- Namaz Vakitleri

Adsense kodları


Namaz Vakitleri

Smf Seo Versiyon , -- Seo entegre sistem.

rray
sumeyye
Thu 20 October 2011, 01:08 pm GMT +0200
Namaz Vakitleri



249. Zeyd b. Harise bildiriyor: Bir zat Allah Resûlü'ne (s.a.v.) sabah namazının vaktini sordu. O da:Bu gün ve yarın benimle birlikte namaz kıl!" buyurdu. Cuhfe'deki Nemire [207] alanına gelince sabah namazını fecir doğduğu anda kıldı. Zû Tuvâ'ya geldiğinde sabah namazını o kadar geciktirdi ki, insanlar "Yoksa Hz. Peygamber'in (sallallahu aleyhi vesellem) ruhu mu kabzolundu? Biz kıîsak mı acaba?" demeye başladılar. Derken Allah Resulü (sallallahu aleyhi vesellem) çıktı ve Güneş doğmak Üzere iken namazı kıldı. Sonra insanlara dönerek: ''Siz ne dediniz?" diye sordu. Onlar da "Biz kılsak mı acaba? dedik" deyince "Eğer bunu yapsaydınız, azaba duçar olurdunuz" buyurdu. Sonra soru soran zatı çağırdı ve: "Sabah namazı bu iki vakit arasında kılınır" buyurdu. {Ebû Ya'lâ)
250. el-Hâris b. Amr el-Hüzelî'den nakledildiğine göre Ömer b. el-Hattâb, Ebû Musa'ya şöyle yazdı: "Namaz hakkında sana yazdım. Din işlerinde uyulmaya en layık olanı Müslümanların öteden beri yasaya geldikleri şeylerdir. Ben Allah Resûlü'nü (sallallahualeyhi vesellem) namaz kılarken gördüm. Bundan aklımda tutabildiğimi tuttum. Unuttuğumu unuttum. Sen öğle namazını hecîre anında (Güneşin kızgın olduğu gün ortasında), ikindiyi güneş henüz canlı iken, akşamı oruçlunun iftarını açtığı vakitte, yatsıyı insanların yatmasından endişe etmediğin bir vakitte ve sabah namazını da alaca karanlıkta kılıver. Sabah namazında kıraati uzun oku." (İshâk) [208]
251. Ebû'l-Muhâcir [209] demiştir ki: Ömer b. elHattâb. Ebû Mûsâ el-Eş'arî'ye bir mektup yazarak şöyle dedi: "Öğleyi Güneş doğudan batı yönüne kaydığı vakitte, ikindi Güneşin henüz canlı, parlak ve berrak olduğu bir vakitte, akşamı Güneş kaybolduğu -veya Güneş battığı- zaman kıl. Yatsıyı ise şafak kaybolduğu vakit birinci gecenin yarısına kadar olan vakitte kıl. Zira bu sünnettir.[210] Sabah namazını da karanlıkta veya alaca karanlıkta kıl. Kıraati uzun tut." (el-Hâris)
252 Ebû Mes'ûd el-Ensârî bildiriyor: Cebrail, Hz. Peygamberin (s.a.v.) yanima geldi ve: "Kalk, namaz kıl!" buyurdu. Vakit, güneşin doğu yönünden batı yönüne döndüğü vakitti. Resûlullah (sallallahu aleyhi vesellem) kalkıp öğle namazını dört rekat olarak kıldı.... (Hadis uzun bir metinle devam ediyor)   {İshâk} [211]
253. Abdullah b. Ebî Bekr b. Muhammed b. Amr b. Hazm, babasından, o da dedesinden (Amr b. Hazm'dan) bildiriyor: Cebrail gelerek Hz. Peygamber'e {sallallahu aleyhivesellem) namaz kıldırdı. Hz. Peygamber de insanlara Güneş doğu yönünden batı yönüne yöneldiği vakit namaz kıldırdı. Sonra ikindi namazını her şeyin gölgesi bir katı olunca kıldırdı. Sonra akşam namazını Güneş battığı zaman kıldırdı. Ondan sonra da yatsı namazını kıldırdı. (Şafağın kaybolmasını kastediyor gibi). Sonra sabah namazını tan yeri ağardıktan sonra alaca karanlıkta kıldırdı. Cebrail ertesi gün yine geldi ve Hz. Peygamber'e öğleyi kıldırdı. Resûlullah da (sallallahu aleyhi vesellem) insanlara Öğleyi her şeyin gölgesinin kendisi kadar olduğu vakitte kıldırdı. Sonra ikindiyi her şeyin gölgesinin iki katı olduğu vakitte kıldırdı. Sonra akşam namazını Güneş battığı zaman aynı vakitte kıldırdı. Sonra yatsı namazını gecenin bir bölümü geçtikten sonra kıldırdı. Sonra sabah namazım etraf iyice aydınlanınca kıldırdı. (Ishâk) [212]
Bunun   isnadı   kasen   olmakla   birlikte   Muhammed   b.   Amr   b.   Hazm,   Hz. Peygamber'den küçük olması hasebiyle hadis işitmemiştir. Dedesi zamiri ile  Ebû Bekir kasdediliyorsa bu  durumda da  Ebû  Bekr'in Amr'dan hadis dinlediği  tam kesinlik kazanmamıştır.
254 Matîr demiştir ki: Enes b. Mâlik'e: "Bana Allah Resûlü'nün (s.a.v.) her zaman kıldığı namaz şeklini anlat. Zira bana onun bazen { namazı) geciktirdiği, bazen erkene aldığı haberi ulaştı. Fakat ben, onun her zamanki namazını görür gibiyim" dedim. Şöyle anlattı: "Öğleyi Güneş doğu vönünden batı yönüne yöneldiği vakitte kılardı. Mevsim yaz ise havanın serinlemesini beklerdi. İkindiyi Güneşin parlak ve berrak olduğu bir vakitte kılardı- Akşamı Güneş yuvarlağı kaybolunca kılardı. Namazdan çıkınca henüz yıldızların parıltısı görülmemiş olurdu. Son yatsıyı ise geciktirirdi. Öyle ki insanların uyumasından endişe edince: "Bilâl! Kalk, ezan oku!" buyururdu. Hatta şöyle buyurduğunu işittim: "Ümmetimin uyuyacağından endişe etmeseydim, bunu gecenin üçte birine kadar veya yarısına kadar geciktirmeyi yeğlerdim." Sabah namazından ayrılırken ise yıldızların parıltısını hala görebilirdik. (Ebû Ya'lâ) [213]
255. İbn Mes'ûd demiştir ki: Namaz konusunda Resûlullah'ı (s.a.v.): "Namazı boş saatinizde erkene almayın, iş dolayısıyla da ertelemeyin" buyururken işittim. (İshâk) [214] Bakiyye b. el-Velîd sebebiyle isnadı zayıfta.
256. Câbir bildiriyor: Allah Resûlü'ne (sallallahu aleyhi vesellem) aşırı sıcaklardan akındık. Ama yakınmamızı (şikayetimizi) kabul etmedi ve:  Lâ havle velâ kuvvete illâ billah (Güç ve kuvvet ancak Allah 'indir) sözüyl
yardım dileyin. Zira bu söz, en hafifi, gam/keder olan 99 çeşit zararı kaldırır" buyurdu. (İbn EbîÖmer) [215]
257. Râfi' b. Hadîc'in naklettiğine göre Resûlullah (sallallahu aleyhi vesellem): "Ey Bilâl! Sabah namazı için, insanlar oklarının düştüğü yeri görecek kadar etrafın aydınlanmasını bekle!" buyurmuştur. (Ebû Bekir b. Ebî Şeybe) [216]
258. Sahabeden bir zatın [217] naklettiğine göre Peygamber (salMlahu aleyhi vesellem): "Sabah namazında etrafın aydınlanmasını bekleyiniz. Zira sabah namazında ne kadar etrafın aydınlanmasını beklerseniz, o kadar sevabı büyük olur buyurmuştur. (İbn Ebî Ömer)
259. Ka'b b. Mâlik'in naklettiğine göre Resûlullah (sallallahu aleyhi vesellem) namazını kıldıktan sonra insanlar ailelerinin yanma döndüklerinde VsaiTi namazını kıldıktan sonra insanlar ailelerinin yanına döndüklerind hâlâ attıkları okların düştüğü yerleri görebiliyorlardı. {Ebû Bekir b. Ebî Şeybe) [218]
260.  Câbir  der  ki:   Resûlullah  (sallaUahu aleyhi vesellem)   Güneş  batınımda (Mekke'den   yola   çıktı.   Mekke'den   dokuz   mil   uzakta   bulunan   Şerife varıncaya kadar namazı kılmadı. (Ebû Bekir b. Ebî Şeybe). Bu, akşam namazının vaktinin uzatılabileceğine delildir.
261. Kayle binti Mahram e şöyle nakletmiştir: Resûlullah (sallallahu aleyhi vesellem) bize sabah namazını kıldırdığı vakit şafak (henüz) atmış olurdu. Gökte yıldızlar hâlâ birbirine yakın dururlardı. Gecenin karanlığından Neredeyse birbirimizi tanıyamazdık. Adamlar neredeyse birbirlerini tanıyamazlardı.   (Ebû Dâvud et-Tayâlisî) [219]
262. îbn Abbâs:  "Bir namaz vakti girmeden diğerinin vakti çıkmaz" demiştir. (Müsedded) [220]
263. Amr b. Dînâr demiştir ki: Biz İbnü'z-Zübeyr ile beraber (Mekke'de) sabah namazını kılar, sonra (Ciyad'a) varıp işimizi görür, dönerdik. İbnü'z-Zübeyr de derdi ki: "Biz Hz. Ömer ile beraber (sabah) namazı(nı) alaca karanlıkta kılardık. Sonra ayrıldığımızda hiçbirimiz (karanlıktan) arkadaşını ya da başkasını tanıyamazdı." (Müsedded} [221]
264. Urve bildiriyor: el-Muğîre b. Şu'be, kendisine ikindi namazının vaktini hatırlatan Ensarlı [222] zata şöyle demiştir: "Evet. Siz de şahit olun ki, bizler Resûlullah (saMahu aleyhi veselkm) ile beraber ikindi namazını kılarken güneş hâlâ parlak ve berrak idi. Sonra Medine'den iki mil uzaktaki Amr b. Avf oğullarına giderdik de Güneş hâlâ batmamış olurdu. (el-Hâris)  [223]
265. Berâ der ki: Hz. Peygamber'e (s.a.v.) bir adam gelerek namaz vakitlerini sordu. Resûlullah da (namazları) erken ve geç vakitlerinde kıldı [224] Sonra: "Namaz vakti, bu iki vakit arasıdır" buyurdu.  (Ebû Ya'lâ)
266. Abdullah   b.   Ömer'in  naklettiğine  göre  Resûlullah   (sallallahu aleyhi : "Gölge bir buçuk arşın olunca, iki arşın oluncaya kadar öğle namazını kılınız" buyurmuştur. (Ebû Ya'lâ)
267. Ebû Miclez şöyle nakletmiştir: Bir zât Resûlullah'a (sallallahu aleyhi vesellem) gelerek namaz vakitlerini sordu. Bunun üzerine Allah Resulü (sallallahu aleyhi vesellem) sabah namazını alaca karanlıkta kıldı. Sonra ikindi namazını gündüz kıldı. Ertesi gün sabah namazında (kendisi) beklendi. Öyle ki: Acaba O'nu engelleyen nedir?" dendi. Sonra gelip namazı kıldı. Sonra ikindi namazında beklendi (yani kılınma vakti geciktirildi). Öyle ki: "Acaba O'nu engelleyen nedir?" dendi. Sonra gelip namazı kıldı. Sonra: "Soruyu soran zat nerede?" diye sordu. "Benim, işte buradayım" dedi. Ona: "Dün bize katıldı mı?" diye sordu. Adam: "Evet" dedi. "Bugün bize katıldın mı?" diye sordu. Yine: "Evet" dedi. Bunun üzerine: "Bu vakitlerden hangisini istersen, a (senin için) vakittir. İki vakit arası da vakittir" buyurdu. (el-Hâris} [225]
268. Ebû Bekir es-Sıddîk der ki: Resûlullah (sallallahu aleyhi vesellem), sabah namazını etraf iyice aydinlanincaya kadar geciktirirdi. (el-Hâris)
269. Bilâl'ın naklettiğine göre Hz. Peygamber (sallallahu aleyhi vesellem): "Sabah namazını etraf aydınlanınca kılınız. Zira bunun sevabı daha büyüktür" buyurmuştur. (Ebû Ya'lâ) [226]



[207] Nemire, Kudeyd'de bir yerdir. Kudeyd de Mekke ile Medine arasında büyük bir köydür.   Hadis,   Abdürrezzak'ın   Musannef'inin   benim   tahkik   ettiğim   nüshasında,  (talik yazarı) numaralamasma göre 2151 numarada yer almıştır.
[208] Beyhakî bunu Dahhâk b. Mahled tarikiyle İbn Ebî Zi'b'den nakletmiştir. (I, 456). Beyhakî'nin Mâlik yoluyla (I, 370) naklettiği rivayet yanında Mücahid'den naklettiği rivayet (I, 376) ve bir de bu kitapta bu rivayeti takip eden Muhacir rivayeti, yukarıdaki rivayeti "kılıver" şeklinde emir kipiyle nakletmemin doğru olduğunu göstermektedir.
[209] el-Hâris b. Ebî Usâme'nin Müsneâ'i ile İbn Ebî Şeybe'nin Musannef inde böyle geçmektedir. Asıllarda ise hata sonucu "Ebu'l-Muhâcir" denilmiştir. Adı geçen Muhacir'i İbn Ebî Hatim (eserinde) zikretmiştir. Sonra aynı eseri Şerhu Menni't-âsnr'da gürdüm. Onun senedinde de Muhacir vardı.
[210] Asıl nüshalar vo Bûsîrî'nin eserinde bu şekildedir. el-Hâris'in Müsned'inde ise ifadesi (Nasıl arzu edersen)" şeklinde yer almıştır. Bana göre de doğrusu böyledü'-Ama ifade  (Hangisini istersen)" şeklinde olmalıdır içinde yatsıyı gecenin dilediğin vaktinde kıl" ifadesinin yer aldığı Nâfi b. rivayeti de bizim tercihimizin doğru olduğunu göstermektedir. (Bkz. İbn Ebî 19). Sonra Şerhu Meâni'l-âsâr'da bu haberin aynısını buldum: "Gece yarısına §ın vakitte kıl!" Böylece ortaya çıktı ki, asıl nüshalardaki ifade muharreftir.
[211] 'Sne    de §öyle geçmiştir: "Aslı, vakitlerin açıklaması hariç, Beşîr b. Ebî Mesûd'un yer almıştır." Ebû Davûd yine aynı zatın rivayeti olarak 'm aÇlkiamasınm da yer aldığı bir metinle nakletmiştir. Buradaki senet  bir şahittir. Onu burada bu faydasını dikkate alarak naklettim.'Hz. Ebu Bekir b' Muhammed b. Amr b. Hazm, Ebû Mes'ud'dan hadis bu hadisi '   Ona ulaşan bir haberdir." Bûsîrî de demiştir ki: "Ebû Mes'ud'un Müslim, Ebû Dâvûd, Nesâî ve İbn Mâce nakletmişlerdir.
[212] Abdürrezzak'm MusanHe/inde 2026 numarada geçen hadisin ifadesi şöyledir: "Sonra sabah namazını ortalık iyice aydınlandıktan sonra kıldırdı. Sonra Nanaz vakti bu iki vakit nrasmdadtr> buyurdu." Bûsîrî de "Bunu İshak hasen bir senetle rivayet etmiştir" demiştir.
[213] Heysemî bunu zikretmemiştir. BÛsîrî nakletmiş ve hakkında yorum yapmamıştır. Senedinde yer alan Mûsâ b. Matîr ve babası zayıftırlar. Bundan da öte Musa metruktür.
[214] BÛsîrî'nin eserinde böyle geçmektedir. BÛsîrî rivayetin mürsel olduğunu ve senedinde İshak b. Sa'lebe'nin bulunduğunu belirtmiştir.
[215] Taberânî  rivayet etmiştir. Senedinde (aynı şekiide İbn Ebî Ömer'in senedindeki) Belhat b. Abbâd geçmektedir. Bu zatı Ukaylî zayıf görürken, İbn Hibbân güvenilir kabul etmiştir. Bkz. Heysemî, I, 306.
[216] Taberânî     nakletmiştir.   Bkz.   Zevâid,   I,   316.   Bûsîrî'nin bildirdiğine göre aynı ifadelerle hadisi Tayâlisî de rivayet etmiştir.
