rabia
Thu 11 March 2010, 05:04 pm GMT +0200
Nikah Babı
123-Hadis[1]: Buharı ve Müslim, Ebu Hureyre´nin şöyle dediğim rivayet ederler: "Rasulullah (s.a.v.) buyurdu ki: "Kadın dört şeyden dolayı nikahlanır. Malı için, güzelliği için, dini için ve soyu İçin. Sen bunlardan dini tam olanını seç, (eğer dediğimi yapmazsan) iki elin fakirleşir."
124-[2]Ahmed ve Müslim, Cabir b. Abdullah´ın şöyle dediğini rivayet ederler: Dedi ki: "Rasulullah (s.a.v.) zamanında bir kadınla evlendim. Rasulullah (s.a.v.) buyurdu ki:
"Ya Cabir evlendin mi?" Dedim ki: "Evet." Buyurdu ki: "Bekâr mı, dul mu?" Dedim ki: "Dul." Buyurdu ki:
"Oynaşacağın bekâr olmaz mıydı?" Dedim ki: "Benim kız kardeşlerim var. Onlarla benim arama girmesinden korktum." Buyurdu ki: "Kadın, ya dini veya güzelliği için nikahlanır. Sen dindar olanı seç. (Böyle yapmazsan) iki elin fakirleşir."
125-Hadis[3]: îbn Mace, îbn Abbas´tan rivayet ettiğine göre, şöyle demiştir: "Rasulullah (s.a.v.) buyurdu ki: "Sevişen iki kişi arasında, nikâh kadar sevgiyi artıran birşey görülmemiştir."
126-Sebep: Ebu Ali el-Hasan b. Ahmed b. (Sazan), Meşihat (adlı eser)ında, Ibnu´n-Neccar, Tarih-i Bağdat (adlı eser)ında, Cabir b. Abdullah´ın şöyle dediığini rivayet ederler: "Bir adam Rasulullah´a gelerek şöyle dedi:
"Ey Allah´ın Rasulü! Bizim yanımızda yetim bir kız çocuğu vardır. Muvusir ve Mu´sir adındaki adamlar onunla evlenmek istiyorlar. Kendisi Mu´sir´i istiyor, fakat biz onu Muvusir´e vermek istiyoruz." Bunun üzerine Rasulullah (s.a.v.) buyurdu ki: "Nikâh kadar iki sevişen arasındaki sevgiyi artıran birşey görülmemiştir."
127-Haraitî, t´tilalu´l-Kulub (adlı eser) unda, îbn Abbas´tan şunu rivayet eder: Bir adam Rasulullah (s.a.v.)´a (gelerek) dedi ki: "Ey Allah´ın Rasulü! Evimde yetim bir kız çocuğu var. Onunla Muvusir ve Mudim adında iki adam evlenmek istiyorlar. Biz Muvusir´e vermek istiyoruz fakat o, Mudim´i istiyor. Bunun üzerine Rasulullah (s.a.v.) buyurdu ki: "İki sevişen arasında nikâh kadar sevgiyi artıran bir şey görülmemiştir."
128- Hadis[4]: Ahmed, (Ali (r.a.)´den şöyle dediğini rivayet etmiştir: "Rasulullah (s.a.v.), çocuğun, yatak sahibi erkeğe ait olduğuna, zina eden erkeğe de mahrumiyet olduğuna hükmetti."
129-Buharî ve Müslim, Ebu Hureyre´den rivayet ettiğine göre Rasulullah (s.a.v.), şöyle buyurmuştur: "Çocuk firaş´a (yatak sahibi olan erkeğe) aittir. Zina eden erkeğe de mahrumiyet düşer."
130-Sebep[5]: Buharî ve Müslim, Aişe (r.a.)´den şöyle dediğini rivayet ederler: "Sa´d b. Ebi Vakkas ile Abd b. Zem´a bir oğlan çocuğu hakkında davaîaştılar. Sa´d:
"Ey Allah´ın Rasulü! Bu çocuk erkek kardeşim Utbe´nin oğludur. O, bu çocuğun kendi oğlu olduğunu bana sölemişti. Çocuğun Utbe´ye benzeyişine bak" dedi.
Abd b. Zem´a da:
"Ey Allah´ın Rasulü, bu çocuk benim kardeşimdir. Babamın döşeği üzerinde, babamın cariyesinden doğmuştur" dedi.
Rasulullah (s.a.v.), çocuğun simasındaki benzeyişine baktı ve çocuğun Utbe´ye açık bir suretle benzeyişini gördü. Akabinde:
"Ey Abd! Bu çocuk senin kardeşindir. Çocuk döşeğindir. Zina edene de mahrumiyet vardır. Ya Şevde binte Zem´a! Sen de (nedb ve ihtiyat olarak) bundan sonra, bu çocuktan (yani Abdurrahman´dan) perdelen" buyurdu. Artık Şevde, Abdurruhman´a hiç bakmadı.[6]
[1] Buharî, Kitabu´n-Nikah, 7/9,Müslim, Kitabu´r-Reza, 3/651, Tirmizî, Kitabu´n-Nikah, 2/275,
Ebu Davud, Kitabu´n-Nikah, 2/472, Darimî, Kitabu´n-Nikah, 2/58, Ahmed, Müsned, 3/80.
[2] Hadisin lafzı Ahmed´e aittir, 3/32, Müslim, Kitabu´r-Reza, 3/651 (yakın lafızlarla),
Nesâî, Kitabu´n-Nikah, 6/54
[3] îbn Mace, Kitabu´n-Nikah, i/596. Zevaid´de hadisin isnadının sahih ve ricalinin de güvenilir olduğu zikredilmiştir
[4] Birinci hadisin Ahmed b. Hanbel´in Ali tarikiyle rivayetini bulamadım. Fakat bu hadis, Ubade b. Samit´in rivayet ettiği hadisin bir kısmıdır. Ahmed, Müsned, 5/326.
Ayrıca, hadisi Hz. Osman rivayet etmiştir, 1/59.
Bir rivayet de Sa´d´dan gelmektedir, 1/104,
Ömer b. Hattab´ın rivayetinde ise, "hükmetti" ifadesi yoktur.
Nesâî, Kitabu´t-Talak, 6/148,
İbn Mace, Kitabu´n-Nikah, 1/646,
İkinci hadis:
Buharı, Kitabu´l-Feraiz, 8/191,
Buharî, Kitabu´l-Migazî, 5/192,
Müslim, Kitabu´r-Reza, Babu´l-Veled li´1-Firaş,
Tirmizî, Ebvabu´r-Reza, 2/313,
Ahmed, Müsned, 4/186, 238, 2/239, 280, 386, 409, 475.
[5] Hadisin lafzı Buhari´ye aittir, Kitabu´1-Buyu1, 3/105,
Müslim, Kitabu´r-Reza, 3/638, Buharî, Kitabu´1-Buyu´, 3/70, Kitabu´l-Vesaya, 4/4, Kitabu´l-Husumat, 3/161, Kitabu´l-Feraiz, 8/191, 194, Kitabu´1-Itk, 5/192, Kitabu´l-Ahkam, 9/91,
Ebu Davud, Kitabu´t-Talak, 1/528,
Nesâî, Kitabu´t-Talak, 6/149,
İbn Mace, Kitabu´n-Nikah, Babu´l-Veled li´1-Firaş,
Ahmed, Müsned, 6/37, 129, 226 (yakın lafızlarla)
Nevevî, hadiste geçenlafzının zina manasına geldiğini, lafzının ise yani mahrumiyet, nasipsizlik manasına geldiğini zikretmiştir. İbn Hacer, Hattabî´nin şöyle dediğini söyler:
"Cahiliyye devrinde kadın köleleri zayıf bırakıyorlar ve onlardan yaptıkları zina karşılığında vergi alıyorlardı.
Zinadan meydana gelen çocuğu da eğer zanî onu isterse nesebini ona sayarlardı. Zem´a´nın beraber kaldığı bir kölesi vardı ve hamile olduğu ortaya çıktı. Fakat Utbe b. Ebi Vakkas, çocuğun kendisinin olduğunu iddia etti ve kardeşine çocuğu alması için ahitte bulundu. Ve Zein´a´mn oğlu Abd ile münakaşa etti. Utbe´nin kardeşi Sa´d, Zem´a´nın oğlu Abd´a dedi ki: "Cahiliyye devri adetine göre o, benim kardeşimin oğludur."
Abd ise şöyle dedi: "İslam´ın getirdiği usûle göre o benim kardeşimdir." Rasulullah cahiliyyenin adetini kaldırıp çocuğu Zem´a´ya verdi." (Fethu´1-Barî, 12/33) ve Hanımı Sevde´ye, (Zem´a´nın yatağına ait olan erkek çocuk, bu hükme göre Sevde´nin kardeşi olmasına rağmen zina şüphesiyle) ondan örtünmesini emir buyurdu.
Kurtubî, bu örtünmenin şüpheden korunmak için ihtiyaten olduğunu söyler. Bu hüküm, örtünmenin Mü´minler´in anneleri (Peygamberin hanımları) hakkında daha çok olduğu ihtimaline götürür. Fethu´l-Barî, 12/37, 38.
[6] Celalü´d-Din Es-Suyûtî, Esbâbu Vurudi?l-Hadis Hadisler ve Sebepleri, İhtar Yayıncılık:142-145.
123-Hadis[1]: Buharı ve Müslim, Ebu Hureyre´nin şöyle dediğim rivayet ederler: "Rasulullah (s.a.v.) buyurdu ki: "Kadın dört şeyden dolayı nikahlanır. Malı için, güzelliği için, dini için ve soyu İçin. Sen bunlardan dini tam olanını seç, (eğer dediğimi yapmazsan) iki elin fakirleşir."
124-[2]Ahmed ve Müslim, Cabir b. Abdullah´ın şöyle dediğini rivayet ederler: Dedi ki: "Rasulullah (s.a.v.) zamanında bir kadınla evlendim. Rasulullah (s.a.v.) buyurdu ki:
"Ya Cabir evlendin mi?" Dedim ki: "Evet." Buyurdu ki: "Bekâr mı, dul mu?" Dedim ki: "Dul." Buyurdu ki:
"Oynaşacağın bekâr olmaz mıydı?" Dedim ki: "Benim kız kardeşlerim var. Onlarla benim arama girmesinden korktum." Buyurdu ki: "Kadın, ya dini veya güzelliği için nikahlanır. Sen dindar olanı seç. (Böyle yapmazsan) iki elin fakirleşir."
125-Hadis[3]: îbn Mace, îbn Abbas´tan rivayet ettiğine göre, şöyle demiştir: "Rasulullah (s.a.v.) buyurdu ki: "Sevişen iki kişi arasında, nikâh kadar sevgiyi artıran birşey görülmemiştir."
126-Sebep: Ebu Ali el-Hasan b. Ahmed b. (Sazan), Meşihat (adlı eser)ında, Ibnu´n-Neccar, Tarih-i Bağdat (adlı eser)ında, Cabir b. Abdullah´ın şöyle dediığini rivayet ederler: "Bir adam Rasulullah´a gelerek şöyle dedi:
"Ey Allah´ın Rasulü! Bizim yanımızda yetim bir kız çocuğu vardır. Muvusir ve Mu´sir adındaki adamlar onunla evlenmek istiyorlar. Kendisi Mu´sir´i istiyor, fakat biz onu Muvusir´e vermek istiyoruz." Bunun üzerine Rasulullah (s.a.v.) buyurdu ki: "Nikâh kadar iki sevişen arasındaki sevgiyi artıran birşey görülmemiştir."
127-Haraitî, t´tilalu´l-Kulub (adlı eser) unda, îbn Abbas´tan şunu rivayet eder: Bir adam Rasulullah (s.a.v.)´a (gelerek) dedi ki: "Ey Allah´ın Rasulü! Evimde yetim bir kız çocuğu var. Onunla Muvusir ve Mudim adında iki adam evlenmek istiyorlar. Biz Muvusir´e vermek istiyoruz fakat o, Mudim´i istiyor. Bunun üzerine Rasulullah (s.a.v.) buyurdu ki: "İki sevişen arasında nikâh kadar sevgiyi artıran bir şey görülmemiştir."
128- Hadis[4]: Ahmed, (Ali (r.a.)´den şöyle dediğini rivayet etmiştir: "Rasulullah (s.a.v.), çocuğun, yatak sahibi erkeğe ait olduğuna, zina eden erkeğe de mahrumiyet olduğuna hükmetti."
129-Buharî ve Müslim, Ebu Hureyre´den rivayet ettiğine göre Rasulullah (s.a.v.), şöyle buyurmuştur: "Çocuk firaş´a (yatak sahibi olan erkeğe) aittir. Zina eden erkeğe de mahrumiyet düşer."
130-Sebep[5]: Buharî ve Müslim, Aişe (r.a.)´den şöyle dediğini rivayet ederler: "Sa´d b. Ebi Vakkas ile Abd b. Zem´a bir oğlan çocuğu hakkında davaîaştılar. Sa´d:
"Ey Allah´ın Rasulü! Bu çocuk erkek kardeşim Utbe´nin oğludur. O, bu çocuğun kendi oğlu olduğunu bana sölemişti. Çocuğun Utbe´ye benzeyişine bak" dedi.
Abd b. Zem´a da:
"Ey Allah´ın Rasulü, bu çocuk benim kardeşimdir. Babamın döşeği üzerinde, babamın cariyesinden doğmuştur" dedi.
Rasulullah (s.a.v.), çocuğun simasındaki benzeyişine baktı ve çocuğun Utbe´ye açık bir suretle benzeyişini gördü. Akabinde:
"Ey Abd! Bu çocuk senin kardeşindir. Çocuk döşeğindir. Zina edene de mahrumiyet vardır. Ya Şevde binte Zem´a! Sen de (nedb ve ihtiyat olarak) bundan sonra, bu çocuktan (yani Abdurrahman´dan) perdelen" buyurdu. Artık Şevde, Abdurruhman´a hiç bakmadı.[6]
[1] Buharî, Kitabu´n-Nikah, 7/9,Müslim, Kitabu´r-Reza, 3/651, Tirmizî, Kitabu´n-Nikah, 2/275,
Ebu Davud, Kitabu´n-Nikah, 2/472, Darimî, Kitabu´n-Nikah, 2/58, Ahmed, Müsned, 3/80.
[2] Hadisin lafzı Ahmed´e aittir, 3/32, Müslim, Kitabu´r-Reza, 3/651 (yakın lafızlarla),
Nesâî, Kitabu´n-Nikah, 6/54
[3] îbn Mace, Kitabu´n-Nikah, i/596. Zevaid´de hadisin isnadının sahih ve ricalinin de güvenilir olduğu zikredilmiştir
[4] Birinci hadisin Ahmed b. Hanbel´in Ali tarikiyle rivayetini bulamadım. Fakat bu hadis, Ubade b. Samit´in rivayet ettiği hadisin bir kısmıdır. Ahmed, Müsned, 5/326.
Ayrıca, hadisi Hz. Osman rivayet etmiştir, 1/59.
Bir rivayet de Sa´d´dan gelmektedir, 1/104,
Ömer b. Hattab´ın rivayetinde ise, "hükmetti" ifadesi yoktur.
Nesâî, Kitabu´t-Talak, 6/148,
İbn Mace, Kitabu´n-Nikah, 1/646,
İkinci hadis:
Buharı, Kitabu´l-Feraiz, 8/191,
Buharî, Kitabu´l-Migazî, 5/192,
Müslim, Kitabu´r-Reza, Babu´l-Veled li´1-Firaş,
Tirmizî, Ebvabu´r-Reza, 2/313,
Ahmed, Müsned, 4/186, 238, 2/239, 280, 386, 409, 475.
[5] Hadisin lafzı Buhari´ye aittir, Kitabu´1-Buyu1, 3/105,
Müslim, Kitabu´r-Reza, 3/638, Buharî, Kitabu´1-Buyu´, 3/70, Kitabu´l-Vesaya, 4/4, Kitabu´l-Husumat, 3/161, Kitabu´l-Feraiz, 8/191, 194, Kitabu´1-Itk, 5/192, Kitabu´l-Ahkam, 9/91,
Ebu Davud, Kitabu´t-Talak, 1/528,
Nesâî, Kitabu´t-Talak, 6/149,
İbn Mace, Kitabu´n-Nikah, Babu´l-Veled li´1-Firaş,
Ahmed, Müsned, 6/37, 129, 226 (yakın lafızlarla)
Nevevî, hadiste geçenlafzının zina manasına geldiğini, lafzının ise yani mahrumiyet, nasipsizlik manasına geldiğini zikretmiştir. İbn Hacer, Hattabî´nin şöyle dediğini söyler:
"Cahiliyye devrinde kadın köleleri zayıf bırakıyorlar ve onlardan yaptıkları zina karşılığında vergi alıyorlardı.
Zinadan meydana gelen çocuğu da eğer zanî onu isterse nesebini ona sayarlardı. Zem´a´nın beraber kaldığı bir kölesi vardı ve hamile olduğu ortaya çıktı. Fakat Utbe b. Ebi Vakkas, çocuğun kendisinin olduğunu iddia etti ve kardeşine çocuğu alması için ahitte bulundu. Ve Zein´a´mn oğlu Abd ile münakaşa etti. Utbe´nin kardeşi Sa´d, Zem´a´nın oğlu Abd´a dedi ki: "Cahiliyye devri adetine göre o, benim kardeşimin oğludur."
Abd ise şöyle dedi: "İslam´ın getirdiği usûle göre o benim kardeşimdir." Rasulullah cahiliyyenin adetini kaldırıp çocuğu Zem´a´ya verdi." (Fethu´1-Barî, 12/33) ve Hanımı Sevde´ye, (Zem´a´nın yatağına ait olan erkek çocuk, bu hükme göre Sevde´nin kardeşi olmasına rağmen zina şüphesiyle) ondan örtünmesini emir buyurdu.
Kurtubî, bu örtünmenin şüpheden korunmak için ihtiyaten olduğunu söyler. Bu hüküm, örtünmenin Mü´minler´in anneleri (Peygamberin hanımları) hakkında daha çok olduğu ihtimaline götürür. Fethu´l-Barî, 12/37, 38.
[6] Celalü´d-Din Es-Suyûtî, Esbâbu Vurudi?l-Hadis Hadisler ve Sebepleri, İhtar Yayıncılık:142-145.