ezelinur
Fri 30 July 2010, 08:17 pm GMT +0200
PEKİ DİYEN KAZANIR
"Seyyid Fehîm Arvâsî" hâl ehli bir kişiydi
"İslâma hizmet" etmek en mühim tek işiydi
O bir gün buyurdu ki: (Olmayın îtirâzcı
Dâimâ "Peki" deyin olsa da biraz acı
Zîrâ "Peki" demekle Eshâb Resûlullah'a
Çok yakın ve sevgili olmuşlardı Allah'a
Hazreti Ebû Bekir mîrâcı işitince
Hiç îtirâz etmeyip tasdîk etti hemence
"Tamam!" dediği için o gün Resûlullah'a
"Sıddîk" lakabı ile yükseldi bir kat daha
İmâm-ı Rabbânî de "Hac" için Hindistân'dan
Bâzı talebesiyle yola çıktı bir zaman
Henüz "Bâkî Billâh"ı tanımıyordu fakat
Yok idi o devirde Onun gibi âlim zât
Zâhirî ilimlerin vâkıf olup hepsine
Ders verirdi yüzlerce ilim talebesine
İşte o yolculukta birisi talebenin
Huzûruna gelerek İmâm-ı Rabbânî'nin
Arz etti ki: (Efendim benim bir hocam vardır
Filân yerde oturur adı Bâkî Billâh'tır
Berâber gidelim mi Onun ziyâretine?)
İmâm "Peki" buyurdu onun bu teklîfine
Tevâzû buyurarak kırmadı o gün onu
Onun hatırı için değiştirdi yolunu
İmâm-ı Rabbânîyi görünce Bâkî Billâh
Dedi ki: (Aradığım budur elhamdülillah)
Zîrâ hep bekliyordu Serhend'den bir "Yiğid"i
Beklediği o yiğit "İmâm-ı Rabbânî"ydi
Bâkî Billâh İmâm'a etti ki şöyle niyâz:
(Bizim misâfirimiz olmaz mısınız biraz?)
İmâm bu teklîfe de îtirâz etmiyerek
Hemen kabûl eyledi yine "Peki" diyerek
İki gün sohbet edip buyurdu ki bu defâ:
(İsterseniz gidiniz siz artık Beytullaha)
Lâkin hazreti İmâm olmuştu Ona âşık
Çünkü aradığını bulmuştu Onda artık
Dedi ki: (Biz Kâbeye gidecektik velâkin
Burada sâhibini buluverdik Kâbenin)
O huzûrda İki ay kalarak en nihâyet
O mürşid-i kâmilden aldı mutlak icâzet
Yine o buyurdu ki: (Bu günden tezi yoktur
İslâma bel bağlayıp bulmalı râhat huzûr
Bu günden yapmalı ki çok ibâdet ve tâat
Zîrâ hiç beli olmaz bitebilir bu hayât
Pişmân olmamak için âhirete gidince
Öğrenmek lâzım gelir dînini ince ince
İlim de öğrenilir sırf "Amel etmek" için
Bir de "İhlâs" gerektir esâsı budur işin
Yâni islâmiyette üç temel esas vardır
Bunlar İlim ve Amel üçüncüsü İhlâstır)
"Seyyid Fehîm Arvâsî" hâl ehli bir kişiydi
"İslâma hizmet" etmek en mühim tek işiydi
O bir gün buyurdu ki: (Olmayın îtirâzcı
Dâimâ "Peki" deyin olsa da biraz acı
Zîrâ "Peki" demekle Eshâb Resûlullah'a
Çok yakın ve sevgili olmuşlardı Allah'a
Hazreti Ebû Bekir mîrâcı işitince
Hiç îtirâz etmeyip tasdîk etti hemence
"Tamam!" dediği için o gün Resûlullah'a
"Sıddîk" lakabı ile yükseldi bir kat daha
İmâm-ı Rabbânî de "Hac" için Hindistân'dan
Bâzı talebesiyle yola çıktı bir zaman
Henüz "Bâkî Billâh"ı tanımıyordu fakat
Yok idi o devirde Onun gibi âlim zât
Zâhirî ilimlerin vâkıf olup hepsine
Ders verirdi yüzlerce ilim talebesine
İşte o yolculukta birisi talebenin
Huzûruna gelerek İmâm-ı Rabbânî'nin
Arz etti ki: (Efendim benim bir hocam vardır
Filân yerde oturur adı Bâkî Billâh'tır
Berâber gidelim mi Onun ziyâretine?)
İmâm "Peki" buyurdu onun bu teklîfine
Tevâzû buyurarak kırmadı o gün onu
Onun hatırı için değiştirdi yolunu
İmâm-ı Rabbânîyi görünce Bâkî Billâh
Dedi ki: (Aradığım budur elhamdülillah)
Zîrâ hep bekliyordu Serhend'den bir "Yiğid"i
Beklediği o yiğit "İmâm-ı Rabbânî"ydi
Bâkî Billâh İmâm'a etti ki şöyle niyâz:
(Bizim misâfirimiz olmaz mısınız biraz?)
İmâm bu teklîfe de îtirâz etmiyerek
Hemen kabûl eyledi yine "Peki" diyerek
İki gün sohbet edip buyurdu ki bu defâ:
(İsterseniz gidiniz siz artık Beytullaha)
Lâkin hazreti İmâm olmuştu Ona âşık
Çünkü aradığını bulmuştu Onda artık
Dedi ki: (Biz Kâbeye gidecektik velâkin
Burada sâhibini buluverdik Kâbenin)
O huzûrda İki ay kalarak en nihâyet
O mürşid-i kâmilden aldı mutlak icâzet
Yine o buyurdu ki: (Bu günden tezi yoktur
İslâma bel bağlayıp bulmalı râhat huzûr
Bu günden yapmalı ki çok ibâdet ve tâat
Zîrâ hiç beli olmaz bitebilir bu hayât
Pişmân olmamak için âhirete gidince
Öğrenmek lâzım gelir dînini ince ince
İlim de öğrenilir sırf "Amel etmek" için
Bir de "İhlâs" gerektir esâsı budur işin
Yâni islâmiyette üç temel esas vardır
Bunlar İlim ve Amel üçüncüsü İhlâstır)