- Merverruzi

Adsense kodları


Merverruzi

Smf Seo Versiyon , -- Seo entegre sistem.

Array
reyyan
Thu 12 July 2012, 05:56 pm GMT +0200
MERVERRÛZÎ, EBU ALİ
 (ö. 462/1069)

Şafiî müctehidi ve kadı.



Ebû Alî el-Hüseyn b. Muhammed b. Ahmed el-Merverrûzî. Şafiî ulemâsı arasındaki şöhretine rağmen hayatı hakkındaki bilgiler sınırlıdır. Nisbesinden, Horasan bölgesinde Murgâb nehrinin yukarı kısmında küçük bir şehir olan Merverrûzlu olduğu anlaşılmaktadır. Bu şehir kısaca Merrûz şeklinde telaffuz edildiğinden nisbesi Merrûzî olarak da kaydedilmektedir. Kadılık yapmasından dolayı daha çok Kadı Hüseyin diye tanınmıştır. Çağdaşı Ebû Âsim el-Abbâdî (ö. 458/1066), Şafiî ulemâsının biyografisine dair eserinde kendisinden birkaç kelimeyle söz ederek onun "ilmin süsü" ve derin kavrayış sahibi olduğunu belirtir. Kendisine en yakın müelliflerden Şafiî fakihi ve tarihçi Abdülgâfir el-Fârisî (ö. 529/1135) Merverrûzî'yi "Horasan fakihi" diye niteleyerek Nîşâbur'da hadis tahsil ettiğini, çağının onunla tanındığını; künyesini Ebû Muhammed olarak kaydeden Sem'ânî ise devrinin imamı olduğunu, kendisinden dolayı Merverrûz'un ulemâ yatağı ve fukaha uğrağı haline geldiğini kaydeder. Sonraki kaynaklarda zikredildiğine göre Abdullah b. Ahmed el-Kaffâl el-Mervezî'den fıkıh okudu ve önde gelen talebeleri arasında yer aldı. Ebû Nuaym Abdülmelik b. Hasan el-İsferâyînî, Ebû Bişr Ahmed b. Muhammed el-Herevî ve başkalarından hadis rivayet etti. Başta fıkıh olmak üzere dinî ilimlerde uzmanlaştı, bölgede adını duyurdu. Kaynaklarda muhakkik ve müdekkik bir âlim olduğu, "Habrü'l-ümme" (ümmetin büyük âlimi) lakabıyla anıldığı kaydedilir. Yetiştirdiği talebeler arasında İmâmü'l-Haremeyn el-Cüveynî, Abdurrahman b. Me'mûn el-Mütevellî, Ferrâ el-Begavî, Hasan b. Abdullah en-Nîhî, Ebü'l-Fazl Abdülkerîm b. Yûnus el-Ezcâhî, Sa'd b. Abdurrahman el-Esterâbâdî, Abdürrezzâk b. Hassan el-Menîî, Ebü'l-Ferec Abdurrahman b. Ahmed es-Serahsî gibi âlimler bulunmaktadır. Merverrûzî 23 Muharrem 462 (11 Kasım 1069) tarihinde Merverrûz'da vefat etti.


Merverrûzî, mezhep imamının usul ve kaidelerine bağlı kalarak ictihad yapan "ashâbü'l-vücûh" müctehidlerden sayılmakta, et-Ta’lîka'sında da görüldüğü üzere kendisinden mezhebin diğer önde gelen âlimlerinin görüşlerine aykırı : ichadlar nakledilmektedir (bazı görüşleri için bk. Sübkî, IV, 359-365). Nevevi’nin kaydettiğine göre müteahhir Horasan ulemâsının eserleriyle (Mütevellî'nin et-Tetimme ve et-Tehzîb'i, Cüveynî'nin Nihayetü'l-matlab'ı gibi) Gazzâlî'nin kitaplarında "kadı" kelimesi mutlak olarak kullanıldığında Ebû Ali el-Merverrûzî, Irak Şafiî ulemâsının kitaplarında ise Ebû - Hamid Ahmed b. Bişr el-Merverrûzî kastedilir. Buna karşılık İbnü's-Salâh eş-Şehrezûrî Ebû İshak eş-Şîrâzî ve Iraklı âlimlerin fıkıhla ilgili hususlarda mutlak olarak kadı kelimesiyle Ebü't-Tayyib et-Taberi’yi, İmâmü'l-Haremeyn el-Cüveynî ve Horasanlı âlimlerin ise Ebû Ali el-Merveruzî'yi kastettiklerini belirtir.


