- Ölen kimsenin yakınlarının ağlaması sebebiyle azap gör­mesi

Adsense kodları


Ölen kimsenin yakınlarının ağlaması sebebiyle azap gör­mesi

Smf Seo Versiyon , -- Seo entegre sistem.

Array
sidretül münteha
Thu 16 June 2011, 03:32 pm GMT +0200
2- Ölen Kimsenin, Yakınlarının Ağlaması Sebebiyle Azap Gör­mesi


İbn Ömer'in rivayet ettiği bir hadiste şöyle denmiştir:

"... [Bunun üzerine] Ömer ya Suhayb bana ağlıyor musun? Oysa Resûlullah "ölen kimse akrabalarının kendisine ağlaması sebebiyle azap görür" buyur­muştur. Konuyla ilgili İbn Abbas ise şunları anlatmıştır:

Ömer vefat edin­ce onun rivayet ettiği bu hadisi Âişe'ye anlattım. Şöyle dedi: Allah Ömer'e rahmet etsin. Hayır vallahi Resûlullah bir müminin herhangi bir kimsenin ağlamasıyla azap göreceğini söylemedi; şöyle dedi:

Allah ya­kınlarının ona ağlaması sebebiyle kafirin azabını arttırır. İbn Abbas, Hz. Âişe'nin daha sonra şöyle dediğini nakletti:

Size "Hiçbir suçlu başkası­nın suçunu yüklenmez...[148]" buyuran Kur'an yeter. İbn Ebî Müleyke şöyle demiştir: Yemin ederim ki İbn Ömer bu söze karşılık hiçbir şey söylemedi [149]. Bir başka rivayette ise Hz. Âişe şöyle demiştir:

Allah Ömer'i bağışlasın. O yalan söylememiş, unutmuş veya hata etmiştir. Gerçek şudur ki, Resûlullah ölmüş bir Yahudi kadına ağlandığını gördü ve bunun üze­rine şöyle dedi:

“Bunlar ona ağlıyorlar, o ise kabrinde azap görüyor” [150].

İbn Ömer'in rivayet ettiği bu hadiste Kur'an ve sünnetin açık ifa­delerine aykırı düşen bir nokta vardır. Zira bir çok hadiste Hz. Peygamber'in ölen bazı kimselere ağladığı ve ağlayan kimselere de ses çıkarmadı­ğı ifade edilmiştir. Resûlullah'ın ölen bir kimsenin azap görmesine sebep olacak bir fiili işlemesi veya sahabenin böyle bir şeyi yapmalarına ses çıkarmaması ise mümkün değildir [151].

Hz. Âişe'nin buradaki "size Kur'an yeter" sözü, onun hadise ge­rek görmeyip sadece Kur'an'la yetindiği anlamına gelmez. Böyle bir şey imkânsızdır. Ancak o, hadisi bu lafızlarla rivayet eden ravinin hata ettiği­ne yeterli bir delil olduğunu söylemiştir. Zira ravi hadisi Resûlullah'ın söylediği şekliyle tam olarak rivayet etmemiş, aksine onu Allah'ın kitabı ile çelişkiye düşecek şekilde sadece bir bölümüyle rivayet etmiştir. Mü­minlerin annesi de Hz. Peygamber'in söylediği sözü tam olarak açıkla­mak ve o eksik metniyle hadisin Allah'ın kitabına aykırı olduğuna, böyle bir sözün ise müminlerin Resûlullah'a ait olamayacağını bilmeleri ve ona itibar etmemeleri gerektiğine dikkat çekmiştir.

Hz. Âişe'nin Kur'an'a aykırı olması sebebiyle hadiste hata bulun­duğunu düşünmesi, sahabenin karşılaştıkları yadırganır rivayetleri tenkit etmede bu ölçüyü kullandıklarına bir başka delil olmaktadır. [152]



[148] el-En'am: 6/164.

[149] Müslim, Cenaiz, 23.

[150] Müslim, Cenaiz, 27.

[151] Zerkeşî, et-İcabe, s. 103.

[152] Misfir B. Gurmullah Ed-Dümeyni, Hadiste Metin Tenkidi Metodları, Kitabevi Yayınları, İstanbul 1997: 56-57.