Rüveyha
Tue 12 May 2015, 08:09 am GMT +0200
Kutlu Doğum Haftası Makale Etkinliği Sonuçları
Esirgeyen ve Bağışlayan Allahın Mübarek Nur 'u İsmi Celilesi ile Başlarız.
Hamd ancak alemlerin tek sahibi Allah c.c içindir.Allah'ın (c.c) Selamı Ruhu Revani Nuru Muhammedi (s.a.v) Efendimizin ashabı ve aliyyesinin ve kardeşlerim dediği Ümmet-i Muhammedin (s.a.v) üzerine olsun.
Esselamu Aleykum ve Rahmetullah değerli kardeşlerim;
İlim dünyası Kutlu Doğum Haftası Makale Etkinliği çerçevesin de, Bilgin hocamız başkanlığın da sonuçlanmıştır..Öncelikle bu etkinlikleri düzenlememize vesile olan hocamız ve hizmet ehli kardeşlerimize , katılan, emek verip bir şeyler ortaya koyan her kardeşimizden Yüce Allah (c.c ) yar ve razı olsun.
Etkinliğe katılan tüm kardeşlerimin , özellikle dereceye giren kardeşlerimin, muhabbet dolu o tertemiz gönüllerinize sağlık inşaAllah. Bilgi yüklü makalelerinizi içtenlikle, okunmaya değerdi...Rabbim her birinizden razı olsun inşaAllah..
İnşaAllah kardeşlerim bu etkinliğin kaybedeni yok , bunu da en baştan söylemek isteriz..Herkes kazandı, Peygamber Efendimize (s.a.v) muhabbetini mısralara döken herkes bu etkinliğin destekcisidir..Mevlam katılan tüm kardeşlerimi ve ümmeti Muhammedi , Peygamber Efendimizin şefaatlerine , muhabetlerine nail ve layık eylesin inşaAllah..
Makale etkinliğin de biz, ilk 3 kişiyi sıralamaya karar verdik..İnşaAllah dereceye giren kardeşlerimizi makaleleriyle birlikte açıklayacağız
Öncelikle etkinliğimizde birinci sıraya yerleşen Yağmur kardeşimizi tebrik eder ve sıralamaya giren öğrencilerimizden Zeyneb ve Ramazan kardeşlerimizi de tebrik eder , başarılarınızın ve Sevgili Peygamberimize olan muhabbetinizin bir ömür olmasını Yüce Allah c.c Niyaz Ederiz. İnşAllah...
İlk 3'e Giren Kardeşlerim ve Eserleri;
1.Yağmur
Birliğin Meşalesi
İnsan sosyal bir varlıktır.Yani yalnız yaşayamaz..Başka insanlara ve o insanların emeğine,gücüne ihtiyaçları vardır ve topluluklar halinde boy sürmüşlerdir..Asırlardır birbirine muhtaç yaşamışlardır..
Tarih boyunca yapılan savaşlar olsun ;kazanılan zaferler ,kaybedilen yenilgiler olsun ,sürekli hep birlikte hareket etmişlerdir..Hep beraber mutlu olmuşlar yada helak olmuşlardır..
Ama dinimiz ,diğer dinlere oranla daha çok önemser birlikteliği..En basit örneği:Peygamber efendimiz sav..O'nun bir davası vardı:İslamiyet'i yaymak ve yaşatmak..Bununla ne ilgisi var diye çelişkiye düşünebilirsiniz..Şöyle ki ;Peygamber efendimiz sav davasını gerçekleşmeye çalışırken ,kimseyi ne ırkından ,ne dilinden ,ne de başka bir şeyden dolayı ayrım yapmamıştı...
Unutmayalım ki ,birlikte yaşıyor isek birbirimize kardeşiz,hoşgörülüyüz ve birbirimize kenetlenmişizdir..Kimseyi de sahip olduğu herhangi bir şeyden dolayı eleştiremeyiz..
Allah c.c. buyuruyor ki,'' Hepiniz birden Allh'ın ipine sımsıkı sarılın ,sakın ayrılıp bölünmeyin''.Buradan da anlaşılıyor ki Yüce Allah ,bizlerden tesbih boncukları gibi dizilip ,O'nun ipine sımsıkı tutunmamızı istiyor.ve diyor ki ,o ipten ayrılırsak dağılırız ve zor birleşiriz..
Peygamber efendimiz sav de''Müminleri parçaları ,birbirine bağlanmış bir bina gibidir'','' Ayrımcılık yapan bizden değildir'' buyuruyor...Aslında İslam dini ve peygamber efendimiz sav birlik ve beraberliği tam anlamıyla yansıtıyorlar...
Peygamber efendimiz sav'den örnek alınacak olunursa eğer, O'nun her yaş evresinde birlik ve beraberliğe kanıt bulunursunuz...Örnek verirsek Hacerü'l-Esved'in yerleştime konusu gündeme gelmişti...Peygamber efendimiz sav i de hakem seçmişlerdi..Peygamber efendimiz sav de ayrımcılık yapmadan halletmişti..Bu ve bunun gibi olaylarda insanların mutluluk ve refahını kaçırmadan sorunları ,zeytin yağından kıl çeker gibi hallederdi..
Bizler de peygamber efendimiz sav in dediklerine uyup ,onu örnek almalıyız..Unutmayalım ki dünyayı ve evreni tutan bir güç vardır ve evrenden bir parça koparsa o güç yıkılır ...Yani evren bile birliktedir..Bu yüzden de Allah'a verdikleri için şükretmeli ve hiç kimseyi kınamadan kalbini kırmadan ,kardeşçe yaşamalıyız...