[217] Şerhu Meâni'l-âsâr'da ise "Allah Resûlü'nün ashabından, Ensar'dan olan kavminden bir takım kimselerden şöyle dedikleri nakledilmiştir..." şeklinde geçmiştir. Bana göre doğrusu budur. Aynı hadisi Bezzâr da Âsim b. Ömer b, Katâde'den, o da babasından, o da dedesinden merfû olarak nakletmiştir. Bkz. Bûsîrî.
[218] Taberânî,  rivayet etmiştir. Bkz. Zevâid, 1, 311. Bûsîrî demiştir ki: "Senedinde Muhammed b. Ebî Leylâ vardır."
[219] Tahâvî hadisi (I, 105) Ya'kÛb b. İshâk el-Hadramî yoluyla Tayâlisî'nm hocasından iletmiştir. Müstensihler tarafından tahrif edilmiş metni, Tayâlisî ve Tahavı nın rivayetlerinden tashih ettik.
[220] İbn Ebİ Şeybe, Kesîr'den, o da İbn Abbas'dan "Bir namaz (in vakti), müezzin diğer namaz için ezan okuyuncaya kadar kaçmaz" ifadeleriyle rivayet etmiştir. (I, 332). Yine leVs an Tavus yoluyla İbn Abbas'dan "İki namaz arası vakittir" dediği nakledilmiştir.
[221] İbn Ebî Şeybe'nin naklettiğine göre Amr b. Dînâr, İbnü'z-Zübeyr ile birlikte namaz kılınış. İbnü'z-Zübeyr sabah namazını alaca karanlıkta kılarmış. Demiş ki: "Namazdan ayrıldığında (karanlıktan) bizden kimse birbirini tanıyamazdı." Fakat rivayetin senedi karıştırılmıştır.
[222] Asıl nüshalarda bu şekildedir. Fakat el-Hâris'in Müsned'inden bunu söyleyenin Ensarlı zat olduğu anlaşılmaktadır. (II, 291, yazma).
[223] İbn Ebî Şeybe Musannef inde (I, 337) rivayet etmiştir. Bu, Mücerrede'de geçen ve Busîrî'nin metnidir. Müsnede'nin metni ise şöyledir: "Allah Resulü ile (s.a.v.) birlikte ikindi namazını kıldığımızda güneş hâlâ yüksekte olurdu. el-Hâris'in Müsned'indeki metin  de Mücerrede 'deki gibidir.  Müsnede'de  eksiklik  vardır.  Bûsîrî-"Bunu el-Hârie, Davûd b. el-Muhabber'den nakletmiştir" demiştir.
[224] Zevâid'de ifade "Bilâl'e emretti, o da (ezanı) erken ve geç vaktinde okudu" şeklindeer almıştır.
[225] Müsnede'de bu şekilde geçmektedir. Bu hadis el-Hâris'in Miisned'inin elimdeki nüshasında geçmemektedir. Zira onda biraz eksiklik vardır. Bûsîrî: "Bunu el-Hâris, içinde Seken b. Nâfi el-Bâbilî'nin yer aldığı bir senetle rivayet etmiştir" demiştir.
[226] Bunu Bezzâr da nakletmiştir.  İfadesi   yerine   şeklindedir. Bezzâr Eyyûb'un, yani İbn Seyyâr'ın zayıf olduğunu söylemiştir. Ben derim ki: Bu zatın ismi Müsnede'de hata sonucu "İbn Sinan" şeklinde geçmiştir. Hadisi Tahâvî de nakletmiştir. (1,106).

ceren
Sun 8 April 2018, 02:30 pm GMT +0200
Esselamu aleykum. Rabbim bizleri hakkiyla ve vaktinde namazını kılan ve feyzine erişen kullardan olalim inşallah. ..

Sevgi.
Sun 8 April 2018, 11:43 pm GMT +0200
Aleykümüsselam her namazı vaktinde kılmak hoş olur vakitlere dikkat edelim inşaAllah

Bilal2009
Sat 14 April 2018, 12:30 pm GMT +0200
Ve aleykümüsselam Rabbim bizleri namazı dosdoğru kilanlardan eylesin Rabbim paylaşım için razı olsun