> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > İslam Tarihi Eserleri > Asrı Saadette İslam > Asr-ı saadette sünnetin anlaşılması
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Asr-ı saadette sünnetin anlaşılması  (Okunma Sayısı 3413 defa)
06 Ekim 2010, 15:42:21
Safiye Gül

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 15.436


« : 06 Ekim 2010, 15:42:21 »



İkinci Bölüm


ASR-I SAADETTE SÜNNETİN ANLAŞILMASI


1- Sünnet Kavramı Ve Kapsamı
 

Arap dilinde takip edilen yol anlamına gelen "sünnet" dinî terminolojide Peygamber (s.a.v.)'in söz, davranış ve ikrarları için kullanılır. Bir kişiye nisbet edildiğinde, mesela "falanın sünneti" denildiğinde o kimsenin takip ettiği yol, âdet ve davranışları kas­tedilir.

Peygamber'in ikrarlarına da sünnet denilmesi, onun yanlış ve hatalı söz ve davranışlara karşı sessiz kalmamasından dolayı­dır. Söylenen söz ve yapılan davranışta bir hata ve yanlışlık varsa Peygamber mutlaka onun doğrusuna dikkat çeker, huzurunda söylenen söz veya yapılan davranışa sessiz kalmışsa o söz ve dav­ranışı ikrar ediyor demektir, işte bu nedenle ikrarları da sünneti çerçevesinde kabul edilmiştir.

Kur'an-ı Kerim inanç prensiplerinin yanında ibadet, ahlâk, hukuk, ve benzeri sosyal kurumlarla ilgili emir ve yasakları da içermektedir. Sosyal kurumlarla ilgili emir ve yasaklar hayatın pratiğiyle ilgili hususlardır. Kur'an'da nazarî olarak anlatılan bu bilgiler çoğu zaman Peygamber (s.a.v.) tarafından pratiğe aktarı­lıyordu. Mesela namaz kılınması Kur'an'da emredilmekte bu ara­da namazın rükünleri olan rükû, sucûd, kıraat gibi hususlar zik­redilmekle birlikte nasıl pratiğe aktarılacakları anlatılmamakta­dır. Peygamber (s.a.v.) namaz kılarak müslümanlara rehberlik etmiş, «Ben nasıl namaz kılıyorsam siz de öylece namaz kılın»[107] buyurmuştur.

Yine Kur'an'da kapalı olarak yani mücmel ve mutlak olarak zikredilen kimi hususlar Peygamber (s.a.v.) tarafından açıklan­mıştır.

İnsanlar arasında Kur'an-ı Kerimin tefsirine en ehil olan, hiç şüphesiz Kur'an'ın kendisine indirildiği Peygamber (s.a.v.)'dir.

işte bu gibi nedenlerle sünnetin dindeki önemi büyüktür. Ni­tekim yüce Allah Peygamber'i hem tebliğ[108] ve hem de tebyin (açık­lama) ile görevlendirmiştir. Bir âyette şöyle Duyurulmaktadır:

«İnsanlara kendilerine indirileni açıklaman için sana bu Kur'an'ı indirdik,» [109]

Tebliğ, Kur'an ayetlerinin indirildikleri lafızlarla insanlara ulaştırılması, tebyin ise, bu lafızlardan insanlara kapalı gelen ke­lime ve cümlelerin açıklanması yani tefsir edilmesidir. Sünnetin, temel bir kaynak olduğu şu hadisede de açık bir şekilde ortaya konmaktadır:

Peygamber (s.a.v.) Muaz b. Cebel'i Yemen'e gönderdiğinde ona ne ile hükmedeceğini soruyor. Muaz: Allah'ın Kitabı ile hük­mederim, diyor. Peygamber: Ya karşılaştığın olayla ilgili Allah'ın Kitabında birşey bulamazsan ne yaparsın, diye soruyor. Muaz: Rasûlünün sünnetiyle hükmederim, diyor. Peygamber: Ya Râsûlünün sünnetinde de bulamazsan ne ile hükmedersin, diye soruyor. Muaz: Kendi re'yimle ictihad ederim, karşılığını veriyor.

Olayı nakleden Muaz diyor ki: Aramızda bu konuşma geçtik­ten sonra Peygamber (s.a.v.) eliyle göğsüme dokundu ve: "Allah'ın elçisinin elçisini, kendi elçisinin rızasına muvaffak kılan Allah'a şükürler olsun" buyurdu.[110]

Peygamber (s.a.v.)'in Kur'an'ı açıklamaları vahye mi dayalıy­dı, kendi içtihadıyla mıydı, yoksa bir kısmı vahiy, bir kısmı içtiha­dıyla mıydı? konusunu tartışmanın pratikte bir yararı yoktur. Çünkü Peygamber (s.a.v.)'in açıklamalarında bir hata sözkonusu olmuşsa vahiy tarafından uyarılmış ve içtihadı tashih edilmişti. Buna göre ictihadları da vahiy tarafından hükmen onaylanmıştır. Çünkü Kur'an'da Peygamber (s.a.v.) müslümanlara örnek olarak gösterilmektedir.[111] Hatalı davramş ya da içtihadın örnek olarak gösterilmesi düşünülemez. Kur'an-ı Kerim incelenecek olursa peygamberler dışında hiçbir fert bütün söz ve davranışlarıyla örnek gösterilmiş değildir. Çünkü diğer fertler hata ettiklerinde vahiy inip onların ictihadlarım düzeltmemektedir.

