> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > İslam Tarihi Eserleri > Asrı Saadette İslam > Haram aylar
Sayfa: [1] 2   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Haram aylar  (Okunma Sayısı 15881 defa)
29 Eylül 2010, 14:40:35
Safiye Gül

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 15.436


« : 29 Eylül 2010, 14:40:35 »



I- Haram Aylar


1. Câhiliyede Haram Aylar
 

İslâm'dan önce Arap kabileleri arasında, kıtalin, vuruşma­nın, muharebenin haram kılındığı Zilkade, Zilhicce, Muharrem ve Recep aylarına "Eşhuru'l-hurum": Haram aylar, denir. Savaşla­rın sürekli olarak devam ettiği, saldırganlıkların yürürlükte oldu­ğu, insanların kendi keyfî istekleri, kinleri ve asabiyetleri peşinde süründükleri bir ortama, haram ayların gelişiyle her şey, onlara duyulan saygı ve hürmet sayesinde güllük gülistanlık oluyordu. Tüm insanlar, kapsamlı bir barış ortamına giriyordu.[201]

Bu dört haram ay, Hz. ibrahim ve Hz. ismail peygamberler zamanından beri, Onların şeriatlerinin bir hükmü olarak bilini­yordu. [202]Hz. Peygamber'in risâletine kadar da bu hürmetini ko­rudu. Ancak, bu haram ayların yerlerinde bir takım değiştirme­ler, Nesi' uygulamasında bulunmuşlardı. [203]

 

2.Hadislerde Haram Aylar
 

Haram aylardan gerek Kur'an-ı Kerim'de gerekse Hadislerde bahsedilmektedir. Câhiliyede hajrim olan haram aylarla ilgili inancı Kur'an ve Sünnet aynen kabul etmiştir. Ancak bu ayların hürmetini korumakla birlikte geliş sırası hakkında değişikliğe gi­den Câhiliye Araplarmm Nesi' uygulaması, Kur'an'da yerilmiş,[204] Hz.Peygamber de meşhur Veda hutbelerinde:

"Bir yıl (ay ölçüsüyle) oniki aydır. Bunlardan dördü haram ay­lardır. Üçü arka arkaya olup Zilkade, Zilhicce ve Muharrem'dir. (Dördüncüsü) Mudar'm ayı olup Recep'tir. O, Cumada'1-ahir ile Şa'ban arasındadır..."[205] buyurarak, Nesi' uygulamasıyla yerleri değiştirilen haram ayların gerçek durumu hakkında bilgiler ver­miş, bu konudaki yanlışlık düzeltilmiş, inanç ıslah edilmiştir. [206]

 

1-Haceru'l-Esved
 

1. Câhiliyede Hacerul-Esved
 

Câhiliye Arapları tarafından kutsal kabul edilen ve ona karşı derin bir saygı duyulan şeylerden biri de "Hacerul-Esved" dir. Hatta sadece saygı duyulmakla kalmamış bazı Araplar tarafın­dan put edinilip tapılmıştır da.[207] Bu kudsiyetin şüphesiz tarihi geçmişi olmalıdır. O da Hz. İbrahim'in getirmiş olduğu dinin esas­larından (yani hac menâkisi ile ilgili) biri olması dolayısıyladır. Ne var ki, Hz. ibrahim dîninden uzaklaşmaları sonucu inanç dünya­larında ifrat ve tefrit diyebileceğimiz bir takım sivri uçlar meyda­na gelmiş; bir taraftan itikadlarmda belli şekilde sapmalar görü­lürken bir taraftan da bazı değerlere karşı aşırı bağlılık ve saygı duymaya başlamışlar ve hatta onlara aşın kudsiyet ve değer izafe etmeleri sonucu, bu kudsiyet uluhiyet derecesine ulaşmıştır. Kabe'ye karşı aşırı bağlılık, Kabe taşlarına karşı aşırı saygıyı uyandırmış, her gidilen yere Kabe taşlarından götürülerek konak yerlerinde karşısında durulup saygı göstermeye, perestiş etmeye başlanılmıştır.[208] Hac ibadetinin başlangıç noktasını belirleyici bir taş olarak Hz. İbrahim peygamber tarafından konulan Hace-rü'1-Esved [209] taşı da, tarih içerisinde zaten var olan kudsiyeti da­ha da artırılarak ifrat noktaya ulaşmış, Câhiliye Araplarmm bazı­ları tarafından put kabul edilmiştir.

Hacerü'l-Esved'in hac ibadetinde tavafın başlangıç noktasını gösteren işaret taşı olmasından öte kudseyitinin çok eski devirlere dayandığım bizlere M. Hamidullah'm naklettiği şu hadise açıkça göstermektedir:

"(İsmail'in oğlu) Nabit'den sonra başkanlık mevkiine (muhte­melen Nabit'in torunlarından) Mudad'ubn Arar geldi. Nakledildi­ğine göre Mudad'ubn Arar zamanında Mekke'de ikamet edenlerle Huzaa'hlar arasında bir harp ceryan etmişti. Bu Huzaa'lılar baş­ka bir yere yerleşmek üzere Yemen'den geliyorlardı. Bunlar önce kısa bir müddet için kendi keşif birlikleri uygun bir yerleşme mahalli buluncaya kadar Mekke'de kalma müsaadesi istedileı Curhumlular'ın bu-talebi reddetmesi üzerine ihtilafı halleden kılıç oldu. İsmail (a.s)'m soyundan gelen aileler ihtilafta bîtarjf kaldılar. Bunun bir neticesi olarak da bu savaşta muzaffer çıkan Huzaa'lılar bu ülkede onların kalmakta devam etmelerine müsade ettiler. îbn Hişam kitabında bu münasebetle açıklamaktadır ki, Mudad dahi bu ihtilafta şahsen bitaraf kalmıştı. Buna rağmen onun mağlup Curhumlularla olan akrabalığı, Huzaa'lıları, onun Mekke'de kalma talebini reddetmeğe sevketmiştir. Mudad'm oğlu Haris, Kabe'nin mukaddes taşı olan Hacerü'l-Esved'i hareketin­den evvel Mekke'de bir yere saklamaya muvaffak olmuş ve bütün kabile efradıyla birlikte Mekke'yi terketmiştir. Haris'in mukad­des taşı sakladığını gören Huzaa'lı bir kadın bunu yerinden çıkar­mış ve bu da Huzaa kabilesine, buradaki İsmail soyunun tasvip ve muvafakati ile mabedin başkanlığı unvanını kazandırmıştır."[210]

Yine burada, Hz. Peygamber'in nübüvvetinden önce, yapılan Kabe tamiratı sırasında Hacerü'l-Esved'in yerine konması konu­sunda, kabileler arasında çıkan ihtilan ve bunun Hz. Peygamber tarafından nasıl giderildiğim hatırlayabiliriz.[211] Bütün bunlar bi­ze Hacerül-Esved'in câhiliye Arapları arasında nasıl bir yere sa­hip olduğunu göstermektedir. [212]

 

2. Hadislerde Hacerü'l-Esved
 

Konuya Hz. Peygamberin bu konudaki hadislerini dikkate alarak baktığımızda, pek çok hadiste Hacerül-Esved'in kudsiye-tinden bahsedildiği görülmektedir. Bu konudaki rivayetler grup-lanırsa:

1. Haceru 1-Esved'in cennet taşı olduğunu ve Hz. Adem ile bir­likte indiğini anlatan hadisler.[213]

2. Allah'ın eli olduğunu, onu öpenin Allah ile ahdettiğini anla­tan hadisler.[214]

3. Haceru 1-Esved'in kıyamet gününde iki gözü, bir dili olarak geleceğini ve kendisini hakkıyla istilam edenlere şahitlik edeceği­ni anlatan hadisler. [215]

4. İlk zamanlar beyaz ve parlak olduğu, daha sonraları müş­riklerin necis elleriyle kirlenip karardığını anlatan hadisler.[216]

5. Cenab-ı Hakk'ın "Rabbin, Ademoğullarından, onların belle­rinden zürriyetlerini almış, ve onları kendilerine şahit tutarak "Ben sizin Rabbiniz değil miyim?"demişti. Evet buna şahidiz dedi­ler..." [217]ayetiyle belirttiği o zaman iki gözü, bir dili vardı. Allah Teala ona: Ağzını aç, buyurdu. Ona o sayfayı yutturdu. Hacerul-Esved taşını bu yere yerleştirdikten sonra ona "Kıyamete kadar sana gelenlere şahidlik edeceksin" buyurdu, şeklindeki Allah ile kullar arasında yapılan ahidnâmeyi içinde saklayan taş olduğunu anlatan hadisler.[218]

Bu konudaki rivayetler, şüphesiz ciddi bir tenkidi gerektirir. Hatta bu tenkid sadece sened tenkidi değil, metin üzerinde de ya­pılmalıdır. "Hacerü'l-Esved'in Cennet taşlarından olduğu"nu, nakleden ve Hz. Aişe (r.a)'den merfuan gelen hadisin pek çok "şahidi"[219]'nin bulunduğunu, Aclûnî kaydetmektedir.[220] îbn Ku-teybe," Cennette taş var mıdır?" şeklinde sorulabilecek bir soruya : "Onlar cennette taşın bulunuşunun nesini yadırgıyorlar? Halbu­ki Cennette Yakut vardır, [221]taştır. Zümrüd vardır, o da taştır. Al­tın ve gümüşde[222] taştandır." diyerek [223]Kuran ayetleriyle ispata çalışmakta ve bu hadisin hakikatini müdafaa etmektedir.

