10, no: 1457.

[8] İbn Rüşd Kadı Ebu'l-Velid Muhammed b. Ahmed b. Muhammed b. Rüşd El-Hafîd, Bidayetü’l-Müctehid ve Nihayetü’l-Muktesid, Beyan Yayınları: 3/127-130.


Liânın, ancak kadın doğum yapmadan yapılabildiğini söyleyenler de, her ne kadar kişinin karısı nikâhı altında bulunduğu müddetçe, «Çocuk ben­den değildir» diyebildiğinde müttefik iseler de, kadını boşadıktan sonra bu­nu diyebilir mi, diyemez mi diye ihtilâf etmişlerdir, İmam Mâlik «Şeriatın doğan çocuğu döşek sahibine verdiği müddetçe -ki bu müddet ona göre dört veyahut beş senedir- diyebilir» demiştir. İmam Mâlik'e.göre eğer kişi bu sö­zünü öteden beri söyleyegelmiş ise, kadını boşadıktan sonra da diyebilir. İmam Şafii de «Bir cemaat şunu benimser ki: Kişi ancak kadının iddeti esna­sında bunu diyebilir. Eğer iddeti dışında bunu derse, cezalandırılır» demiş­tir. Şu halde cumhura göre, kişinin bu sözü ile hükmedebilmek, gebelik süre­sinin bitimine kadardır. Ancak cumhur, bu sürenin miktarında ihtilâf etmiş­lerdir. Zira Zâhirîler'e göre adamın bu sözü ile hükmetmenin vacib olduğu süre, gebeliğin normal olan süresidir ki dokuz ay civarındadır.

Ulema müttefiktirler ki: Herhangi bir kadın, eğer kocasının kendisini nikahladığı tarihten itibaren değil de, kendisiyle temas ettiği veyahut temasa imkân bulduğu tarihten itibaren en az altı ay sonra çocuk doğurursa, bu ço­cuk kadının kocasına aittir. Fakat İmam Ebû Hanife şâzz bir görüşte bulunup temas tarihini değil de, nikâh tarihini nazara almıştır. Hatta ona göre, eğer doğunun en uzak bir yerinde oturan kimse, baünın en uzak bir yerinde oturan bir kadını nikahlarsa ve bu kadın da nikâh akdi tarihinden alü ay sonra çocuk doğurursa -eğer adam «Bu çocuk benden değildir» diye dava açmazsa- ço­cuk onundur. İmam Ebû Hanife bu mes'elede koyu bir Zâhirî'dir.

«Çocuk kimin döşeğinde doğarsa onundur» [7]hadisinin zahirine uymuştur. Çünkü hadisin zahirine göre bu kadın nikâh akdi ile adamın döşeğine girmiş ve çocuğu onun döşeğinde doğurmuştur. Ebû Hani-fe herhalde bunu, sebebi aranmayan taabbüdi bir hüküm görmüş olacaktır ki bu zayıftır.

îmam Mâlik'ten, karısının zina ettiğini ve fakat karnındaki çocuğun kendisinden olduğunu söyleyen kimse hakkında da üç çeşit rivayet gelmiş­tir. Bir rivayete göre îmam Mâlik, «O adam cezalandın lir, liân yapmasına imkân verilmez ve çocuk kendisine verilir», bir rivayete göre «Liânı dinlenir ve çocuk kendisine verilmez», bir rivayete göre de «Çocuk kendisine verilir ve fakat kendinden cezayı savmak için de liân eder» demiştir. Bu üç görüş arasındaki ihtilâfın sebebi, bir taraftan karısının zinakâr olduğunu, bir ta­raftan da karnında taşıdığı çocuğun kendisinden olduğunu söyleyen bu adam, çelişkiye düştüğü için davası dinlenir mi, dinlenmez mi diye tereddüt edilmesidir.

Bu babta olmak üzere ihtilâf edilen bir mes'ele de şudur: Eğer bir kadı­nın zina ettiğine dair şahidler şahidlik ederlerse, bu kadının kocası kendisiyle liân edebilir mi, edemez mi?

îmam Ebû Hanife ile îmam Dâvûd, «Liân edemez. Zira Cenâb-ı Hak âyet-i kerimesinde 'Karılarına zina isnad edip de kendilerinden başka şahidleri bulunmayanlar liân ederler' buyurmuştur.» demişlerdir. îmam Mâlik ile îmam Şafii ise «Liân eden Çünkü kadının kendisinden boşanma­sında şahidlerin tesiri yoktur» demişlerdir. [8]



[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Liân davasının çeşitleri
« Posted on: 29 Mart 2024, 10:01:27 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Liân davasının çeşitleri rüya tabiri,Liân davasının çeşitleri mekke canlı, Liân davasının çeşitleri kabe canlı yayın, Liân davasının çeşitleri Üç boyutlu kuran oku Liân davasının çeşitleri kuran ı kerim, Liân davasının çeşitleri peygamber kıssaları,Liân davasının çeşitleri ilitam ders soruları, Liân davasının çeşitleriönlisans arapça,
Logged
10 Ocak 2020, 20:54:43
Ceren

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 26.620


« Yanıtla #1 : 10 Ocak 2020, 20:54:43 »

Esselamu aleyküm.rabbim razı olsun paylaşım dan kardeşim...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

12 Ocak 2020, 13:42:49
Mehmed.
Görevli Sorumlusu
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 18.662


Site
« Yanıtla #2 : 12 Ocak 2020, 13:42:49 »

Ve aleykümüsselam Rabbim paylaşım için razı olsun
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

20 Ocak 2020, 03:58:13
Sevgi.
Bölüm Görevlisi
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 17.948


« Yanıtla #3 : 20 Ocak 2020, 03:58:13 »

Aleyküm selâm. Bu bilgileri bizlerle paylaştığınız için Allah sizlerden razı olsun kardeşim
Rabbim ilmimizi artırsın inşaAllah
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

20 Ocak 2020, 06:26:38
Es-Sabur

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 1.281


« Yanıtla #4 : 20 Ocak 2020, 06:26:38 »

 Birşeyi gözümüzle görmeden hüküm vermemeliyiz
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes