hafiza aise
Tue 21 December 2010, 03:51 pm GMT +0200
2- KİTAB VE SÜNNETLE AMEL ETMENİN GEREKLİLİĞİ
Bu böiüm üç ana konudan meydana geliyor: [39]
1- Kitab Ve Sünnete Sarılmanın Gerekliliği
Kitab ve ünnete uymak Allah ve Resulünün bir emridir. İslâm ümmeti Kitab ve sünnete uymanın gerekliliği üzere icma etmiştir. Onlarla amel etmek son derece Önemli bir vecibedir. Çünkü bütün dinî vecibeler onlardan türemiştir. Bu yüzden kitap ve sünnet her görüşe takdim edilmeli ve onlara öncelik tanınmalıdır. Bu gerçekten, âyet, hadîs ve selefin sözlerini bilmekte son derece cahil olanlar kuşku eder. Bu konu üç meseleden oluşuyor: [40]
A- Kitab Ve Sünnetin Delaleti Birdir
Şüphesiz sünnet Kur'an'ın açıklayıcısı dır. Hz. Muhammed de maksatlarını güzelce açıklamakla onun tercümanı olmuştur. Şüphesîz Hz. Muhammed'in sözleri, fiilleri ve onaylamaları Allah tarafından kendisine bildirilen vahiydir.
Kur'ân-ı Kerim'de bu gerçeği destekleyen birkaç âyeti Cenab-ı Allah şöyle buyurmuştur:
"O kötü arzularına göre konuşmaz; onun konuşması, kendisine vahyedilenden başkası değildir" [41]
"Ben bana vahyolunan Kur'an'dan başkasına uymam" [42]
"insanlara kendilerine indirileni açıklamak için sana da bu Kur'an'ı indirdik" [43]
"Şüphesiz ki sen doğru bir yolu göstermektesin. (O yol) göklerin ve yerin sahibi olan Allah'ın yoludur"[44]
"Hüküm Allah'tan başkasının değildir" [45]
"O kendi hükümranlığına kimseyi ortak etmez" [46] "Sana düşen yalnızca duyurmaktır" [47]
Bu buyruklarla Cenab-ı Allah, Hz. Muhammed (s.a.v.)'e Kur'an'ın açıklamasını farz kılmıştır. Ona uymasını da şu âyetlerle gerektirmiştir. "Sen sana vahyedilene sımsıkı sarıl, zira sen dosdoğru yoldasın" [48] "Aralarında Allah'ın indirdiği ile hükmet" [49] "Allah'ın sana gösterdii şekilde insanlar arasında hükmedesin dîye sana kitabı hak ile indirdik. Hainlerden taraf olma." [50] "Bugün sîze dininizi ikmal ettim. Üzerinize nimetimi tamamladım".[51] "Hakkında bilgin bulunmayan şeyin ardına düşme. Çünkü kulak, göz ve kalp bunların hepsi yaptığından sorumludur."[52] "Rabbinizden size indirilene uyun" [53] "O (şeytan) size ancak kötülüğü, çirkin işi ve Allah hakkında bilmediğiniz şeyleri söylemenizi emreder"[54] Hz. Cabir, Resulullah'ın şöyle dediğini rivayet etmiştir: "Neredeyse biriniz Allah'ın kitabının helal kıldığını helal, haram kıldığını haram kılarız, der. Dikkat ediniz kendisine bir sözüm ulaşıp da onu yalanlayan kişi, Allah'ın resulünü ve kendisine hadîsi anlatanı yalanlamış olur.” Ve Mikdam bin Ma'dikerîb, aynı anlamda başka bir hadîsi şöyle rivayet etmiştir. "Allah haram kıldığı gibi Resulullah da haram kılmıştır." Başka bir rivayette "Allah'ın size emrettiği herşeyi ben de size emrettim, sizi sakındırdığı herşeyden ben de sizi sakındırdım.
İmam Evzaî, Hasan bin Atiye'nin şöyle dediğini anlatmıştır. "Resulüllah'a Kur'an vahyolurken, Cebrail beraberinde onu açıklayan sünneti de Resulullah'a bildirdi." Başka birisi "Sünnet okunan bir vahiydir" şeklinde, sünnetin ehemmiyetini belirtmiştir. [55]
[39] Şeyh Senusi, Nassın Uygulanışı, İnsan Yayınları, İstanbul, 1995: 49.
[40] Şeyh Senusi, Nassın Uygulanışı, İnsan Yayınları, İstanbul, 1995: 49.
[41] Necm: 53/3-4.
[42] En'am: 24/50.
[43] Nahl: 16/144.
[44] Şûra: 42/42-43.
[45] Yusuf: 12/40.
[46] Kehf: 18/26.
[47] Şûra: 42/48.
[48] Zuhruf: 43/43.
[49] Maide: 5/49.
[50] Nisa: 4/105.
[51] Maide:5 /3.
[52] İsra: 17/36.
[53] A'raf: 7/3.
[54] Bakara: 2/169.
[55] Şeyh Senusi, Nassın Uygulanışı, İnsan Yayınları, İstanbul, 1995: 49-51.