Ayrıca Kur'an-ı Kerim'in birçok âyetinde Peygambere itaat ve ona tabi olunması emredilmektedir. Bu âyetlerden birkaç tane­si şöyledir:

«Kim Peygamber'e itaat ederse, Allah'a itaat etmiş olur.»[112]

«Ey iman edenler. Allah'a itaat edin. Peygamber'e ve sizden olan emir sahiplerine de itaat edin. Eğer bir hususta anlaşmazlı­ğa düşerseniz -Allah'a ve âhirete gerçekten inanıyorsanız- onu Allah'a ve Peygamber'e götürün; bu hem hayırlı, hem de netice ba­kımından daha iyidir.» [113]

Kur'an-ı Kerim belli bir dönem için gönderilmiş değildir. Bu nedenle Peygamber'e itaat, anlaşmazlık durumunda çözüm için anlaşmazlığı ona götürmek sadece Peygamberin hayatı ile ilgili bir mesele olarak düşünülemez. Onun vefatından sonra da ona itaat ve anlaşmazlığı ona götürme sözkonusudur. Vefatından son­ra ona itaat ve anlaşmazlığı ona götürmek ancak sünnetine itaat ve anlaşmazlığı sünnetine götürmekle mümkündür. Müfessirle-rimiz de ona itaati, sünnetine itaat şeklinde anlamışlardır.[114]

Yüce Allah yine şöyle buyurmaktadır:

«Ey iman edenler! Allah'a ve Resulüne itaat edin, işittiğiniz halde ondan yüz çevirmeyin.»[115]

«Hayır, Rabbine andolsun ki aralarında çıkan anlaşmazlık hususunda seni hakem tayin edip sonra da verdiğin hükümden iç­lerinde hiçbir sıkıntı duymaksızın onu tam manasıyla kabullen-medikçe iman etmiş olmazlar.»[116]

«De ki: Eğer Allah'ı seviyorsanız bana uyunuz ki, Allah da si­zi sevsin ve günahlarınızı bağışlasın. Allah son derece bağışlayıcı ve esirgeyicidir. De ki: Allah'a ve Resulüne itaat edin. Eğer yüz çe­virirlerse bilsinler ki Allah kâfirleri sevmez.»[117]

Sahabe Kesûlullah'ın yakınında olmaya, İslâm'ın uygulama­sını ve ibadetini ondan görerek öğrenmeye özen gösteriyor ve sonra da öğrendiklerini gidip akraba ve çevrelerine öğretiyorlardı, Buhârî, Malik b. el-Huveyrisî'nin şöyle dediğini nakleder: Kav­mimden beş-on kişi ile beraber Peygamber (s.a.v.)'in yanına gel­miştim. Yanında yirmi gün kaldık. Peygamber (s.a.v.) şefkat ve merhamet sahibi idi. Çoluk çocuğumuzu özlediğimizi görünce bi­ze: "Haydin ailelerinizin yanına dönünüz. Yanlarında bulununuz. Onlara dini Öğretiniz. Beni nasıl namaz kılar gördünüzse Öylece namaz kılınız. Namaz vakti geldiğinde içinizden biri ezan okusun. En yaşlınız da size imam olsun" buyurdu.[118]

Bu ve benzeri diğer rivayetlerden [119]Asr-ı Saadette sahabe­nin, Rasûlullah (s.a.v.)'in sünetini birbirlerine aktardıklarını öğ­reniyoruz.

Peygamber (s.a.v.) Allah'tan gelen vahiyleri pratik hayata aktarıyor ve ihtiyaç duyulan hususlarda açıklamalarda bulunu­yordu. Meydana gelen olayları ve din konusunda kendisine yönel­tilen soruları, o ana kadar Kur'an'dan inen âyetler ışığında çözü­me bağlıyor ve cevaplandırıyordu. Şayet konuyla ilgili henüz bir vahiy inmemişse, inmesini bekliyordu. Müslümanlar da Peygam­berin açılamalarını ve verdiği hükümleri kabul ile karşılıyorlar­dı. Bununla birlikte ihtiyaç duyduklarında Peygamber'den gelen emir ve önerilerin vahiy eseri olup olmadığını tahkik etmek iste­dikleri de olmuştur. Bu konuda kendisine başvurdukları yine Pey­gamberin kendisi idi. Bedir savaşındaki şu olayı misal olarak zik­redebiliriz:

Peygamber (s.a.v.) Bedir'de islâm ordusunu bir yere mevzi-lendirnıek istedi. Sahabî Hubab b. Munzir, savaş stratejisi bakı­mından orayı uygun görmediğinden Peygambere: "Burayı mı seç­tiniz? Burası Allah'ın konaklayın deyip ötesine ve berisine geçe-miyeceğimiz bir konaklama yeri midir, yoksa kendi görüşünüz ve savaş taktiği gereği midir? diye sordu.

