- Kabir Azabı Herkes İçin Değildir

Adsense kodları


Kabir Azabı Herkes İçin Değildir

Smf Seo Versiyon , -- Seo entegre sistem.

rray
[Muhammed]
Tue 5 May 2015, 06:12 pm GMT +0200
Kabir Azabı Herkes İçin Değildir

Eğer kabir azabı, kalbin bu dünyaya bağlanması sebebiyle ise, hiç kimse bundan kurtulamaz. Çünkü, kadın, evlât, mal ve mevkiyi herkes seviyor. O hâlde kabir azabı herkese olacaktır. Bundan kimse kurtulamayacaktır derse, cevabında deriz ki: Dediğin gibi değildir. Öyle insanlar vardır ki, dünyadan geçmiş olurlar, onların dünyada lezzet alacakları ve rahat bulacakları yerleri yoktur. Ölümü arzularlar. Derviş [yâni fakîir] vaziyetindeki Müslümanların çoğu böyledir. Zengin insanlar da ikiye ayrılır:

Bir kısmı, bu şeyleri sevdikleri gibi, Allahü Teâlâ’yı da severler. Onlar için de, bu azab yoktur. Bunlar şu kimseye benzer ki, kendisinin evi ve sarayı vardır, bunları sever. Fakat, baş olmayı, saltanatı, köşkü ve bağı ondan daha çok sever. Padişahın emri ile ona bir başka şehrin valiliği verilirse, ona bulunduğu yerden çıkmak hiç üzüntü vermez.

Zira, evinin, sarayının ve şehrinin sevgisinden daha çok olan reislik sevgisi, diğer sevgileri siler, onlardan eser bırakmaz. O hâlde, peygamberler, evliya ve zâhidlerin kalbi, kadına, evlâda, şehre ve vatana yakınlık duysalar da, Allah sevgisi hâsıl olduğu ve ona kavuşmak ünsiyetinin verdiği lezzet sebebiyle, diğerlerini siler, yok eder. Bu lezzet ise ölüm ile hâsıl olur. O hâlde onlar bundan emindirler.

Ama, dünya arzularını daha çok sevenler, bu azabdan kurtulamazlar. Bunlar daha fazladır. Bunun için Allahü Teâlâ buyurur: «Sizden gideceği yer o [Cehennem] olmayan kimse yoktur. Bu öyle bir iştir ki, hükmü Rabbinin irâdesi ile nihayetlenir. Sonra, müttekî olanları ondan kurtarırız. Kâfirleri ise dizleri üzerine çökmüş olarak terkederiz» (1).

Bu kimselere, bir müddet azab ederler. Dünyadan uzun zaman ayrı kaldıkları için, dünya lezzetini unuturlar. Kalbde olan Allahü Teâlâ’ya ait sevgisi tekrar zuhur etmeye başlar. Bu bir sarayı, diğerinden; yahut bir şehri, diğer bir şehirden, veya, bir kadını, diğer bir kadından daha çok seven bir kimseye benzer. Fakat, diğerini de seviyor. Onu en çok sevdiğinden ayırırlar ve diğer sevdiğine bırakırlarsa, bir zaman ondan ayrıldığına üzülür, sonra unutur, buna alışır, işte kalbde olan o sevginin aslı, uzun zamandan sonra tekrar görünür.

Fakat Allahü Teâlâ’yı asla sevmeyen, o azabda kalır. Zira, o daima O’ndan uzak kalmayı seviyordu. Hangi bahane ile ondan kurtulabilir? Kâfirlerin ebedi azabta kalmalarının sebeplerinden biri de budur.

Biliniz ki, herkes, «Ben Allahü Teâlâ’yı severim, yahut dünyadan daha çok severim», diye iddia eder. Bütün dünyadakiler bunu diliyle böyle söylerler. Fakat bunun bir mihenk taşı ve miyarı [ölçüsü] vardır ki, onunla anlaşılır. Bu da şöyledir: Bir kimseye şehveti ve nefsi bir şey emretse, Allahü Teâlâ’nın gönderdiği şeriat da bunun aksini emretse, kalbini Allahü Teâlâ’nın emrine doğru meyletmiş, yaklaştırmış görürse, o Allahü Teâlâ’yı seviyor demektir. Bahusus iki kimseyi de seven bir kimse, bunlardan birini daha çok seviyorsa, aralarında bir ihtilâf çıktığı zaman kendini daha çok sevdiğinin tarafından görür ve onu daha çok sevdiğini bununla, anlar. Böyle olmayınca, dil ile söylemekte hiç fayda yoktur. Çünkü o söylemek yalan olur.

Bunun için Peygamber Efendimiz (sallâllahü aleyhi ve sellem) buyurdu ki: «La ilahe illallah diyenler, daima kendilerini Allahü Teâlâ’nın azabından koruyorlar. Bu, dünya işlerini, din işlerine tercihlerine kadar devam eder. Dünyayı dine tercih edip de, La ilahe illallah dedikleri zaman, Allahü Teâlâ onlara: Yalan söylüyorsunuz. Bu işten sonra la ilahe illallah demeniz yalan olur, der».

O hâlde, buradan, basiret sahiplerinin kalb gözleriyle, kabir azabından nasıl kurtulacağını görmeleri anlaşıldı. Ve yine insanların çoğunun kurtulamayacağını, fakat tıpkı dünyaya bağlılıklarının farklı olması gibi azablarının da müddet ve şiddet bakımından çok farklı bulunduğunu bildikleri anlaşıldı.

(1) 19 – Meryem: 71 – 72

aysegul999
Sun 14 June 2015, 03:07 pm GMT +0200
Esselamu aleykum ve rahmetullah , Bir kimseye şehveti ve nefsi bir şey emretse, Allahü Teâlâ’nın gönderdiği şeriat da bunun aksini emretse, kalbini Allahü Teâlâ’nın emrine doğru meyletmiş, yaklaştırmış görürse, o Allahü Teâlâ’yı seviyor demektir.
Kendimizi hesaba çekip Allah'ı ne kadar sevdiğimizi idrak etmeliyiz.

Bilal2009
Sun 14 June 2015, 03:20 pm GMT +0200
Ve aleykümüsselam ve rahmetüllahi ve berakatüh,  İnsan neden kendini yaratan Rabbini ( celle celaluhu ) sevmez? Ona düşman olan nefsini ve şeytanı sever de Allah Teâlâ ' ya( celle celaluhu ) düşman kesilir.

ceren
Sun 14 June 2015, 06:00 pm GMT +0200
Aleykümselam.Yaşadığı her anı Allah rızası için yaşayan,günahdan kendini alı koyan salih kullardan olalım inşallah.Rabbim bizleri kabir azabından ve cehennem azabından korusun inşallah...

selma 8-D
Fri 29 April 2016, 01:52 pm GMT +0200
Rabbim bizleri kabir azabindan koruSun inşAllah

Yağmur Gümüş
Fri 29 April 2016, 02:22 pm GMT +0200
Bismillah...
Kabir azabı kendini bilmeyen, namaz kılmayan, kulluk görevini yerine getiremeyen insanlar için vardır.
Allah cc. razı olsun.

melik önal
Fri 29 April 2016, 09:38 pm GMT +0200
Allah bize kabir azabı yaşatmasın    amin     namazlarımızı kılalım

Lal-i Hal
Sat 30 April 2016, 08:52 am GMT +0200
Ve aleykumusselam.
Biliniz ki, herkes, «Ben Allahü Teâlâ’yı severim, yahut dünyadan daha çok severim», diye iddia eder. Bütün dünyadakiler bunu diliyle böyle söylerler. Fakat bunun bir mihenk taşı ve miyarı [ölçüsü] vardır ki, onunla anlaşılır. Bu da şöyledir: Bir kimseye şehveti ve nefsi bir şey emretse, Allahü Teâlâ’nın gönderdiği şeriat da bunun aksini emretse, kalbini Allahü Teâlâ’nın emrine doğru meyletmiş, yaklaştırmış görürse, o Allahü Teâlâ’yı seviyor demektir.

Evet simdi herkes bunun uzerinden kendini hesaba ceksin.Bakalim sevgimizde ne kadar sâdığız...
Rabbim gonullerimizi askiyle doldursuninsallah.amin

Rüveyha
Sat 30 April 2016, 11:30 am GMT +0200
Ve aleykumusselam.Âmin ecmain İnşaAllah..Rabbim dünya nimetlerinden sırt çevirmeyi nasip eylesin İnşaAllah..By imtihan yurdundan yüzümüzün akıyla çıkmauı nasip eylesin Rabbim.Mevlam razı olsun

halim
Wed 12 October 2016, 07:59 pm GMT +0200
Esselamu aleykum; Yarabbi bizleri zenginliği takvası tek sevdası Rabbi ve kitabı olan kendini hak yoluna adamış hayırlı mümin kullardan eyle ve bu vesileyle hem kabir azabından hem cehennem azabından muhafaza eyle...

ceren
Wed 12 October 2016, 08:02 pm GMT +0200
Aleykumselam.Rabbim bizleri onun emrine uyan ve onun rahmetine kavusup kabir azabindan kurtulan kullardan olalim inşallah...

yagmur_7-c
Wed 12 October 2016, 10:32 pm GMT +0200
Esselamu aleykum
Allah her.seyin en.buyugudur...İnsan dunya zevklerine kapilarak Allah in cebbette verdigi nimetleri unutmustur...İste bubyuzdedir ki insan kabir azabi ceker...Rabbim dunyaya aldananlardan etmesin insallah...

HALACAHAN
Thu 13 October 2016, 01:13 am GMT +0200
Allahim bizlere kabir azabı yaşatma .Karnımızı cennet bahçelerinden bir bahçe eyl.e..Ibadetli ihlasli kullarindan eyle ve huzuruna imanlı olarak çıkmamızı nasip.eyle..Amin..

Sevgi.
Thu 13 October 2016, 05:19 am GMT +0200
Esselâmü Aleyküm Ve Rahmetüllah. Her canlı birgün ölümü tadıcak kaçış yok. Oyüzden herdaim bunun bilincinde olarak hareket etmeliyiz ki. Ahirette Allah'ın huzurunda mahcup olmıyalım inşaAllah. Amin ecmain