- Nefsimizden Ahiret Hususunda İsteyeceklerimiz

Adsense kodları


Nefsimizden Ahiret Hususunda İsteyeceklerimiz

Smf Seo Versiyon , -- Seo entegre sistem.

rray
GizEmLi_yAzaR
Tue 11 December 2007, 04:18 am GMT +0200
AHİRET HUSUSUNDA NEFSİMİZDEN                      İSTEMEMİZ GEREKEN ŞARTLAR
İnsanın bu dünya hayatında ahiret için en büyük sermayesi aklı ve ömrüdür.
Nasıl ki, ticaret yapan ortaklar, yapacakları iş için program yapıyorlar, mallarının hesabını tutuyorlar ve bütün bunları karlarının selameti için yapıyorlarsa, aynı şekilde akılda ahiret yolunda bir tüccardır. Kendisinden yardım beklediği nefsine, sermayesini teslim ettikten sonra, onu kar ve zarar hususunda hesaba çeker, maksadı, nefsi tezkiye etmek ve ahiret yolunda kar sağlamaktır. Zira, kurtuluşu buradadır.
Nitekim Allah-u Zülcelal ayeti kerimede şöyle buyurmuştur;
“O'nu (nefsini) arıtan, şüphesiz felaha (kurtuluşa) ermiştir.”
“Onu alabildiğine örten ise muhakkak ziyana uğramıştır.” (Şems; 9-10)
Nefsin kurtuluşu salih amellerdir. Akıl, bu kazancı elde edebilmek için nefsin yardımına muhtaçdır. Tüccarın yaptığı ticaret sırasında işçisinden ve ortağından yardım beklediği gibi akılda nefsini ıslah etmek için yine nefsinin yardımına muhtaçtır.
Tüccar, ortağı ile kâr etme hususunda mücadele eden bir düşman gibi olmamak için nasıl aralarında bir takım şartlar belirleyip anlaşırlarsa ve sonra ortağını murakabe, muhasebe hatta azarlamak zorunda ise; akılda ilk önce nefis ile bazı şartlar üzerinde anlaşmaya, ona bazı görevler verip bir takım şartlar öne sürmek suretiyle onu kurtuluş yoluna götürmeye, nefsin bu kurtuluş yoluna girebilmesi için ona bir takım kati emirler vermeye, sonrada onu bir an dahi murakabesiz bırakmamaya mecburdur.
Çünkü nefis, yalnız başına bırakılacak olursa, aynı serbest kalan hain ve kaçak bir kölenin, elindekini har vurup, harman savurması gibi, nefsten de göreceği ihanet ve elde bulunan sermayeyi kaybetmekten başka bir şey değildir.
Onun için nefsi daima kontrol ederek, bu şartlara uymasını sağlamak gerekir. Çünkü bilinmelidir ki; bu ticaretin neticesi, Allah-u Zülcelal'in rızası ve cenneti âlâdır. Onun için bu hususta nefis ile inceden inceye hesap görmek, dünya kazancı için hesap görmekten daha önemlidir. Dünya ticareti geçicidir, geçici olan kârın ise kiymeti yoktur.
Allah-u Zülcelal'e ve ahiret gününe iman  eden kimseye nefsi ile muhasebede bulunmak, onu bir an bile ihmal etmemek ve bütün işlerinde onu sıkıştırıp göz altında bulundurmak, üzerine borçtur.
Çünkü insanın ömründen geçen her nefesi, paha biçilmez bir cevherdir. Bu nefeslerin boşa gitmesi veya kötü işlerde kullanılması ise, aklı başında olan hiç kimsenin kabul etmeyeceği büyük bir hüsrandır.
Nitekim gelen rivayetlerde şöyle anlatılmıştır;
Kıyamet günü insanoğlunun önüne her gün ve gece için yirmidört kapalı kutu getirilir. Kutulardan birini açar ve o saatte yapmış olduğu amellerin mükafaatı olarak, içinin nur ile dolduğunu görünce, bu sayede Allah-u Zülcelal’den alacağı mükafatı düşünerek, öyle sevinir ki, eğer bu sevinç, yani bu nur, cehennem halkı arasında paylaştırılsa, cehennemin acısını duymaz olurlar da sanki hiç azap çekmemiş gibi ferahlanırlardı...
Diğer kutuyu açar, karanlık ve pis kokulu olarak karşısına çıkar ki, bu da isyan ile geçirdiği saatidir. Buna da öyle üzülür ki, bu üzüntü, korku ve zulmet, cennet halkı arasında paylaştırılsa, kederlerinden cennetin zevkini kaybederlerdi.
Üçüncü bir kutu daha açılır ki, bu bomboştur. Uyku veya diğer mübah olan şeylerle geçirdiği saatidir. Bu da, imkanı olduğu halde bir kazancı kaybeden tüccarın hasreti gibidir. Belki daha da çok hasret ve üzüntü çeker, bu kadar hasret ve aldanma sana kafidir. denilmiştir.
İşte, insanın ömrü boyunca geçirdiği her saati, kendisine böylece sunulur. Bunun için nefsine şöyle demelidir;
Ey Nefsim! Seni göreyim, hazineni iyi doldur. Sakın zamanını boşa geçirme, yoksa yüksek derecelerden düşer, neticede cennet-i alâya gitsen bile; çok hüzün, sıkıntı ve keder çekersin. Oradaki hasret, dünyada duyulan hasretlere hiç benzemez.
Bir Allah dostu; "Kıyamette en çok keder ve hüzün, zikirsiz ve gafletle geçen boş zamanlar için olacaktır." buyurmuştur.
İnsan, göz, kulak, dil, mide, edeb yeri ve el ile ayakları gibi âzâlarına ayrı ayrı tavsiyelerde bulunmalı ve bu âzâları kendisine emanet etmelidir. Çünkü bu azalar nefsine hizmet eden nefsin mahiyetidirler. Bu ticaret, bu azalarla tamamlanır.

Ey Nefsim!
“Biliyorsun sende bir gün ölecek Allah-u Zülcelal'in huzuruna çıkacak ve senin önünede yaptığın amellerin ve boş geçen zamanların getirilecek. Şimdi iyi düşün ve kararını ver.
Kıyamet günü mükafaat ile mi karşılaşmak istersin yoksa nedamet (pişmanlık) ile mi?
Eğer pişmanlık duymak istemiyorsan bilmiş olki Allah'a kulluk için boş zaman bırakmaman ve daima ibadet ve taat üzerine ömrünü geçirmen gerekiyor.
Bu ömrünü eğer iyi değelendirirsen, sermayesini iyi değerlendirip çok kâr eden tüccar gibi sende ahirete kazançla çıkabilirsin, yok eğer ömrünü kötü ve boş işlerlerde harcar isen, sermayesini yanlış işlerde bitirip zarar eden tüccar gibi sende ahiret günü zararda olursun.”


selsebil
Tue 22 September 2009, 10:22 am GMT +0200
Nefsine güvenip onun eline ömür seryamemizi bırakmamamız gerek
Nefsimize herzaman nasihat etmeliyiz onu başı boş bırakmaya gelmez
Allah c.c. razı olsun ...

sumeyye
Tue 7 June 2011, 01:38 am GMT +0200
Esselamu aleykum ; heran yapamasakta günlük nefis muhasebesi yapmak gerekiyor Bugün Allah için ne yaptın diye sormamiz gerekiyor.Rabbim (c.c.)  kutularimizi nurla doldurmayi nasip eylesin cümlemize.Rabbim razı olsun hocam.

saniyenur
Sun 19 June 2011, 01:25 am GMT +0200
Çünkü nefis, yalnız başına bırakılacak olursa, aynı serbest kalan hain ve kaçak bir kölenin, elindekini har vurup, harman savurması gibi, nefsten de göreceği ihanet ve elde bulunan sermayeyi kaybetmekten başka bir şey değildir.
Onun için nefsi daima kontrol ederek, bu şartlara uymasını sağlamak gerekir. Çünkü bilinmelidir ki; bu ticaretin neticesi, ALLAH-u Zülcelal'in rızası ve cenneti âlâdır. Onun için bu hususta nefis ile inceden inceye hesap görmek, dünya kazancı için hesap görmekten daha önemlidir. Dünya ticareti geçicidir, geçici olan kârın ise kiymeti yoktur.
ALLAH-u Zülcelal'e ve ahiret gününe iman  eden kimseye nefsi ile muhasebede bulunmak, onu bir an bile ihmal etmemek ve bütün işlerinde onu sıkıştırıp göz altında bulundurmak, üzerine borçtur.
Nefsi bir an olsun boş bırakmamak akıl ve vicdan ile denetlemek gerekiyor.Rabbim korusun yoksa lideri şeytan olyor.

Hadice
Sun 19 June 2011, 04:31 am GMT +0200
Esselamu aleykum ; heran yapamasakta günlük nefis muhasebesi yapmak gerekiyor Bugün ALLAH için ne yaptın diye sormamiz gerekiyor.Rabbim (c.c.)  kutularimizi nurla doldurmayi nasip eylesin cümlemize.Rabbim razı olsun hocam.

Ve aleyküm selam kardeşim Amin inşaallah nurla dolduranlardan oluruz...
ALLAH razı olsun hocam

SevD@_GüLü
Sun 19 June 2011, 11:26 am GMT +0200
Allah razı olsun  rahman ahireti kazananlardan eylesin inşAllah ...


mavi derinlik
Sat 3 September 2011, 02:30 am GMT +0200
       Nefsimize ne kadar yüz verirsek bir dediğini iki etmezse o daha da çok ister.. Bir zaman sonra başa çıkamayacağımız hale gelir.. Ve tüm azalarımızla tamamen kendisi için bir yaşama mahkum eder peşinden sürükler bizi.. Nefsin beslendiği kaynaklardan ona gücümüz yetebilir ancak.. Henüz geçirmiş olduğumuz Ramazan-ı Şerif sonrası bir kez daha farekttik ki açlığı hiç sevmeyen nefsin Oruçla bu be nefsin beslendiği kaynakları kurutmakda oldukça etkili bir silahtır.. Öyleyse başka nefsi malup etme yolları da vardır..O nefsin diziginini İlahi Emre bağlayacak imkan vardır.. Rabbimiz bizlere bu imkanları değerlendirip Zatına perde olan bu nefsi yırtmayı nasip eyle cümlemize... Allah Razı Olsun Üstad..

zerdale
Tue 4 June 2013, 11:13 am GMT +0200
nefsten tek gaye ve isteğimiz bu olsun inşallah..ahiret derdiyle dertlenelim inşallah..

mevlüdekalınsaz
Mon 7 July 2014, 06:19 pm GMT +0200
Esselamu aleykum ve rahnetullah..Ya Rabbi nefsinizi bize mussllat etme.biz zayifi,zeliliz,zelil bir kimseyiz..onu mağlup stmek ve bu aavaßi Zaferle sonuclamndirabilmek icin biZe güç ver,iman kuvveti ver...
Payasim icin Mevlam razi gelsin.,

ceren
Thu 20 November 2014, 02:32 am GMT +0200
Aleykümselam.Eğer ahiret saadeti,kabir saadeti istiyorsak nefsimize hakim olmalıyız.Ve nefsimizden hep iyiyi ve imanı istemeliyiz...

Bilal2009
Mon 27 July 2015, 12:50 pm GMT +0200
Ve aleykümüsselam ve rahmetüllah,  Her anımızda dusunmeliyiz ve iyiyi uygulamaliyiz.  Iyi düşünüp de kötüyü uygulamak ne kadar kötüdür.  Rabbim ( celle celaluhu ) bizleri dolu işleriyyapmayı nasib eylesin.

ykpcn
Mon 27 July 2015, 01:03 pm GMT +0200
Ve aleykumusselam ve rahmetullah.İnsan nefsini hiç bir zaman serbest bırakmamalıdır.Onu her zaman kontrol altında tutmaya çalışmalı ve onunla hep yüzleşmelidir.Allah razı olsun paylaşımdan dolayı.

ceren
Mon 27 July 2015, 06:41 pm GMT +0200
Aleykümselma.Rabbim razı olsun paylaşımdan kardeşim.Ahiret hususun da nefsimizden bizi günaha sevk etmemesi, ve ibadet etmenin ona zor gelmemesi.Rabbim sen bizi nefsimizle başbaşa bırakma.Nefsini Allah yolunda,iman yolunda besleyen,yöneten ve Rabbimin rızasını kazanan kullardan olalım inşallah..

Kevšer
Thu 13 August 2015, 12:48 pm GMT +0200
  Nefsimizin oyununa gelmemek için bir çok ayetler hadisler vardır.Rabbimizin Rızasını  her kişi Umar fakat kimi kişinin dilinde kimi kişininde hem dilinde hemde kalbindedir.bir söz vardır''iyiye yönelemiyor isen bari kötülük yapma''Rabbim hepimizide af eylesin inşaAllah. Amin