Peygamber (s.a.v.): Hayır, bu kendi görüşüm ve savaş taktiği­dir, dedi. Bunun üzerine Hubâb, orasının uygun olmadığım söyle­di ve başka bir yer önerdi. Peygamber (s.a.v.), onun önerdiği yeri uygun gördü.[120]

Hurma aşılama olayında olduğu gibi Peygamber (s.a.v.)'in dünya işlerine dair isabetsiz görüşleri olmuştur ve görüşünün isa­betsizliği ortaya çıktıktan sonra bu görüşünden vazgeçmiştir.

Hurma aşılama olayında Peygamber (s.a.v.) hurma aşılayan birkaç kimseye rasthyor. Bunlar ne yapıyorlar? diye soruyor. Aşı yapıyorlar; erkeği dişiye ekleyince aşılanıyor, dediler. Peygam­ber: Yapiftasalar daha iyi olur, dedi. Bunun üzerine hurmaları aşı­layanlar, onları aşılamaktan vazgeçtiler. Ancak o sene iyi bir mah­sul almadılar. Durumu Peygamber (s.a.v.)'e bildirince: "Dünya iş­lerinizi siz daha iyi bilirsiniz. Ben de bir beşerim. Size dininize da­ir bir şey emrettiğimde, onu alın. Kendi görüşüm olarak birşey söylediğimde ise, ben de bir beşerim.[121]

Bu konuyu ele alan Aliyyu'1-Karî bu rivayetten şu sonucu çı­karıyor: Burada dinî hükümlerle ve âhiret halleriyle ilgisi bulun­mayan dünyaya ait meselelerde peygamberlerin ismet sıfatına sahip bulunmadıklarına dair bir uyarı vardır.[122]

Maamafıh sahabeden kimisi de, Peygamberi her hususta Örnek alır niçin şöyle ya da böyle dediğine veya davrandığına bak­maksızın onun yaptığı gibi yapardı. Hz. Ömer'in oğlu Abdullah'ın bu konuda son derece titiz olduğu bilinmektedir. Öyle ki, Mekke ile Medine arasında yolculuk ederken, Peygamber (s.a.v.) bir ağacın altında oturup dinlenmişse, o da orada oturup dinlenirdi. Ancak bu anlamda yani mubah konularda peygamberi örnek almanın fert bazında kaldığım ve yaygın olmadığını belirtmek ge­rekir.[123]

 

2- Hadislerin Yazılması
 

Peygamber (s.a.v.) hadislerinin başkalarına aktarılmasını teşvik ediyordu. Hadisler eğer başkalarına aktarılacaksa onları korumanın ve onları başkalarına aktarmanın iki yolu vardır. Bunlardan biri, ezberlenmeleri, ikincisi ise, yazılmalarıdır. Nite­kim Kur'an-ı Kerimin korunup başka nesillere aktarı...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Asr-ı saadette sünnetin anlaşılması
« Posted on: 29 Mart 2024, 17:24:28 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Asr-ı saadette sünnetin anlaşılması rüya tabiri,Asr-ı saadette sünnetin anlaşılması mekke canlı, Asr-ı saadette sünnetin anlaşılması kabe canlı yayın, Asr-ı saadette sünnetin anlaşılması Üç boyutlu kuran oku Asr-ı saadette sünnetin anlaşılması kuran ı kerim, Asr-ı saadette sünnetin anlaşılması peygamber kıssaları,Asr-ı saadette sünnetin anlaşılması ilitam ders soruları, Asr-ı saadette sünnetin anlaşılmasıönlisans arapça,
Logged
06 Ekim 2018, 15:46:06
Zehra Hüner
Dost Üye
*****
Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 305


« Yanıtla #1 : 06 Ekim 2018, 15:46:06 »

Sünnetle yaşamak hayatinin merkezine sünneti yerlestirmek ...Peygamberi örnek almak ne güzel bir yaşanti..Rabbim sünnet üzere yaşamayi bizleri nasip etsin Allah razi olsun emek verenlerden...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı
17 Ağustos 2019, 12:38:23
Mehmed.
Görevli Sorumlusu
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 18.662


Site
« Yanıtla #2 : 17 Ağustos 2019, 12:38:23 »

Esselamu aleyküm Rabbim bizleri sünneti seniyyeden ayırmasın Rabbim paylaşım için razı olsun
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

17 Ağustos 2019, 14:22:13
Ceren

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 26.620


« Yanıtla #3 : 17 Ağustos 2019, 14:22:13 »

Esselamu aleyküm.Rabbim bizleri peygamber efendimizin yolunda onun sünnetine tabi yaşayan kullardan eylesin inşallah....
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

29 Mayıs 2023, 01:50:35
Sevgi.
Bölüm Görevlisi
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 17.948


« Yanıtla #4 : 29 Mayıs 2023, 01:50:35 »

Esselâmu Aleyküm Rabbim bizleri Peygamber efendimizin yolundan gidenlerden eylesin
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes