> Forum > ๑۩۞۩๑ İlim Dünyası Online Dergi Dünyası ๑۩۞۩๑ > Semerkand Aylık Tasavvuf Dergileri > Başyazı > Onun Yolunda
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Onun Yolunda  (Okunma Sayısı 1124 defa)
02 Ağustos 2011, 13:48:11
Zehibe

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 31.681



Site
« : 02 Ağustos 2011, 13:48:11 »



O’nun Yolunda


Haziran 2009 126.SAYI


Mübarek EROL kaleme aldı, BAŞYAZI bölümünde yayınlandı.

Cenab-ı Mevlâ, Allah Rasulü s.a.v.’i bize önder olarak seçmiştir. Yürüyeceğimiz yolu da O’nun vasıtasıyla bizlere göstermiştir. O’nun sözleri ve yaptıkları, “Sünnet” dediğimiz ve takip etmemiz gereken yolun bütününe dahildir.

Fahr-i Kâinat Efendimiz s.a.v.’in yaşadığı yol üzere olmak, istikamet üzere olmaktır ve din-i mübin olan İslâm’ı layıkıyla yaşamaktır. Nitekim Hak Tealâ, Kur’an-ı Kerim’de bunu teyit edecek şekilde şöyle buyurmuştur: “(Rasulüm!) De ki, eğer Allah’ı seviyorsanız bana uyun ki Allah da sizi sevsin ve günahlarınızı bağışlasın. Allah son derece bağışlayıcı ve esirgeyicidir.” (Âl-i İmran, 31)   

Buradan anlıyoruz ki kişinin Allah’ı ve Rasulünü sevmesi, onlara itaat etmesi, emirlerine boyun eğmesi demektir. Allah’ın kulu sevmesi ise ona nimetler vermesi ve onu bağışlamasıdır. Bir kişi hakiki kemalin sadece Allah Tealâ’ya ait olduğunu, kendisinde veya başkalarında görülen kemalin ise Allah’tan olduğunu ve O’nun yardımı ile geldiğini idrak ettiği zaman muhabbetini de sadece Allah’a ayırır. Diğerlerini de O’nun rızası için sever. Bu anlayış da kişiyi Allah’a itaat etmeye ve kendisini Allah’a yakıştıracak işlere rağbet göstermeye sevk eder.

Aslında bu sevgi Hak Tealâ’ya ibadet ederken Rasulullah s.a.v.’e uymayı da zorunlu kılar. Nitekim yukarıdaki ayet-i kerime bazı kimselerin Allah Rasulü s.a.v.’e “Ey Muhammed, biz Rabbimizi seviyoruz.” demeleri üzerine nazil olmuştur. Yani sevmek Allah’ın Elçisi’ne itaat etmeyi gerektirir.

Doğru yol üzere olmak, Sünnet üzere olmak istikamet üzere olmaktır. İstikamet, her şeyin kemal bulup tamamlandığı bir derecedir. Hayırların elde edilmesi onunla mümkün olur. Bu dünyadaki imtihanı geçmek de istikametle mümkün olacaktır. Nitekim hali müstakim olmayan kişinin gayreti zayi olur, çabası boşa gider. Bu yüzden Sünnet üzere olmak lazımdır.

İnsanın bu yolda başarılı olması ve gayretinin boşa gitmemesi için kendisine bir rehber seçme zorunluluğu da bundandır. Bu rehberler mutlaka istikamet üzere olan kişiler olmalıdır. Zira Allah’ın dinini layıkıyla yaşayan ve Rasulullah s.a.v.’in sünnetini yerine getiren insanla birlikte olmak, istikamet yolunda kolaylık sağlayacaktır.

İmam Kuşeyrî k.s. istikamet hakkında şunları söyler: “Büyüklerden başkası istikamete güç yetiremez. Çünkü istikamet adetleri aşmak, daima hakiki bir sadakat ile Allah Tealâ’nın huzurunda bulunmaktır.” Bu, şüphesiz havastan olan insanlara özel bir istikamettir. Zaten, sıradan insanlara ait istikamet hizmettir, denilmiştir.

Nihayetinde istikamet, Hakk’ın yardımıyla hak üzerinde sebat etmektir. Öyleyse kişinin istikameti mertebesine göre olacaktır. Bizim yapacağımız şey, doğru bir rehber ile bu yoldan sapmaktan kaçınmaktır.

İmam Gazalî rh.a. Mükâşefetü’l-Kulûb adlı eserinde şöyle buyurur: “Cenab-ı Hak bir kul için hayır dilerse, kendisine kusurlarını gösterir. Basireti keskin olan kişilere kusurları gizli kalmaz. Kusurlarını gördüğü takdirde, onları tedavi imkanı ortaya çıkar. Fakat insanların çoğu kendi kusurlarından gafildirler. Bunlar kardeşinin gözündeki çöpü görür, fakat kendi gözündeki merteği görmez. Kim kendi kusurlarını görmek istiyorsa, nefsin kusurlarını bilen, gizli tehlikeleri gören bir mürşidin dizinin dibine oturmalı ve nefsin ıslahı hususunda onun hükmünü hakem kabul etmelidir. Onun gösterdiği doğru yola ve nefsin ıslahı konusunda gösterdiği çözümlere tabi olmalıdır.”

