๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => Bidayetül Müctehid => Konuyu başlatan: ღAşkullahღ üzerinde 15 Şubat 2011, 15:19:24



Konu Başlığı: Cinsi organlarının birbirine dokunması
Gönderen: ღAşkullahღ üzerinde 15 Şubat 2011, 15:19:24
A- 1. Erkek ve Kadının Cinsi Organlarının Birbirine Dokunması:


Ashab-ı Kiram, "Cinsî yaklaşımda guslü gerektiren şeyin meni'nin çık­ması mıdır? Yoksa iki tenasül âzalarının birbirine dokunması mıdır?" diye ihtilâf etmişlerdir. Kimisi, "İki tenasül âzası birbirine dokunduğunda -meni çıksın çıkmasın- gusül lâzım gelir demiştir. Bu, îslâm müctehidlerinden ço­ğunun, îmam Mâlik ile tabilerinin, îmam Şafii ile tabilerinin ve Zahirî mez­hebi mensuplarından çoğunun görüşüdür. Zahirî mezhebi mensuplarından kimisi de guslün ancak meni'nin çıkması halinde lâzım geldiğini ileri sür­müşlerdir.

Bu ihtilâfın sebebi, hadislerin bu konuda birbirleriyle çelişmesidir. Çünkü, bu konuda sıhhatli hadis kitaplarının naklinde ittifak ettikleri iki sa­bit hadis rivayet edilmiştir. Kadı -îbn Rüşd- 'ALLAH kendisinden razı olsun' «Ben bir hadis hakkında: Sabittir dediğim zaman, ya Buhârî'nin, ya Müs-lim'in-veyahut her ikisinin kaydettikleri hadisi kastediyorum» demiştir.

Bu iki hadisten biri, Peygamber (s.a.s) Efendimiz'in:«Erkek, kadının dört şu'besi arasına oturup uzvu uzva dokundurdu mu (her ikisine) gusül vacib olur» diye buyurduğuna dair Ebû Hüreyre'nin hadi­sidir .[19]

İkinci hadis, «Kişi, cima'da bulunup da menisi inmezse ne lâzım gelir?» diye sorulan soruya «Namaz abdesti gibi abdest alır. Ben bunu Peygamber (s.a.s)'den işittim» diye cevab veren Hz. Osman (r.a.)'ın hadisidir [20]

Ulema da bu iki hadisin tefsir ve te'vilin iki yola ayrılmışlardır: Onlar­dan biri nesih yoludur, diğeri de -birbirleri ile çatışan hadislerin ne te'Iifı, ne de birinin diğerine tercihi mümkün olmadığı zaman- sıhhatinde ittifak edilen hadisin hükmüne dönmek yoludur. Cumhur, Hz. Osman (r.a.)'in hadisi, Ebû Hüreyre (r.a.)'nin hadisi ile neshedilmiştir, demektedir. Bu görüşlerini Ebu Davud'un naklettiği Ubey b. Ka'b'ın hadisine dayandırmışlardır, Ubey b. Ka'b: «Peygamber (s.a.s) Efendimiz, bunu İslâmiyet'in başlangıcında -bir kolaylık olsun diye koymuştu. Sonra, gusül ile emredildi» [21]demiştir.

Bu iki hadis arasındaki çatışmanın ne te'lif, ne de birini diğerine tercih yolu ile giderilmesine imkân görülmediği için, sıhhati üzerinde ittifak edilen hadisin hükmüne dönmek yoluna gelince: Bu yolu tutanlar bu her iki hadisi de hükümsüz sayarak sıhhati üzerinde ittifak edilen «Su ancak su'dan lâzım gelir» hadisinin hük­müne dönmüşlerdir. Cumhur, Ebû Hüreyre (r.a.)'nin hadisini, ayrıca "Zinada, iki tenasül azasının birbirine dokunması haddi mucib olduğunda icma bulunduğuna göre, bunun guslü de gerektirmesi lâzım gelir" diye, kıyas yaparak tercih et­miş ve bu kayasın dört halifeden alındığını söylemiştir. Cumhur, Ebû Hürey­re (r.a.)'nin hadisini tercihte ayrıca, Müslim'in naklettiği aynı mealdeki Hz. Âişe (r.a.)'nin hadisine de dayanmaktadır [22]


[19] Buharı, Gusül, 5/28, no: 291; Müslim, Itayd, 3/22, no: 348.            .

[20] Buhûrî, Vudu', 4/34, no: 179; Müslim, Hayd, 3/21,no:347.

Ebû DâvÛd, Taharet, 1/84, no: 215

[21] Ebu Davud,Taharet,1/84, no:215.

[22] Müslim. İfayd, 3/22, no: 349.