> Forum > ๑۩۞۩๑ İlim Dünyası Online Dergi Dünyası ๑۩۞۩๑ > Semerkand Aylık Tasavvuf Dergileri > Ayın Konusu > Barış Ve Huzurun Celladı Zulüm
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Barış Ve Huzurun Celladı Zulüm  (Okunma Sayısı 2187 defa)
11 Ekim 2014, 12:56:44
Rüveyha
Forum Görevlisi
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 6.764


« : 11 Ekim 2014, 12:56:44 »



Barış Ve Huzurun Celladı Zulüm


Siraceddin Önlüer | Eylül 2013 | AYIN KONUSU   


    Zulüm karanlık anlamına gelir ki, hakların iadesi ve tövbeyle terk edilmezse sonu ateş, azap ve karanlık olur.
    Zulmün kıyamet gününde zalim için karanlığa dönüşmesi, zalimin hesap gününde yolunu bulamaması, cezasının şiddetli ve dehşetli olacağı içindir.

    Zulüm de tıpkı karanlık gibi ürkütücü ve güvensizdir. Koyu karanlık gecenin insan için neler sakladığını kimse bilemez. Karanlıkta dışarıda kalanların korkmaması mümkün değildir. Bu karanlık zalimlerin iç dünyalarında kim bilir neler biriktirir. Onlar için ne tuzaklar, ne korkular, ne ürpertiler hazırlar.

    Zulmün kıyımın kol gezdiği dünyada kalbi aydınlık müminin kimden yana duracağı bellidir. Dünya ve ahiret imtihanında yüz aklığı için zulüm de zalim de reddedilmelidir.



Zulüm, birçok manayı ifade eden bir kavramdır. Eziyet etmek, işkence ve baskı yapmak, hak yemek hakka tecavüz etmek, söz ve fiilde aşırı gitmek, adaletli olmamak, bir şeyi eksik veya fazla yaparak işin hakkını vermemek gibi manalara gelir.

Adaletin zıddı olan her şey zulümdür. Millet malına tecavüz etmek ve çalmak, emanete hıyanet etmek, haklıyı haksız çıkarmak, vazifesini istenilen şekilde yapmamak, başkalarına ait olan bir malı zorla ellerinden almak, işi ehline teslim etmemek yine zulümdür.

Zulmün çeşitlerini ve şekillerini Efendimiz s.a.v. beyan buyurmuştur. Bu konudaki bir hadis-i şerif şöyledir:
“Zulüm üç türlüdür. Bir zulüm vardır ki Allah onu affetmez. Bir zulüm vardır ki Allah onu affeder. Bir zulüm daha vardır ki Allah onun hesabını bu dünyada sorar.

Allah Tealâ’nın affetmediği zulüm şirktir. Çünkü Allah, ‘Şirk büyük bir zulümdür’ (Lokman, 13) buyurmuştur.
Allah Tealâ’nın affedebileceği zulüm, kulların kendi nefslerine karşı işlediği zulümdür. Rableri ile kendi aralarındaki işlerde yaptıkları hatalardır.

Allah’ın hiç bırakmayıp, mutlaka hesabını soracağı zulüm ise kulların birbirlerine karşı işledikleri zulümlerdir. Allah bunların hesabını sorar ve zalimleri cezalandırır.” (Tayâlisî, el-Müsned, nr. 2223; Ali el-Müttakî, Kenzü’l-Ummâl, nr. 7588)


Adalet ve zulüm


Adalet ve zulüm birbirine zıt iki kavramdır. Gece ve gündüz gibi… Bir tarafta huzur, refah ve merhamet, diğer tarafta ise huzursuzluk, sömürü ve gayri insanî muameleler vardır.

Adalet düzen ve huzurun temeliyken, zulüm bu temele yerleştirilmiş bir dinamittir. Adalet, Hakk’ı ve halkı hoşnut etmenin en güvenilir yoluyken, zulüm bu yolda yürekleri sızlatan bir felakettir.

Adalet hakkın sesi ve soluğuyken, zulüm nefsin arzu ve istekleridir. Adalet dünya ve ahiretin biricik emniyet vesilesiyken, zulüm çöküş ve hüsran vesilesidir.

Adalet Kur’anî hakikatin adı, zulüm insanî değerlere karşı saygısızlığın ve hadsizliğin adıdır. Adalet dengeyi koruma ve itidalli olmak, zulüm ise her alanda dengeleri altüst etmektir.

Adalet bir fazilet, zulüm ise bir zillet, faziletsizlik, ahlâksızlık ve haysiyetsizliktir. Adalet kalbin sıhhati, zulüm ise bozulmasıdır.

Buna göre adalet ile zulüm bir yerde barınmaz. Adalet varsa zulüm yoktur, zulüm varsa adalet yoktur. Hak, hukuk ve doğruluğun bulunduğu yerde zulüm olamaz, zalimler bulunamaz. Zulmün bulunduğu yerde ise hak yemek, insanları sömürmek, doğruluktan ayrılmak ve azgınlık vardır.

Buna rağmen çoğu kere adalet ve zulüm bilinçli ya da bilinçsiz bir şekilde karıştırılır. Yani birçok zalim, adaletli davrandığını öne sürerek zulüm işler.

Allah’a karşı işlenen zulüm

İnsanın Allah’a karşı işlediği zulüm, hiç kuşkusuz şirk ve küfürdür. Zira zulmün en büyüğü yüce Allah’ın hakkını bilmemek, O’nun varlığını, birliğini ve ibadete layık tek mabud olduğunu inkâr etmek veya zatına ortak koşmaktır. O’ndan başkası ibadete müstahak değildir. Çünkü yaratan, yaşatan, akıl gibi üstün yeteneklerle insanı donatan, öldüren, diriltecek olan, sonra sorgulayacak olan O’dur. Bu nedenle ibadet yalnız O’nun hakkıdır. İbadette Allah’a başkasını ortak koşmak, Allah’ın hakkını Allah’tan başkasına vermektir ki en büyük haksızlık ve zulümdür.

Abdullah b. Mes’ud r.a. şöyle demiştir:

“‘İman edip de imanlarına zulüm karıştırmayanlar var ya, işte korkudan emin olmak onların hakkıdır ve doğru yolu bulanlar da onlardır.’ (En’am, 82) ayet-i kerimesi nazil olunca müslümanlar telaşa kapıldılar ve:

– Hangimiz zulüm işlemiyor ki, o halde mahvolduk, dediler. Durum Hz. Peygamber s.a.v.’e intikal etti. O da bu ayetin tefsirini yaparak müslümanları rahatlatan şu açıklamayı yaptı:

– Hayır, burada kastedilen zulüm sizin düşündüğünüz değildir. O, şirktir. Lokman’ın oğluna hitaben söylediği şu sözü işitmediniz mi: ‘Yavrucuğum, Allah’a ortak koşma! Doğrusu şirk büyük bir zulümdür.’” (Buharî, Tefsir, Lokman, 1; Tirmizî, Tefsir, En’âm, nr. 3067)

Hak Tealâ’nın varlığını, birliğini inkâr etmek zulüm olduğu gibi, iman esaslarından herhangi birini inkâr etmek de zulüm ve küfürdür. Peygamberliğe ve peygamberlere inanmamak da zulümdür. Nitekim Hak Tealâ buyurmuştur ki:
“Şüphesiz ki onlara kendilerinden bir elçi geldi. Onu yalanladılar. Bunun üzerine onlar zulümlerine devam ederken, azap onları yakalayıverdi.” (Nahl, 113)

“Nuh kavmini de peygamberleri yalanladıkları vakit, boğduk ve onları insanlara bir ibret yaptık. Zalimlere acı bir azap hazırladık.” (Furkan, 37)

Allah’ın varlığına, birliğine, gerektiği gibi sıfatlarına ve diğer iman esaslarına inanma hususunda Allah’ın emirlerine ters hareket eden insanların zulüm içinde bulunduklarını, küfre girdiklerini gösteren daha başka ayet ve hadisler vardır.

İnsanın kendine zulmü
Zulmün çeşitlerinden biri de kişinin kendi nefsine yaptığı zulümdür. İnsan başkasına zararı olmasa da Allah’a karşı yükümlülüklerini yerine getirmediğinden, dünya ve ahiret saadetini mahvederek kendisine haksızlık etmekle zalim olmuştur. Bu çeşit zulüm, Allah’ın emir ve yasaklarındaki kusur ve ihmaller şeklinde olur. Nitekim Hak Tealâ:
“Biz her peygamberi ancak kendisine itaat edilmesi için gönderdik. Eğer onlar kendilerine zulmettikleri zaman sana gelseler de Allah’tan bağışlanmayı dileseler, Rasul de onlar için istiğfar etseydi, Allah’ı ziyadesiyle affedici, esirgeyici bulurlardı.” (Nisa, 64)

“Sonra kitabı kullarımız arasında seçtiklerimize miras verdik. Onlardan kimi nefsine zulmedendir, kimi orta gidendir, kimi de Allah’ın izniyle hayırda öne geçendir. İşte büyük lütuf budur” (Fâtır, 32)

Allah Tealâ insanı yaratıkların en şereflisi kılmış, kâinatta kendisinden başka her ne varsa hepsini ona hizmet için yaratmış, gönderdiği peygamberlerle de emir ve yasaklarını bildirmiştir. Allah’ın şerefli kıldığı insan Allah’tan başkasına ibadet ederse ve Allah’ın yasakladıklarını yaparak günah işlerse kendisine yazık etmiş, haksızlık etmiş olur. Allah’ın aziz kıldığını o zelil kılmış olur.


