- Silvan Kalesi

Adsense kodları


Silvan Kalesi

Smf Seo Versiyon , -- Seo entegre sistem.

Array
ezelinur
Sat 26 June 2010, 01:44 pm GMT +0200
Silvan Kalesi



Silvan Kalesi

Silvan Kalesi, yapım tarihi bilinmemektedir. Ancak Diyarbakır Kalesi kadar eski ve Diyarbakır tarihiyle yaşıt bir geçmişi vardır evliya çelebiye göre Cercis Peygamber emriyle Handik adında bir melik kurmuştur....

Bir Asur kenti olarak kabul edilen silvan'ın tarihte 7 defa yıkılıp yeniden kurulduğu rivayet edilmektedir.

Silvan azizler şehri olarak anılmaktadır. M.S. 400'lü yıllarda Şehrin kurucusu olan Mar Maruthas tarafından İran'dan getirilen 40 Hristiyan şehidinin silvan'a gömülmesinden sonra Silvan; Martiropolis (şehitler şehri) adıyla anılmıştır.

M.Ö.70'li yıllarda 300.000 nüfusuyla bir imparatorluk başkenti olan silvan , helenistik çağın en büyük başkentlerinden biriydi ve Tigranokerta adıyla anılmaktaydı.

Meyafarqin Suru iki katlı olarak yapılmış. Arada geniş bir yol bulunurmuş. Dış sur bugün az çok Diyarbakır Kapısı civarında fark edilebilir

Kale, dörtgene yakın bir şekildedir. Doğudan batıya 600, kuzeyden güneye 500 metre,toplam 2200 metre uzunluğunda olup, surlardan 50 burç ve kule vardır.

Evliya çelebi şöyle yazıyor:

“Bu Kale Şat ile Batman Irmağı arasında olup Beynennehreyni farik olmayla ismine (Kalei Maifarqin)ve bundan ğalat olarak (Miyafarqin)denir. Acemler (beli ince kale )demek olan (Kalai Miyanfark) derler. Eskiden bir şehrin azim ve kalei kadim imiş. İlk Banisi Musul Kalesi içinde medfun Hazreti Cercis ümmetinden (Handik) adındaki Meliktir ki Cercisin talimi üzere bina etmiştir. “

Kaynaklara göre Kalenin dokuz kapısı varmış.Dördü güney, ikisi kuzey, ikisi batı, biride doğu yönündeymiş. Kapılardan bugün ismi bilinenler şunlardır: Meyhane Kapısı, Boşat Kapısı, Kulfa Kapısı, Aşağı Mahalle (deri jer) Kapısı,burcu şah kapısı ve Diyarbakır Kapısı.

Kalenin burç ve kapıları üzerinde Eyyubilere, Artuklulara ve Mervani'lere ait çeşitli yazıtlar vardır. Kale en büyük yıkıma Hulagu ordularınca uğratılmış. 532’de Bizans İmparatoru 1.jüstinyen zamanında ise esaslı bir onarım geçirmiştir