- Kuranı Kerimi Okumak

Adsense kodları


Kuranı Kerimi Okumak

Smf Seo Versiyon , -- Seo entegre sistem.

rray
selsebil
Wed 30 September 2009, 02:37 pm GMT +0200

Kur’an’ı hayatımızın eksenine yerleştiriniz ki Kur’an’sız bir hayat Allah’sız bir hayat demektir. Allah’la ve kendisiyle tanışmak isteyen Kur’an okusun.

Kur’an okumadan evvel aklınızı ve kalbinizi yoklayınız. Kur’an okumaya müsait mi? Yani aklınız selim, kalbiniz selim mi?

Kur’an’ın başına otururken Allah’ın manevi huzurunda diz çözmüş olarak hissedin kendinizi. Öyle ki, Rabbiniz size konuşuyor, siz bir harfini kaçırmamak için can kulağınızla dinliyorsunuz.

Kur’an’ı kendinize nazil oluyormuş gibi okuyunuz. Oradaki her hitabı üzerinize alınız. Her anlatılan kıssanın kahramanı yerine kendinizi koyunuz.

Kur’an okurken şu duayı yapınız:Allah’ım beni ve ona ve onu bana aç.

Kur’an okurken eğer Arapça’ya vakıf değilseniz, gündelik namazlarınızda okuduğunuz kısa surelerin manasını da ezberleyiniz.

Kur’an’ı gerçek manada okumayı bilen etrafınızda bir “ayaklı Kur’an” var ise, Kur’an’ı ondan öğreniniz. Bu Kur’an öğreniminde Nebevi yöntemdir. Allah Rasulünün Kur’an hocası Cebrail idi. Kıraat istikrayı (iyice üzerinde durup kavrama) istikra ise ameli gerektirir.

Kur’an’a kendi indi mütalaalarınızı yamamaya kalkmayınız. Bir ayeti doğru anlamak için şu ilkelere dikkat ediniz:
     1 – O ayeti açıklayan ya da tamamlayan Kur’an’da başka ayet var mı?
     2 – O ayeti Peygamberimiz nasıl açıkladı, anladı ve yaşadı?
     3 – O ayeti sahabenin fakirleri nasıl anladı ve yaşadı?

Çocuklarınıza masal yerine Kur’an kahramanlarının:Hz.İbrahim’in, Hz.İsmail’in, Hz. Musa’nın, Hz.Yusuf’un, Hz.İsa’nın kıssalarını anlatınız. Onların hayal dünyasına çağdaş kültür, sahte futbol ilahlarını, pop magandalarını sokmadan siz, Kur’an kahramanlarını sokunuz.

Vahyin ruhunu ve özünü anlamak için Rasulullah’ın hayatını okuyunuz.

Hafızanıza hakkını veriniz. Kur’an’dan ve sahih sünnetten ayet ve hadisler ezberleyiniz. Kültürünüz artar, literatürünüz genişler. Dahası namazları bir ömür “elemtere’den aşağısıyla” kılmaya mahkum olamazsınız.
Bu bir mahrumiyettir. Kur’an coğrafyasının değişik iklimleri olan değişik surelerden hiç olmazsa küçük küçük parçalar ezberleyiniz. Anlamını bilerek namazlarınızda okuyunuz. Göreceksiniz, namazlarınızdan farklı bir haz almaya başlayacaksınız.

ipek-7e
Fri 25 March 2011, 03:59 pm GMT +0200
kuranı tekleyerek okuma günah mıdır???

hafiza aise
Fri 25 March 2011, 04:03 pm GMT +0200
Hayır kardeşim günah değildir...Ama fazla okuyarak okumamızı geliştirebilir ve daha akıcı okuyabiliriz...

sümeyra
Fri 25 March 2011, 04:38 pm GMT +0200


    Tam tersine..Bu şekilde okuyanlara sevabının katlanması mümkün..Ama bunu yanlış değerlendirmemek lazım..En güzel şekilde okumayı öğrenmek,hedefimiz olmalı..Bu arada, iyi okuyamıyorum diyerek okumaktan vazgeçmek te olmaz..Gayret bizden,inayet Rabbimizden,inşaallah..

ahmet-7j
Tue 19 April 2011, 08:29 am GMT +0200
Sümeyra Hocam Çok Sağolun Artık Zamanım Kaldığında Okuyacağım ve Hızlandıracağım okumamı çok sağolun Allah Sizden Razı Olsun.

   
 
                 İyi Günler.

ömer feytek
Mon 25 April 2011, 02:46 pm GMT +0200
bu bilgileri verdiğiniz için teşekkür ed erim ilim dünyası ailesi :)

ahmet eren
Sun 13 May 2012, 10:47 pm GMT +0200
Sizin en hayırlınız Kur'an öğrenen ve öğreteninizdir buyuruyor Efendimiz(s.a.v.). Bizimse üzerimize düşen öğrendikten sonra okumak ve yaşamaktır..

sen istersen
Fri 10 August 2012, 09:05 pm GMT +0200
Kur’an’a kendi indi mütalaalarınızı yamamaya kalkmayınız. Bir ayeti doğru anlamak için şu ilkelere dikkat ediniz:
     1 – O ayeti açıklayan ya da tamamlayan Kur’an’da başka ayet var mı?
     2 – O ayeti Peygamberimiz nasıl açıkladı, anladı ve yaşadı?
     3 – O ayeti sahabenin fakirleri nasıl anladı ve yaşadı?