"Haceru 1-Esved"in Allah'ın eli olduğunu" nakleden hadisler ise, teşbih ifade eden hadislerdir. İnsanlar hacc esnasında, Hace-rü'1-Esved'i "istilam ederken" sana inanarak ve ahdini yerine geti­rerek..11 derler ki, bunun mânâsı: "Sana verdiğimiz ahdi yerine ge­tirdik, şüphesiz Rabbimiz Sen'sîn" demektir.[224] Yoksa, onunla mücerred el anlaşılmamalıdır. Konuyla ilgili diğer hadislerden "Hacerul-Esved'ın ağzı olduğu, Cenab-ı Hakk'ın Ademoğullarımn zürriyetinden aldığı ahidnâmeyi ihtiva eden kağıdı yuttuğu, Kıyamete kadar ona gelenlere şahidlik yapacağı..şeklindeki hadi­sin mecazi anlatımından öte mevzu olabileceği kanaatindeyiz.

Hacerul-Esved'in kudsiyeti, îslâm öncesi devre ait bir gele­nek ve inanç olduğu gibi, İslâmiyet geldikten sonra da aynen mu­hafaza edilmiştir. Çünkü yukarıda da belirttiğimiz gibi, Hacerü'l-Esved'in kudsiyetini öneren kaynak olarak bilinen HanifÜk ile, bu kudsiyeti aynen kabul eden İslâmiyet, temelde birdir. Evvela bu­nu tesbit etmeliyiz. Haccm menâkisinden olan, tavafın başlangıç yerini gösteren işaret olması meselesi ise, İslâm'dan önce de var idi ve bir gelenek olarak devam etmekteydi. Hz. Peygamber bunu aynen ibka etti. [225]"Bu, burada şunun içindir, bu da bunun için­dir.." şeklindeki rivayetlere takılmamak, bunların bir takım temsilî anlatımlar olduğunu düşünmek, hatta yukarıda kısmen temas ettiğimiz gibi, câhiliye döneminin abartılı anlatımları ola­bileceğini de gözden ırak tutmadan, yapılan tatbikatın özünü kav­ramak daha isabetli olacaktır. Şöyle ki:

Ebu Said el-Hudri anlatır: Mekke'ye gitmek üzere Ömer bin Hattab ile birlikte yola çıktık. Tavafa başladığımız zaman, Hz. Ömer Hacerü11-Esved'in önünde durarak: "Allah'a yemin ederim ki, senin, ne faydası ne de zararı olamayan bir taş olduğunu biliyo­rum. Eğer Rasûlullah (s.a) seni Öpmeseydi ben de seni öpmezdim." dedi ve tavafa geçti.[226]

Hz. Ömer'in Haceru 1-Esved'e karşı söylediği bu sözle, ne kas-dettiğini tayin için, hadis sarihleri bir takım mütealalarda bulun­muşlardır. Bu değerlendirmeler arasında Taberî (ö. 310/922)'nin yaptığı yorum şöyledir:

r"Arap yarımadası halkı öteden beri putperest olup, bunların müslümanhğı, câhiliye ve putperestlik devrine pek yakın bulun­duğundan, çok uzak görüşlü olan Hz. Ömer, Haceru 1-Esved'i se­lamlamasını, c...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Haram aylar
« Posted on: 16 Nisan 2024, 11:51:12 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Haram aylar rüya tabiri,Haram aylar mekke canlı, Haram aylar kabe canlı yayın, Haram aylar Üç boyutlu kuran oku Haram aylar kuran ı kerim, Haram aylar peygamber kıssaları,Haram aylar ilitam ders soruları, Haram aylarönlisans arapça,
Logged
30 Kasım 2016, 22:44:00
Ceren

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 26.620


« Yanıtla #1 : 30 Kasım 2016, 22:44:00 »

Esselamu aleykum.Rabbim razi olsun bilgilerden.Bizleri de islami kurallara uygun sekilde yasayip kurtulusa eren kullardan eylesin inşallah...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

01 Aralık 2016, 00:13:36
Furkan D7
Öğrenci Grubu
***
Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 155



« Yanıtla #2 : 01 Aralık 2016, 00:13:36 »

Selamun Aleyküm
Allah Bu Paylaşanlardan Razı Olsun Bize Haram Aylarıda Öğretiniz Allah Hepinizden
Rahazı Olsun İyişallah Allaha Uygun Bir İnsan Oluruz

İYİ AKŞAMLAR
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

۩ღƝƛMƛȤ Ɩ̇ƝSƛƝıƝ ƦƲӇƲƝƲ ƛçƛƦ ۩ღ
01 Aralık 2016, 04:51:07
Sevgi.
Bölüm Görevlisi
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 17.955


« Yanıtla #3 : 01 Aralık 2016, 04:51:07 »

Aleyna Ve Aleykümüsselăm. Çok güzel konuya değinilmiş. Mevlam bizleri herdaim İslâm kurallarına göre bir hayat süren kişilerden olmayı nasip etsin inşaAllah. Amin ecmain
 Bilgiler için Allah ( c.c ) Razı olsun.
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

15 Ağustos 2019, 14:05:46
Mehmed.
Görevli Sorumlusu
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 18.663


Site
« Yanıtla #4 : 15 Ağustos 2019, 14:05:46 »

Ve aleykümüsselam Rabbim paylaşım için razı olsun
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Sayfa: [1] 2   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes