- İlk karşılaşmanın şoku

Adsense kodları


İlk karşılaşmanın şoku

Smf Seo Versiyon , -- Seo entegre sistem.

rray
hafiza aise
Mon 25 April 2011, 10:46 am GMT +0200
İlk Karşılaşmanın Şoku

Her zaman olduğu gibi o gün de Hayberliler, bağ ve bahçelerine gitmek üzere evlerinden çıkmışlardı; bir anda karşılarında kendile­rini bekleyen bir ordu ile karşılaşınca, büyük bir şok geçirmiş ve:

- Eyvah; işte Muhammed ve O'nun dört başı mamur düzenli ordusu, diyerek gerisin geriye kaçmaya başlamışlardı! Bir taraftan kaçıyorlardı ama diğer yandan da, gerek düşman gördükleri iman ordusunu küçümsemek gerekse yandaşlarına moral vermek için:

- Muhammed mi bizimle savaşacak! Ne tuhaf şey, demekten de geri durmuyorlar ve her şeye rağmen üstün geleceklerini düşü-

265 Allah Resülü'nün bunu üç kez tekrarladığı ifade edilmektedir. Bkz. MüsIim, Sahih, 2/1044 (1365); 3/1426 (1365); Alımed b. Hanbel, Müsned, 3/101 (12011); Nesai, Sünenü'l-Ktibra, 3/335 (5576)

nüyorlardı. İşin bu kadar ciddiye binmiş olması bir taraftan onları da ikiye bölmüş, bir kısmı kaleler içinde kalıp müdafaa konumunda kalmayı tercih ederken diğer bir kısmı ise, meydana çıkıp göğüs gö­ğüse çarpışmanın hararetli savunucusu haline gelmişti. Yüksek ve sağlam kalelerine çok güveniyarlardı; zira içleri erzak doluydu ve üs­telik bu kalelerin içinde, ihtiyaçlarını giderebilecekleri akarsuları da vardı.

Bilhassa Sellam İbn Mişkem gibi önde gelen ve ağzı laf yapan-

lar:

- Burada O'nunla savaşma konusunda kusur etmeyiniz; O'nun­la çarpışa çarpışa ölmeniz, tek başınıza kalmamzdan sizin için daha hayırlıdır, diyorlardı.

Kıymetli eşyalarıyla çoluk çocuklarını Ketibe kalesine götür­müşler, erzak ve yiyeceklerini de Naim denilen kalelerine yerleş­tirmişlerdi. Eli silah tutan herkes Natat kalesinde bir araya gelmiş, kanlarının son damlasına kadar savaşacaklarına dair birbirlerine söz veriyorlardı!

İlk kıvılcım yine onlardandı; güneşin ilk ışıklarıyla birlikte Allah Resülü ve ashabın bulunduğu yere Natat kalesinden ok yağmaya başladı; o kadar seri ve hızlı atıyorlardı ki, günün sonuna kadar elli kadar ashab yaralanacaktı.

Onların attığı oklar, aynı zamanda mü'minlere silah olmuştu; yere düşer düşmez onları ashab topluyor ve yeniden Natat kalesine doğru fırlatıyordu.

Artık günlerce sürecek olan kuşatma başlamıştı; akşam olunca yeni tespit edilen karargaha geçilecek ve bu mekan, Hayber kaleleri­nin266 birer birer düşeceği ana kadar sürecek bir mücadeleye sahne olacaktı.

Beri tarafta ise Mekkeliler, Efendimiz'in Hayber'e sefer düzen­lediğinin haberini almış ve kimin galip geleceği konusunda birbirle­riyle iddiaya girmişlerdi; Huveytıb İbn Abdiluzzô; Sofuôrı İbn Ümey-

266 Hayber, sağlam kalelerden oluşan büyük bir kale mahiyetinde geniş bir alanın adıydı; Natat, Şıkk ve Ketibe diye üç ana bölgeye ayrılan Hayber'de o gün, Ndim, Sa'b İbn Muaz, Zübeyr (Kule), Übeyy (Sümran), Nizar (Beri), Kamıts, Vatih ve Süla­lim olmak üzere farklı büyüklükte kaleler vardı; bunların hepsi de yüksek yerlerde ve çok sağlam bir yapıya sahiptiler. Bkz. Hamevi, Mu'cemu'l-Biildan, 2/409 vd

ye, Abbas İbn Mirdôs ve Nevjel İbn Muaviye gibi isimler Mekke'de oturmuş, yüz deve karşılığında Hayher'in galibinin kim olacağı ko­nusunda bahse girmişlerdi."?

Bilal2009
Thu 18 April 2019, 12:33 pm GMT +0200
Esselamü aleyküm Rabbim paylaşım için razı olsun

ceren
Thu 18 April 2019, 02:22 pm GMT +0200
Esselamu aleykum. Rabbim razı olsun paylasimdan kardeşim. ..