- Öldüren Beddua

Adsense kodları


Öldüren Beddua

Smf Seo Versiyon , -- Seo entegre sistem.

rray
reyyan
Sun 25 September 2011, 10:53 am GMT +0200
Binbir Damla



Eylül 2007 105.SAYI


Yusuf YAVUZ kaleme aldı, BİNBİR DAMLA bölümünde yayınlandı.

ÖLDÜREN BEDDUA


Anlatıldığına göre, Taberistan’da bakire kızları ele geçirip tecavüz eden zalim bir yönetici vardı. Bir gün yaşlı bir kadın ağlayarak Ebu Saîd el-Kassâb Hazretleri’nin yanına geldi, şunu söyledi:

- Ey Şeyh, bana yardım et! Benim iffetli güzel bir kızım var. Şu zalim adam ise bana haber gönderdi; evime gelip tecavüz etmek için kızı hazırlamamı istiyor. Sana geldim ki, belki dua edersin de Allah’ın izniyle onun şerrini bizden uzaklaştırırsın.

Şeyh biraz başını eğip düşündükten sonra, başını kaldırarak dedi ki:

- Ey kadın, diriler içinde duası makbul pek kimse kalmadı. Sen müslüman mezarlığına git, orada senin ihtiyacına cevap verecek birini bulacaksın.

Kadıncağız da müslüman mezarlığına gitti. Orada güzel yüzlü, güzel elbiseli ve hoş kokulu genç bir adamla karşılaştı. Selamlaştıktan sonra adam kadının halini sordu. O da olanları anlattı. Adam dedi ki:

- Sen Şeyh Ebu Saîd’e dön de sana dua ediversin. Çünkü onun duası makbuldür.

Bunun üzerine yaşlı kadın şöyle dertlendi:

- Diriler beni ölülere, ölüler dirilere havale ediyor. Biri de bana yardımcı olmuyor. Ya ben şimdi kime gideyim?

-Sen dön de o şeyhe git. Senin ihtiyacın onun duasıyla gerçekleşecek.

Kadın dönüp geldi, durumu Ebu Saîd’e haber verdi. O ise düşünceli bir halde başını eğdi ve ter içinde kaldı. Peşinden bir çığlık atarak yüz üstü kapandı. O sırada çevreye şöyle bir haber yayıldı: “Zalim başkan atına binip kadının evine doğru giderken, at tökezleyip yere düşmüş, adam da boynu kırılıp ölmüş!”

Daha sonra Ebu Saîd Hazretlerine: “Neden önce kadının ihtiyacına karşılık vermedin de onu mezarlığa gönderdin?” diye sormuşlar. O da şu cevabı vermiş:

- O zalimin benim bedduamla ölmesini hoş görmemiştim. Bunun için onu kardeşim Hızır Aleyhisselâm’a havale etmiştim. O ise kadını bana göndermekle o zalime beddua etmenin caiz olduğunu göstermiş oldu.

Ravzu’r-Reyâhîn, s. 266; Câmiu Kerâmâti’l-Evliya, 1/458




İSM-İ AZAM DUASI


Zünnûn Mısrî Hazretleri’nin (ö. 245/859) Yusuf isimli bir talebesi anlatıyor:

Zünnûn Hazretleri’nin “İsm-i Azam” duasını bildiğini duymuştum. Bunun için Mekke’den çıktım, Mısır-Cîze’ye onun yanına geldim. O, benim ilmî gayretimi takdir ederek bana ayrı bir değer verdi. Tam bir yıl hizmet ederek onun yanında kaldım. Yıl sonunda dedim ki:

- Üstadım, ben gurbetçi bir adamım. Ailemi özlemiş durumdayım. Sana bir senedir hizmet ediyorum, benim sana hakkım da geçti. Bana söylediğine göre, sen İsm-i Azam’ı bilirmişsin. Beni tecrübenle yeterince tanımışsındır. İsm-i Azam’ı biliyorsan bana da öğretiver. (İsm-i Azam, herkese nasip olmayan çok özel ve esrarlı, çok etkili bir dua anahtarı olarak bilinir.)

Zünnûn Hazretleri, bana cevap vermeyip sükût etti. Aradan altı ay daha geçti. Bundan sonra bana dedi ki:

- Fustat’ta bulunan ve bize gelen falan arkadaşı tanıyor musun?

Onu tanıdığımı söyleyince, bana üstü kapalı ve mendille bağlı bir kabı çıkarıp uzattı:

- Bunu, Fustat’taki o kişiye ulaştırıver, dedi.

Kabı alıp yola düştüm. Fakat kabın içinde bir şey yokmuş gibi hafif olduğunu fark ettim. Fustat ile Cîze arasındaki köprüye vardığım zaman, kendi kendime: “Zünnûn, içinde bir şey olmayan bir kapla adama hediye mi gönderiyor? İçinde ne varmış, bir bakayım.” dedim. Mendili çözdüm ve kapağı kaldırdım. Bir de ne göreyim? Farenin teki kaptan fırlayıp kaçıverdi! Bunu görünce kızdım ve “Zünnûn benimle alay etmiş!” dedim. Öfkeyle dönüp geldim.

Zünnûn Hazretleri beni görünce şöyle bir gülümsedi ve başımdan geçen macerayı anlayarak dedi ki:

- Ey mecnun! Ben sana bir fare emanet ettim, sen bana ihanet ettin. Bu durumda ben sana İsm-i Azam’ı nasıl emanet edebilirim? Kalk yürü, benden uzaklaş, bundan sonra seni gözüm görmesin!

Ben de artık ondan ayrıldım, gittim.

Hilyetü’l-Evliya, 9/398; İbnü’l-Esîri, el-Muhtâr min Menakibi’l-Ahyâr, 2/385




ZÜNNÛN VE NİL’İ GEÇEN AKREP



Zünnûn Mısrî Hazretlerinin öğrencisi Yusuf, onun yanına girdiği sırada: “İnsanlar benim hakkımda ne söylüyor?” diye sordu. O da: “Zındık diyorlar.” dedi. Zünnûn: “Yahudi demiyorlarsa mesele yok. Çünkü insanlar Yahudiden aşırı nefret eder.” dedi. Dışarı çıkınca âlim bilinen bazı kişilerin de kendisini kötülemede aşırı taassuba düştüklerini gördü. Onlar Zünnûn’un dinsizliğine (!) şahitlik ve onu şikayet için bir kayığa binerek Mısır sultanına doğru yola çıkmışlardı. Bu sırada kayık halkın gözü önünde alabora olup battı! Yolcularla birlikte kayıkçı da boğuldu. Kendisine: “Kaptanın suçu neydi?” dediler.
Zünnûn cevaben: “O da günahkârları taşıyordu.” dedi.

Birisi şöyle anlatır: Çölde Zünnûn Mısrî Hazretleri ile birlikteydik. Dikenli bir ağacın altında konaklamıştık. “Burası ne güzel bir yer, keşke burada taze hurma da olsaydı!” dedik. Zünnûn gülümseyerek: “Taze hurma mı arzu ediyorsunuz?” dedi. “Evet..” dedik. Zünnûn ağacı kımıldatarak: “Seni yoktan var eden ve ağaç olarak yaratan Allah’a yeminle sana söylüyorum ki, üstümüze taze hurma dökeceksin!” dedi.
Sonra ağacı silkeledi, ağaçtan taze hurmalar döküldü. Afiyetle yedik ve doyduk, sonra yatıp uyuduk. Uyandığımız zaman hurma için ağacı biz de salladık. Fakat aynı ağaç üstümüze diken döküverdi!

Zünnûn Hazretleri der ki: Nil Nehri kıyısındaydım. Bir akrep gördüm, onu öldürmek istedim. Kaçtı gitti, tam kıyıda durdu. Derken bir kurbağanın sırtına bindi, kurbağayla öbür kenara geçti ve kurbağanın sırtından indi. O sırada sarhoş halde uyuyan bir adam göründü. Büyük bir yılan da onu sokmak için adama yaklaşmıştı. Akrep derhal yılana doğru koşarak onu soktu ve yılan hareketsiz kalıverdi! Ben de adamı uyandırdım ve olanları ona bildirdim. Sarhoş adam önce başını eğdi, sonra şöyle dedi: “Ya Rabbi! Sana isyan eden bir günahkâra karşı böyle yapıyorsun. Sana itaat edenlere ikramın kim bilir nasıldır! Yemin olsun ki artık sana isyankâr olmayacağım.”

el-Münâvî: el-Kevâkibü’d-Dürriyye (Beyrut, 1999), 1/607, 611; el-Muhtâr, 2/339


saniyenur
Sun 25 September 2011, 11:07 am GMT +0200
Zünnûn Hazretleri der ki: Nil Nehri kıyısındaydım. Bir akrep gördüm, onu öldürmek istedim. Kaçtı gitti, tam kıyıda durdu. Derken bir kurbağanın sırtına bindi, kurbağayla öbür kenara geçti ve kurbağanın sırtından indi. O sırada sarhoş halde uyuyan bir adam göründü. Büyük bir yılan da onu sokmak için adama yaklaşmıştı. Akrep derhal yılana doğru koşarak onu soktu ve yılan hareketsiz kalıverdi! Ben de adamı uyandırdım ve olanları ona bildirdim. Sarhoş adam önce başını eğdi, sonra şöyle dedi: “Ya Rabbi! Sana isyan eden bir günahkâra karşı böyle yapıyorsun. Sana itaat edenlere ikramın kim bilir nasıldır! Yemin olsun ki artık sana isyankâr olmayacağım.”
Ey Rabbim Sen ne kadar merhametlisin bu günahkar, asi kullarına.. Sana layık olamıyoruz, senin sevgini hak edemiyoruz. Affet bizi nolur, biz aciz kullarını affet.

admin
Tue 25 August 2015, 08:55 pm GMT +0200
Rabbim bizleri hayra vesile olan kişilerden kılsın belaları bizlerden beri kılsın biz bu güzelikleri okumayı engelleyen herkeside Allah c.c Havale ediyoruz. Hoşlarına gidip gitmemeleri bizi ilgilendirmiyor.

halim
Tue 1 September 2015, 09:26 pm GMT +0200
Esselamu aleykum ; Yarabbi bizleri ağzı dualı kullarının dualarına nail eyle.Onları kendilerine dost edinen onların yolundan giden kullarından eyle bizi ...

Allah razı olsun

[Muhammed]
Wed 2 September 2015, 02:18 pm GMT +0200
Ve Alleykümselam Ve Rahmetullah Ve Berekatuh...Rabbim c.c bizlerin agzından asla beddua cıkmamasını nasip eylesin İnşaAllah.Rabbim bizleri bela musibetten uzak eylesin İnşaAllah.Rabbim daima hayır konuşmayı ve daima hayır işler yapmayı nasip eylesin İnşaAllah.Allah c.c razı olsun İnşaAllah...

ikranur 7d
Wed 2 September 2015, 02:21 pm GMT +0200
yarabbi bizlerin agzından duayı kalplerimizden imanı yureklerimizden senn sewgini efendimizin hasretle dolu olan aşkın ,bedenimizden saglık ve sıhatımızı hiç eksik etme. bizlere karşı olanları sana isyan edenleri bu yoldan çıkaranları sana havale ediyoruz onları kahhar isminle kahreyle amin.

ceren
Wed 2 September 2015, 05:03 pm GMT +0200
Aleykümselam.Rabbim razı olsun paylaşımdan kardeşim.Rabbim bizleri onun istediği şekilde yaşayan ve onun rızasına uygun dua eden kullardan eylesin....

sultan aktay
Fri 15 April 2016, 01:15 pm GMT +0200
ve aleyküm selam allah c.c razı olsun paylaşım için

Mevlüde
Sat 23 July 2016, 09:48 am GMT +0200
Ne mubarekler ,Allahın katinda nazı gecen ne kullar var.Rabbim sefaatlerina nail eyle bizide ne olur

Yağmur Gmş
Sat 23 July 2016, 10:34 am GMT +0200
Bismillah...
Rabbim bizleri her bedduadan ırak eylesin. Bizleri korusun inşallah...
Allah cc. razı olsun.

Sevgi.
Thu 4 May 2017, 01:13 pm GMT +0200
Beddua etmek kötü bir şeydir.Bu gibi kötü hallerden uzak durmak gerekir.  Mevlam bizleri herdaim hayır duasında bulunan ve hayır duası alanlardan eylesin inşaAllah.

Bilal2009
Thu 4 May 2017, 02:52 pm GMT +0200
Ve aleykümüsselam Rabbim bizleri beddua almaktan sakınanlardan eylesin Rabbim paylaşım için razı olsun

ceren
Thu 4 May 2017, 03:05 pm GMT +0200
Aleykumselam.Rabbim bizleri beddua etmekden uzak beddua almakdan uzak eylesin insallah..