İnsanın insana zulmü


Bu zulüm, insanların diğer insanlara karşı işledikleri suçlar, günahlar ve haksızlıklardır. Zulmün en bilineni, kişi ile diğer yaratılmışlar arasındaki ilişkide cereyan eden zulümdür. Bu, başkasının mağduriyetine, maddi veya manevi zarar görmesine sebep olmak, hakkını gasbetmek, onu tahkir etmek, gıybet etmek, iftira etmek ve kötü muamelede bulunmak gibi bir hakkın zedelenmesine veya haksız menfaat sağlanmasına yol açan her şeydir.

Zulüm denince akla ilk olarak insanların birbirlerine karşı gösterdikleri kötü, zararlı davranışlar gelir. Bunlar şiddetle yasaklanmış, böyle yapanlar azapla tehdit edilmiştir. Müslüman herkesle iyi geçinir, kimseye haksızlık etmez, yapılmasına razı olmaz. Nitekim Hz. Peygamber s.a.v.:

“Müslüman müslümanın kardeşidir. Müslüman müslümana zulmetmez. Müslüman müslümanı (tehlikede ve başına gelen musibette) yalnız bırakmaz” (Buharî, Mezalim, 3; Müslim, Birr, 15) buyurmuştur.
Mümin Hz. Peygamber s.a.v.’in tarif ettiği gibi, “Elinden ve dilinden diğer insanların emniyette olduğu kimsedir.” (Buharî, İman, 4; Tirmizî, Sıfatü’l-Kıyame, 52, İman, 12; Darimî, Rikak, 4, nr. 2715) Kâmil ve gerçek müslüman, eliyle, diliyle başkalarına hiçbir şekilde zarar vermeyen ve zulmetmeyen kimsedir.


İlk kan ilk zulüm


Zulüm, insanlığın babası Hz. Âdem ile annesi Hz. Havva’nın (Allah’ın selamı onlara olsun) yeryüzüne gönderilişlerinden kısa bir zaman sonra ortaya çıkmıştır. Hz. Adem a.s.’ın oğlu Habil’in kendisini çekemeyen kardeşi Kabil tarafından öldürülmesi, insanlık tarihinde zulmü başlatan olaydır. Kabil, ihtirasları sebebiyle kardeşini öldürerek, insanların yaşama haklarını elinden alma zulmünde çığır açıcı oldu. Kendi nefsine ve kardeşine zulüm ile başlayan bu insanlık dramı, tarihî süreçte nice zalimlere ve zulümlere şahit olmuştu. O gün bugün bu zulüm her zaman, her yerde ve her devirde işlenir hale gelmiştir.

Hayat devam ettikçe zalim ve mazlumlar da var olmaya devam edecektir. İktidarı tehlikeye girmesin diye erkek çocukları anneleri ile birlikte öldüren Firavun, ken...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Barış Ve Huzurun Celladı Zulüm
« Posted on: 28 Mart 2024, 12:56:37 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Barış Ve Huzurun Celladı Zulüm rüya tabiri,Barış Ve Huzurun Celladı Zulüm mekke canlı, Barış Ve Huzurun Celladı Zulüm kabe canlı yayın, Barış Ve Huzurun Celladı Zulüm Üç boyutlu kuran oku Barış Ve Huzurun Celladı Zulüm kuran ı kerim, Barış Ve Huzurun Celladı Zulüm peygamber kıssaları,Barış Ve Huzurun Celladı Zulüm ilitam ders soruları, Barış Ve Huzurun Celladı Zulümönlisans arapça,
Logged
12 Kasım 2014, 23:35:39
Ceren

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 26.620


« Yanıtla #1 : 12 Kasım 2014, 23:35:39 »

Esselamu aleyküm.Rabbim razı olsun paylaşımdan Rüveyha abla.Rabbim tüm Müslüman kardeşlerimizi zulüm den korusun.Bizleri İslam için barış içinde yaşayan kullarından eylesin inşallah...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

31 Temmuz 2016, 15:02:48
Rüveyha
Forum Görevlisi
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 6.764


« Yanıtla #2 : 31 Temmuz 2016, 15:02:48 »

Ve aleykumusselam..Zulüm, fıtratı bozulmuş, gönlü kirlenmiş, vicdanı kararmış insanların işidir..Rabbim oyun kurucuların en üstünüdür.Allah zülmedenlerin oyunlarını bozsun İnşaAllah.Rabbim razı olsun
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

31 Temmuz 2016, 15:29:27
✿ Yağmur ✿

Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 6.684


Site
« Yanıtla #3 : 31 Temmuz 2016, 15:29:27 »

Esselamu aleykum
Zulum insana da ,hayvana da hatta Allah a yapılabiliyor maalesef...Ve bunu da Allah in yarattığı ve yüce kıldığı insan yapıyor ....Rabbim ona sirk kosqnlardan etmesin inşallah...Rabbim merhametli ve adaletli olanlardan etsin inşallah...Rabbim c.c. Razı olsun inşallah...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes