- Takıntıların var mı

Adsense kodları


Takıntıların var mı

Smf Seo Versiyon , -- Seo entegre sistem.

Array
hafiza aise
Thu 17 May 2012, 12:52 pm GMT +0200
TAKINTILARIN VAR MI?

Aralık 2011 75.SAYI

Yolda karşınıza çıkan kara kediden uğursuzluk geleceğine inandığınız için köşe bucak kaçıyor musunuz? Ya da kesici bir aleti -kavga çıkar düşüncesi ile- bir başkasının elinden almaya korkar mısınız? Veya siz de benim gibi aileden gelen bir refleksle terliklerin ters durmasından rahatsız olup hemen yüzünü mü çeviriyorsunuz?

Batıl inançlar ve takıntılar birçoğumuzun gündemini az ya da çok meşgul eden kavramlar. Batıl inanç ya da hurafe dediğimiz uygulamalar, gerçeklikle uzaktan yakından alakası olmayan, dini bir gerekçesi de bulunmayan boş inanışlardır. Takıntılar ise sıklıkla yapmaktan vazgeçemediğimiz, aklımızdan bir türlü atamadığımız ve eğer yapmazsak rahatsız olduğumuz davranışlardır.

Biz de bu ay gençlere batıl inanışları ve takıntıları olup olmadıklarını sorduk. Arkadaşların çoğunun ayaklarının yere bastığını ve bu konularda oldukça bilinçli olduklarını gördük. Yine de takıntılarını okuyunca sizin de ilginç bulacağınıza inanıyoruz. İşte cevaplar…

YILBAŞINDA EVE İLK GİRENİN UĞUR YA DA UĞURSUZLUK GETİRECEĞİNE İNANIYORLAR

Öncelikle o kadar sıkıntılı takıntılarım yok ama şekersiz sakız sevmiyorum ve karşımda çiğneyenlere de karşı çıkıyorum nedense. Bu benim bir türlü alışamadığım bir takıntı. Batıl inançlarım yok. Zaten Kur’an’da da böyle şeyler olmadığı için -hepimiz elhamdülillah Allah’a inanan insanlarız- böyle bir inancım yok. Ama batıl inançlı insanları ister istemez görüyoruz, hatta yakın arkadaşlarımız bile oluyor. Gerektiği yerde söylüyorum böyle inançların boş inançlar olduğunu. Yani batıl inançlı insanların yanlış yaptıklarını düşünüyorum.

Batıl inançla alakalı örnek vermek gerekirse, örneğin bizim orda bir teyze var böyle şeylere bayağı bayağı bir inanır. Ona göre yılbaşında falan eve ilk giren kişi çok önemli imiş. Kişiden kişiye değişiyormuş, yani eğer gelen kişi iyiyse o sene bol, bereketli, mutlu geçiyormuş. Eğer ona göre istemediği biri gelirse o sene sıkıntılar içinde, borçla, huzursuz bir halde geçiyormuş. Bir keresinde annem gitmiş yılbaşında bu teyzeye, o seneleri çok iyi geçmiş. O seneden sonra kadın her yılbaşı sabahı, sabahın erken saatinden bize gelir, annemi alır, eve götürür. Eğer ondan önce biri gelirse eve almazdı. Bence çok saçma bu tür inançlar.
İBRAHİM BAHÇECİ, 21


GÜNDE EN AZ 25 KERE ELİMİ YIKARIM

Benim el yıkama takıntım var. Bu takıntım askerde başladı, herkesin ortak kullandığı yerlerde (musluklar gibi) devam ediyor. Mantıksız geldiği halde günde en az 25 defa yıkarım. Takıntılı olmak yanlış. Boşa zaman harcanıyor, psikolojik zararları da var. Daha önemli şeyler varken onunla uğraşmak gereksiz. Bir de onu yapmadığın zaman kendini iyi hissetmiyorsun.
KENAN ÇEÇEN, 27

BATIL İTİKATLARLA İLGİLİ EN DOĞRU BİLGİYE SEMERKAND YAYINLARINDAN ULAŞABİLİRİZ


Aslında çok takıntılı biri değilim, ama gene de bazen takılıp kaldığım şeyler oluyor. Bu takıldığım ya da taktığım şeyleri genellikle arkadaşlarımla konuşarak veya anneme sorup çözüyorum. Arkadaşlara tavsiyem güvendiğiniz arkadaşlarınızla takıntılı olduğunuz veya taktığınız şeyleri çözebilirsiniz. Ya da kendinize bu konuda olumlu bakmanızı, kafanıza takmamanızı söylemelisiniz. Ve söylenen şeyler ilginç olsa bile güvenmiyorum. Bence insanlar Semerkand kitaplarından yardım alarak, okuyarak batıl inançlara güvenilmemesi ve inanılmamasının gerektiğini öğrenebilirler.
ZÜLEYHA BAHADIR, 17


