> Forum > ๑۩۞۩๑ İlim Dünyası Online Dergi Dünyası ๑۩۞۩๑ > Semerkand Aylık Tasavvuf Dergileri > Başyazı > Gerçek Güzelliğin Peşinde
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Gerçek Güzelliğin Peşinde  (Okunma Sayısı 1035 defa)
25 Eylül 2011, 12:06:20
Zehibe

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 31.681



Site
« : 25 Eylül 2011, 12:06:20 »



Gerçek Güzelliğin Peşinde



Ekim 2007 106.SAYI


Mübarek EROL kaleme aldı, BAŞYAZI bölümünde yayınlandı.

Mücella dinimiz İslâm üç temel üzerine kuruludur. Bunlar, iman, ibadet ve ahlâktır. İmanın altı esasına tam bir iman ve teslimiyetten, İslâm’ın beş şartına da titizlikle uyduktan sonra, müslümanlığımızı kemâle erdirecek olan tek şey güzel ahlâktır. Burada iman ve amele dair vazifelerden sonra üçüncü sırada güzel ahlâkın anılması sözün gelişidir. Esasen iman, amel ve ahlâk bir aradadır, hatta bir bütündür denilebilir. Bu üç unsurun birini göz ardı ederek, küçük görerek müslüman olunmaz.

Yüce kitabımız Kur’an-ı Kerim’de nice ibadet edenler kötü ahlâkları sebebiyle yerilirken, güzel ahlâk sahiplerinden övgüyle söz edilmiştir. Nitekim meşhur sahabi Ebu Hüreyre r.a. Hazretleri’nin rivayet ettiği bir hadis-i şerifte şöyle anlatılır: Fahr-i Cihan s.a.v. Efendimiz’e “İnsanları cennete en çok ne sokar?” diye sorulunca Efendimiz, “Takva ve güzel ahlâk..” buyurmuşlardır. Efendimiz s.a.v’in burada takvayı, yani Cenab-ı Mevlâ’dan sakınarak, O’na karşı gelmekten korkarak yapılan kullukla güzel ahlâkı bir arada anması çok dikkate değer bir husustur.

Bilindiği gibi sorumluluklarımız iki yönlüdür. Bunların ilki Allah Tealâ’ya karşı olan, ikincisi de mahlukata karşı yükümlülüklerimizdir. Efendimiz burada bunlardan ilkini “takva” kavramı ile ifade buyururken, ikincisini “güzel ahlâk” ile dile getirmiştir.

Esasen bu iki kavramın birbirini tamamlayıcı olduğunu, biri olmadan diğerinin de olmayacağını göz ardı etmemek gerekir. Komşusunun haliyle hallenmeyen, küçüğüne sevgi, büyüğüne saygı duymayan, düşküne ve muhtaca merhamet etmeyen, kardeşinden bir güler yüzü esirgeyen kimsenin güzel ahlâklı olduğu söylenemeyeceği gibi, takva sahibi olduğu da söylenemez.

Alimlerimiz doğru sözlülükten vefaya, kanaatten diğergâmlığa, sevgi ve saygıdan tevazuya… ne kadar güzel haslet varsa, “güzel ahlâk” başlığı altında toplamışlardır. Bu durum bize, Fahr-i Kâinat Efendimiz
s.a.v.’in “Ben güzel ahlâkı tamamlamak için gönderildim.” buyurmasının altındaki hikmeti de izah etmektedir.

Güzel ahlâk, hayatın bütün sahalarını kapsayıp her anı, her işi güzelleştiren, insanca yaşamayı ve yaşatmayı temin eden çok önemli, çok yüce bir haslettir. İnsanın fıtratına konulmuş olan bir hissiyatla güzel ahlâka meylimiz vardır. Kötü ahlâk, sahibini de çevreyi de rahatsız eder, güzel ahlâk ise huzur verir. Bu, insanların günlük hayatta çok kolay ayırt edebilecekleri bir durumdur.

İnsan için en büyük kazanç imanla birlikte güzel ahlâktır. Bu nedenle müslümanların güzel ahlâkı özenle sahiplenmesi gerekir. Bu onların kardeşliği, birliği, gücü için şarttır. Ayrıca bütün insanlar için de bir kazançtır. Çünkü gıpta edilen, hayran olunan müslümanlar olmak en tesirli tebliğdir. İyiliği emretmek, kötülükten men etmekle sorumlu olan müslümanlar güzel ahlâkı edinmedikçe, bu görevlerini layıkyla yerine getirebilmeleri mümkün değildir.

Güzel ahlâkın yitirildiği, her tür insan ilişkilerinde, faaliyetlerde ahlâk zemininden ayrıldığı, ticarette, sosyal hayatta hak-hukuk zedelendiği ve endişenin, güvensizliğin arttığı zamanlarda ise önce manen, sonra madden bereket kaybolur. Kötü ahlâk nice ibadeti, virdi, zikri boşa çıkartır. Helaller yerini haramlara terkederken, insanlar şeytanın kandırmasıyla doğru yolda olduklarını sanırlar. Ardından her türlü olumsuzluk birbirini takip eder. Önce ticaretimize, kazancımıza, yiyip içip giydiklerimize haram bulaşır. Halbuki Efendimiz s.a.v. şöyle buyurmuşlardır:

