hafiza aise
Mon 8 August 2011, 11:51 am GMT +0200
I) ŞÜKÜR SECDESİ
1-Hz. Peygamber'in (s.a.) Şükür Secdesi:
Bir felâket atlatılır yahut sevinilecek yeni bir durum ortaya çıkarsa gerek Hz. Peygamber (s.a.), gerekse ashabı şükür secdesi ederlerdi. Nitekim Müsned'âe Ebu Bekre'den nakledildiğine göre Hz. Peygamber (s.a.), sevinç verecek bir durum ortaya çıktığında Allah Teâlâ'ya şükür için yerlere kapanır, Allah'a secde ederdi.[857]
İbn Mâce'nin Enes'ten naklettiğine göre Hz. Peygamber (s.a.) bîr ihtiyacının görüldüğü müjdesini almca Allah'a secde ederdi."[858]
Buharî'nin hadis alma şartlarını taşıyan bir senedle Beyhakî naklediyor: Hz. Ali (r.a.)> Hz. Peygamber'e (s.a) Yemen'deki Hemdân kabilesinin müslüman olduğunu yazınca Hz. Peygamber (s.a.) secdeye kapandı, sonra başını kaldırarak: "Hemdanhlara selâm! Hemdanldara selâm!" dedi. Hadisin başı Buharî'nin Sahih'inde de nakledilmiştir.[859] Buraya aldığımız hadis ise Beyhakî tarafından senediyle rivayet edilen hadisin tamamıdır.[860]
Müsned'de Abdurrahman b. Avf'dan nakledilen bir hadise göre Hz. Peygamber (s.a.), Rabbi katından: "Senin için dua edene tsalavât getirene) rahmeî ederim. Sana selâm verene, selâm ederim" müjdesini alınca şükür secdemi etti.'[861]
Ebu Davud, Sünen'inde Sa'd b. Ebî Vakkâs'tan naklediyor: Hz. Peygamber (s.a.) ellerini kaldırdı, bir saat kadar Allah'a dua edip bazı isteklerde bulundu. Sonra üç kere secde etti ve ardından buyurdu: "Rabbime dua ettim, ümmetim için şefaat ettim. Bana ümmetimin üçte birini verdi. Rabbime şükür için secde ederek yerlere kapandım. Sonra başımı kaldırdım, yine Rabbimden ümmetimi istedim. Bana ikinci üçte biri verdi. Bunun üzerine Rabbime şükür için secde ederek yerlere kapandım. Sonra ba->ımı kaldırdım; Rabbimden ümmetimi istedim. Bana diğer üçte biri de verdi. Bunun üzerine yerlere kapanıp Rabbime secde ettim."[862]
Buharî nakleder ki, Kâ'b b. Mâlik (r.a.), Allah'ın tevbesini kabul ettiği müjdesini alınca secde etmişti.'[863]
Ahmed b. Hanbel (Müsned'de), Hz. Ali'nin (r.a.), Zü's-Südeyye'nin cesedini sa\aşta ölen Haricîler arasında bulduğunda secde ettiğini anlatır.[864]
Saîd b. Mansur da Hz. Ebu Bekir Sıddîk'ın (r.a.) (yalancı peygamber) Müseyleme'nin öldürüldüğü haberi gelince secde ettiğini zikreder.[865]
[857] Ahmed, Müsned, 5/45; Tirmizî, 1578; Ebu Davud, 2774; İbn Mâce, 1394|* İsnadı hasendir.
[858] İbn Mâce, 1392. Hadis hasendir.
[859] Buharı, 64/61.
[860] Beyhakî, Sünen, 2/369.
[861] Ahmed, 1/191. Hadis hasendir.
[862] Ebu Davud, 2775. Senedi zayıftır.
[863] Buharî, 55/16, 56/103, 63/43, 64/78, 65/17, 65/18, 65/19, 79/21, 83/24; Müslim, 2769; Tirmizî, 3)01; Ebu Davud, 2202; Ahmed, Müsned, 3/459, 460; Taberî, 17447. Aslında oldukça uzun olan bu hadise göre Kâ'b b. Mâlik, Tebük seferine çıkılacağı zaman Hz. Peygamber'in (s.a.) cihad çağrısına rağmen işi ağırdan alması sebebiyle orduya katılmamıştı. Sefer dönüşünde Hz. Peygamber {s.a.) ve diğer müslümanlarca bu durum iyi karşılanmadı. Hatla onunla bütün ilişkileri kopardılar. Kâ'b büyük bir hüzünle Allah'a içten levbe etti. Allah Teâlâ da o ve diğer iki arkadaşı Hilâl b. Ümeyye, Mürâre b. Rabî için bir âyet indirerek tevbelerini kabul etti. (Tevbe, 9/118)
[864] Ahmed, Müsned, 844 ve 1254. Hadis hasendir.
[865] Beyhakî, 2/371.
İbn Kayyim el-Cevziyye, Za’du’l-Mead, İklim Yayınları: 1/333-334.