rabia
Wed 10 March 2010, 09:26 pm GMT +0200
Şuf´a
Şuf´a, komşulukla olmayarak ortaklıkta vacip olur.
Şuf´a birbirinden ayrılabilir şeylerde olur. Bölünemeyen şeylerde şuf´a yoktur. Nakledilmeyen akar ( gelir getiren arazi, dükan...) gibi gayri menkullerde Şuf´a sabittir. Yeni ortağın aldığı fiyatla eski ortak söz konusu akar parçasını kendi mülkiyetine alır.
Şuf´a hakkı zaman geçirilmeden istenmeli, imkânı olduğu halde geciktirirse şuf´a hakkı batıl olur.
Bir kişi içinde ortaklık payı bulunan arsasını satarak evlenirse, o zaman daha önceki ortağı kadının mehri misil değerini vererek ondan satın alır. Şuf´a hakkına sahip olanlar bir kaç kişi iseler herkes kendi hissesi nisbetince şuf´a hakkına sahiptirler.
Şuf´a, bir bedel karşılığında yeni ortak için gerçekleşen mülkiyet hakkının eski ortak tarafından alınabilme yetkisine denir.
Şuf´a hakkı, eski ortağın zarara uğramasını önlemek için konulmuştur.
Metinde ifade edildiği gibi şuf´a, satılan bir malda eski ortak için yeni ortak üzerine sabit olan bir haktır. İslam dini, zararı önlemek ve düşmanlıkları kaldırmak için şuf? ayı meşru kılmıştır. Çünkü satılan bir malda yabancının oraya yerleşmesi sonucu, meydana gelecek zararı defetmek için satılan şeyi, şuf´a sahibi olan eski ortağın temlik etme hakkı vardır.
Ortaklık malının satımında ortağın, satıştan önce ortağının iznini alması gerekir. İzin almadan satarsa ortağı yeni ortağa kıyasla ona daha fazla hak sahibidir. Şayet ortağı satışa izin verirse o zaman satıştan sonra onun için bir talep söz konusu olamaz.
Peygamber (s.a.v.) bir hadisi şerifilerinde şöyle buyurur:
"Kimin bir hurmalık veya evde ortağı varsa, ortağının izni olmadıkça onu satamaz, ortağı isterse onu alır." [1]
Yukarıdaki hadisi şeriften de anlaşılıyor ki Peygamber (s.a.v.), taksimatı yapılmamış malda şufa hakkına hükmetmiştir. Şayet ortakların payları arasında sınırlar çizilir veya değişik şekilde benzer işaretler yapılırsa Şuf´a hakkı sakıt olur. [2]
Şuf´anın Şartları
Şuf'a konusu olan malın taşınmaz ve bölünmeye imkanı olan mal olması gerekir. Şu halde bina ve arazi gibi taşınmayan mallarda şuf´a hakkı cari olmaz.
Bölünmeye imkanı olan mallarda ise şuf´a vardır.
Şuf'anın genel olarak şartlan şunlardır:
a) Kendisinde şuf´a bulunan şeyin arazi, mesken gibi akar diyebileceğimiz gayr-i menkullere bitişik olan ağaçlar, binalar gibi satışa dahil edilen şeyler.
b) Şuf'a sahibinin, şuf´a hakkı bulunan şeye ortak olması gerekir. Bu nedenle komşulukta şuf´a hakkı oluşmaz.
c) Şuf'a hakkı bulunan şeyin satılma yoluyla mülkünde çıkmış olması şarttır. Bunun için karşılıksız hibe, miras kalma veya vasiyetle elde etme gibi durumlarda şuf´a hakkı yoktur.
d) Şuf'a sahibinin hakkını hemen istemesi gerekir. Yani şuf´a sahibi malın satıldığını öğrendiği zaman şuf´a hakkını talep etmesi gerekir. Özürsüz olarak talebi gecikirse şuf´a hakkı düşer. [3]
[1] Buhari, 2l38 : Müslim, 1608.
[2] Kadı Ebu Şuca, Ğayetül-İhtisar ve Şerhi , Ravza Yayınları: 344-345.
[3] Kadı Ebu Şuca, Ğayetül-İhtisar ve Şerhi , Ravza Yayınları: 345.
