- Türkiye’nin vizyonu İsrail ile uyuşmuyor

Adsense kodları


Türkiye’nin vizyonu İsrail ile uyuşmuyor

Smf Seo Versiyon , -- Seo entegre sistem.

Array
hafiza aise
Wed 4 July 2012, 03:54 pm GMT +0200
‘Türkiye’nin Ortadoğu vizyonu İsrail ile uyuşmuyor’
Ceyda KARAN • 60. Sayı / GÜNDEM


İsrail ile yaşanan diplomatik kriz Davos’la başlayan gerilimin doruk noktası oldu. Türkiye’nin içinde bulunduğu coğrafya ile ilgili çizdiği vizyon, Türkiye ile İsrail’i karşı karşıya getirdi. Çünkü çözümsüzlük noktaları var. Mesela Filistin sorunu gibi çok vahim bir durum söz konusu. Türkiye’nin bölgede ortaya koyduğu vizyon İsrail ile uyuşmuyor. Bu noktalarda da böyle gerilimler meydana geliyor. Türkiye’yi bölgesinde daha ağırlıklı bir güç haline getiren farklı bir dış politika uygulanıyor. 1990’larda ise Türkiye’de farklı bir süreç, farklı bir dış politika vardı. Onun yansımaları ile karşı karşıyaydık ve Türkiye’nin içinde bulunduğu bölgeyi algılaması da farklıydı. İsrail’le Türkiye daha çok güvenlik devleti ortak paydasında buluşuyordu. Türkiye’nin yaşadığı zihniyet değişimi de bu anlayışı değiştirdi. Konjonktür değişince o konjonktürü belirleyen aktörlerin tutumları değişince de böyle bir durum ortaya çıktı tabii.

İsrail ABD için hâlâ önemli
Henüz Ortadoğu’ya tam bir barış gelmiş değil. Bir kere önce bunu saptamak gerekiyor. Irak’ın durumu ile ilgili belirsizlik devam ediyor. ABD’nin Irak’tan çekileceği söyleniyor ama bunun ne zaman olacağı belli değil. Yemen’de patlak veren bir kriz var ve orada Afganistan ve Irak’tan sonra üçüncü bir cephe açılıyor. Aslına bakarsak Türkiye’nin etrafında müthiş bir sulh coğrafyası yok. Mesela İran’la da nükleer gerilim yaşanıyor. Bunlardan dolayı ABD’nin İsrail politikalarından tümüyle uzaklaştığını söylemek mümkün değil. Ancak Amerikalılar açısından topyekûn çatışmacı bir süreçten geri adım atıldığı da ortada. ABD ekonomik kriz yaşıyor, sonra kendi cebelleştiği başka sorunlar var. Irak’tan çekilmeyi bir şekilde kırmadan dökmeden gerçekleştirmek zorundalar. Afganistan’la başı belada. Tüm bunları birden kaldıracak gücü yok Amerika’nın şu sıralar. Dolayısıyla daha az saldırgan bir tutumla ya da daha barışçıl bir tutumla yaklaşmaya çalışıyor Ortadoğu’ya. Sonra Filistin sorununun çözümü için bir zorlama çabası içinde. Ayrıca konunun çözümüne ilişkin yaptıkları bir şey de yok. Birçok kişinin görüşü Obama’nın konuya ilişkin açıklamalarında Filistin sorununun çözümüne yönelik vaatlerinin tutmadığı yönünde. İsrail’i de herhangi bir şekilde zorladıkları yok. Burada Türkiye biraz zorlayıcı unsur olarak öne çıkıyor. Kimileri Türkiye ABD’nin güdümünde böyle davranıyor diye düşünüyorlar. Böyle bir görüş elbette ileri sürülebilir. Ancak ben bu görüşe katılmıyorum. Çünkü Türkiye’nin dış politika anlamında daha bütünsel bir yaklaşımı var. Bu noktada Türkiye ile ABD’nin çıkarları örtüşüyor, ABD Türkiye kozunu kullanıyor gibi bir sonuç çıkarılmamalı. Keza ABD İsrail ile köprüleri yıktı, İsrail ile değil Türkiye ile hareket ediyor gibi bir yaklaşım da sergilenmemeli. Çünkü ABD politikasında çok belirleyici bir faktördür İsrail’in bekasını sağlamak.

Yeni krizler olabilir ama yönetilir
Yaşanan diplomatik krizin sonuçlarının ne olacağı bundan sonra takınılacak tavırlara bağlı. Kaçınılmaz olarak Türkiye’nin daha baskın olduğu bir tablo çıktı ortaya. İsrail Ortadoğu’da nüfuz, askerî ve ekonomik gücün yanında ABD desteğiyle ortaya çıkan gereksiz bir güce sahipken Türkiye bunu dengeler bir pozisyon aldı haklı olarak. Bu arada İsrail’in Gazze saldırısı uluslararası kamuoyunda ahlâki bir zeminde tartışılma olanağı sundu. Gerçi daha önce de aynı tutum söz konusuydu ama kör göze parmak gibi bir durum ortaya çıkardı Gazze saldırısı. İsrail politikaları bölge şekillendirilirken bütün bunların denkleminin ana değişmezi olarak dururken şimdi İsrail’i bölgede daha çok bir geri çekilme halinde, Türkiye’yi ise daha fazla bir şeyleri zorlayan, dediğini yaptıran ve ağırlığı olan bir ülke olarak görüyoruz. Bu durum krizleri kaçınılmaz kılıyor ama bütün bunları yönetmek zorunda olan bir Türkiye ve bir İsrail var. İsrail için Türkiye önemli bir ülke. Çünkü Müslüman coğrafya problemleri var ve Amerika’nın Ortadoğu’yu kendine bırakma politikası izlediği bir anda İsrail’in Türkiye’yi kaybetmeye tahammülü olamaz. Dolayısıyla kendi içlerindeki milliyetçi unsurlar ara sıra seslerini fazla çıkarmaya kalksalar bile birileri bunu yatıştıracaktır. Keza Türkiye açısından da topyekûn İsrailsiz bir Ortadoğu tasavvuru yok. Türkiye İsrail’i daha barışçı bir varoluşa çekme çabası içinde. Bu da hayırlı bir çaba diye düşünüyorum. Yeni krizler olabilir mi? Evet olabilir. Ama bunlar da yönetilecektir.