hafiza aise
Mon 20 December 2010, 03:37 pm GMT +0200
A- Müstakil Mutlak Müctehid
Bu ictihadın en ekmeli ve en üstünüdür. Müstakil mutlak müctehid, usûl ve furu'da hiçbir müctehidi taklit etmeksizin kendisinin koyduğu prensip ve kaideler çerçevesinde ictihad eden fakihtir.
Başka bir tarifle; fıkıh usûlü, belağat, nahiv, sarf ve Arapça ilimlerinde orta dereceli olan, kitab ve sünnetteki ahkâmın delillerini bilen fakihtir. Ayrıca ictihadın müctehidden hasıl olabilmesi için, hakkında icmanın hasıl olduğu konular, nâsih, mensuh, nüzul sebepleri, mütevatir hadîslerin şartlan, sahih, hasen ve zayıf olan âhad hadîsler ile ravîlerin bibliyografyalarını ve genel durumlarını bilmesi itibara alınmalıdır. Fakat zamanımızda bu konulan bilmek için, konuyla ilgili uzman imamlara müracaat etmek yeterlidir.
Alimler, müctehidin, kelam ilmi, fıkhın fer'î meseleleri, matematik ve benzeri ilimleri bilmesini şart koşmakta ihtilaf etmişlerdir. Fakat en doğrusu bunları bilmenin müctehid için şart olmamasıdır ve ileride müctehidde bulunması gereken şartlar babında bu konuyu geniş bir şekilde ele alırız. [81]
[81] Şeyh Senusi, Nassın Uygulanışı, İnsan Yayınları, İstanbul, 1995: 78.
Bu ictihadın en ekmeli ve en üstünüdür. Müstakil mutlak müctehid, usûl ve furu'da hiçbir müctehidi taklit etmeksizin kendisinin koyduğu prensip ve kaideler çerçevesinde ictihad eden fakihtir.
Başka bir tarifle; fıkıh usûlü, belağat, nahiv, sarf ve Arapça ilimlerinde orta dereceli olan, kitab ve sünnetteki ahkâmın delillerini bilen fakihtir. Ayrıca ictihadın müctehidden hasıl olabilmesi için, hakkında icmanın hasıl olduğu konular, nâsih, mensuh, nüzul sebepleri, mütevatir hadîslerin şartlan, sahih, hasen ve zayıf olan âhad hadîsler ile ravîlerin bibliyografyalarını ve genel durumlarını bilmesi itibara alınmalıdır. Fakat zamanımızda bu konulan bilmek için, konuyla ilgili uzman imamlara müracaat etmek yeterlidir.
Alimler, müctehidin, kelam ilmi, fıkhın fer'î meseleleri, matematik ve benzeri ilimleri bilmesini şart koşmakta ihtilaf etmişlerdir. Fakat en doğrusu bunları bilmenin müctehid için şart olmamasıdır ve ileride müctehidde bulunması gereken şartlar babında bu konuyu geniş bir şekilde ele alırız. [81]
[81] Şeyh Senusi, Nassın Uygulanışı, İnsan Yayınları, İstanbul, 1995: 78.