Kötü huylar, insanı sokan bir akrep gibidir. Eğer birisi bize elbisemizin altında bir akrep bulunduğunu haber verirse ona karşı minnet duyar ve seviniriz. Akrebin zehri bizim bedenimize zarar verir. Oysa kötü ahlâkın verdiği hasar kalbe işler ve bunun ölümden sonra da devam etmesinden korkulur. Ayrıca biz kötü ahlâkımızın bildirilmesini istemez, onu gidermek için gayret göstermeyiz.

Nitekim Allah Rasulü s.a.v. şöyle buyurmuştur:

“Mümin kişi şu beş sıkıntı ile karşı karşıyadır:
Müminler kendisine haset eder.
Münafıklar ona buğz eder.
Kâfir onunla mücadele eder.
Şeytan onu saptırmaya çalışır.
Nefsi kendisi ile kavga eder.”

İnsana bu mücadele içerisinde istikamet kazandıracak ve hatalarını görmeyi sağlayacak bir mürşide ihtiyaç vardır. Zira şeytan insan için büyük bir düşmandır. Hak Tealâ bu mevzuda şöyle buyurmuştur: “Şeytan onları etkisine aldı da kendilerine Allah’ın zikrini unutturdu. İşte onlar şeytanın yandaşlarıdır. İyi bilin ki şeytanın yandaşları hep kayıptadırlar.” (Nâs, 4)

Enes b. Malik r.a. da Efendimiz s.a.v.’in şöyle buyurduğunu rivayet eder: “Şeytan, hortumunu insanoğlunun kalbi üzerine koymuş bekler. Eğer kişi Allah’ı zikrederse siner ve geri çekilir. Şayet Allah’ı unutursa kalbi tam olarak ele geçirir.” (Heysemî)

Kişinin tek başına mücadele etmekte zorlanacağı bir diğer şey ise nefstir. Yani kendisidir. Nefsin istek ve arzuları peşinde koşmak kişiyi helake sürükler. Aynı zamanda insanın doğru yolu bulmasını engeller.

Müminlerin Emiri Hz. Ömer r.a.: “Nefsin arzularına gem vurun. Çünkü nefsanî arzular, insanı şerrin en kötüsüne götüren bir kılavuzdur. Hakikat nefse ağır ve acı, yanlış olan ise hafif ve hoş gelir. Ayrıca günahları terk etmek, işlenen günahlara tevbe etmekten daha kolaydır.” diye buyurmuştur. Nefsin bu tür aldatmacalarına karşı hazırlıklı olmak için bunların farkında olmak ve bu hataları terk etmek gerekir.

Cenab-ı Mevlâ Kur’an-ı Kerim’de şöyle buyurmuştur: “Şüphesiz bu, benim dosdoğru yolumdur. Buna uyun. Başka yollara uymayın. Zira o yollar sizi Allah’ın yolundan ayırır. İşte sakınmanız için Allah size bunları emretti.” (En’âm, 153)

İnsan, gafleti ve bilgisizliği yanında bir de nefs ve şeytanla mücadele eder. Bu mücadele içinde de tek başına kaldığında doğru yolu bulması zor olacaktır. Hak ile bâtılı karıştıracaktır. Fakat bunun da farkında olmayacak, aldanış ve gafletle hayatını geçirecektir.

İşte kâmil bir yol göstericinin gerekliliği ve faydası da bu noktada kendisini belli eder. Bu vesileyle kişi yalnızlıktan, tek başına mücadele etmekten kurtulur. En güzeli ise rehberini örnek alarak vicdanen daha rahat hareket eder. Kalbini bir huzur kaplar. Yaratılış maksadına uygun bir hayatı yaşamaya başlar. Nihayetinde de Allah’ın izniyle istikamet üzere olur.

Önderimiz, rehberimiz olan Fahr-i Kâinat Efendimiz’in yolunda olmak için, O’nun yolunda yürüyenlerle birlikte yola çıkmak en güzel tercihtir. Onlar dosdoğru yolun rehberleri ve teşvik edicileridir. Artık ebedi ufuklara gözünü dikmiş olanlar o rehberleri bulmalı, onların kılavuzluğunda şevkle, muhabbetle yürümelidir.

Rabbimizin tevfik ve inayeti ile...   

[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Onun Yolunda
« Posted on: 16 Nisan 2024, 23:18:08 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Onun Yolunda rüya tabiri,Onun Yolunda mekke canlı, Onun Yolunda kabe canlı yayın, Onun Yolunda Üç boyutlu kuran oku Onun Yolunda kuran ı kerim, Onun Yolunda peygamber kıssaları,Onun Yolunda ilitam ders soruları, Onun Yolunda önlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes