- Peygamberimizin bir mucizesi

Adsense kodları


Peygamberimizin bir mucizesi

Smf Seo Versiyon , -- Seo entegre sistem.

rray
sumeyye
Tue 11 January 2011, 05:38 pm GMT +0200
 

Peygamberimizin Bir Mucizesi


423. Ebû Zer (r.a.) rivayet ediyor:

"Sizin üzerinizde namazı geciktiren idareciler olur. Sen namazı vaktinde kıl. Böyle idarecilerle geciktirerek kıldığın namazı da nafile yap."[162]

 

İzah

 

Müsned'deki rivayette, "Onlar namaz kılarken 'Ben namazı kıldım, kılmayacağım' deme" ilâvesi vardır. Bu, Peygamberimi­zin onlara muhalefet etmekten kaçınmak gereğini tavsiye ettiğini gösterir.

Allah'ın bildirmesi dışında hiç kimse gaybı bilmez. Allah baş­ta Peygamberimiz olmak üzere bâzı kullarına gaybı bildirmiştir. Bu gerçek Kur'ân'da şöyle haber verilir:

"Görünmeyen âlemleri bilen odur. O hiç kimseyi gaybdan açıkça haberdar etmez. Ancak peygamberlerden bildirmek istediği müstesnadır."[163]

Peygamberimiz (s.a.v.) Allah'ın bildirmesiyle istikbalde ola­cak pekçok hadiseyi haber vermiştir. Bu konuda 149 ve 490 nu­maralı hadislere de bakılabilir.

İşte bunlardan birisi de izahını yaptığımız hadisteki haberdir. Hadiste haber verilen husus, bâzı Emevî idarecilerin namazları geç kıldırmasıyla tahakkuk etmiştir. Meselâ bunlardan birisi Haccac'dır. Onun Medine'ye geldiğinde namaz vakitlerini geciktirdiği rivayet edilmiştir.[164]

Hadis, bir yerde namaz geciktirilerek kılınıyorsa, orada kişi­nin namazı geciktirmeden tek başına kılmasının daha isabetli olduğunu göstermektedir. Bu durumda namazı ilk vaktinde kılan kimse, sonradan cemaatla da namaz kılabilir. Kıldığı bu namaz kendisi için nafile bir namaz olur.[165]

 

Mü'minlerin En Olgunu
 

424. Ebû Said el-Hudrî (r.a.) rivayet ediyor:

"Mü'minlerin iman bakımından en olgun olanları, ahlâkı en güzel ve mülayim olandır. Onlar insanlara ısınırlar, in­sanlar da onlara ısınırlar. Başkalarına ısınmayan ve kendile­rine ısınılmayan kimsede hayır yoktur."[166]

Mu'cemü'l-Evsat'ta, "Kendilerine ısınılmayan insanlarda ha­yır yoktur" ifâdesi yerine,

"İnsanlara ısınmayan ve insanların kendisine ısınmadığı kimse bizden değildir" ifâdesi vardır.

"Biz­den değildir" "Bizim sünnetimiz üzere değildir" demektir.[167]

 

Farz Kılan Birine Uyulabilir Mi?

 

425. Ebû Said el-Hudrî (r.a.) rivayet ediyor:

Namaz kılındıktan sonra Resûlullah (s.a.v.) mescidde tek başına namaz kılan birini gördü ve şöyle buyurdu:

"Şu adama beraber namaz kılarak ona sadaka verecek kimse yok mu?"[168]

 

İzah

 

Dârekutnî'de bu namazın öğle namazı olduğu bildirilir. Müs­ned ve Tirmizî'de ise "Oradakilerden bir adam kalktı ve onunla beraber namaz kıldı" ilâvesi vardır. Adamla beraber namaz kılan şahsın Hz. Ebû Bekir olduğu bildirilir.

Hadis, tek başına namaz kılan birisine uyulabileceğini göster­mektedir. Böyle birisinin imamlığa niyet etmiş olması gerekmez. Çünkü imamın imam olmaya niyet etmesi şart değildir.

Hanbelî mezhebi imamı, Ahmed bin Hanbel bunu nafile na­mazlarda caiz görür, farzlarda ise caiz görmez.

Peygamberimiz yukarıdaki hadiste tek başına namaz kılan Sahabî ile birlikte namaz kılmayı "sadaka" olarak ifâde etmiştir. Çünkü onunla namaz kılan kimse ona bir iyilik yapmış olacak, kendisine cemaat sevabı kazandıracaktır. Bir hadiste "Her iyilik sadakadır" buyurulduğuna göre, bu da bir sadakadır.

Hadis, bir mescidde iki defa cemaat yapılmasının caiz oldu­ğuna da delildir. Konunun tafsilatı için Ezan Cami Namaz isimli eserimizin 344, 345. sayfalarına bakılabilir.[169]

 

Ölüm Mü'min İçin Nimete Geçiştir

 

426. Abdullah İbni Ömer (r.a.) rivayet ediyor:

Resûlullah (s.a.v.) "Fe ravhün ve reyhanün"ü okudu.[170]

 

İzah

 

Aynı hadis, bir kaç sayfa sonra Hz. Âişe tarafından da rivayet edilmiştir. Hadis yine Abdullah bin Ömer'den (r.a.) Mu'cemü'l-Evsat'ta da şöyle rivayet edilir:

Resûlullaha (s.a.v.) Vakıa Sûresini okudum. "Ravhün ve reyhanün"e geldiğimde Resûlullah (s.a.v.) bana,

"ravhün ve reyhanün ey İbni Ömer!" buyurdu.[171]

İzahını yaptığımız hadis ve aynı mealdeki Hz. Âişe hadisi, Peygamberimizin Vakıa Suresini okuduğunu gösterir. Çünkü bu kelimeler Vakıa Suresindedir.

Vakıa Sûresi, Mekke'de nazil olmuştur. 96 âyettir. Kıyamet gününden, Cennet ve Cehennem ehlinin hallerinden bahseder. Gözlerimizin önündeki tevhid delillerine dikkat çeker. Kıyamet vakıasını zikrederek başladığı için sûreye Vakıa ismi verilmiştir.

Hadiste zikredilen "ravhün ve reyhanün" kelimeleri, sûrenin 89. âyetinde geçer. Bu kelimeler, "rahat, rahmet, güzel kokulu rızık" mânâsına gelir. Bu kelimelerin mânâsı 88. âyetten itibaren tamam olur. Ve şöyledir:

"Ölen kimse iman ve güzel işlerle Allah'ın rızâsına yaklaşmış olanlardan ise: Ölüm onun için rahata, rahmete, güzel kokulu rızıklara, daimî nimetlerle dolu Cennete bir geçiştir."

Peygamberimiz, "ravhün ve reyhanün ey İbni Ömer" demek­le, bu duruma dikkat çekmek istemiştir.

Sûrenin 92-94. âyetlerinde de kâfirin durumu şöyle nazara ve­rilir:

"Ölen Allah'ın âyetlerini yalanlayan sapıklardan ise: Onun âkibeti kaynar sudan bir ziyafet ve Cehennem ateşine atılmaktır."

Konunun tafsilatı hakkında Ölüm Cenaze Kabir isimli eseri­mize bakılabilir.[172]



Cenazeye Katılmak Çok Sevaptır

 

427. Ebû Hüreyre (r.a.) rivayet ediyor:

"Kim bir cenazeye defnedilinceye kadar iştirak ederse iki kırat sevap kazanır."

"Kırat ne kadardır?" denildi.

Peygamber (s.a.v.),

"Uhud Dağı kadar" buyurdu.[173]

 

Peygamberimizin Namaz Sonrasında Yaptığı Dua
 

428. Ebû Eyyûb (r.a.) rivayet ediyor:

Ben Peygamberinizin (s.a.v.) arkasında namaz kıldığım her seferinde o namazı bitirdiğinde mutlaka şöyle derdi:

"Ya Rabbi, bütün hatâ ve günahlarımı bağışla. Allah'ım, beni yücelt. Kusurlarımı telafi et. Beni güzel iş ve huylara yö­nelt. Bunların iyisine ancak Sen yöneltir, kötüsünden de an­cak Sen uzaklaştırırsın."[174]

 

Rızık İnsanı Bulur

 

429. Ebû Said el-Hudrî (r.a.) rivayet ediyor:

"Biriniz rızkından kaçsa da, ecelin onu yakaladığı gibi, o onu bulur."[175]

 

İzah


 

Câmiü's-Sagîr'de de buna benzer şöyle bir hadis vardır:

"Kulun rızkı, kendisini ecelinin aradığından daha fazla arar."[176]

Bir âyet-i kerimede ölümün insanı her halükârda bulacağı şöyle bildirilir:

"Kaçtığınız ölüm mutlaka gelip sizi bulacaktır. Sonra da görü­nür ve görünmez âlemleri hakkıyla bilen Allah'a döndürülecek­siniz."[177]

İşte hadis, vakti geldiğinde ecel insanı nasıl yakalarsa, rızkının da öyle bulacağını nazara veriyor. Evet, Allah'ın bir ismi de Rez­zak, yani rızık vericidir. Halik, yani yaratıcı ismiyle atomdan ga­laksilere, en küçük şeyden güneşe, çiçeklerden yıldızlara kadar her şeyi yarattığı gibi; Rezzak ismiyle de rızka muhtaç ve her birinin rızkı başka başka olan varlıklara rızık yetiştirir: Sabahleyin aç olarak hayata başlayan canlılar, onun rızık vermesiyle akşama tok olarak erişirler. Etrafımıza baktığımızda Yüce Rabbimizin Rezzâk isminin tecelîsini bütün canlılarda gayet açık bir şekilde göre­biliriz. Allah'ın rızık verici olduğu bir âyette şöyle açıklanır:

"Yeryüzünde yürüyen ve kendi rızkını yüklenemeyen nice canlının ve sizin rızkınızı Allah verir."[178]

Demek ki, Allah bütün canlıların rızıklarını onlara yetiştiriyor. Ancak rızkın iki çeşit olduğunu da burada iade edelim: Biri, haya­tı devam ettirmek için ihtiyaç duyulan rızıktır. Allah'ın tahhüdünde olan rızık da budur.

Daha çok kazanmak için ise çalışmak, sebeplere sarılmak ge­rekir. Çalışkan bir insan, gayreti nispetinde, rızkının daha fazla takdir edilmesine sebep olabilir. Allah hangi kulunun çalışıp gay­ret gösterip, hangi kulunun sebeplere teşebbüs etmeyeceğini ezelî ilmiyle bildiği için, kullarının rızıklarını bu bilgisine göre takdir etmiştir.

Ancak bu çeşit rızık her ne kadar çalışmaya, kazanmaya bağlı ise de, bazan ihsana tâbidir, ya verilir ya verilmez. Yani her za­man çok çalışan illâ da çok kazanacak demek değildir. Verip ver­memek Cenâb-ı Hakkın irâdesine, takdirine bağlıdır. İsterse ve­rir, isterse vermez. Bazan da verir, bir musibetle tekrar alır.

Rızkın takdir edildiğini bilen bir insan, rızkını ararken aç göz­lülük etmez, rızık elde etmek için helâl haram demeden uğraşmaz. Hadis bize bunu da ders vermektedir. Bu mânâyı açıklayan bir başka hadis de şu mealdedir:

"Cebrail kalbime şöyle ilham etti: 'Bir canlı ömür süresini ta­mamlamadıkça ve rızkını tamamıyla almadıkça ölmez. O halde Allah'tan korkun. Rızkı aramada güzel davranın. Birinize rızkının gelmekte gecikmesi, onu Allah'ın emirlerini ve yasaklarını çiğneyerek aramaya sevk etmesin. Şüphesiz Allah'ın yanındaki nimet­lere ancak Ona itaatla erişilir."[179]

Rızık hakkında tafsilatlı bilgi için Kadere İman isimli eserimize bakınız.[180]




[162] Müslim, Mesâcid: 238-240; Ebû Dâvud, Salât: 10; İbni Mâce, İkamet: 150; Müsned, 5:217 (21467); Dârimî, Salat: 25; Tirmizî, Mevakît: 17; Nesâî, İmâme: 55. İmam Taberâni, Mu’cemu’s-Sağir Tercüme ve Şerhi, (İsmail Mutlu), Mutlu Yayınları: 2/93-94.

[163] Cin: 72/26-27.

[164] Müslim, Mesâcid: 233.

[165] İmam Taberâni, Mu’cemu’s-Sağir Tercüme ve Şerhi, (İsmail Mutlu), Mutlu Yayınları: 2/94-95.

[166] el-Mu'cemü'l-evsat, 5:213 (4419.)

[167] İmam Taberâni, Mu’cemu’s-Sağir Tercüme ve Şerhi, (İsmail Mutlu), Mutlu Yayınları: 2/95.

[168] Ebû Dâvud, Salât: 55; Tirmizî, Mevâkît: 58; Dârekutnî, 1:223 (1069); Müsned, 3:57 (11394.) İmam Taberâni, Mu’cemu’s-Sağir Tercüme ve Şerhi, (İsmail Mutlu), Mutlu Yayınları: 2/95-96.

[169] İmam Taberâni, Mu’cemu’s-Sağir Tercüme ve Şerhi, (İsmail Mutlu), Mutlu Yayınları: 2/96.

[170] Mu'cemü'l-Evsat, 5:217 (4431.) İmam Taberâni, Mu’cemu’s-Sağir Tercüme ve Şerhi, (İsmail Mutlu), Mutlu Yayınları: 2/96-97.

[171] Mu'cemü's-Sagîr, 1:221.

[172] İmam Taberâni, Mu’cemu’s-Sağir Tercüme ve Şerhi, (İsmail Mutlu), Mutlu Yayınları: 2/97-98.

[173] İmam Taberâni, Mu’cemu’s-Sağir Tercüme ve Şerhi, (İsmail Mutlu), Mutlu Yayınları: 2/98.

[174] İmam Taberâni, Mu’cemu’s-Sağir Tercüme ve Şerhi, (İsmail Mutlu), Mutlu Yayınları: 2/98-99.

[175] el-Mu'cemu'l-evsat, 223 (4441) İmam Taberâni, Mu’cemu’s-Sağir Tercüme ve Şerhi, (İsmail Mutlu), Mutlu Yayınları: 2/99.

[176] Camiü's-Sagîr, 2:340.

[177] Cuma: 62/8.

[178] Ankebut: 29/60.

[179] İbni Mâce, Ticâret: 2.

[180] İmam Taberâni, Mu’cemu’s-Sağir Tercüme ve Şerhi, (İsmail Mutlu), Mutlu Yayınları: 2/99-101.



ceren
Sun 19 November 2017, 02:48 pm GMT +0200
Esselamu aleyküm.Rabbim bizleri ibadetlerini zamanında yapan,iyilik edip iyilik bulan ve rızkının peşine düşen ,peygamber efendimizin yolundan sünnetinden ayrılmayan kullardan olalım inşallah...

Bilal2009
Sun 19 November 2017, 03:28 pm GMT +0200
Ve aleykümüsselam Rabbim bizleri doğru yol olan Peygamberimiz in yolundan ayırmasın Rabbim paylaşım için razı olsun

Sevgi.
Mon 20 November 2017, 05:57 am GMT +0200
Aleyküm Selâm Ve Rahmetüllahi Ve Berakâtühu 🌸

Peygamberimiz'in yolundan öyle güzel ve hakkıyla ilerliyelimki hiç şüphesizki yolumuzu şaşıranlardan olmayız.  Çünki Peygamberimiz bizlere her her yönüyle güzel mükemmel örnektir.

🌹 Allahümme Salli Alâ Seyyidina Muhammed'in Ve Alâ Âli Seyyidina Muhammed 🌹