KIYAFET TAKINTIM İLERİ BOYUTTA

Takıntılar insanın iç huzuruna direkt etkilidir ve kişiliğini yansıtır. Fıtratının bir yansıması olan takıntılar insanın hayatını zorlaştırabilir veya kolaylaştırabilir. Benim aslında birkaç takıntım var. İlki müzik takıntım; müzik dinlemediğim zaman canım çok sıkılıyor ve iç huzurum kaçıyor, hiçbir şey yapmak istemiyorum. Diğeri yalnız kalmak; tek başıma kalmak canımı çok sıkıyor ve ruh halimi bunaltıyor. Bir diğeri ise; kıyafet takıntım. Dışarı çıkacağım zaman giyiniş tarzıma çok önem veririm. Kıyafetlerimin yakışıp yakışmadığını çok düşünürüm ve herkes yakıştığını söylese bile ben yakıştırmazsam değiştiririm. Ayrıca açık sözlü olmak takıntı olarak değerlendirilmese bile bende takıntı haline geldi. Çünkü açık sözlü olmak kimi zaman iyi olsa da çok kişinin kalbini kırdığım için benim bırakmak istediğim bir takıntım. Batıl inançlara pek inanmıyorum ve umursamıyorum.
SEMİH KASAR, 18

KARA KEDİLERİ GÖRÜNCE ACIYORUM

Takıntı ve batıl inançlar insanların hayatlarını oldukça fazla etkiliyor. Hatta psikolojik bozukluklara bile sebep olabiliyor. Çünkü kişi takıntılı olduğu şeyi yapmadan rahat hareket edemez ve bu durum onun davranışlarına yansır. Batıl inançlar ise kişiyi yanlışa sürükleyen boş davranışlardan ibarettir. Yani “şeytanın kulağına kurşun suyu” akıtılsa bile bu kişinin başına gelecek olan ve mutlak kaderinde yazılmış bir musibeti engelleyemez. Bu konunun imani eksiklikle alakalı olması ise ayrıca dikkat edilmesi gereken bir durumdur.
Tüm bunlara rağmen, bardak kırıldığında nazarın gittiğini düşünüyorum.
Siyah kedilere uğursuzluk etiketinin yapıştırılmasından dolayı onları gördüğümde içim huzursuz oluyor. Hatta baykuşlara olan antipatim de onların uğursuzluğa sebep olduklarını duymamdandır.

Çok güldüğüm zaman ise arkasından bir şeye üzüleceğimi düşünürüm. Ayrıca giriş kapısının önündeki ayakkabılar üst üste gelirse eve misafir bekliyorum, yemek yerken ağzımdan lokma düşerse, evimize aç biri gelecek gibi düşünceye kapılırım. Hatta bizim adetlerimizde gelin alındıktan sonra geline bal yedirirler ki tatlı dilli olsun O. Bunların batıl inanç olduğunu bilmeme rağmen yaptığımda hoşuma gidiyor.
GÜLİZAR BAŞKURT, 21

BATIL İNANÇLARIN AKLA DAYALI HİÇBİR AÇIKLAMASI YOK!

Batıl inançlar geçmişten günümüze kültürler arası iletişimle Türk kültürünün içine girmiştir. Dinimizde zaten batıl inançların hiçbir şekilde yeri yoktur. Akla ve mantığa uygun açıklaması da bulunmamaktadır. Örneğin gece vakti tırnak kesilmesi günahtır denilir. Dinimizce böyle bir şey söz konusu bile değildir. Ne Kur’an’da ne de hadislerde geçmez. Daha çok büyüklerin küçüklere bazı şeyleri kabullendirmek için söyledikleri sözler olarak düşünülürse eğer, şöyle bir şey söylenebilir: Eski Türk toplumlarında yer yatağı kullanırdı. Eğer gece tırnak kesilirse tırnak kesilirken sıçrayacağı için hep etrafta pislik olacak hem de gece uyurken kişinin vücuduna batabilecek. Mesela merdivenin altından geçmek uğursuzluktur denir. Geçen kişinin başına muhakkak bir musibet geleceği düşünülür. Yolda yürüyen bir insan zaten kendi iradesini kullanırsa merdivenin altından geçmemesi gerektiğini düşünebilir. Kim tepesinde çalışan birinin düşme ihtimali olduğu bir merdivenin altından geçmek ister ki. Ben batıl inançlarda hiçbir mantık göremediğim için inanmıyorum. İnanmadığım için de takıntılarım yok.
GÜVENÇ DEMİR, 17


Gülnar AKBULUT