sumeyye
Wed 21 September 2011, 01:18 pm GMT +0200
Kitabın Tertip ve Fihristi
Kitabı bir giriş, dört bölüm ve bir sonuç şeklinde düzenledim.
Giriş kısmında kitabın ana konularından önce ele alınması gereken iki konuyu işledim. İlk olarak tebliğe ilişkin konularda peygamberlerin masum olup olmadığı konusunu işledim. Zira peygamberlerin ismeti bu konunun dayandığı temel esasür. ikinci olarak, sünnetin sözlük ve ıstılahı manalarını beyan etmeye çalıştım. Çünkü bu nokta şüphelerin çokça ileri sürüldüğü bir noktadır.
Birinci Bölüm sünnetin önemine dairdir. Bu bölümde başlıca işlenecek konular şunlardır: Peygamber (S.A.V.)'in sünnete verdiği önem, sahabenin ezberleme, öğrenme ve uygulama bakımından sünnete verdiği önem, sahabenin kendi aralarında hadisi müzakere etmesi, sahabenin hadis müzakeresini karşılıklı olarak birbirlerine tavsiye etmesi, sahabenin ruh dünyasında sünnetin konumu, hadis talebi uğruna sahabenin yaptığı yolculuklar (rihle), rihle faaliyetinin başlaması, önemi ve sebepleri.
İkinci Bölüm sünnetin yazıya geçirilmesiyle alakalıdır. Bu bölümdeki konuları da şu şekilde sıraladık. Hadisleri derleme işini düşünen ilk kişinin Ömer b. Abdülaziz olduğu şeklindeki yaygın hatayı değerlendiren bir giriş, Peygamber (S.A.V.)'in sünneti yazmaya İzin vermesi, hadis yazımını nehy eden hadisler, yazmaya müsaade eden hadislerle yazmayı nehy eden hadislerin telifi, (bağdaştırılması) sahabenin sünnet yazımına verdiği önem, sahabe şakirdlerinin sünneti ashapdan alması ve yazma işine verdiği önem, tabiin kuşağının sünnetin yazım ve tedvinine verdiği önem, sünnetin hicrî ikinci asırda tedvini ve bu çağda yaşayanlann sünnet uğruna gerçekleştirdikleri üstün hizmetler, sünnetin hicrî üçüncü asırda tedvini ve seleften bazı kimselerin ilmi yazmaktan hoşlanmaması ve bunun sebepleri, hadis aktarımında kullanılan bazı ıstılahların izahı, hadis aktarımının sadece şifahî olduğu vehmi, Bazı sahabîlerin hadis rivayetinden kaçınması diğer bir kısmının da bunu nehy etmesi ve bunun nedenleri.
Üçüncü Bölüm sünnetin genel olarak hüccet oluşuna dairdir. Bu bölümde işlenecek başlıca konular şunlardır: Kur'an'a göre sünnetin delil oluşu ve Cenab-ı Hakk'ın Peygamber (S.A.V.)'i Kitabın açıklayıcısı kılışı, O'nu uyulması gereken en güzel örnek ilan ettiği ve kendisine teşrf (yasama) yetkisi bahşettiği, Kur'ân-ı Kerim'in vahyin iki kısmına yani vahy-i metlûv ve vahy-i gayr-İ metlûve delâleti, sünnete göre sünnetin delil oluşu, Peygamber (S.A.V.)'in nübüvvet ve ismetine dayanarak sünnetin hüccet oluşunu İspatlama, sahabe tatbikatına göre sünnetin delil oluşu, sünnete başvurmadan Kur'an'ı yaşamanın imkansızlığından hareketle sünnetin hüccet değerini ispatlama, selef-i salihinin sözlerinde sünnetin hüccet değeri, sünnetin hüccet değerinin icma ile sabit oluşundan hareketle sünnetin hücciyetini ispatlama.
Sünnetin hüccet değerini inkar edenlerin geneli sünneti olduğu gibi reddetmemektedir. "Zannı ifade ediyor ya da güvenilir yollarla nakledilmemiştir" gerekçeleriyle sadece haber-i vahidi reddetmektedirler. Buna mukabil tevatürle sabit olan haberleri kabul etmektedirler. Bundan dolayı Dördüncü Bölümü haber-i vahide ayırdım.
Dördüncü Bölümde önce fer'î konularda zan ile amel e-dilmesi gerektiğini ispatladım. Sonra Peygamber (S.A.V.)'in sünnetinin bize aktarıldığı yöntemin, haberlerin nakli için en sağlam ve en güvenilir yöntem olduğunu, bundan daha sağlam ve daha güvenilir bir yöntemin mümkün olmadığını kat'î delillerle ispatladım.
Dördüncü Bölümdeki başlıca konular şunlardır: Haber-i vahidin hüccet oluşu, haberi vahidin akide konulannda hüccet değeri, müslüman ilim adamlarının sahih hadisleri sahih olmayan hadislerden ayırt etmek için sarf ettiği eşsiz çaba. Bu fasıl, ayrıca şu hususları da kapsamaktadır: İsnadın dindeki önemi, sahabe ûönen »nde İsnada ihtiyaç duyulmadığı, sahabenin Peygamber (S.A.V.)'e yalan isnad etmekten beri olduğu, Ashabtan
bazı kimselerin diğer sahabîlere ait rivayetleri inkar edişinin yalan ithamından kaynaklanmadığı aksine itirazda bulunan sahabeye göre diğer sahabîlerin yanılması ihtimaline dayandığı, ravilerin tarih ve vefaü, ravilerin tenkidi, cerh ve tadil dediğimiz hâl kritiği, selef ulemasının raviler hakkında konuşmaktan kaçınması, muhaddislerin ravi tenkidinde yanlı davranmaktan beri oldukları, tenkidin söz konusu edilen ravilerin hayatlarının bütün yönlerini kapsadığı, cerh ve tadil ilmi, cerh ve tadil ilminin önemi ve bunun sadece İslam Ümmetine özgü oluşu, ravilerin tabi tutulduğu titiz tasnif, hadisin metin ve mana bakımından incelenmesi, tenkid esaslarının sahabe döneminden beri varolduğu, muhaddis imamların bunları sistemleştirdiği, muhaddislerin hadisi kabul veya redederken akla riâyet ettikleri, muhaddislerin metin tenkidi için belirlediği esaslar, muhaddis ve fakihlerin bu kıstasları metinlere hakkıyla uyguladıkları, ilelu'l-hadis ilmi ve mustalahu'l-hadis İlmi, muhaddis İmamların ravilerin durumlarını çok sıkı bir tetkikten geçirdikleri ve çok köklü bir tenkid melekesine sahip oldukları.
Bunun akabinde sünnetin; Kur'an'ı tekid eden, açıklayan ve müstakil teşri kaynağı olduğu şeklinde üç kısma ayrıldığını açıklayıp, bazılarının itiraz ettiği bu üçüncü kısmı kat'î delillerle ispatladık.
Sonuç kısmında ise sünnetin hüccet oluşuna dair itirazları ele aldık. Bu bölümde yer alan başlıca konular şunlardır: Tarihte sünnetin hücciyyetine ilk dil uzatanlar, günümüzde sünnetin hücciyyetine ilk dil uzatanlann müsteşrikler ve onların takipçileri olduğu, konuyla ilgili sözün özü, ve sünnetin hücciyyetine itirazda bulunanların üç sınıfta ele alınabileceği.
Burada sözümüzü noktalayıp konuyu bitirdik. Başarıyı veren de doğru yola ileten de sadece Allah (c.c.)'dır.
Alemlerin Rabbi olan Allah'a hamd ve senalar olsun. Efendimiz Hz. Muhammed'e, O'nun âl ve ashabına salât u selâm olsun.
Muhammed Salih Ekinci
Konya, Arefe Günü 1418[45]
[45] Muhammed Salih Ekinci, Hüccet Değeri ve Tedvin Açısından Sünnet, Rağbet Yayınları: 35-37.