ezelinur
Wed 19 January 2011, 05:36 pm GMT +0200
084-İNŞİKAK SURESİ
BİSMİLLAHİRRAHMANİRRAHİM
[084.001] Gök yarıldığı zaman.
[084.002-3] Ve Rabbini dinlediği ve layık kılındığı zaman. Ve yer uzatılıp dümdüz olduğu zaman.
[084.004] Ve içinde ne var ise atıp boşaldığı zaman.
[084.005] Ve Rabbini dinlediği ve layık kılındığı zaman.
[084.006] Ey insan muhakkak ki sen Rabbine doğru bir çalışmakla çalışıcısın, artık O'na kavuşacaksındır.
[084.007-9] İmdi kimin kitabı sağ eline verilmiş olursa. Artık bir kolay hesap ile muhasebe edilmiş olur. Ve ehline sevinçli olarak dönmüş bulunur.
[084.010-2] Fakat kime ki, kitabı arkası tarafından verilmiş olur. Derhal bir helâkı çağırır. Ve bir alevli ateşe yaslanacaktır.
[084.013] Şüphe yok ki o, ehli arasında sevinçli bir halde idi.
[084.014] Muhakkak, o sanmıştı ki elbette dönmeyecektir.
[084.015] Hayır. Şüphe yok ki, Rabbi onu görür olmuştur.
[084.016] Artık kasem ederim şafaka.
[084.017] Ve geceye ve topladığı şeye,
[084.018] Ve toplandığı vakit kamere,
[084.019] Elbette ki halden hale mülâki olacaksınız.
[084.020-1] Artık onlar için ne var ki, imân etmiyorlar? Ve onlara karşı Kur'an okunduğu vakit secde etmezler.
[084.022] Hatta kâfir olanlar, tekzîp ederler.
[084.023] Halbuki Allah onların kalblerinde neler topladıklarını pek iyi bilendir.
[084.024] Artık onları pek acıklı bir azap ile müjdele.
[084.025] Fakat o kimseler ki, imân ettiler ve sâlih sâlih amellerde bulundular, onlar için de tükenmeyen bir mükâfaat vardır.
BİSMİLLAHİRRAHMANİRRAHİM
[084.001] Gök yarıldığı zaman.
[084.002-3] Ve Rabbini dinlediği ve layık kılındığı zaman. Ve yer uzatılıp dümdüz olduğu zaman.
[084.004] Ve içinde ne var ise atıp boşaldığı zaman.
[084.005] Ve Rabbini dinlediği ve layık kılındığı zaman.
[084.006] Ey insan muhakkak ki sen Rabbine doğru bir çalışmakla çalışıcısın, artık O'na kavuşacaksındır.
[084.007-9] İmdi kimin kitabı sağ eline verilmiş olursa. Artık bir kolay hesap ile muhasebe edilmiş olur. Ve ehline sevinçli olarak dönmüş bulunur.
[084.010-2] Fakat kime ki, kitabı arkası tarafından verilmiş olur. Derhal bir helâkı çağırır. Ve bir alevli ateşe yaslanacaktır.
[084.013] Şüphe yok ki o, ehli arasında sevinçli bir halde idi.
[084.014] Muhakkak, o sanmıştı ki elbette dönmeyecektir.
[084.015] Hayır. Şüphe yok ki, Rabbi onu görür olmuştur.
[084.016] Artık kasem ederim şafaka.
[084.017] Ve geceye ve topladığı şeye,
[084.018] Ve toplandığı vakit kamere,
[084.019] Elbette ki halden hale mülâki olacaksınız.
[084.020-1] Artık onlar için ne var ki, imân etmiyorlar? Ve onlara karşı Kur'an okunduğu vakit secde etmezler.
[084.022] Hatta kâfir olanlar, tekzîp ederler.
[084.023] Halbuki Allah onların kalblerinde neler topladıklarını pek iyi bilendir.
[084.024] Artık onları pek acıklı bir azap ile müjdele.
[084.025] Fakat o kimseler ki, imân ettiler ve sâlih sâlih amellerde bulundular, onlar için de tükenmeyen bir mükâfaat vardır.