ecenur
Mon 10 May 2010, 03:16 pm GMT +0200
Hidaye Tercümesi / İstinca
(îstinca: kişinin, abdestini bozduktan sonra kendini su veya benzeri bir şeyle temizlemesi demek olup sünnettir.) Çünkü Peygamber Efendimiz (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) abdestini bozduktan
sonra hep istinca etmiştir. (İstincada iaş veya taşın yerine geçecek herhangi bir şeyi kullanmak caizdir. Kişi o şeyi istinca yerine, temizleninceye kadar sürter.) Zira gaye temizlenmek olduğuna göre temizlenme ne şekilde hâsıl olursa o şekil kâfidir. (İstinca hakkında sünnet olan bir sayı yoktur.) İmam-1 Şafii:«Üç kez ´sürmek gerekir. Zira Peygamber Efendimiz (Aleyhis-salâtü ve´s-se-lâm) : «Herhangi biriniz ayak.yoluna gittiği zaman kendini üç taş ile temizlesin. ([1]) buyurmuştur, demiştir. Bizim de dayanağımız, Peygamber Efendimiz (Sallallahü Aleyhi ve Sellem)"in: -Kim ki taşlarla temizlenmek isterse tek sayıda kalsın. Kim ki böyle yaparsa, onun yaptığı iyi bir şeydir ve kim ki yapmazsa ona bir günah yoktur. ([2]) hadisidir. Zira «bir kez-de tek sayıdır ve I m a m -1 Ş a f i i´ nin dayandığı hadisin zahiri de murad değildir. Çünkü kişinin, kendini bir taşın uç kenarı ile temizlemesi icma ile caizdir. (Kişinin kendini su ile yıkaması daha sevaphdır.» Zira Cenab-ı Hak (Celle Celâlihu), Medine´de ilk İnşa edilen mescitten söz ederken : «Orada temizlenmeyi seven kimseler vardır. ([3]) buyurmuştur. Çünkü rivayete göre ([4]) bu âyet, kendilerini önce taşla temizledikten sonra su ile yıkayan kimseler hakkında inmiştir. Ayrıca yıkama, bir gelenektir. Hatta kimisi : «Bu devirde sünnettir» demiştir. Kişi kendini su ile yıkadığı zaman, kaç kez yıkayacağı söz konusu olmayıp, temizlenmiş olduğuna kanaat getirinceye kadar kendini yıkaması gerekir. Ancak vesveseli olan kimseler hakkında üç kez diye takdir edilmiş, kimisi de: -Yedi kez- demiştir.
(Eğer pislik çıktığı yerin kenarlarına dağıhrsa, su ile yıkamaktan başka bir şey caiz değildir.) Çünkü silmek, pisliği kökten gideremediği için ancak pisliğin çıktığı yer hakkında onunla yetinilmiş-tir. Pislik çıktığı yerin kenarlarına dağıldığı zaman, istincanın hükmü dışına çıkmış olur. Ancak pisliğin dağıldığı yer - î m a m Ebû Hanife ile İmam Ebû Yusuf´a göre- eğer pisliğin çıktığı yer dışında, bir dirhem miktarını aşarsa, yıkamak lâzım gelir. Zira pisliğin çıktığı yer özel hükme tabi olduğu için sayılmaz. İmam Muhammed ise, pisliğin çıktığı yeri de vücudun diğer yerlerine kıyas ederek : «Eğer onunla birlikte bir dirhem miktarını aşarsa yıkamak gerekir- demiştir. Bâzı nüshalarda -Su» yerine -sıvı» diye geçmektedir. Bu değişik nüshalar, vücutta necis olan bir yeri sudan başka bir sıvı ile yıkamanın caiz olup olmadığı hakkındaki ihtilâfa dayanır.
(Hayvan tersi ve kemiklerle istinca etmek caiz değildir.) Zira hayvan tersinin necis ve kemiklerin de cinlerin yiyeceği olduğu için Peygamber Efendimiz (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) bunlarla istinca etmekten nehyetmiştir. ([5]) Şayet kişi bunlarla istinca ederse -gaye hasıl olduğu için- kâfi gelir.(Yiyecek maddeleriyle de istinca edilemez.) Zira yiyecek maddeleriyle İstinca etmek hem israf, hem saygısızlıktır. Peygamber Efendimiz (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) sağ elle istinca etmekten ([6]) nehyettiği için (Sağ elle de istinca edilemez.)[7]
--------------------------------------------------------------------------------
[1] Tirmizl (Taharet) 12, EbÛ Dâvud (Taharet) 4, İmam Ahmed´in Müs-ned´i 5/429
[2] Buharl (Abdest) 25, 26, Müslim (Taharet) 20, 22, 24, Ebû Dâvud (Taharet) 19, Tirmizİ (Taharet) 21, Nesal (Taharet) 38, 71
[3] Tevbe süresi, âyet 108
[4] Bezzar´ın Müsned´i .Nasb-ürraye C. 1, S. 218
[5] Nesal (Taharet) 34, 35, Buhar! (Abdest) 20, 21
[6] Buharl (Abdest) 18, (Eşrİbe) 25, Müslim (Taharet) 63, Ebû Dâvud (Taharet) 18. Nesal (Taharet) 41, İmam Ahmed´in Müsned´i 4/383, 5/296, 309, 310, 311
[7] Şeyhü´l-Îslâm Burhanüddîn Ebu´l-Hasan Ali b. Ebû Bekir Merginânî, Hidaye Tercümesi, Kahraman Yayınları: 1/80-82.
(îstinca: kişinin, abdestini bozduktan sonra kendini su veya benzeri bir şeyle temizlemesi demek olup sünnettir.) Çünkü Peygamber Efendimiz (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) abdestini bozduktan
sonra hep istinca etmiştir. (İstincada iaş veya taşın yerine geçecek herhangi bir şeyi kullanmak caizdir. Kişi o şeyi istinca yerine, temizleninceye kadar sürter.) Zira gaye temizlenmek olduğuna göre temizlenme ne şekilde hâsıl olursa o şekil kâfidir. (İstinca hakkında sünnet olan bir sayı yoktur.) İmam-1 Şafii:«Üç kez ´sürmek gerekir. Zira Peygamber Efendimiz (Aleyhis-salâtü ve´s-se-lâm) : «Herhangi biriniz ayak.yoluna gittiği zaman kendini üç taş ile temizlesin. ([1]) buyurmuştur, demiştir. Bizim de dayanağımız, Peygamber Efendimiz (Sallallahü Aleyhi ve Sellem)"in: -Kim ki taşlarla temizlenmek isterse tek sayıda kalsın. Kim ki böyle yaparsa, onun yaptığı iyi bir şeydir ve kim ki yapmazsa ona bir günah yoktur. ([2]) hadisidir. Zira «bir kez-de tek sayıdır ve I m a m -1 Ş a f i i´ nin dayandığı hadisin zahiri de murad değildir. Çünkü kişinin, kendini bir taşın uç kenarı ile temizlemesi icma ile caizdir. (Kişinin kendini su ile yıkaması daha sevaphdır.» Zira Cenab-ı Hak (Celle Celâlihu), Medine´de ilk İnşa edilen mescitten söz ederken : «Orada temizlenmeyi seven kimseler vardır. ([3]) buyurmuştur. Çünkü rivayete göre ([4]) bu âyet, kendilerini önce taşla temizledikten sonra su ile yıkayan kimseler hakkında inmiştir. Ayrıca yıkama, bir gelenektir. Hatta kimisi : «Bu devirde sünnettir» demiştir. Kişi kendini su ile yıkadığı zaman, kaç kez yıkayacağı söz konusu olmayıp, temizlenmiş olduğuna kanaat getirinceye kadar kendini yıkaması gerekir. Ancak vesveseli olan kimseler hakkında üç kez diye takdir edilmiş, kimisi de: -Yedi kez- demiştir.
(Eğer pislik çıktığı yerin kenarlarına dağıhrsa, su ile yıkamaktan başka bir şey caiz değildir.) Çünkü silmek, pisliği kökten gideremediği için ancak pisliğin çıktığı yer hakkında onunla yetinilmiş-tir. Pislik çıktığı yerin kenarlarına dağıldığı zaman, istincanın hükmü dışına çıkmış olur. Ancak pisliğin dağıldığı yer - î m a m Ebû Hanife ile İmam Ebû Yusuf´a göre- eğer pisliğin çıktığı yer dışında, bir dirhem miktarını aşarsa, yıkamak lâzım gelir. Zira pisliğin çıktığı yer özel hükme tabi olduğu için sayılmaz. İmam Muhammed ise, pisliğin çıktığı yeri de vücudun diğer yerlerine kıyas ederek : «Eğer onunla birlikte bir dirhem miktarını aşarsa yıkamak gerekir- demiştir. Bâzı nüshalarda -Su» yerine -sıvı» diye geçmektedir. Bu değişik nüshalar, vücutta necis olan bir yeri sudan başka bir sıvı ile yıkamanın caiz olup olmadığı hakkındaki ihtilâfa dayanır.
(Hayvan tersi ve kemiklerle istinca etmek caiz değildir.) Zira hayvan tersinin necis ve kemiklerin de cinlerin yiyeceği olduğu için Peygamber Efendimiz (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) bunlarla istinca etmekten nehyetmiştir. ([5]) Şayet kişi bunlarla istinca ederse -gaye hasıl olduğu için- kâfi gelir.(Yiyecek maddeleriyle de istinca edilemez.) Zira yiyecek maddeleriyle İstinca etmek hem israf, hem saygısızlıktır. Peygamber Efendimiz (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) sağ elle istinca etmekten ([6]) nehyettiği için (Sağ elle de istinca edilemez.)[7]
--------------------------------------------------------------------------------
[1] Tirmizl (Taharet) 12, EbÛ Dâvud (Taharet) 4, İmam Ahmed´in Müs-ned´i 5/429
[2] Buharl (Abdest) 25, 26, Müslim (Taharet) 20, 22, 24, Ebû Dâvud (Taharet) 19, Tirmizİ (Taharet) 21, Nesal (Taharet) 38, 71
[3] Tevbe süresi, âyet 108
[4] Bezzar´ın Müsned´i .Nasb-ürraye C. 1, S. 218
[5] Nesal (Taharet) 34, 35, Buhar! (Abdest) 20, 21
[6] Buharl (Abdest) 18, (Eşrİbe) 25, Müslim (Taharet) 63, Ebû Dâvud (Taharet) 18. Nesal (Taharet) 41, İmam Ahmed´in Müsned´i 4/383, 5/296, 309, 310, 311
[7] Şeyhü´l-Îslâm Burhanüddîn Ebu´l-Hasan Ali b. Ebû Bekir Merginânî, Hidaye Tercümesi, Kahraman Yayınları: 1/80-82.