Çocuklarınıza masal yerine Kur’an kahramanlarının:Hz.İbrahim’in, Hz.İsmail’in, Hz. Musa’nın, Hz.Yusuf’un, Hz.İsa’nın kıssalarını anlatınız. Onların hayal dünyasına çağdaş kültür, sahte futbol ilahlarını, pop magandalarını sokmadan siz, Kur’an kahramanlarını sokunuz.


muhsin iyi
Fri 8 March 2013, 08:09 am GMT +0200
Kuran-ı Kerim’i Okuma ve Anlama
Kuran-ı Kerim Allah’ın (c.c.) ezeli ve ebedi sözüdür. Yaratılmamıştır. Yani aslı, ruhu, özü mahlûk değildir. Eğer insanlar onun mahlûk olduğuna inansalar yoldan saparlardı. Çünkü sonuçta dünyadaki her şey yaratılmıştır. Birer mahlûktur. Mahlûk olan şeylerde imtihan gereği bazı kusurlar olabilir. Yaratılmış varlıklar acizdirler. Güçleri sınırlıdır. Oysa Kuran-ı Kerim bunlardan beridir. Allah’ın ezeldeki ilminin kaydedildiği Levh-i Mahfuz’dan indirilmiştir. Kuran-ı Kerim’in sesi, kaydedildiği harfleri, kitabı ise birer mahlûktur. Bunlar sonradan yaratılmıştır. Bunda da bir rahmet vardır. Zira bunlar Kuran-ı Kerim’e perde olmasaydı Kuran-ı Kerim’e karşı bilerek veya bilmeyerek yapılan bazı edepsizlikler anında çok büyük cezalara çarptırılırdı.

Kuran-ı Kerim’i elimize almadan abdestli abdestsiz ezberden okuyabiliriz. Ama kitap olarak Kuran-ı Kerim’i elimize abdestsiz almamalıyız.

Çoğu Kişi Kuran-ı Kerim’i orijinalinden okumanın kıymetini bilmez. Meal ve tefsir okumanın bunun üstünde olduğunu düşünür. Kuşkusuz Allah (c.c.) kelamının anlamını bilmek çok önemlidir. Ama bu önem asla orijinal Kuran-ı Kerim okumanın önüne geçemez. En iyisi orta yolu takip edip orijinal Kuran-ı Kerim okuma yanında meal ve tefsir okumaları da ihmal etmemek gerekir.

Kuran-ı Kerim okunmaya başlandığında konuşan yüce Allah’tır. Onun için derler ki, Kuran-ı Kerim okuyan kişi, Allah’la konuştuğuna yemin etse, bunda yalan söylememektedir. Söz ise büyük bir güçtür. Ondan daha büyük kudret sahibi bir şey yoktur. Çünkü yüce Allah (c.c.) her şeyi sözle yaratmıştır. ‘Bir şeyi dilediği zaman ona sadece ‘Ol!’ der, o da hemen oluverir (Yasin suresi, 82).’ Kuran-ı Kerim bu açıdan helal bir sihirdir. Yüce Allah (c.c.)Kuran-ı Kerim’i okuyanlara çeşitli dünyevi ve uhrevi nimetleri yaratır. Onları kaza ve belalardan korur. Hastalıklarına şifa verir.  Kuran-ı Kerim’i çok okuyanlar bu mucizelere kanıksamışlardır.

Bütün varlık âleminin sırları Kuran-ı Kerim’de gizlidir. Bu açıdan Kuran-ı Kerim Levh-i Mahfuzun küçük bir prototipidir. Yüce Allah, ‘Yerin karanlıklarında da hiçbir dane, hiçbir yaş hiçbir kuru şey yoktur ki apaçık bir kitapta olmasın (En’am suresi, 59).’ buyurmaktadır. Buna Kuran-ı Kerim’in icazı diyebiliriz. İcaz, insanı hayrette bırakacak kadar derinlik demektir. Az sözle çok büyük manaların karşılanmasıdır. Kuran-ı Kerim’in derinliğini ancak gerçek âlimler kavrayabilir. Onlar da bunda büyük bir acizlik yaşarlar.

Nasıl bir yazar, bir şair insanların kendi eserlerini okumalarından zevk alıp memnun olursa yüce Allah (c.c.) da Kuran-ı Kerim’i okuyan kullarından böyle razıdır. Peygamberimiz (s.a.s) güzel bir sesle Kuran-ı Kerim’i okuyan birisini yüce Allah’ın (c.c.) dinlemekten hoşnut olduğunu belirtmiştir.

   Her şeyin bir sırrı vardır. Kuran-ı Kerim’i çokça okuyanların sırları da bu dünya imtihanını çok kolay ve ihsan edilen türlü nimetlerle çok zevkli bir şekilde geçirmesidir. Onlar bunu uzun okumalardan sonra anlarlar ve Allah’a (c.c.) sonsuz şükürlerde bulunurlar. Kuran-ı Kerim hem insanın üzerindeki ağır yükleri kaldırıcı hem de akla ve hesaba gelmeyen nimetleri celbedicidir. İnsan Kuran-ı Kerim’i okumaya devam ettikçe onun pek çok mucizesine bizzat tanık olur.