Eserleri.


1-et-Ta’lîka (et-Ta'lıku kebîr). Mezhepler arası mukayeseli bir fıkıh kitabı olup İmam Şafiî'nin öğrencisi Müzenî'nin el-Muhtasar'ının geniş bir şerhidir. Müellif, eserinin ilmin önemi, Safi ve önde gelen talebeleri, taklid ve icma konularını kapsayan girişinde ilimde derinleşen üç kişinin bulunduğunu söyler: Mâlik'in ahbârda güçlü, re'y ve istinbatta zayıf, Ebû Hanîfe'nin re'y ve istinbatta güçlü, ahbârda zayıf, Şafiî'nin ise her iki alanda da güçlü olduğunu ve bu sebeple onun mezhebini seçtiğini belirtir. Merverrûzî, İmam Şafiî ve öğrencileriyle daha sonraki Şafiî ulemâsı yanında Ebû Hanîfe ve talebeleri Mâlik, Ahmed b. Hanbel,Evzâî, İbn Şihâb ez-Zührî, Dâvûd ez-Zâhiri, Ebû Sevr, Hasan-ı Basrî, İshak b. Râhuye ve diğer birçok âlimin görüş ve delilerine yer vermiş, eleştirilerde bulunarak kendi kanaatini belirtmiştir. Kitap, özellikle İmam Şafiî ve öğrencilerinden nakledilen görüş ve rivayetlerin değerlendirilmesi bakımından önem taşır. Nevevî : bu eserin çok faydalı ve ayrıntılı bilgiler ihtiva ettiğini, fakat nüshaları arasında farklılıklar bulunduğunu belirtirken İsnevi, Merverrûzî'nin birbirinden farklı iki Talîk'i olduğunu söyler ve bunun onu yazan öğrencilerin ihtilâflarından kaynaklandığına işaret eder. İbn Hallikân'dan naklen müellifin, öğrencisi Ebü'l-Sehl b. Ahmed el-Ergiyânî için söylediği, “Hiç kimse onun gibi benim tarîkime (mezhep imamının görüşünü tesbitte yol yöntem) ta'likte bulunamadı; bana ait iki Talîk vardır" sözünü buna delil gösterir (Tabakât, I, 408; İbn Hallikân, 11, 434; burada sondaki ifade yoktur). Topkapı Sarayı Müzesi Kütüphanesi'nde kayıtlı bulunan (III. Ahmed, nr. 718) ve taharetle kısmen namaz bahislerini kapsayan I. cilde ait tek nüsha Ali Muhammed Muavvaz ve Âdil Ahmed Abdülmevcûd tarafından neşredilmiştir (I-II, Mekke, ts. (1416/1995).


2. el-Fetâvâ. Fukaha arasında meşhur olup bir nüshası Bibliotheque Nationale'de kayıtlıdır. (nr. 983).


3. Şerhu Füru’i İbni'l-Haddâd. İbnü'l-Haddâd el-Kinânî'nin eserine yazdığı şerhtir.


4. Tarikatü’l-hilâf. Dârü'l-kütübi'l-Mısriyye'de yazma bir nüshası bulunan eseri (Brockelman, GAL Suppl., I, 669) Muhammed en-Necîmî’nin neşre hazırladığı kaydedilmektedir (et-Ta’lika, neşredenlerin girişi,I.7)


5. Esrârü'l-fıkh.


6. Şerhu Telhisi İbni’l-Kâs (tamamlanmamış). İsnevî son kitabın kendisinde bulunduğunu söyler.

(T.D.V.İslam Ans. 29/232-233)