neslinur
Fri 11 June 2010, 01:05 pm GMT +0200
Koğucunun Kabirdeki Durumu
Katade, " Çoğunlukla kabir azabı gıybet, nemime ve idrardan korunmamak üzere üç şeydendir." der.
Ebu Hureyre (r.a) diyor ki:
" Resul-i Ekrem (s.a.v) ile beraber yürüyorduk. İki mezara uğradık, (mezar başında bir süre oturduk.) Resul-i Ekrem (s.a.v) kalktı, biz de onunla beraber kalktık. Resul-i Ekrem (s.a.v)'in rengi öyle değişti ki, gömleğinin kolu tir tir titriyordu. Bu hali görünce ashab:
" Ya Resulullah, ne oluyor?" diye sordu. Resul-i Ek-rem(s.a.v):
" Benim duyduğumu duymuyor musunuz?" buyurdu. Ashab:
" Hayır duymuyoruz, nedir o duyduğunuz?" dediler. Resul-i Ekrem(s.a.v):
* Bu kabirdekiler azab görüyorlar. Hem de kendilerince azab görmeleri büyük bir şey için değildir. Evet, günahları büyüktür. Fakat onlara göre korunması kolay olan iki günahtan dolayı azab görüyorlar." buyurdu. Ashab:
" Nedir o günahlar?" diye sordular. Resul-i Ekrem(s.a.v):
" Bunlardan biri idrardan sakınmaz, iyice taharetlenmez-di. Diğeri de dili ile insanlara eziyet eder ve koğuculuk yapardı." buyurdu. Sonra iki yaş hurma dalı istedi. Bunları mezarların üstüne koydu. Bunun üzerine ashab:
" Ya Resulullah, niçin böyle yaptınız?" diye sordular. Re-sul-i Ekrem (s.a.v);
" ( Bu dal yaş kaldığı sürece ) azabları hafifler." buyurdu. Ashab:
" Ya Resulullah , acaba bunlar ne zamana kadar azab olurlar?" diye sordular. Bunun üzerine Resul-i Ekrem(s.a.v) şöyle buyurdu:
" O gayb'dır; onu ancak Allah bilir. Gaflet edip dedikoduya dalmasaydınız siz de benim duyduklarımı duyardınız."[91]
Katade, " Çoğunlukla kabir azabı gıybet, nemime ve idrardan korunmamak üzere üç şeydendir." der.
Ebu Hureyre (r.a) diyor ki:
" Resul-i Ekrem (s.a.v) ile beraber yürüyorduk. İki mezara uğradık, (mezar başında bir süre oturduk.) Resul-i Ekrem (s.a.v) kalktı, biz de onunla beraber kalktık. Resul-i Ekrem (s.a.v)'in rengi öyle değişti ki, gömleğinin kolu tir tir titriyordu. Bu hali görünce ashab:
" Ya Resulullah, ne oluyor?" diye sordu. Resul-i Ek-rem(s.a.v):
" Benim duyduğumu duymuyor musunuz?" buyurdu. Ashab:
" Hayır duymuyoruz, nedir o duyduğunuz?" dediler. Resul-i Ekrem(s.a.v):
* Bu kabirdekiler azab görüyorlar. Hem de kendilerince azab görmeleri büyük bir şey için değildir. Evet, günahları büyüktür. Fakat onlara göre korunması kolay olan iki günahtan dolayı azab görüyorlar." buyurdu. Ashab:
" Nedir o günahlar?" diye sordular. Resul-i Ekrem(s.a.v):
" Bunlardan biri idrardan sakınmaz, iyice taharetlenmez-di. Diğeri de dili ile insanlara eziyet eder ve koğuculuk yapardı." buyurdu. Sonra iki yaş hurma dalı istedi. Bunları mezarların üstüne koydu. Bunun üzerine ashab:
" Ya Resulullah, niçin böyle yaptınız?" diye sordular. Re-sul-i Ekrem (s.a.v);
" ( Bu dal yaş kaldığı sürece ) azabları hafifler." buyurdu. Ashab:
" Ya Resulullah , acaba bunlar ne zamana kadar azab olurlar?" diye sordular. Bunun üzerine Resul-i Ekrem(s.a.v) şöyle buyurdu:
" O gayb'dır; onu ancak Allah bilir. Gaflet edip dedikoduya dalmasaydınız siz de benim duyduklarımı duyardınız."[91]