Peygamberimizin (s.a.s) en büyük mucizesi Kuran-ı Kerim’di. Bu mucize el’an devam etmektedir.

Kuran-ı Kerim’i okudukça kişinin nuru artar, imanı derinleşir. Kuran-ı Kerim’in ahrette şefaat vesilesi olduğu hadislerde geçmektedir. Bütün bu nimetlere ermek için Kuran-ı Kerim’i orijinalinde okumayı bilmek gerekir.

   Yılda en az iki hatim Kuran-ı Kerim’in üzerimizdeki hakkıdır.

   Bu zamanda bazı insanlar Kuran-ı Kerim’in orijinalini okumayı küçümsemekte ve onun yerine görünüşte Kuran-ı Kerim mealini okumaya önem vermektedirler. Bunlar genellikle sünneti ve hadis-i şerifleri de inkâr yoluna sapmaktadırlar. Hak mezhepleri de tanımamaktadırlar. Hasbelkader gençliğimde bende de bu tür bir eğilim vardı. Farkına varmadan o yoldaki insanlarla karşılaştım, dostluklar kurdum. O zaman yavaş yavaş idrak ettim ki, böyle bir yola giriş nedenim biriktirdiğim markların zekâtını vermemektir. O zamanlar Alman parası iyi artıyordu. Tasarruflarımı genellikle ona yatırıyordum. Kuran-ı Kerim’de yüce Allah (c.c.) yüzden fazla ayetle zekât vermeyi açıkça veya dolaylı olarak emrediyordu. Ama bunun miktarını söylemiyordu. İşte bu yeni dostlarım bana bu konuda yardımcı oluyorlardı. Zekâtın miktarı peygamber (s.a.s) hadislerinde ve mezhep hükümlerinde vardı. Bunları ortadan kaldırdıktan sonra işler kolaylaşıyordu. Gönlümüze göre bunun miktarını tayin edebiliyorduk. İtiraf ediyorum, acaba o dönemde iken hiç zekât verdim mi, diye şimdi kendi kendime soruyorum. Allah affetsin, bu konuda dilencilere zekât niyetiyle verdiğim bozuk paralar dışında bir şey hatırlayamadım. Bir de namazlarda sünnetleri kaldırıverdim. Hatta arkadaşlar Kuran-ı Kerim’de üç vakit namaz emrediliyor diyorlardı bir ara. Biz de nefse kolay geldiği için bu yola girdik. Şükür hatamızı daha sonra anlayınca bu hallere tövbe edip elimizden geldiğince üzerimize düşen zekât borçlarını ödemeye ve kaza namazlarını kılmaya çalıştık.

Şimdi kendimi tarafsız bir şekilde değerlendirince o zamanlar bu yola niçin girdiğimi daha iyi anlamaktayım. Oysa o sıralarda kenar meallere azıcık bakarak da olsa orijinal Kuran-ı Kerim’i okuyunca anlayacak seviyedeydim. Maalesef o zamanlarda asıl amacım Kuran-ı Kerim’i anlamak değil Kuran-ı Kerim’in anlamını nefsime göre yorumlamak ve yaşamaktı. Benim gençliğimde yaşadığım bu hatayı şimdilerde üzülerek söylemek gerekirse çevremdeki pek çok gençte de görüyorum. Nedense insanlar keşfedilen Amerika kıtasını yeniden keşfetmeyi marifet sanıyorlar. Daha doğrusu nefis ve şeytanlar aynı veya benzer yollarla insanları aldatıyorlar. Yaşananlardan insanlar pek az yararlanıyorlar. Tecrübeleri pek dikkate almıyorlar.

Elbette gençler iyi niyetle meallere yöneliyorlar. Amaçları Kuran-ı Kerim’i anlamaya çalışmaktır. Ama Kuran-ı Kerim’in gerçekliğini yaşamış olan peygamberimizin (s.a.s) sünnetinden ve hadis-i şeriflerinden mahrum olduklarında, özellikle hak mezheplerin binlerce, hatta milyonlarca aklın yerini tutan hükümlerinden yoksun olduklarında nefislerinin ve şeytanlarının oyuncağı olup kalmaktadırlar. Benim yaşadığım şey, tecrübem de bundan ibaretti. Elbette onların yaşadıklarını yaşamasaydım şimdi onları anlamam mümkün değildi. Belki de bu tecrübeden tek kazancım da bu oldu.

