- Hz. Ebu Bekir´in Müslüman Oluşu

Adsense kodları


Hz. Ebu Bekir´in Müslüman Oluşu

Smf Seo Versiyon , -- Seo entegre sistem.

rray
cennetgulu
Mon 14 December 2009, 10:00 pm GMT +0200
Hz. Ebu Bekir´in Müslüman Oluşu






Hz. Ebu Bekir´in mi yoksa Hz. Ali´nin mi önce müslüman oluşu meselesine girmeyeceğiz. Çünkü bu, İslam´da tefrika ya ratmak isteyen kimselerin ortaya attıkları ve bölücülük koku su taşıyan bir meseledir. Şiiler, Hz. Ali´nin Hz. Ebu Bekir´den önce müslüman olduğunu iddia etmekte; buna karşın Emevi-lerle Nasıbiler (Hz. Ali´ye ve evladına düşmanlık eden kimse ler) Hz. Ebu Bekir´in Hz. Ali´den önce müslüman olduğunu sa vunmaktadırlar Bizim bu konuya girmemiz gereksizdir. Bu guruplardan herbiri sahabilerden bir kısmının kendi görüşlerini te´yid ettiklerini ileri sürmektedirler.Bizim görüşümüze göre, her ikisi de İslam´a ilk giren erkeklerdendir. Ebu Bekir o za manlar olgun bir erkek olup kırk yaşına yaklaşmıştı. Hz. Ali ise on yaşındaydı. Henüz buluğ çağına ermemişti, ama meseleleri anlayan mümeyyiz bir çocuktu. Kötülükleri reddederek, kendi sine söylenenleri düşünerek İslam´a girdi. Önce de anlattığı mız gibi, İslam fıkkıhçıları, mümeyyiz çocuğun İslam´a girişini sahih saymaktadırlar. Her ne kadar bu yaştaki bir çocuğun ir-tidadının azaba neden olup olmayacağı hususunda ihtilaf et mişlerse de, müslümanlığa girişinin sahih olacağını söylemiş lerdir.

Hz. Ebu Bekir Peygamber efendimizin risaletle görevlendi rildiğini duyar duymaz, İslam´a koştu. Adı atik, ya da Abdül-Kabe idi. Peygamber efendimiz ona Abdullah adını verdi. Anla tıldığına göre, annesinin hiçbir erkek çocuğu hayatta kalmaz-mış. Allah, Ebu Bekir´i nasib ettikten ve Ebu Bekir yaşadıktan sonra, annesi ona atik adını vermiş. Çünkü o ölümden azad ol muştu. Atik kelimesi, azatlı kimse anlamına gelir. Adının Ab-dul-Kabe olduğunu söyleyenler de olmuştur. Çünkü anası ona Abdul-Kabe adını vereceğini daha önceden adamıştı. Sonra Peygamber efendimiz, Ebu Bekir´e Abdullah adını vermeyi uy gun gördü.

Ebu Bekir, Kureyşliler arasında temayüz eden bir şahsiyet ti. Neseb alimlerindendi. Arapların neseblerini bilirdi. Önceki nesillerin haberleri konusunda bilgisi vardı. Dürüstlük ve gü-venilirliğiyle tanınmış bir tüccardı. Her ne kadar Muhammed (sav)in güvenirliği derecesinde bir şöhrete sahip olmasa da, Ku-reyş toplumu içinde güvenilir ve dürüst bir kimse olarak tanı nırdı. Belki de güvenirlik, dostu Muhammed´den kendisine geç mişti. Genel çizgilerde meşrepleri birbirine uyduğu, yaşları birbirine denk olduğu ve iki arkadaş oldukları için, Muhammed (sav)´in güvenirliği kendisine de geçmişti. Ebu Bekir putlardan uzak durma hususunda Peygamber efendimiz derecesinde ka rarlı olmasa bile, yine de Allah onu Peygamber efendimize ya kın bir dost olarak yaratmıştı. Aralarındaki fark şuydu: Cenab-ı Allah, Peygamber efendimizi Resul ve Nebi olması için yara tıp gözetimi altında yaşatmıştı. Ebu Bekir´i ise Muhammed´e yakın takvalı bir dost olması için yaratmıştı.

