- Namaz

Adsense kodları


Namaz

Smf Seo Versiyon , -- Seo entegre sistem.

rray
sidretül münteha
Fri 18 March 2011, 06:07 pm GMT +0200
B- NAMAZ
 

1- Mikrofonla Ezan Okumak





Soru: Mikrofonla ezan okunmaz. Müezzinlik de olmaz deniyor. Böyle diyenler ezan, kamet, vaaz ve Kur'ân okumada mikrofon kullanmıyorlar. Bunun ne gibi bir mahzuru olabilir? Bu, ibadeti aletle yapmak mıdır? Zararı yararın­dan fazla mıdır?

Cevap: Mikrofon konusunda titizlik gösterenler ve mikrofon kullanmayanlar bunu elbette bid'atlara düşeriz korkusu ile yapı­yorlar. Böyle bîr endişe takdir edilir. Çünkü müslümanlar için en kötü şey bid'atlere düşmektir. Ancak bid'atten kaçarken de bid'ate düşüldüğü olabilir. Onun için bid'atın iyi tarif edilmesi ge­rekir. Rasulüllah Efendimiz (sav):

"Kim bu işimizde onda ol­mayan bir şey ihdas ederse o reddolunur" demiştir.

"Bu işi­miz" diye buyurdukları, O'nun getirdiği ve öğrettiği dindir. De­mek ki, bid'at dine dinden olarak yapılan ilâve ya da çıkarmalar­dır. Meselâ mikrofon ezanın sünneti, müstehabı ya da adabı gö­rülerek kullanılıyorsa, yani o olmayınca sünnet terkedilmiş görü­lüyorsa bu bid'at olmuş olur. Ezanın sünnet olan şekli bellidir, gayesi bir ilândır. Kelime anlamı da zaten duyurma demektir.

Öyleyse, sünnet olan şekli tam yapıldıktan sonra duyurma ne ka­dar tam olursa gayesi de o kadar tam gerçekleşmiş olur. Minare­de aynı gaye ile yapılmıştır. Bu gayeyi Rasulüllah Efendimiz de kendi zamanındaki tekniklerle gerçekleştirmiştir. Bir başka deyiş­le Efendimiz'de kendi zamanındaki mikrofonu kullanmıştır. "Mikrofon" (mikros ve phone) kelimelerinden oluşur, manası "küçük ses"i uzağa ulaştırma, yani duyurucu demektir. "Hoparlör"de (haut+parleur) "yüksek konuşucu" yani sesi büyültücü demektir. Rasulüllah Efendimiz (sav)'in "mükebbire" kullandığı vakidir. İşte bu, o zamanki mikrofon tekniğidir. Mânâsı da "büyültücü" böyle­ce sesi uzaklara ulaştırıcı demektir. Görüldüğü gibi farklılık tek­niktedir, "bu işimizin" yani dinin aslında değildir. Öyleyse bunun bid'atle alakası yoktur. Araba, uçak vb. vasıtalar da aynıdır. Me­selâ hac ibadeti bellidir. Onda eksiltme ya da ekleme bid'at olur, ama oraya ulaşma, yaya olabileceği gibi uçakla da olabilir. Uçak, araba vb. insanı çabuk ulaştıran, mikrofon da sesi ulaştıran bir vasıtadır. Bu bakımdan aralarında bir fark yoktur. Gaye ile vasıta­ları birbirine karıştırmamak ve gayeyi olabildiğince tam elde et­mek gerekir. İşte biz bu yüzden bid'atın güzelinin olamayacağını da söylüyoruz. "Her bid'at dalâlettir."

Ancak mikrofonu normal sesi duyamayana ulaştırmaktan baş­ka bir gaye için, mesela sesini güzel göstermek ve dikkat çekmek için kullanmak da -özellikle mescidlerde- edebe muğayîr ve çir­kin bir davranış olur. Camilerde lüzumsuz sesler çıkarmak ve ge­reği yokken yüksek sesle okumak ve konuşmak mekruhtur. Sa­habe, bastonlarının ucunu dahi mescidde yavaşça yere koyarlarmış. Gerek yokken mikrofonsuz müezzinlik ya da imamlığın ek­sik olacağını sanmak ve çok küçük mescidlerde üç-beş kişilik ce­maatle dahi mikrofon kullanmak, yani onda ibadeti tamamlayıcı bir özellik görmek bid'at olur. Huzuru kaçırır, maneviyatı bozar. Bazan ihlâs ve samimiyetle sade olunmanın tesirini bilemeyen za­vallı imam ve müezzinler şamata, tegannî ve makamlarla cemaatı cezbedecek ve celbedeceklerini sanırlar. İşte bu iyi niyetli bîr ha­tadır. [216]



[216] Doç. Dr. Faruk Beşer, Fetvalarla Çağdaş Hayat, Nün Yayıncılık, İstanbul 1997: 93-95.


ceren
Sun 21 October 2018, 11:23 am GMT +0200
Esselamu aleyküm. Rabbım bizleri hakkıyla ve vaktinde namaz kılan ve rahmete feyze erişen kullardan eylesin insallah...

Bilal2009
Sun 21 October 2018, 01:13 pm GMT +0200
Ve aleykümüsselam Rabbim bizleri namazı dosdoğru kilanlardan eylesin Rabbim paylaşım için razı olsun