Şöyle bir güzel söz vardır. Ama kimindir bilemiyorum: ‘Cehennemin yolu iyi niyet taşlarıyla döşenmiştir.’ Geçekten iyi niyete rağmen itikatta ufacık sapmalar insanı Allah göstermesin ebedi bir pişmanlığa götürebilmektedir. Evet, bu tür bir yol tutan birisinde genellikle nefis ve şeytanların sevimli gösterdiği ya bir yasağı meşru görme isteği ya da bir emri hafife alma, ortadan kaldırma arzusu, eğilimi, davranışı iyi araştırılırsa görülebilir. Çünkü ben başta kendim olmak üzere o zamanki arkadaşlarımda bunları yeterince müşahede ettim. O iyi niyet (yani Kuran-ı Kerim’i anlamak) buna ne kadar kefaret olabilir, bilemiyorum. Elbette yüce Allah’ın (c.c.) rahmetinden ümit kesmemek gerekir. Ama insan da tuttuğu yola niçin girdiğini daima muhasebe etmelidir. Özeleştiri ve hidayet olmadan insan dostlarından, nefisten ve şeytanlardan gelen düşmanlıkların farkına varamaz. Tabii hidayet Allah’tandır. Allah (c.c.) her birimizi gerçek yoluna, sırat-ı müstakimine hidayet eylesin. Nefsimizden ve şeytanlardan gelen kötülüklerden bizleri korusun. Âmin.

Eski kavimlerde şeytanların tek gayeleri ilahi kitapların bozulması etrafında toplanırdı. Bunun için din adamlarına çokça vesvese verirlerdi. Bunda da genellikle başarılı olurlardı. Çünkü maddi ve teknik imkânlar sınırlı olduğu için ilahi kitapların pek çok nüshası olmazdı. Sayıları çok sınırlı olurdu. Birinde yapılan tahrif sonucu verilen batıl bir hüküm nefsi okşadığı için diğer nüshalara da kısa zamanda yansırdı. Ama milyonlarca nüshası olan, baştan itibaren de hafızalarda ezbere bir şekilde bulunan Kuran-ı Kerim bu açıdan korunmuş bir ilahi kitap olmuştur.  Şeytanlar Kuran-ı Kerim’i eski ilahi kitaplar gibi bozmaktan ümitlerini yitirmişlerdir. Onun için başka bir yola başvurmaktadırlar. Kuran-ı Kerim’i anlama, yaşama konusunda sapkın mezheplerin oluşmasına mesailerini harcamaktadırlar. İnsan nefsinin eğilimlerini sonuna kadar kullanarak yeni batıl yollar açmaktadırlar. Onun için peygamberimizin (s.a.s), sahabenin (Allah onlardan razı olsun) yolu daima ölçümüz olmalıdır. Hak mezheplere saygıya ve onların belirlediği çizgiye çok dikkat edilmelidir. Kuran-ı Kerim’i nefsimizin ve şeytanların istekleri istikametinde yorumlamaktan Allah’a (c.c.) her daim sığınmak gerekmektedir.

Kişi, peygamberimizin (s.a.s) sünnetine, hadis-i şeriflerine; hak mezheplerin hükümlerine gereken önemi, saygıyı gösterdikten sonra Kuran-ı Kerim’in mealini okumanın yararları ise sonsuzdur. Bu teşvik de edilmelidir. Bu zaten Ehl-i sünnetin çizgisidir. Elbette her hadis-i şerif aynı sıhhatte değildir. Uydurma hadisleri göz ardı edemeyiz. Muamelatta, ibadette, itikatta uzmanlık alanı bu olan mezhep imamları zaten bu işi çok titiz bir şekilde yapmışlar, ona göre hükümlerde bulunmuşlardır.

Bir insan nasıl hadis-i şerifleri küçük görebilir ki?.. Hadis-i şerifler Kuran-ı Kerim’i anlamanın anahtarlarıdır. Hem Kuran-ı Kerim’i anlamak gibi bir iddiamız olacak hem de hadis-i şerifleri küçük göreceğiz veya inkâr edeceğiz. Bu başlı başına bir çelişkidir. Burada nefsin ve şeytanların yoldan çıkarma adımları çok açık bir şekilde sezilmektedir.

Kuran-ı Kerim’in her bir harfine on sevap verilmektedir. Önemli gün ve gecelerde bu sevap miktarı daha da artırılmaktadır. Kuran-ı Kerim’i anlamını bilmeden okusak da bu sevap verilmektedir. Bunlar, hadis-i şeriflerle sabittir. Kuran-ı Kerim’i anlamını bilmeden okuyan kişilere yüce Allah (c.c.) verdiği nurla onun özünü (anlamını) kalplerine vermektedir. Bu açıdan çok Kuran-ı Kerim okuyan kişilerin dilinden hikmet damlaları eksik olmaz.

Zikredilen kelime veya cümle Kuran-ı Kerim’de geçtiği için etkilidir. Nur ve feyz kaynağıdır. Allah’ın sözü olmayan bir kelime veya söz nur ve feyz kaynağı olamaz.

Kuran-ı Kerim’de ‘Allah’ lafzı 2697 yerde geçmektedir. Bu sayı bile en etkili zikrin bu kelime ile yapılacağının açık bir işaretidir. Kaldı ki Allah’ın diğer güzel isimleri sıfatlarına tekabül ederken bu ismi zatına işaret etmektedir. Zat tecellisi ise en büyük tecellidir. İnsan bu tecelliye ermese bile bunun yolunda olduğunda da çok büyük halleri yaşayabilir, makamlara ulaşabilir.

Kuran-ı Kerim’i okurken anlamak yolunda hazırlanan renkli Kuran-ı Kerim mealleri çok yararlı bir iş görmektedirler. Kişi bu sayede pek çok kelime ve cümlenin anlamını öğrenme imkânı kazanmaktadır. Bu açıdan bunlarla hatim yapılması daha faydalıdır. Her hatimde 50 yeni kelime öğrenilse bile bu büyük bir kazançtır.

Yüce Allah (c.c.) her daim Kuran-ı Kerim’i okumayı, anlamayı, yaşamayı, yaşatmayı nasip eylesin. Âmin.
Muhsin İyi

AYÇAN
Fri 3 January 2014, 03:43 pm GMT +0200
Kuran-ı Kerim’in her bir harfine on sevap verilmektedir. Önemli gün ve gecelerde bu sevap miktarı daha da artırılmaktadır. Kuran-ı Kerim’i anlamını bilmeden okusak da bu sevap verilmektedir. Bunlar, hadis-i şeriflerle sabittir. Kuran-ı Kerim’i anlamını bilmeden okuyan kişilere yüce ALLAH (c.c.) verdiği nurla onun özünü (anlamını) kalplerine vermektedir. Bu açıdan çok Kuran-ı Kerim okuyan kişilerin dilinden hikmet damlaları eksik olmaz.

mevlüdekalınsaz
Fri 3 January 2014, 04:01 pm GMT +0200
 “Kim Allah’ın kitabından bir ayet öğrenirse, kıyamet günü öğrendiği bu ayet onu gülerek karşılar.”(Buhari:6/327, Müslim:2/194)
ne kadar güzel bir hadis...
hafızalarımızı o kadar boş şeylerle dolduruyoruz ki (şarkı ,dedikodu,saçma sapan sözler vb.) insan düşününce fark ediyor.Bunların yerine Rabbim' in kelamı ile doldursak daha iyi olmaz mı?
Rabbim inşallah bizleri Kur'an-ı çokça okuyan ve öğrenen kullarından eylesin... :) :)

Hanife 8.D
Fri 3 January 2014, 04:12 pm GMT +0200
(Bu Kur’an) ayetlerini iyiden iyiye  düşünüp tefekkür etsinler ve temiz akıl sahipleri öğüt alsınlar diye  sana indirdiğimiz mübarek bir kitaptır. (SAD, 29. Ayet)
İman edip yararlı işler yapanların, Rableri tarafından hak olarak Muhammed’e indirilen Kur’ana inananların günahlarını Allah örtmüş ve hallerini düzeltmiştir. (MUHAMMED, 2.Ayet)
bunlari bile kurandan yani kuranin anlamindan yaziyoruz.
inşALLAH kurani  çok guzel okuyup hatim yapanlardan oluruz.
kurani hem okuyanlardan hemde yasayanlardan oluruzzz

Hafsa Nur 6.D
Fri 3 January 2014, 04:38 pm GMT +0200
   
Kuranı Kerimi Okumak gercekten cok guzel bir duygu ben okudugum icin biliyorum rabbim herkeze nasip etsin

Gizem8/A
Fri 3 January 2014, 05:03 pm GMT +0200
Allah böyle duyguları tatmayi nasip eyler insallah...

AYÇAN
Sat 11 January 2014, 11:40 am GMT +0200
Kuranı Kerimi Okumak gercekten cok guzel bir duygu ben okudugum icin biliyorum.ALLAH böyle duyguları tatmayi herkese nasip eder insallah...

melda 6D
Sat 11 January 2014, 11:53 am GMT +0200
Kuranı çoğumuz biliyoruz ama yarım yamalak okuyoruz ALLAH anlayarak okumayı nasip etsin...

Zeynep7D
Sat 11 January 2014, 12:19 pm GMT +0200
“Kıyamet gününde Kur’an-ı Kerîm gelecek ve ALLAH Teâlâ’ya: ‘Yâ Rabbî! Kur’an okuyan kimseyi şeref süsüyle süsle!’ diyecek; bunun üzerine Kur’an okuyan kimse şerefle süslenecek."

"Yine Kur’an-ı Kerîm: ‘ALLAH’ım! Ona şeref elbisesi giydir!’ diyecek; hemen o zâta elbiselerin en değerlisi giydirilecek. Sonra Kur’an: ‘Rabb’im! Ona şeref tacı giydir!’ diye niyâz edecek; o kimseye şeref tacı giydirilecek. Sonunda Kur’an-ı Kerîm: ‘Yâ Rabbî! O kulundan razı ve hoşnut ol! Senin hoşnutluğundan üstün bir şey yoktur.’ diyerek Kur’an okuyan kimseyi mânevî mertebelerin en yükseğine ulaştıracak." (Tirmizî, Fezâilü’l-Kur’an 18; Dârimî, Fezâilü’l-Kur’an 1).

Yüce Kitab’ımızın, kendisini okuyanlara kazandırdığı güzelliklerin haddi hesabı yoktur. Mahşerde, güneşin tepeye dikildiği, herkesin kan ter içinde çırpındığı o dehşetli saatlerde, Kur’an’ın, kendisini okuyan ve buyruklarına göre yaşayan kimselere sağlayacağı büyük imkândan söz eden Efendimiz (asm) şöyle buyuruyor:

“Kıyamet gününde, Kur’an-ı Kerîm ile Onun buyruklarını tutup yasaklarından kaçan mü’minler ortaya getirilecekler. Kur’an’ın önünde en uzun iki sûresi, Bakara ile Âl-i İmrân bulunacak. O sırada bu iki sûre, iki bulut gibi görünecek veya aralarında bir nur bulunan iki siyah gölgeliği andıracaklar, yahut bu iki sûre, kıyamet gününde sahiplerini savunmak üzere saf bağlayıp kanat germiş iki kuş sürüsü gibi gelecekler.” (Müslim, Müsâfirîn 253; Tirmizî, Fezâilü’l-Kur’an 5).

