- Hz. Musabım son hali

Adsense kodları


Hz. Musabım son hali

Smf Seo Versiyon , -- Seo entegre sistem.

rray
hafiza aise
Fri 29 April 2011, 11:04 am GMT +0200
Hz. Mus'abım Son Hali

Allah Resülii (sallallahu aleyhi ve sellem) O gün, kendisinden önce Medine'ye elçi olarak gönderdiği Mus'ab İbn Umeyr'in yanına da gelecekti. Mus'ab, Allah davası uğruna kol ve kanadını feda etmiş olmasına rağmen, arkada Resülullah'ı yalnız bırakıp da gidiyor veya O'na uzanacak bir elin önüne geçip de engelleyemeyecek olmanın hacaletiyle yüzünü saklamaya çalışmış Uhud'da yatıyordu. Şefkat ve merhametle uzun uzun süzdü onu. Ardından:

- Müminlerden öyle yiğitler vardır ki Allah'a verdikleri sözü ye­rine getirip sadakatlerini ispat ettiler. Onlardan kimi, üzerine düşe­ni eda edip yiğitçe gitti, kimi de o anı intizar etmekteler. Onlar, ver-

131 Hz. Cabir ve babası Hz. Abdullah için Efendimiz'in ifade buyurduğu müjdeler için bkz . .Al-i İmran, 3/169; İbn Kesir, el-Bidaye ve'n-Nihaye, 4/47,48; Vôhidi, Esbabü Nüzüli'l-Kur'an, 132, 133
dikleri sözde zerre miktar inhiraf yaşamadılar.P" mealindeki ayeti okudu.

Uhud'un sancaktarı Hz. Mus'ab'ı örtecek kefen bulunamıyordu.

Meşakkatli günlerin yükünü omzunda buraya kadar taşımıştı ama bugün, nimetlerinden istifade etmeden ukbaya yürüyordu. Durum­dan Allah Resülü'nü haberdar ettiklerinde:

- Üzerindekilerle baş kısmını örtün ve ayaklarına da izhir otun­dan koyun, buyurdu. Denilenler yerine getirilince onun başucunda durarak Hz. Mus'ab'ın yarı ot yarı hırka kefenine uzun uzadıya baktı ve dudaklarından şu cümleler döküldü:

- Seni Mekke'de ilk gördüğümde, üzerinde ne paha biçilmez kıymetli elbiseler vardı. Senden daha güzel giyin en yoktu Mekke'­de!.. Şimdi ise sen, saçların dağılmış ve sadece eski bir hırkanın için­de, başın bile dışarıda, açıkta yatıyorsun!

Sonra da Uhud meydanına döndü. Bu seferki hitabı, Mus'ab dahil bütün şehitlere idi. Allah için bedenini ortaya koyanlara Al­lah'ın Resülü şehadette bulunuyordu:

- Allah'ın Resülü şehadet ediyor ki, kıyamet gününde sizler, Allah katında da şehitlersiniz.

Herkesin üzerine düşen bir şeyler vardı ve Allah Resülü'nün, ar­kada kalanlara da diyecekleri olacaktı. Döndü ve herkesin kulağına küpe olacak şu cümleleri söylemeye başladı:

- Ey insanlar! Onları ziyaret edin ve gelin buralara!.. Onlara selam verin. Nefsim yed-i kudretinde olan Allah'a yemin olsun ki bunlar, kıyamet gününe kadar kendilerine selam veren her bir Müs­lüman'ın selamını alır ve onlara bu selamı iade ederler.

Belli ki ashabdan bazıları mahcubiyet yaşıyordu; zira Uhud'a çıkıp savaşmayı onlar istemiş ve bu sebeple Uhud'da yetmiş tane ar­kadaşlarını bırakmışlardı. O, Resülullah'tı ve diyeceği her şeyi daha baştan kabullenmiş görünüyorlardı. Ancak Allah Resülii, onlara en küçük bir ima da bile bulunmadı ve asla öncesine dönüp de, "Ben size dememiş miydim?" manasına gelebilecek bir tek kelime bile etme­di. Çünkü O (sallallahu aleyhi ve sellern), insanlar arasında yerleştirmek istediği istişareyi, sonucu ne olursa olsun her şeyden daha önemli

görüyordu. Bunun için Müsebbibii'l-Esbab'a yönelecek ve ashabım Uhud'a emanet ettikten sonra:

- Hep beraber saf tutun; Rabbime senada bulunacağım, diye­cekti. Resülullah (sallallahu aleyhi ve sellem) ister de ashab onu yapmaz mıydı hiç? Daha bu kelimeler dudaklarından dökülür dökülmez, önde erkekler ve arkada da kadınlar-s" olduğu halde Uhud'da saf tu­tuvermişlerdi. İşte bu sırada Allah Resülü (sallallahu aleyhi ve sellem), yönünü kıbleye çevirecek ve uzun uzadıya dua edecekti.P"

ceren
Sun 21 April 2019, 12:49 pm GMT +0200
Esselamu aleykum. Uhudda islam için allahın rizasi için ömrünü feda eden sehid olan ve allahın rizasina cennetine kavusan Hz.Musab ve sehidlere binler rahmet olsun inşallah. ..

Bilal2009
Mon 22 April 2019, 05:37 pm GMT +0200
Ve Aleykümüsselam Rabbim İslam davası uğruna şehit olan kim varsa makamların en güzelini versin her iki cihanda Rabbim paylaşım için razı olsun