Şuf´a, komşulukla olmayarak ortaklıkta vacip olur.
Şuf´a birbirinden ayrılabilir şeylerde olur. Bölünemeyen şeylerde şuf´a yoktur. Nakledilmeyen akar ( gelir getiren arazi, dükan...) gibi gayri menkullerde Şuf´a sabittir. Yeni ortağın aldığı fiyatla eski ortak söz konusu akar parçasını kendi mülkiyetine alır.
Şuf´a hakkı zaman geçirilmeden istenmeli, imkânı olduğu halde geciktirirse şuf´a hakkı batıl olur.
Bir kişi içinde ortaklık payı bulunan arsasını satarak evlenirse, o zaman daha önceki ortağı kadının mehri misil değerini vererek ondan satın alır. Şuf´a hakkına sahip olanlar bir kaç kişi iseler herkes kendi hissesi nisbetince şuf´a hakkına sahiptirler.
Şuf´a, bir bedel karşılığında yeni ortak için gerçekleşen mülkiyet hakkının eski ortak tarafından alınabilme yetkisine denir.
Şuf´a hakkı, eski ortağın zarara uğramasını önlemek için konulmuştur.
Metinde ifade edildiği gibi şuf´a, satılan bir malda eski ortak için yeni ortak üzerine sabit olan bir haktır. İslam dini, zararı önlemek ve düşmanlıkları kaldırmak için şuf? ayı meşru kılmıştır. Çünkü satılan bir malda yabancının oraya yerleşmesi sonucu, meydana gelecek zararı defetmek için satılan şeyi, şuf´a sahibi olan eski ortağın temlik etme hakkı vardır.
Ortaklık malının satımında ortağın, satıştan önce ortağının iznini alması gerekir. İzin almadan satarsa ortağı yeni ortağa kıyasla ona daha fazla hak sahibidir. Şayet ortağı satışa izin verirse o zaman satıştan sonra onun için bir talep söz konusu olamaz.
Peygamber (s.a.v.) bir hadisi şerifilerinde şöyle buyurur:
"Kimin bir hurmalık veya evde ortağı varsa, ortağının izni olmadıkça onu satamaz, ortağı isterse onu alır." [1]
Yukarıdaki hadisi şeriften de anlaşılıyor ki Peygamber (s.a.v.), taksimatı yapılmamış malda şufa hakkına hükmetmiştir. Şayet ortakların payları arasında sınırlar çizilir veya değişik şekilde benzer işaretler yapılırsa Şuf´a hakkı sakıt olur. [2]
Şuf´anın Şartları
Şuf'a konusu olan malın taşınmaz ve bölünmeye imkanı olan mal olması gerekir. Şu halde bina ve arazi gibi taşınmayan mallarda şuf´a hakkı cari olmaz.
Bölünmeye imkanı olan mallarda ise şuf´a vardır.
Şuf'anın genel olarak şartlan şunlardır:
a) Kendisinde şuf´a bulunan şeyin arazi, mesken gibi akar diyebileceğimiz gayr-i menkullere bitişik olan ağaçlar, binalar gibi satışa dahil edilen şeyler.
b) Şuf'a sahibinin, şuf´a hakkı bulunan şeye ortak olması gerekir. Bu nedenle komşulukta şuf´a hakkı oluşmaz.
c) Şuf'a hakkı bulunan şeyin satılma yoluyla mülkünde çıkmış olması şarttır. Bunun için karşılıksız hibe, miras kalma veya vasiyetle elde etme gibi durumlarda şuf´a hakkı yoktur.
d) Şuf'a sahibinin hakkını hemen istemesi gerekir. Yani şuf´a sahibi malın satıldığını öğrendiği zaman şuf´a hakkını talep etmesi gerekir. Özürsüz olarak talebi gecikirse şuf´a hakkı düşer. [3]
[1] Buhari, 2l38 : Müslim, 1608.
[2] Kadı Ebu Şuca, Ğayetül-İhtisar ve Şerhi , Ravza Yayınları: 344-345.
[3] Kadı Ebu Şuca, Ğayetül-İhtisar ve Şerhi , Ravza Yayınları: 345.