- Pek çok hayırlar ümit edinmek

Adsense kodları


Pek çok hayırlar ümit edinmek

Smf Seo Versiyon , -- Seo entegre sistem.

rray
sidretül münteha
Thu 10 March 2011, 09:12 pm GMT +0200
Pek çok hayırlar ümit edinmek


›-21-  Ancak eğer hanım kocasını hoşnut etmek ve onun kendisine duyacağı ihtiyacını karşılamak için kocasının dışındakiler için yas tutmayacak olursa, böylesi onun için daha faziletlidir ve bunun ardından her ikisi için de pek çok hayırlar ümit edilebilir.
 

Tıpkı Um Suleym ile kocası Ebu Talha el-Ensari'nin -Allah ikisinden de razı olsun- başından geçenlerde olduğu gibi. Uzunluğuna rağmen ikisine dair kıssayı zikretmekte bir sakınca yoktur. Çünkü bu kıssada pekçok faydalı hususlar, öğütler ve ibretler bulunmaktadır. Enes (r.a) dedi ki:

 

 

o             "Enes'in babası Malik, hanımı Um Süleyme -ki o Enes'in annesidir- dedi ki: Şu adam -Peygamber (s.a)'ı kastediyor- şarabı haram kılıyor. Kalkıp Şam'a kadar gitti, orada öldü. Ebu Talha gelip, Um Süleym'e talib oldu. Bu hususta onunla konuştu. Um Süleym: Ey Ebu Talha! Senin gibi birisi red olunmaz fakat sen kâfir bir kimsesin, ben ise müslüman bir kadınım. Dolayısıyla benim seninle evlenmem uygun değildir. Ebu Talha: Sen önceden böyle değildin dedi. Um Süleym: Ya nasıldım diye sorunca, Ebu Talha: Sarıya (altına) ve beyaza (gümüşe) ne dersin? Um Süleym: Ben ne sarı isterim, ne beyaz.

 

 

Senden müslüman olmanı istiyorum. [Eğer müslüman olursan, o benim mehrim olur. Senden de ondan başka bir şey istemem.] Ebu Talha: Peki bu hususta bana kim yardımcı olabilir deyince, Um Süleym: Bu hususta Rasûlullah (s.a)'ın yanına gidebilirsin. Ebu Talha, Peygamber (s.a)'ın yanına gitmek üzere ayrılıp gitti. Rasûlullah (s.a) ashabı arasında oturuyordu. Peygamber onu görünce şöyle buyurdu: Gözleri arasında İslamın parıltısı bulunduğu halde Ebu Talha yanınıza geliyor. Ebu Talha, Rasûlullah (s.a)'a Um Süleym'in neler söylediklerini bildirdi ve bu esas üzere onunla evlendi.

 

 

Sabit (ki bu olayı Enes'ten rivayet edenlerden birisi olan Sabit el-Bünani'dir) dedi ki: Bize ulaştığı kadarıyla onun mehir olarak İslamı kabul etmek suretiyle onun mehrinden daha büyük bir mehir olmamıştır. Ebu Talha onunla evlendi, gözleri güzel bir kadındı. Yaşı küçüktü. Bir oğlu oluncaya kadar Um Süleym, Ebu Talha ile birlikte kaldı. Ebu Talha bu oğlunu çok seviyordu. Bir seferinde çocuk [oldukça ağır bir şekilde] hastalandı.

 

 

Ebu Talha da onun hastalığına boyun eğdi, kabullendi. [Ebu Talha sabah namazı vakti kalkar, abdest alır, Peygamber (s.a) ile birlikte gider namaz kılardı. Yaklaşık günün ortasına kadar onunla birlikte olur, ondan sonra gelir, kaylule uykusuna yatar yemek yerdi. Öğle namazını kıldı mı hazırlanıp giderdi ve akşam namazına gelmezdi.] Ebu Talha bir akşam Peygamber (s.a)'a geldi. (Bir rivayette mescide) çocuk öldü. Um Süleym şöyle dedi: Ben bizzat bildirmedikçe hiç kimse Ebu Talha'ya oğlunun öldüğü haberini vermesin. Um Süleym çocuğu hazırladı. [Üzerini örttü] ve onu [evin bir tarafına] koydu.

 

 

Ebu Talha, Rasûlullah (s.a)'ın yanından gelip, Um Süleym'in yanına girdi. [Beraberinde arkadaşlarından mesciddekilerden birtakım kimseler de vardı.] Ebu Talha oğlum nasıl dedi. Um Süleym: Ey Ebu Talha hastalandığından bu yana şu andakinden daha sakin olmamıştır. [Rahata kavuştuğunu ümit ederim] deyip ona akşam yemeğini getirdi, [yemeği önlerine koydu onlar da akşam yemeğini yediler, gelenler çıkıp gitti], [(Enes) dedi ki: Yatağına kalkıp gitti, başını koydu.] Sonra Um Süleym kalkıp koku süründü [ve daha önce onun için süslendiğinden daha fazla süslendi], [sonra gelip, onunla yatağa girdi.

 

 

Ebu Talha hoş kokuyu alır almaz bir erkeğin hanımına duyduğu yakınlığı duydu], [gecenin bitimine doğru] Um Süleym dedi ki: Ey Ebu Talha şu konu hakkında ne dersin? Birtakım kimseler başkalarından bir şeyi ariyet olarak alsalar, sonra o eşyanın sahibleri ariyetlerini geri isteyecek olurlarsa, ariyet olarak alanlar bunu vermemezlik edebilirler mi? Ebu Talha hayır dedi. Um Süleym şu cevab verdi: Şüphesiz aziz ve celil olan Allah senin oğlunu sana ariyet olarak vermişti. Sonra onu yanına aldı. Artık bunun ecrini Allah'tan bekle ve sabret. Ebu Talha bu işe kızdı ve sonra şöyle dedi: Beni yapacaklarını yapıncaya kadar bıraktın da sonra oğlumun öldüğünü mü haber veriyorsun. [Sonra istircada bulundu, Allah'a hamdetti], [sabah olunca gusletti], sonra Rasûlullah (s.a)'ın yanına (mescide) gitti.

 

 

[Onunla birlikte namaz kıldı] ve durumu ona haber verdi. Rasûlullah (s.a) şöyle buyurdu: Allah size geçirdiğiniz o geceyi mübarek kıldı. (Um Süleym) bundan hamile kaldı ve hamileliği ağırlaştı. Um Süleym, Peygamber (s.a) ile birlikte sefere çıkardı. O yola çıktı mı o da onunla çıkardı (Medine'ye) girdi mi onunla birlikte girerdi. Rasûlullah (s.a) şöyle buyurdu: "Doğumunu yaparsa bebeği bana getiriniz. [Rasûlullah (s.a) bir yolculukta bulunuyorken Um Süleym de onunla beraber idi. Rasûlullah (s.a) Medine'ye bir yolculuktan geldiği vakit oraya doğrudan girmezdi. Medine'ye yaklaştıklarında Um Süleym'in doğum sancıları tuttu, Ebu Talha da Um Süleym'in yanında kaldı.

 

 

Rasûlullah (s.a) ise yoluna devam etti. Ebu Talha dedi ki: Rabbim sen de biliyorsun ki Rasûlün çıkıp giderse onunla beraber çıkmak, girdiği vakit de onunla beraber girmek benim çok hoşuma gider. İşte şimdi gördüğün durum dolayısıyla burada Um Süleym dedi ki: Ey Ebu Talha! Artık eskiden çektiğim acıları şimdi çekmiyorum dedi. Bunun üzerine yola koyuldular ve (Medine'ye) vardıklarında doğum sancıları başladı.] Bir oğlu oldu. Oğlu Enes'e dedi ki: [Ey Enes! Bunu Rasûlullah (s.a)'ın yanına sabah vakti alıp götürünceye kadar hiçbir şey yemesin [ve Enesle beraber birkaç hurma gönderdi].