Yazan: Yağmur
2.Zeyneb 8/d
Hz.Muhammed (s.a.v.) Güvenilir Bir İnsandı
Peygamberimiz insanlara karşı her zaman güvenilir olmuştur. Günümüzde bu güvenilirlik akrabalık derecesinde bile azalmıştır. Ve insanlar artık birbirlerinden emin olamaz hale gelmişlerdir.
Ayrıcı başkasına emanet ettiğin malın da korunmasının gerektiğini biliyoruz. Peygamberimiz her kim malını emanet ederse etsin hıyanet etmemiş aynı şekilde teslim etmiştir.
Bu konu ile ilgili bazı ayetler :
"Onlar seni yalanlamıyorlar, fakat o zalimler Allah'ın ayetlerini inkâr ediyorlar."(Enam 33)
"Onlar emanetlerini ve sözlerini yerine getirirler."(Mümin 8)
"Bir peygambere emanete hıyanet yaraşmaz, kim emanete ihanet ederse, kıyamet günü hainlik ettiği şeyin günahı boynuna asılı olarak gelir."(Ali İmran 161)
Müslümanlar olarak ilk önce birbirimize karşı güvenimizi toplamalı daha sonra da üstümüze düşen görevleri yerine getirmeliyiz. Mesela ilk adım olarak söylemememiz gereken sırrı başkasına vermemek ile başlayabiliriz.
Küçük adımlar da olsa Hz.Muhammed'i örnek almak için atılan adımlarda Rabbim yardım eder.
Hz.Muhammed tüm mekkelilere İslam'ı anlatmak için onları Safa Tepesi'ne çağırıp "Ey insanlar şu dağın arkasında size karşı hazırlanmış bir ordu vardır desem bana inanır mısınız?" diye sormuştu.
Orada bulunanların hepsi birden,"Evet inanırız.Çünkü senden hiçbir zaman yalan söz duymadık"1 diyerek cevap vermişlerdir.
Bu örnekle de Peygamberimize olan güvenin ne kadar güçlü bir bağ ile olduğunu anlamış olduk. Peygaöberimize güvenilir olduğundan dolayı da "Muhammed-ül Emin" denilmekteydi.
[1] İbrahim Sarıçam,Hz.Muhammed ve Evrensel Mesajı, s. 89.,
Yazan :Zeynep 8/d
3. Ramazan 8/d
Peygamberimizin (s.a.v)’in Çocuklara Şefkat ve Sevgisi
Peygamber Efendimiz (S.A.V.) çocukları apayrı bir şefkat ve sevgi gösterirdi . Peygamber Efendimiz (S.A.V.) çocukları severdi aynı şekilde çocuklarda Peygamber Efendimiz (S.A.V.)’i severlerdi. Bir çocuk gördüğü zaman Peygamberimizin mübarek yüzünü neşe ve sevinç kaplardı. Onu tutar, kollarının arasına alır, kucaklar, okşar, sever ve öperdi ,onunla konuşur ve bir sıkıntısı olup olmadığını sorardı . Binekli bulunduğu sırada bir çocuk gördü mü bineğine alır ve gideceği yere kadar onu bırakırdı . Peygamber Efendimiz (S.A.V.) çocuklarla öyle kaynaşmıştı ki bir kere onları yarış yaparken görüp kendisi de yarışa katılmış ve onlarla koşmuştur .
Çocuklarımıza sevgi ve şefkat göstermek, sevip öpmek sünnettir. Resulullah Efendimiz, evine gelen küçük çocukları sevip başlarını okşar, evin içinde oynamalarına da izin verirdi .Peygamber Efendimiz (S.A.V.) kendi çocuklarından veya torunlarından ashabının çocuklarını ayrım yapmadan severdi . Resulü Ekrem (s.a.v) Efendimiz : "Allah'tan korkun, evlatlarınızın arasında adaletten ayrılmayın.”. buyurarak bizlere de çocuklara adaletle yaklaşmamızı emrediyor . Bir torunu ve oğlu İbrahim ölünce de ağlamış, ‘’Şefkatimden ağlıyorum. Allahü teâlâ ancak merhametli olana rahmet eder’’ buyurmuştur. Bazı kimseler, Peygamberimiz (s.a.v.) 'in çocuklarla oyun oynamasını, onlarla ilgilenmesini ve onları bu derece sevmesini anlamıyorlardı. Bir defasında Peygamber Efendimiz (S.A.V.) Hz. Hasan’ı öpüyordu ve bir adam gelerek şöyle dedi: "Benim on çocuğum var. Şimdiye kadar hiçbirini öpmedim." Bunun üzerine Peygamberimiz; "Merhamet etmeyene merhamet olunmaz" buyurdu." .
Sevgili Peygamberimiz (s.a.v.) Çocuklara karşı bir çocuk gibi davranır, onların dünyalarına girebilmeyi en iyi O başarırdı.
Peygamber Efendimiz (S.A.V.) namaz kılarken Hz. Hasan Efendimizin sırtına çıktı . Peygamber Efendimiz (S.A.V.) de Hz. Hasan’ı incitmemek için o sırtından inene kadar secdeyi uzattı .Süt kokan anne sevgisinden yoksun olarak büyüyen Efendimiz , yetim çocuklara daha da bir ilgi gösterirdi. Yetime kol kanat germenin faziletini de şöyle açıklamıştır:"Kendi yetimini veya başkasına ait bir yetimi himaye eden kimseyle ben, cennette şöyle yan yana bulunacağız.’’ Peygamberimiz (s.a.v.) kendi torunlarıyla olduğu gibi diğer çocuklarla da şakalaşır ve onları bir taraftan eğlendirirken diğer taraftan da eğitirdi. Peygamberimiz (S.A.V.) her yönüyle olduğu gibi çocuklara karşı şefkat gösterme konusunda da hepimize örnektir .
Yazan: Ramazan 7/d