8/A
Sat 11 January 2014, 12:25 pm GMT +0200
Ben okula gittiğim için maalesef okumak için zaman bulamıyorum ama ALLAH'ın izni ile yaz tatili gibi uzun süreli tatillerde okuyorum....

Hanife 8.D
Mon 24 February 2014, 01:46 pm GMT +0200
Yaratılan binlerce canlı içerisinde akıl ve şuur sahibi olan ve aynı zamanda Hz. ALLAH'ın (c.c.) yeryüzünde halifesi olma şerefini üzerinde taşıyan yalnızca insandır.

İnsana, başta herhangi bir iradi fonksiyonu olmaksızın bu şerefi kazandıran Cenab-ı Hakk, onu her dönemde kendisine muhatap kabul etmiş, bu önemli görev ve pâyeyi değişik zamanlarda hatırlatmış ve bunun insanlara ulaştırılması için de farklı zaman ve mekânlarda peygamberlere "sahifeler" ve "kitaplar" inzal buyurmuştur.

Gönderilen bütün ilâhi beyanlardaki temel gâye, insana mevhibe-i ilâhi olarak verilen bu şerefin asla unutulmaması, yaratılıştaki sırrın farkında olunması ve netice olarak da dünya-âhiret mutluluğunun yakalanmasıdır. İnsanlığın başlangıcından günümüze bazı temel prensiplerin dışında, hayat şartları ve ihtiyaçlar farklı olduğu gibi, bu ihtiyaçlara her dönemde verilen ilâhi beyandaki (tali) prensiplerde de zaman zaman değişiklikler olmuştur.

Hz. Âdem'e o dönemin ihtiyaçlarına göre "sahife"ler şeklinde verilen ilâhi beyan, kendisini takip eden Hz. İdris, Hz. Nûh ve Hz. İbrâhim gibi peygamberlere sayfası ve muhtevası daha geniş "sahife"ler şeklinde devam etmiş, Hz. Mûsa ve Hz. İsa'ya "kitap" olarak nâzil olmuş, son olarak da Hz. Muhammed'e (s.a.s), bütün kitapları özetleyen, doğrulayan, bütün zaman ve mekânlara yetecek ölçülere sahip olan özellikleriyle Kur'ân nâzil olmuştur.

yagmur_7-c
Mon 24 February 2014, 04:57 pm GMT +0200
Çocuklarınıza masal yerine Kur’an kahramanlarının:Hz.İbrahim’in, Hz.İsmail’in, Hz. Musa’nın, Hz.Yusuf’un, Hz.İsa’nın kıssalarını anlatınız. Onların hayal dünyasına çağdaş kültür, sahte futbol ilahlarını, pop magandalarını sokmadan siz, Kur’an kahramanlarını sokunuz

Evet çok doğru bir karar bu insanların Kuran ı daha iyi anlaması çocukluktan başlar.Çocuklukta da iyi bir şekilde öğrenmek için bu dönemde çabalar çok ama çok önemlidirler.  :) :) :)

yagmur_7-c
Mon 24 February 2014, 04:59 pm GMT +0200
Yaratılan binlerce canlı içerisinde akıl ve şuur sahibi olan ve aynı zamanda Hz. ALLAH'ın (c.c.) yeryüzünde halifesi olma şerefini üzerinde taşıyan yalnızca insandır.


İnsana, başta herhangi bir iradi fonksiyonu olmaksızın bu şerefi kazandıran Cenab-ı Hakk, onu her dönemde kendisine muhatap kabul etmiş, bu önemli görev ve pâyeyi değişik zamanlarda hatırlatmış ve bunun insanlara ulaştırılması için de farklı zaman ve mekânlarda peygamberlere "sahifeler" ve "kitaplar" inzal buyurmuştur.

Gönderilen bütün ilâhi beyanlardaki temel gâye, insana mevhibe-i ilâhi olarak verilen bu şerefin asla unutulmaması, yaratılıştaki sırrın farkında olunması ve netice olarak da dünya-âhiret mutluluğunun yakalanmasıdır. İnsanlığın başlangıcından günümüze bazı temel prensiplerin dışında, hayat şartları ve ihtiyaçlar farklı olduğu gibi, bu ihtiyaçlara her dönemde verilen ilâhi beyandaki (tali) prensiplerde de zaman zaman değişiklikler olmuştur.

Hz. Âdem'e o dönemin ihtiyaçlarına göre "sahife"ler şeklinde verilen ilâhi beyan, kendisini takip eden Hz. İdris, Hz. Nûh ve Hz. İbrâhim gibi peygamberlere sayfası ve muhtevası daha geniş "sahife"ler şeklinde devam etmiş, Hz. Mûsa ve Hz. İsa'ya "kitap" olarak nâzil olmuş, son olarak da Hz. Muhammed'e (s.a.s), bütün kitapları özetleyen, doğrulayan, bütün zaman ve mekânlara yetecek ölçülere sahip olan özellikleriyle Kur'ân nâzil olmuştur.

insanlar gerçekten bu hususlar altında Kuran ı öğrenebilirler.Teşekkürler hanife abla....

AyşeSungur7-B
Mon 29 September 2014, 03:44 pm GMT +0200
Sağolun bilgiler için.Allah razı olsun.

Dogukan6/D
Mon 29 September 2014, 03:59 pm GMT +0200
Sağolun bu bilgiler işime çok yaradı. ALLAH razı olsun.

cerendemir
Mon 29 September 2014, 04:13 pm GMT +0200
Aleykümselam.Paylaşım için Allah razı olsun.Benim için en vazgeçilmez şey kur an okumaktır.Onu okuyup hayatına aktarmaktır..

-merve-7d-
Mon 29 September 2014, 05:59 pm GMT +0200
Çocuklarınıza masal yerine Kur’an kahramanlarının:Hz.İbrahim’in, Hz.İsmail’in, Hz. Musa’nın, Hz.Yusuf’un, Hz.İsa’nın kıssalarını anlatınız
Alıntı
Bencede bu çok doğru zaten günümüzdeki ebeveyinler çocuklarına bunu yapmadıkları için genelde genç nesiller kuran veya din ile alakalı bir şeylerden daha çok avrupadaki insanların çıkardığı şarkı müzik vb. şeylere daha fazla önem veriyorlar..

saniyenur
Mon 29 September 2014, 06:56 pm GMT +0200
Konu çok güzel. Rabbim ebeden razı olsun sizlerden.

Çocuklarınıza masal yerine Kur’an kahramanlarının:Hz.İbrahim’in, Hz.İsmail’in, Hz. Musa’nın, Hz.Yusuf’un, Hz.İsa’nın kıssalarını anlatınız. Onların hayal dünyasına çağdaş kültür, sahte futbol ilahlarını, pop magandalarını sokmadan siz, Kur’an kahramanlarını sokunuz.



nadire 7/C
Mon 29 September 2014, 07:08 pm GMT +0200
bende kuran okuyorum ama yaz tatillerinde çünkü normal günde zamanım olmuyor. bende tatillerde okuyorum. gerçekten çok güzel bir duygu çok seviyorum kuran okumayı........

selinay 7b
Thu 1 January 2015, 05:45 pm GMT +0200
Allah  herkese Kuranı Kerimi Okumayı  nasip eder insallah

fatmaysr
Thu 1 January 2015, 06:07 pm GMT +0200
bu bilgiler için çok teşekkür ederim.

ayşe
Thu 1 January 2015, 08:07 pm GMT +0200
Daha öncede okumuş Olduğum bir yazı. Tekrar bu özel ve etkili Yazıyı okumakla bilgilerimi güncelledim.  Rabbimin bize Gönderdiği bu mesajdan dolayı elhamdulillah

ceren
Thu 1 January 2015, 08:10 pm GMT +0200
Aleykümselam.Rabbim razı olsun paylaşımdan Reyyan abla.Rabbim bizleri kur an okuyan,kur anı kerimle yaşayan kullarından eylesin inşallah...

yasin8c
Mon 16 March 2015, 04:49 pm GMT +0200
Kur'an okumalıyız elbet ama anlayarak okumak daha güzel bir duygudur .

Bilal2009
Wed 22 July 2015, 04:32 am GMT +0200
Esselamü aleyküm , İnsan Kur'an'ı bir masal gibi değil de gerçekler ve olacaklar diyerek okusa ve ibret alsa inşaEllah cennete girer. Zaten Kur'an alemlere bir öğüt ve rahmet değil midir?

ceren
Wed 22 July 2015, 08:14 am GMT +0200
Aleykümselam.Müslümanın en büyük ve en öncelikli görevi Rabbimin rızasına uygun yaşamasıdır.Bunu da kur anı kerimi ve mealini okuyarak gerçekleştirir.Kur anı kerimi anlayarak okuyan ve feyzine eren kullarda olalım inşallah...

Kevšer
Tue 11 August 2015, 12:32 am GMT +0200
  Paylaşımı okurken kendimde Kur'an okurken dikkat edilmesi gereken bazı şeyler olduğunu farkettim.Rabbim doğru ve samimi bir kalp ile okumamızı nasip eylesin inşaAllah

ykpcn
Thu 13 August 2015, 09:35 pm GMT +0200
Esselamu aleyküm ve rahmetullah.Kur'an okurken Allah ile konuşuyormuşuz gibi hissetmeli ve ona göre davranmalıyız.Allah (c.c) razı olsun paylaşımdan dolayı.

es-Sabur
Sun 23 August 2015, 08:04 pm GMT +0200
Kur an ı kerimi çok okuyalım o bize Allah ın kelamını anlatır her harfinin hakkını vererek okuyalım okuduğumuzuda hayatımızda yaşayalımki işte o zaman gerçekten o nun hakkını vermiş oluruz inşaAllah

besiye7A
Sun 23 August 2015, 08:52 pm GMT +0200
KURAN I KERİM OKUMAK GERCEKTEN COK İYİ Bİ DUYVGU ALLAH HERJESE  NASİP EDER İNSALLAH.....

selinay 7b
Mon 19 October 2015, 08:34 pm GMT +0200
selamun aleykum

Kur'an-ı kerim'i okumak bizi dinimize daha fazla bağlanmamızı sağlayan bir araçtır.Ne kadar fazla okursak o kadar dinimize  bağlanırız

Allah razı olsun

HALACAHAN
Fri 29 January 2016, 02:58 pm GMT +0200
Kuranı kerimi öğrenmek ve  okumak imanın bır gereğidir.. Rabbimizin kelamını anlayarak okumak.. bunu rabbim herkese nasıp eylesın..

Edanur 8/D
Fri 29 January 2016, 04:57 pm GMT +0200
Aleykumusselam.
Kur an i okumak kadar anlamakta ônemlidir.Okuyalim anlayalim yasayalim İnsaallah.Allah c.c razi olsun

Mustafa/Samed
Thu 5 May 2016, 10:45 pm GMT +0200
Ve Aleykümüsselam. Kur'an-ı Kerim okuduğumuzda içimiz ferahlar. Paylaşım için Rabbim razı olsun.

HALACAHAN
Wed 21 September 2016, 07:20 pm GMT +0200
Aleykum selam ..
Kur’an’ı hayatımızın eksenine yerleştiriniz ki Kur’an’sız bir hayat Allah’sız bir hayat demektir. Allah’la ve kendisiyle tanışmak isteyen Kur’an okusun.
Ne güzel bir cümle ..Rabbim bizleri kuransiz kullarindan eyleme ..Amin.

fatmakaradere 7/B
Sun 4 December 2016, 06:31 pm GMT +0200
kuran kerimi okumak büyük farzlardan biridir özenle dikkatla tecvitle okumak ayrı bir sevaptır kuranı kerimi okuyunca allah o insanın kalbine bir huzur ve daha çok kuranı kerim okuma isteği sunuyor allah herkese bu duyguları tattırsın inşallah amin...

İlayda Alyaz 8/b
Sun 4 December 2016, 07:26 pm GMT +0200
Kuransiz hayat Allah'siz bir hayat gibidir.Müslümanlığın ne demek olduğunu,peygamberimizin hayatlarini,ayet,dua ya da neyin iyi neyin kotu oldugunu kutsal Kur'an dan okuyarak ogreniriz.
Allah razi olsun

ertuğruld7
Sun 4 December 2016, 08:49 pm GMT +0200
Es Selamun Aleyküm...
Allah cc. bizleri kuran okuyanlardan ve okutanlardan eylesin inşallah. Amin.
Allah cc. razı olsun.

Furkan D7
Sun 4 December 2016, 10:42 pm GMT +0200
Selamun Aleyküm
Alllah C.c Kuranı Kerimi Okuyalım diye indirmiştir.
Ve Okumak Çok Güzel Bir Duygudur.Allah Herkeze Okumayı Nasip Eylesin.

HALACAHAN
Wed 19 April 2017, 07:46 pm GMT +0200
Allahım biZleir kuranı kerimi hakkıyla okuyan amel edenlerden eyle Amin

Mustafa Yasin
Tue 20 March 2018, 04:52 pm GMT +0200
Selamun Aleyküm. Kuranı okumak ve anlamak çok önemlidir. Kuran okumak Allah'ın bize bir vahiy yoluyla yolladığı dünyanın kılavuzu gibidir. Onu okuyup anlar hayatımıza geçirirsek Cennet bizim olacaktır.Allah razı olsun paylaşımdan.

Eminegül
Sat 27 October 2018, 08:31 am GMT +0200
Anlayarak okumak işin en önemli noktasıdır.Kuranı anlamadan okuyunca çok farklı kulvarlarda koşmuş oluyoruz.Bizden beklenen başka bizim yaptıklarımíz çok başka oluyor.Din ve ahlakı ayrı bilgi olarak ayrı yaşantı olarak göstermeye başlıyoruz.Temsili değil sadece taklidi müslüman olarak boş amellerle oyalanıyoruz Tabi eyvah denemek için burda belirtildiği gibi Kur'an-ı anlama çabasıba gitmeliyim.

Annamuhammet
Thu 15 November 2018, 08:16 am GMT +0200
Selamun aleykum.Hangi tefsiri okumayi oneriyorsunuz?

Esma korkmaz koü
Mon 7 January 2019, 12:00 am GMT +0200
Kur'an mü'minin koruyucusu önderidir..inş kabirdeki nur olacaktır..bizler uygular ve örnek olursak gelecek nesile devam ettirebilir inş.selam ve dua ile..

ceren
Mon 29 April 2019, 06:40 pm GMT +0200
Esselamu aleykum. Kur ani kerimi okuyan anlayan ona gore yaşayan kullardan olalim inşallah. ..

ceren
Mon 29 July 2019, 04:32 pm GMT +0200
Esselamu aleyküm.Rabbim bizleri her daim her anında kur anı kerimi okuyan ve kur anın feyzine erişen kullardan eylesin inşallah....