Eslemnur
Mon 18 October 2010, 09:16 am GMT +0200
VIII- Şeytanın İnsanla Nesil Üzerindeki Mücadelesi:
Nesil ve çocuklar üzerinde şeytanla insan arasında bir mücadele/ çekişme vardır. Şeytan, Allah'ın yolundan ve O'na itaat etmekten nesli uzaklaştırmak için gayret sarfeder. işin farkında ve dikkatli olmamız için Allah Teâlâ bu noktayı bize bildirmiş bulunmaktadır. Bu yüzden şeytanın müdahalesinden önce, istikamet kazandırmak üzere Allah bize günahsız çocukluk dönemi vermiştir. Ana baba bu dönemi ihmal eder ve değerlendirmezlerse, büyük ve önemli bir fırsatı kaçırmış olurlar. O halde çocukların ıslâhı için ana babanın daha çok gayretli olmaları gerekmektedir.
"(Şeytan) dedi ki: Şu benden üstün kıldığına da" bir bak! Yemin ederim, eğer beni kıyamet gününe kadar ertelersen, azı müstesna, onun neslim kendime bağlayacağım! Allah buyurdu: Git! Onlardan sana kim uyarsa, bilin ki cehennem hepinizin cezasıdır, mükemmel bir ceza! Onlardan, gücünün yettiği kimseleri sesinle yerinden oynat; süvarilerinle, yayalarınla onları yaygaraya boğ, servetlerine ve çocuklarına ortak ol, kendilerine vaadlerde bulun! Şeytan, onlara aldatmadan başka bir şey va'detmez."[88]
lyâd b. Hammâd'dan rivayet edilen bir hadis-i kudsîde şöyle buyrulmaktadır:
"Ben kullarımı hanif (her türlü kötülükten uzak, doğru ve mükemmel) olarak yarattım. Şeytanlar geldiler ve onları doğru yoldan çevirdiler."[89]
Analık ve babalık olayı karşısında, Allah'ın, bir hikmetten dolayı ve özellikle iyi bir çocuk vermesi için kendisine sığınan ve yönelen gönüllerin var olması için imtihan ettiği bir grup insan görmekteyiz:
"Göklerin ve yerin mülkü Allah'ındır. Dilediğini yaratır. Dilediğine kız çocukları, dilediğine de erkek çocukları verir. Veya onları hem erkek ve hem de kız çocuklar olmak üzere çift verir. Dilediğini de kısır bırakır. O, her şeyi bilen ve her şeye gücü yetendir."[90]
Cahiliye toplumu, bu problemi evlat edinme yoluyla çözüyordu. Onlar evlat olarak aldıkları başkasının çocuğunu eğitip kendilerine nisbet ediyordu. Kur'an bu gelenek ve uygulamanın geçersiz olduğunu ve çocuğun gerçek babasına nisbet edilmesi gerektiğini açıklamıştır:
"...Allah evlatlıklarınızı oğullarınız olarak tanımadı. Bunlar sizin ağızlarınıza geliveren sözlerdir. Allah ise hakkı söyler ve doğru yolu gösterir. Evlat edindiklerinizi babalarına nisbet ederek çağırın. Allah katında en doğrusu budur. Eğer babalarını bilmiyorsanız, bu durumda onlar din kardeşleriniz ve görüp gözettiğiniz kimselerdir. Yanılarak yaptıklarınızda size bir günah yok; fakat bile bile yaptıklarınızın vebali vardır. Allah çok bağışlayıcı ve çok esirgeyicidir."