ayten
Sat 6 November 2010, 12:30 am GMT +0200
5- İslam'ın Diğer Dinlere Bakışı
İslam düşünürlerinin diğer dinlere bakışını anlayabilmek için konu ile ilgili değişik görüşlerini tek bir çatı altında toplamak mümkün değildir. Bunları biz üç ana grupta toplayabiliriz.
1- Muhafazakar Görüş: Buna göre, kurtuluş yalnız İslam'dadır. İslam dışında hidayet yoktur. Ayette açıkça belirtildiği üzere:
“Allah katında din İslam'dır. Allah nezdinde tek (hak) dîn, (insanın) O'na teslimiyetidir” [576] İslam en geçerli ve saf haliyle Hz. Muhammed'e vahyedilmiştir ve bu vahiy başta “Kuran” olarak tüm orij inalliğiyle günümüze kadar korunmuştur. Tün insanlık eski vahiy taraftarları da dahil İslam'a uymakla yükümlüdürler. Nasıl ki yeni bir kanun konunca, daha önceki kanunları yürürlükten kaldırır. Aynen öyle, en son vahiy dini İslam da kendinden önceki vahiy dinlerinin geçerliliğini yürürlükten kaldırmıştır. Yani Yahudi, Hıristiyan vs. gibi eski vahiy dini taraftarları da İslam'a uymakla yükümlüdürler.
2- Liberal Görüş: Bu görüşe göre, Kurian' m yukarda adı geçen ayet deki İslam muhafazakarların anladığı gibi, yalnız Hz. Muhammed'in peygamberliği İle sınırlı değil, o Adem'den beri adları ister kutsal kitaplarda anılsın veya anılmasın çeşitli milletlere gönderilen hidayet elçilerine vahyedilen evrensel inanç ve ahlak sisteminin adıdır. Adına “İslam” denen evrensel vahye inanan herkes hidayet bulur. Bunlar:
a- Allah'ın varlığına ve mutlak birliğine eş koşmadan, oğul kız zevce isnat etmeden inanmak.
b- Ahirete ve ilahi adalete inanmak.
c- Tüm canlı ve cansızlarla olan ilişkilerde adalet ve doğruluktan ayrılmamak.
Bu ölçüleri benimseyen ve onları hayatında yaşayan inanç ve davranış sahipleri Allah katında lütuf bulacaklardır. Nitekim Kur'an;
“(Bu ilahi kelama) iman edenler ve Yahudi itikadına uyanlar ile Sâbiîler ve Hıristiyanlardan Allah'a ve âhiret gününe, inanıp, doğru ve yararlı fiillerde bulunanlar ne korkacak, ne de üzüleceklerdir.” [577] diyor. Nasıl ki Müslümanların Yahudi ve Hıristiyan dinlerinin vahiy kökenli olduğuna inanmaları, kitaplarına ve ibadetlerine saygı göstermeleri; hatta onlarla evlenerek çocuklarını onlara emanet etmeleri Müslümanlıklarına bir eksiklik getirmiyorsa; eski vahiy dini mensuplarının da Hz. Muhammed'e ve İslam'ın hak din olduğuna inanmaları, saygı göstermeleri, geleneksel dinlerinin gereklerini yaşamaları, hidayet ehli olmalarına engel değildir.
3- Vahiy Dinleri Dışındakiler: Kendilerine peygamber tebliği ulaşmamış insanların durumu da tartışılmış; onların da kendi akılları ışığında Tanrı'nın varlığını ve birliğini bulmakla yükümlü oldukları, adalet ve güzel davranışlar içinde yaşamaları gerektiği, aksı takdirde sorumlu olacakları üzerinde durulmuştur.