Dostlukları ve arkadaşlıkları, birbirlerine ahlaki olgunluk içinde muamele etmelerini sağlamıştı. Peygamberlik alametleri görüldüğü ve bi´setin başlangıç günleri geldiği zaman Hatice, nerede olduğunu bilmediği zaman, Peygamber efendimizi Ebu Bekir´e sorardı. Huzursuz olduğu, tedirginlik duyduğu zaman onun yanına giderdi. Ravilerin anlattıklarına göre Hz. Ebu Be kir, Peygamber efendimizin, kendisinden îslam´a girmesini is temesinden önce müslüman olmuştur. Çünkü o dostu Muham-med´in peygamber olarak gönderileceğini daha önceden bekle mekteydi. Varaka bin Nevfel´in, Muhammed (sav)´in peygam berliği hakkında söylediklerini duymuştu. Varaka´nm anlattık larını Hatice´den öğrenmişti. Günlerden bir gün Hakim bin Hüzzam´ın yanında oturmaktaydı. Cariyesi yanına gelmiş ve şöyle demişti: "Halam Hatice, bugün, kocası Muhammed´e Mu sa´ya gelen peygamberlik gibi bir peygamberliğin geldiğini söy lüyor." işte tam bu sırada Ebu Bekir, beklediği şeyin gerçekleş tiğini anlamıştı. Hemen koşup o nurdan aydınlanmak ve o nu run yuvasına sığınmak istemişti. Bu düşünceyle Peygamber efendimizin yanına gitti. Peygamber efendimiz kendisinden müslüman olmasını isteyince de hemen bunu kabul etti. Pey gamber efendimizin bu isteği, cahil bir kimseden değil, arif bir kimseden yapılan istekti. Ebu Bekir bu isteğe hemen uydu ve teslim oldu, îslam´a girdi. Allah´a iman etti.[1]

"Siret" adlı eserinde Ibn Ishak der ki: îîana gelen haberlere göre Peygamber (sav) efendimiz şöyle buyurmuştur: ´´Her kimi îslam´a davet ettiysem mutlaka tereddüt etmiş ve düşünmüştü. Fakat Ebu Bekir´i davet ettiğim zaman, o hiç tereddüt göster medi. "

Ebu Bekir´in nefsi, davetten önce İslam´a hazır durumdaydı. Çünkü Peygamber efendimizdeki nübüvvet alametlerim gör müştü. Ayrıca Varaka bin Nevfel´in de Peygamber efendimizin nübüvveti hakkında söylediklerinden haberdar olmuştu. Kaldı ki o, Peygamber efendimizin sadjk ve vefakar dostuydu. Gördü ğü bir rüya, ona imanı müjdelemişti. Bu rüyanın yorumu ile nefsi aydınlanmış ve kalbi safîaşıp hakka yönelmişti.

"Ravzul-Enf adlı eserde şu ifadelere rastlamaktayız: "Al lah´ın Ebu Bekir´i îslam´a muvaffak kılmasının sebeplerinden biri de şuydu: O, rüyasında ay´ın Mekke-i Mükerreme üzerine indiğini görmüştü. Sonra bu ay, parçalara ayrılarak Mekke´nin bütün evlerine girmişti. Nihayet ay, evlerden çıkıp toplanarak Ebu Bekir´in kucağına inmişti... Ebu Bekir bu rüyasını ehli ki taptan bazı bilginlere anlatınca, bilginler ona şu yorumda bu lunmuşlardı: Beklenen peygamberin zamanı yaklaşmıştır. Sen ona tabi olacak ve insanlar içinde ondan en çok mutlu olan şa hıs sen olacaksın."

İşte bu rüya sebebiyledir ki, Peygamber efendimiz kendisini imana davet ettiğinde, hemen icabet etmiş ve müslüman ol muştu."

Ebu Bekir islam´a girince, Peygamber efendimiz onu kendi ne sırdaş yaptı. Onunla arkadaşlığını ve dostluğunu dahada ilerletti. Zaten önceden ruhi ve ahlaki yakınlıkları bulunuyor du. Bundan sonraki arkadaşlıkları ve yakınlıkları sırf Allah´a iman etmek temeli üzerine kuruldu. Hayatın zorlukları karşı sında birbirlerine destek oldular. Abdullah oğlu Muhammed (sav), Ebu Bekir´in mertebesini daha da yüceltti.însanlar Ebu Bekir´in mertebesini biliyorlardı. Büyük bir sosyal mevkii var dı. Ayrıca manevi güce de sahipti. Hem Allah ve hem de insan lar katında yüksek yere sahip bir insandı.



--------------------------------------------------------------------------------


[1] Şerhu Mevahıbu´l-Ledunnıye, C.l, S 240

Rukiye Çekici
Sat 21 February 2015, 11:46 am GMT +0200
Hz. Muhammed, Hz. Ebu Bekir'e de örnek olmuştur ve bu sayede Oda Müslüman olmuştur...

Sevgi.
Thu 14 January 2021, 04:42 am GMT +0200
Esselâmü Aleyküm. Paylaşım için Allah razı olsun kardeşim

Bilal2009
Fri 15 January 2021, 02:08 pm GMT +0200
Ve aleykümüsselam Hz. Ebu Bekr efendimiz Peygamberimizin en iyi arkadaşı idi. İşte bundan sebep Peygamberimizin yüce ahlakını çok iyi bildiğinden hemen iman etmiştir Rabbim paylaşım için razı olsun