- Zulüm

Adsense kodları


Zulüm

Smf Seo Versiyon , -- Seo entegre sistem.

Array
neslinur
Thu 15 July 2010, 03:56 pm GMT +0200
2. Zulüm
 

Adaletli olmanın zıt anlamlısı zulümdür. Sözlük anlamı karanlık, ışıksızlık demek olan zulüm, Kur'ân terimi olarak, bir şeyi ait olduğu yerin dışında bir yere koymak anlamına gelir. [237] "

Varlıktaki temel düzeni bozan her şey zulüm olarak ad­landırılmıştır. Varlığı çok hassas bir denge ve mükemmellikte yaratan -Nizam delili- Yüce Allah her şeyin bir ölçüsünü koy­muştur. [238] Bu ölçüyü gözetmek varlık arasında adaleti oluşturur. Bu ölçülerin bozulması ahenksizlik oluşturacağı için zulümdür.

Zulüm, Kur'ân'm savaş açtığı ikinci büyük felâkettir. İmandan doğan kurtuluşu da engeller. İmanlı insanın kurtuluşa erebilmesinin tamamlayıcı şartı zulümden uzak durmasıdır. Kur'ân bu durumu şu âyetle bildirir:

"inanıp da îmanlarına herhangi bir haksızlık bulaştır-mayanlar var ya, işte güven içinde olma onlarındır vs onlar doğru yolu bulanlardır. " [239]

Kur'ân'da 300 civarında kullanılan zulüm kelimesi, çok geniş kapsamlıdır. Başta, Yüce Yaratıcı ile insan arasındaki dengeyi bozan şirk ve onun gizli ortağı riyakârlık olmak üzere, insanın diğer insanlarla olan ilişkilerinde ilâhî ölçü ile konan her türlü dengeyi (adaleti) bozan davranışlara varıncaya, o-radan insanın kendisi için getirilmiş sınırların gözetilmemesinden dolayı ortaya çıkan dengesizliğe kadar çok geniş bir alanda oluşan bir çok davranışta görülebilir. Bunlar içinde ön­celikle şirk, Yüce Allah'ın affetmediği bir zulümdür. İnsanın insana zulmü de af ve rahmet kapsamı dışında tutulmuştur. Sadece, insanın kendisine yaptığı zulmü Yüce Allah a ffede­cektir. [240] Bunlar da İnsanın zararı kendisine olan, başkalarını ilgilendirmeyen hatalarıdır. Beden ve ruh arasındaki dengeyi bozarak, bunlardan birini diğerine göre öne çıkarmak, tercih etmek, ibadetleri noksan veya hatalı yapmak v.b. gibi sadece insanın kendisini ilgilendiren zulümlerin dışında kalan her türlü zulmün hesabı sorulacaktır. Çünkü zulüm göklerden öfke ve mutsuzluk inmesine sebep olur. [241] Bundan dolayı zâlimlerle dost olunmaz. Onlara kin ve düşmanlık gösterilir. [242] Onların hiç bir özrü ve mazereti kabul edilmeyecek, aftan uzak tutula­caklardır. Onlar için ancak lanet vardır. Kalacakları yer de ne kadar kötüdür. [243] Onlar asla kurtuluşa eremeyecekler, yok olup gideceklerdir. [244]

Kur'ân'ın zulme gösterdiği düşmanlık ve hınç o kadar büyüktür ki, O kendisinin gelme sebebini, zulmedenleri korkut­mak, onları tehdit etmek olarak göstermiştir. [245]

Kur'ân sonuçlan itibarıyla çok tehlikeli olan zulmün se-heplerini de göstermiştir. Bunlar şöyle sıralanabilir.

a. Zenginlikten doğan şımarıklık (teref) [246]

b. Azgınlık (Tuğyan) [247]

c.  Bilgisizlik

d. İstek ve Arzular [248]

Kur'ân bu sebepleri bildirerek ve insanların bunlardan korunmasını isteyerek onların zulümden uzak kalacaklarını, böylece ilâhî rahmete hak kazanacaklarını haber vermekte­dir. [249]