 

 

Çocuk gece ağlayıp durdu, ben de geceyi onunla geçirdim. Onu bekleyip durdum, nihayet sabah oldu. Rasûlullah (s.a)'ın yanına vardım], [üzerinde çizgili bir elbise vardı]. Bu sırada ya develeri ya da koyunları işaretliyordu. [Onun yanına vardım]. Bebeğe bakınca Enes'e dedi ki: Milha'nın kızı doğum yaptı mı, Enes evet dedi. [(Peygamber buyurdu ki: Biraz bekle işimi bitirip geleceğim]. (Enes devamla) dedi ki: Elindekini bıraktı, bebeği aldı ve şöyle dedi: [Beraberinde bir şey var mı? Evet birkaç hurma dediler.] Peygamber (s.a) hurmalardan [birkaç tane] aldı. [Onları çiğnedi sonra ağzındakini biraraya getirdi], [daha sonra bebeğin ağzını açtı ve ağzındakini onun ağzına sokup] çocuğu tahnik etmeye (ağzına ezdiği hurmadan çalmaya) başladı. Çocuk da yalanmaya başladı:

 

 

[Bir taraftan hurmanın tatlılığını emiyor, diğer taraftan Rasûlullah (s.a)'ın tükürüğünü yalıyordu. Böylelikle bu bebeğin barsaklarına ilk inen şey Rasûlullah (s.a)'ın tükürüğü oldu. Rasûlullah buyurdu ki: Ensarın hurmayı ne kadar sevdiklerine bir bakınız, [Enes (dedi ki: Ey Allah'ın Rasûlü ona isim koy dedim. Şöyle buyurdu:], [yüzünü sildi] ve ona Abdullah adını verdi. [Ensarın gençleri arasında ondan daha üstün kimse olmadı], [dedi ki: Onun pekçok çocuğu oldu. Abdullah da Faris diyarında (İran'da) şehit düştü]."[8]

 

           

 

Bu kıssanın rivayet ve lafızlarını biraraya getirmek için özel bir itina gösterdim. Çünkü burada gerçekten gözalıcı ve üstün hususlar vardır. Okuyucu bu kıssa ile ilgili kapsamlı ve doğru bir fikir sahibi olsun diye böyle yaptım. Böylelikle ibret ve elde edilecek fayda tamamlanabilmektedir…



[8] Bu hadisi Tayalisi (no: 2056)'da rivayet etmiş, anlatım ona aittir. Onun rivayet ettiği yolla Beyhaki (IV, 65-66), İbn Hibban (725), Ahmed (III, 105-106, 181, 196, 278 ve 290)'da rivayet etmişlerdir. Bütün fazlalıklar -ileride geleceği üzere- ona aittir. Ayrıca Buhari (III, 132-133), Müslim (VI, 174-175) muhtasar bir şekilde ve sadece çocuğun vefatı olayı kadarı ile rivayet etmişlerdir. Nesai (II, 87)'de başından bir bölüm rivayet etmiştir. İlk fazlalık ona aittir. Altıncı, sekizinci, onbeşinci ve onaltıncı fazlalıklar Buhari'ye, ondokuzuncu, ikinci ve yirminci fazlalık Müslim'e diğerleri ise -az önce geçtiği üzere- Ahmed'e aittir.

ceren
Mon 3 October 2016, 05:55 pm GMT +0200
Esselamu aleykum.Allahdan hayir aninda da ser aninda da umit eden ve allahdan her seyi bekleyen ve onun rizasina kavusan kullardan olalim inşallah...

Sevgi.
Mon 3 October 2016, 09:32 pm GMT +0200
  Aleyna Ve Aleykümüsselăm. Mevlam bizleri herdaim hayırlar umud edenlerden eylesin inşaAllah.

HALACAHAN
Tue 4 October 2016, 12:39 am GMT +0200
Aleykum selam ..Rabbim her daim senden her seyin hayirlisini istiyoruz..Sen yardım eyle ..

Rüveyha
Tue 4 October 2016, 07:49 pm GMT +0200
Ve aleykumusselam.Âmin ecmain İnşaAllah..Allah dilerse kuluna herşeyi nasip ediyor..Mevlam hakkımızda herşeyin hayır olanını versin