rray
YBNGL
Fri 20 August 2010, 07:38 pm GMT +0200
Nerde O Eski Ramazanlar
Eski Ramazanlar'da, erkekler kadar kadınlar da eğlenirlerdi. Belki erkeklerden daha da fazla. Çünkü, Ramazanlar'da erkekler hoşgörülü olurlar, eşlerinin gece misafirliklere gitmelerini, eve misafir davet etmelerini, bir Ramazan hakkı olarak kabul ederlerdi. Varlıklı evlerde yemekleri zaten Arap bacılar, aşçılar pişirirdi. Orta halli evlerde ise, kadınlar yemeklerini kendi elleri ile pişirirlerdi. Bunu da kocalarının teravih namazında bulundukları zaman içinde tamamlarlardı. Çünkü, bir an evvel işlerini bitirip, kendi aralarında eğleneceklerdi. Sonra, sahur yemeği öyle pek çeşitli olmazdı. Börek, pilav, yanında erik, kayısı kurusu ya da pestili ile yapılmış hoşaf ve bir sebze, bir de et yemeği. Bunların bazıları da iftar yemeklerinden artmış olurdu. Ramazanlar'da kadınlara tanınan eğlence hakları; tiyatrolara, orta oyunlarına gitmekti. Bazı erkekler, eşlerinin Şehzadebaşı, Direklerarası piyasa gezintilerine çıkmalarına da izin verirlerdi. Ramazan gecelerinde kadınların en tatlı eğlenceleri, kendi aralarında toplanmaları idi. Bir gece Ayşe Hanım'da, ertesi gece Salih Efendi'nin eşi Zehra Hanım'ın evinde toplanırlardı. Erkekler teravihten çıkar çıkmaz; kadınlar fenerlerini yakarak, yanlarına çocuklarını, kaynanalarını, varsa elti ve görümcelerini, hala ve teyzelerini alarak, kalabalık bir kafile halinde Aşye Hanım'ın, ya da Zehra Hanım'ın evinin yolunu tutarlardı. Kadınlar bu toplantılarda, kendi aralarında fıkralar anlatarak gülüşürler, fincan gibi oyunlar oynarlar, keten helvası, kestane pişirirler, kapıdan boza alıp içerlerdi. Kadınların bu gece eğlenceleri de çok zaman sahura kadar devam ederdi. Bu kadar uzun sürdüğü için de bazen sonu hoş bitmezdi. "Yemeğimi sahura kadar yaparım" diye ihmalkar davranan kadınlar, yemeği yetiştiremez, ya da pişirdiklerini mangal üstünde unutan kadınların yemekleri yanar, kocaları da çileden çıkardı. Böylece, o geceki eğlence zehir olurdu. Böyle bir duruma düşen kadınlardan, Ramazan eğlence hakkının alındığı da görülürdü. Eşleri, ancak bayram sabahı ellerini öpmelerine izin verirdi.
ehlidunya
Mon 6 September 2010, 11:30 pm GMT +0200
allah tekrarını yaşamayı nasip etsin inşaallah ...
sumeyye
Sat 21 July 2012, 07:09 am GMT +0200
s.a.. ; Farklı bir tablo ama içindeki güzellikte ayrı..Şimdi ise öyle eğlenceler yerine televizyon ya da internet karşısında geçiriliyor..O sebeple de yalnızlık ve boşluk hissi çoğalıyor..
mevlüdekalınsaz
Thu 26 June 2014, 03:48 pm GMT +0200
Ve aleykumusselam ve rahmetulalhi ve berakatuh;şimdi eski ramazanlar olmayabilir ama bu ramazandan ne anladığımıza bağlı...eskiden daha mı çok eğleniliyordu yani bunun için mi şimdi eskiyi arıyoruz...
e ramazan eğlence ayı değil ki ,böyle bir ayda da eğlenceye dalan yandı..
Ramazan Kuran ayı,nefisleri terbiye etme eyı,açların ahlinden anlama ayı,bol bol sadaka yapma,zikirle meşgul olma ayı..yoksa komşularla ,akrabalarla birleşip zaman öldürücü oyunlar oynama,latifeler yapma ayı değil..... e
ğer Ramazan böyleyse bırakın gitsin,eskide kalsın,üzülmek niye...senimek lazım gelir hatta...
Bu ay başı rahmet,ortası mağfiret ,sonu da cehennem kurtuluştur.(Beyhaki, Şuabu’l-İman, 3/306).
Onun için inşallah eğlenceyi dozunda bırakarak ibadete ,istiğfara yönelelim....tuttuğumuz oruçların bi hakkını verelim inşallah.....
8/A
Thu 26 June 2014, 05:10 pm GMT +0200
Ve aleykümüs selam ve rahmetullahi ve berekatüh(...)
RAMAZAN ayının yaklaşması şükür hepimizin evlerini huzur neşe ve bereketle doldurdu İNŞAALLAH....
Fakat Ramazan ayının en önemli tarafına değinilmemiş konuda MAŞAAKLLAH Ramazan ayının eğlencelerinden ve insanların içinde bu hareketlilikten çok güzel bahsedilmiş...
Fakat bende Mevlüde kardeşimle aynı düşüncedeyim.... Ramazan ayında tutulan oruçlarımızla İNŞAALLAH nefislerimiz terbiye edilicek... RABBİM'in izniyle bu ayda eğlenceden çok ibadet ve RABBİM'e layık kul olmaya bakmalıyız(...)
MEHMET/8/A/ENES
Thu 26 June 2014, 05:19 pm GMT +0200
Esselamu aleyküm ve rahmetullahi ve berekatuh ve mağfiratuhü, Ramazan ' ı nasıl geçireceğimiz, öncesindeki Recep ve Şaban aylarından bellidir.Çünkü kesin aynısı olmasa da geçirdiğimiz aylar hayatımıza bir yön verebilir.Allah Teâlâ cümlemize merhamet eylesin.
reyyan
Thu 26 June 2014, 09:18 pm GMT +0200
Bu yazida bir çok elestirilecek durum var, Ramazanla eglenceyi eşdeğer görmek cok yanlış bir tutum mumkun oldugunca ibadet etmek evladir elbette helal dairede eglence mesrudur fakat bu firsat zamanlarini kacirmama adina meşru olan eglenceden de feragat etmek takva ehli icin daha evladir.
ykpcn
Thu 26 June 2014, 10:02 pm GMT +0200
ALLAH razı olsun paylaşım için.Benim babannem de hep böyle nerede o eski ramazanlar der.Ben eski ramazanları görmedim ama büyüklerimizin dediği gibi inşallah bu ramazan eski ramazanları aratmaz.
8-D fatma zehra
Thu 26 June 2014, 10:04 pm GMT +0200
eski ramazanları hiç bilmiyorum ama anneannem hep anlatır çok güzelmiş
Burcu7
Thu 26 June 2014, 11:20 pm GMT +0200
nerde acaba o eski ramazalar çok güzel ve zevkliymiş çok beğendim.
7/C
Thu 26 June 2014, 11:31 pm GMT +0200
VE ALEYKÜMÜS SELAM VE RAHMETULLAHİ VE BEREKATÜH;
Gerçekten bir yandan eski ramazanlar özlensede bu özellikleriyle
değilde daha çok insanların samimiyetinden dolayı özlenirdi...