Ey insanlar! fiüphesiz ki Allah her türlü eksiklik ve noksanlıktan uzaktır ve kirden, şaibeden arınmış amellerden başkasını kabul etmez. Allah, müminlere de rasullere emir buyurduğu şeyi emrederek, “Ey Rasuller! Helal olan şeylerden yiyin ve salih amellerde bulunun. Çünkü ben sizin yaptıklarınızı hakkıyla bilirim.” (Müminûn, 51) ve “(Ey iman edenler!) Size verdiğim rızıkların helal hoş olanlarından yiyin.” (Bakara, 172) buyurmuştur. Bir kimse Hak yolunda uzun sefere çıkar. Saçları dağılmış, toza toprağa bulanmış bir vaziyette ellerini göğe kaldırarak, “Ya Rabbi! Ya Rabbi!” diye dua eder. Oysa yediği haram,
içtiği haram, giydiği haram!.. Haramla beslenmiş böyle birisinin duası nasıl kabul edilir?! (Müslim)

Şöyle bir kıssa vardır:

Allah dostlarından Seriy es-Sekatî k.s. Hazretleri, 60 dinar vererek bir ölçek badem satın almış. Alışverişinin kaydını tuttuğu defterine bunu 3 dinar kârla 63 dinara satacağını yazmış. Tam bu esnada bademin ölçeği 90 dinara yükselmiş, salihlerden bir ticaret erbabı da alışverişe gelmiş. Seriy es-Sekatî Hazretleri’ne “Bademleri almak istiyorum. Kaça satarsın?” diye sormuş. “63 dinar.” cevabını alınca adam şaşırıp “Ama az önce bademin ölçeği 90 dinara yükseldi.” demiş. “Olsun. Benim kararım budur.” demiş Hazret. Adam, “Ben de kimseyi aldatmamak üzere Allah Tealâ’ya söz verdim. 90 dinara verirsen alırım; vermezsen almam.” demiş. Seriy es-Sekatî Hazretleri de, “Ben de 63 dinardan fazlasına vermem.” deyince ne o satmış, ne de öbürü almış. Öylece birbirlerinden ayrılmışlar.

İşte bu doğruluğu, dürüstlüğü, göz tokluğunu sağlayan şey güzel ahlâktır. Bu yalnızca bir örnektir. Güzel ahlâkın tesiri yalnızca bu sahada, ticarette değildir. İnsanın gönlünü okşayan, güven ve emniyet veren tesiri hayatın her yanında görülür.

Güzel ahlâkın davranışlarda olduğu kadar, insanlarla iletişim kurarken kullanılan dilde ve niyette de kendisini göstereceği açıktır. Zira söz kalbin habercisidir. Fahr-i Kâinat Efendimiz s.a.v., bu hususu şöyle ifade buyuruyorlar: “Bir kimsenin kalbi istikamet üzere bulunmadıkça, imanı istikamet üzere olamaz. Dili istikamet üzere olmadan da kalbi istikamet üzere bulunamaz.”

Burada geçen dilin istikameti ifadesinden ne anlamak gerektiğini ortaya koymadan bu hadis-i şeriften gerekli dersi çıkarmamız mümkün olmaz. Gurur ve kibirden kalbi kaskatı kesilmiş bir insanın çevresine hitap ederken kullandığı dil, her türlü işinde düşünmeden yalan söyleyen kimsenin hali, gıybetten, dedikodudan, iftiradan kendisini alamayanların durumu... bunların ve benzeri halde bulunanların hepsi yukarıdaki hadis-i şerifin kapsamı içindedir..

Bunun gibi bütün azalarımızı kötü ahlâktan muhafaza edip güzel ahlâk ile süslememiz gerekir. Mücella dinimiz bu konuda ne yapmamız gerektiğini açıkça bize göstermiş, emir ve yasaklarıyla güzel ahlâklı olmaya yönlendirmiştir. Bütün peygamberler ve Allah dostları da insanlığın önünde birer güzel ahlâk timsali olarak yol göstermişlerdir. İnsan bazen kendinin de farkına vardığı, fakat bir türlü düzeltemediği kusurlardan şikayetçi olabilir. Kendi kusurunun farkında olmak, Allah’ın izniyle çare bulmanın yarısıdır. Çeşitli olaylar karşısında tutum davranışımızı gözlemleyerek nefs muhasebesi yapabilir, buna göre çare düşünebiliriz.

Unutulmamalı ki, insanlığımızın müslümanlığımızın kemâl bulması, olgunlaşması için her devirde Peygamber vârisi güzel rehberler var olmaya devam edecektir. Talep sahibi için kapılar her zaman açıktır.

“Allah güzeldir, güzeli sever.” buyurulmuştur. Biz müslümanların en büyük güzelliği de, güzel ahlâk olarak dışarıya yansıyan güzel bir kalptir. Bunu da elde etmek daima mümkündür.

Rabbimizin tevfik ve inayeti ile...

[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Gerçek Güzelliğin Peşinde
« Posted on: 27 Nisan 2024, 01:12:06 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Gerçek Güzelliğin Peşinde rüya tabiri,Gerçek Güzelliğin Peşinde mekke canlı, Gerçek Güzelliğin Peşinde kabe canlı yayın, Gerçek Güzelliğin Peşinde Üç boyutlu kuran oku Gerçek Güzelliğin Peşinde kuran ı kerim, Gerçek Güzelliğin Peşinde peygamber kıssaları,Gerçek Güzelliğin Peşinde ilitam ders soruları, Gerçek Güzelliğin Peşinde önlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes