- İlmi ve Manevi Bakımdan Merhamet – Mutluluk İlişkisi

Adsense kodları


İlmi ve Manevi Bakımdan Merhamet – Mutluluk İlişkisi

Smf Seo Versiyon , -- Seo entegre sistem.

rray
reyyan
Wed 13 April 2011, 12:38 pm GMT +0200
İlmi ve Manevi Bakımdan Merhamet – Mutluluk İlişkisi

Fonksiyonel Manyetik Rezonans Görüntüleme Sistemi (fMRI), teknolojinin bilim dünyasına kazandırdığı önemli icatlar arasında gösterilir. Kan akışını inceleyerek beynin hangi bölgesinin çalıştığını görmeyi sağlayan bu görüntüleme sistemi sayesinde insanların neredeyse akıllarının okunabildiği ifade edilmektedir.

2008’lerde kullanılmaya başlanan bu görüntüleme sistemi ile insanların mutluluğu üzerine kafa yoran uzmanlar, beyinde mutluluk duygusuna ev sahipliği yapan bölgelerin hangi hallerde harekete geçtiğini somut olarak da tesbit etmeyi başarmışlardır. Daha önce vardıkları mutluluğu elde etme yollarına dair tesbitlerini bu görüntüleme sistemi ile teyit etmişlerdir.

Mesela, merhamet ve şefkat duygusunun insan beyninin mutluluk hormonu sağlayan bölgesini harekete geçirdiğini (fMRI) görüntüleme sistemi ile de tesbit eden batılı uzmanlar, araştırmalarının sonucunda merhamet konusuna ilişkin şu kuralların altını bir kez daha çizmişlerdir:

BAŞKALARI İÇİN DE MUTLULUK DİLE

Mutluluk ve huzur sadece kişisel istek ve arzuların yerine gelmesiyle elde edilmez. Bilakis, başkalarının mutluluğu ve onlar için hayırlı olanı istemek de insanları mutlu ve huzurlu yapar…

 Batılı psikiyatristler, başkaları için hayır dileyenlerin, iyilik ve nimeti sadece kendileri için isteyenlerden çok daha huzurlu ve mutlu olduklarını söz konusu görüntüleme sistemi ile de teyit etmişler.

 Oysa ki Allah Resul’ünün asırlar önce ortaya koyduğu nebevi bir kuraldır bu: “Kendisi için istediğini mümin kardeşi için istemeyen iman etmiş sayılmaz” buyuruyor Allah Resulü.

Batılı psikiyatristlerin mutluluk yolunun altın kuralı olarak ortaya koyduğu kaideyi, Allah Resulü imanımızın en temel unsuru, olmazsa olmaz bir parçası olarak ortaya koymuştur.

MERHAMET ET, ŞEFKATLİ OL, MUTLU OL

Batılı uzmanlar şunu da tesbit etmişler; merhamet etmek ve şefkat duygusu, beynin mutluluk hormonu salgılamasını sağlıyor. Bu hormon, psikolojik pek çok rahatsızlığın giderilmesinde oldukça önemli bir rol oynuyor. İnsana düşen görev merhamet duygusunu geliştirmektir.

Bu kaideyi de Efendimiz (a.s.) asırlar önce bildirmiştir;

 “Men, lâ yerham, lâ yurham - Merhamet etmeyene merhamet olunmaz”

Allah Resulü, kulun, diğer insanlara gösterdiği merhamet ve şefkat ölçüsünde Allah Teala’nın da onlara merhamet göstereceği, hatalarını affedeceği, dertlerini, sıkıntılarını gidereceği müjdesini bildiriyor…


MERHAMET KİŞİNİN SOSYAL BAĞLARINI GÜÇLENDİRİR

Araştırma ayrıca, merhametli insanların diğer insanlara oranla, başta kalp hastalıkları olmak üzere pek çok hastalığa yakalanma oranının bir hayli düşük olduğunu gösteriyor.

Merhametli olmanın kişinin fiziki hayatına kattığı artıların yanı sıra sosyal hayatına da önemli bir katkı sağladığı, mesela kişinin çevresiyle olan ilişkisinin çok daha sağlıklı bir zemine taşındığı yine araştırmanın tesbitleri içinde yer alıyor.

Bu kural da Efendimiz (s.a.)’in buyurduğu:

“Siz yerdekilere merhamet edin ki göktekiler de size merhamet etsin.” (Ebu Davud;).” hadisi şerifine tıpatıp uymuyor mu?


MERHAMET DEPRESYONUN EN BÜYÜK İLACIDIR

Uzmanların tesbit ettikleri bir diğer konu, merhametli insanların depresyona düşme ihtimallerinin çok daha düşük olduğudur.

Bu noktada Allah Teâlâ’nın Yunus süresi 57 ve 58 ayetlerinde buyurduklarının önemi bir kez daha anlıyoruz: Buyuruyor ki Allah Teala:

“Ey insanlar! İşte size Rabbinizden bir öğüt, kalplere bir şifâ ve inananlar için yol gösterici bir rehber ve rahmet (olan Kur’an) geldi. De ki: “Ancak Allah’ın lütuf ve rahmetiyle, yalnız bunlarla sevinsinler. Bu, onların toplayıp durduklarından daha hayırlıdır.”

Dikkat edilirse ayette merhamete iki kez vurgu yapılıyor. Yani, Kur’an-ı Kerim’den razı olanlar için o saadet ve huzurun vesilesidir. O Kuran ki bütün iyi ve kötü huyları bildirmen ve insanları güzel ahlaka teşvik eden en güzel öğüttür; kalpleri manevi hastalıklar içinde bırakacak olan inkârcılık, şirk ve münafıklıktan insanları alıkoyması ve güzel inançlar ile ruhları tedavi etmesi açısından bir şifadır; mutluluk yollarını insanlığa göstermesi ve onları bu yola iletmesi bakımından hidayettir; nihayet insanları iman nuruna kavuşturması ve onlara ebedi mutluluğu kazandırması açısından da rahmettir.


ÇOCUKLARINIZI MUTLAKA MERHAMET EĞİTİMİNDEN GEÇİRİN

Batılı psikiyatristler merhamet ve şefkatin insanın ruhsal yapısı üzerindeki faydalarının çokluğuna dikkat çekerek ailelerin çocuklarına mutlak surette merhamet eğitimi vermelerini tavsiye etmektedirler.

Yaşanılan onca acı tecrübeden sonra diyor ki batılı psikiyatristler; çocuklara merhamet eğitimi verilmesi halinde, toplumların çokça mustarip olduğu şiddet ve öfke tehdidinin sona erdirilmesi yönünde çok büyük mesafeler kat edilecektir.

Merhamet eğitimi denilince bizim için en güzel örnek Efendimizdir.(s.a.) Onun (s.a) hayatına, sözlerine bakıldığında merhamet eğitimine ilişkin olağanüstü misaller görülecektir.

 Efendimiz (a.s.) o eşsiz merhametini, kendisine kötülükler yapan, üzerine deve işkembeleri dahi atan Mekke müşriklerinden bile esirgememiştir.

Çocuklara gösterdiği merhamet ile tüm insanlığa merhamet eğitimi konusunda en güzel örnek olmuştur.

Kendisine on sene hizmet eden Enes Bin Malik (r.a.)’in rivayetine göre; Efendimiz bu süre zarfında yaptığı bir şey için ona hiçbir zaman “neden böyle yaptın” ya da,  yapmadığı bir şey için “neden yapmadın” bile dememiştir. Bundan öte bir merhamet misali var mıdır acaba?

Sonuç olarak Batı dünyası yaşadığı toplumsal, sorunların çözümü için çocukların merhamet eğitiminden geçirilmesi gerektiği noktasına gelmiştir. Tüm bu gerçeklerden sonra Allah Teala’nın kitabında, “Rahman” (57 kere), “Rahim” (114 kere) sıfatlarına neden bu kadar vurgu yaptığını daha iyi anlıyoruz.

 O’nun “Rahman” ve “Rahim” sıfatlarını zikretmeden Kur’an’ı okumaya başlamıyoruz. Rahman ve Rahim olanın adını anmadan ne yiyoruz ne de içiyoruz… Adımımızı dışarı atmıyoruz… Neden? Çünkü O’nun bu sıfatları zihnimizde iyice yer etsin, merhamet bizim de hayatımızın bir parçası olsun,  şefkati özümseyelim, bu iki güzel hasleti hem kendi huzur ve mutluluğumuz için hem tüm yaratılmışlar için içselleştirelim diye…
La-Tahzen

Allah Teâlâ’nın mümine olan merhameti, şefkati, acıması bir annenin çocuğuna olan merhametinden daha üstündür. (Buhari)

ceren
Mon 22 January 2018, 06:12 pm GMT +0200
Esselamu aleykum.rabbim bizleri merhamet eden şevkat gösteren ve hak yolu bulup imanı ile yaşayıp mutluluğa iç huzura kavuşan kullardan eylesin inşallah. Rabbim razı olsun paylasimdan kardeşim. .

Sevgi.
Tue 23 January 2018, 01:32 am GMT +0200
Aleyküm Selam .İnsan; ilim, eğitim ve terbiye meselesini tek taraflı bir başka ifadeyle mâneviyatsız bir şekilde gerçekleştirmeye kalkışırsa, tek kanatlı kuş gibi kalır ve maksadına eremez.Mevlam bizleri herdaim Rızasına uygun yaşıyanlardan eylesin inşaAllah