- Hiristiyanlığın Doğuşu

Adsense kodları


Hiristiyanlığın Doğuşu

Smf Seo Versiyon , -- Seo entegre sistem.

rray
ayten
Sat 30 October 2010, 12:54 am GMT +0200
HIRİSTİYANLIĞIN DOĞUŞU


Bugün 6 milyara yaklaşan dünya halkının yaklaşık 1,5 milyarı Hıristiyanlığa inanmaktadır. Avrupa'nın %90'nı bu dinin mensuplarıdır. Türkiye'de ise 1960 nüfus sayımında yaklaşık 230.000 Hıristiyan sayılırken, 1965 'de bu rakam 206.000'e düşmüştür. Bu durum yurtdışı işçi göçleri ve Batı sosyal hayat ve zenginliğinin dindaşlarını kendine çekmesi, Batılıların da kapılarını dindaşlarına

açmasıyla açıklanabilir. Günümüzde bu rakamın yaklaşık 110 bine düştüğü tahmin edilmektedir. [368] Bu evrensel                     dinin değerlendirilme konusu tarihte ve günümüzde çeşitli mezheplerce değişik açılardan ele alınması sebebiyle, genel bir anlatım içinde sunulması, karşımıza büyük güçlükler çıkarmaktadır. Ortaya konan her bir değerlendirmenin karşıt görüşü de vardır. Her hangi bir mezhepte karşımıza çıkabilir. Birileri çıkıp, bir Hıristiyan olarak biz böyle inanmıyoruz, bizim görüşümüzü aksettirmiyor, diyebilir. Bu sebeple biz   değerlendirmelerimizde, ifadelerimizde büyük mezheplerin ana hatlarıyla görüşlerini yansıtmaya çalışacağız.

Hıristiyanlık günümüzden yaklaşık 2.000 yıl önce yaşayan Nasırah İsa'nın çevresinde gelişen bir dindir. Hareketin doğuşu Yahudilikteki Mesiyanizm ümit ve inancına dayanır. Hz. İsa da İsrail Oğulları'nı istikbalde bahşedilecek Tanrı Krallığına hazırlamak üzere tebliğine başlamıştı. Onun tebliğleri ve varlığı dünyadan ayrılmasından sonra cemaata giren Paulus'un karizmatik yorumlarıyla yeni bir yön kazanmış ve bugünkü Hıristiyanlığın temellerini oluşturmuştur.

Hıristiyan kelimesi, Yunanca kökenli “Hıristos” (mesih) kelimesinden filizlenir ve Mesih'e bağlı olanlar anlamındadır. İbranca'sı “Meşiah”dir, “Yağlanmış, takdis edilmiş” mânasındadır. Çünkü krallar ve din görevlileri mesleğe başlarken yağ ile mesh ve takdis olunurlardı. Müstakbel kurtarıcılığına inanılan, kral olacak, tebliğcİ ve müjdeci İsa da “Mesih” unvanıyla isimlendirilmişti.

İsa'nın dünyaya geldiği zamanlar Filistin'in resmi temsilcileri, ülkeye hakim olan Romalılardı. Hukukî ve dinî Yahudi otoritesi ise, Kudüs'teki Sanhedrium (Yüksek Meclis) idi. Yahudiler, İmparatorluğun çeşitli yerlerine yerleşmişler; Roma ve Yunan dillerini benimsemişlerdi. Aramca bilmeyen, taşradan gelecek hacılar için Kudüs'te özel Helenistik havralar bulunuyordu. İdare memurlarının resmi dili Latince idi. Zamanın Yahudilerinin çoğu da meslekî ve ticarî sebeplerle, Yunan konuşma dilini biliyorlardı. 250 seneden beri ise, ülkenin halk dili Aramca idi. İbranca sadece Tevrat'ta ve havradaki ibadetlerde kullanılıyordu. Zamanın pek çok Yahudilerinde görüldüğü üzere, Hz. İsa da en az üç dil biliyor olmalıdır.

Halkın içindeki bazı guruplar ise, Mesih'e ve getireceği 1000 yıllık politik hürriyete inanıyor, gelecek sulh devrini bekliyorlardı. Hatta, İsa zamanında siyasî, millî bir yeraltı ordusu da Roma'mn yabancı hükümranlığına karşı ayaklanmak istiyordu. Roma valisi Herodos'un ölümünden, 66 yılındaki Kudüs'ün tahribine kadar, Zelot'lar denen bu yeraltı'teşkilatının sık sık ayaklanmalarına şahit olunmuştur. İsa'nın talebeleri arasında da ihtilalci partiye mensup Simaon adında birisine rastlanır.

Zamanın meşhur dini gurupları ise: Saddukiler, Fariziler, Esseniler'di. Saddukiler, hakim zengin zümreye mensuptular. Bütün yeniliklere muhalefet ederlerdi. Tevrat'ın dışındaki kutsal sayılan yazıları kabul etmezlerdi. Yine Ölülerin haşri, ahiret, kader inancı gibi hususları, ispat edilemeyeceği ve delillerin yetersizliği bahaneleriyle kabul etmezlerdi. Fariziler ise, Tevrat yanında gelen sözlü rivayetlerin doğruluğunu, günlük hayattaki haram ve helal hakkındaki kaidelerin geçerli olduğunu savunurlardı. Bunlar, sadece dini ilericiliğin değil, aynı zamanda gerçek dindarlığın da temsilcileri idiler. Farizalıların aşırı gurubu ise, Esseniler'di. Küçük manastırlarda yaşarlardı. Temizlik kaidelerini gereği gibi tutabilmek için, diğer Yahudilerden ayrılarak köylere çekilmişlerdi. Aralarındaki manevi kardeşlik ve sevgi bağları neticesinde gelecek olan, Tanrısal Mesih devleti içinde yer almayı düşünüyorlardı.

Dinsel ağırlıklı akımlar yanında, milliyetçi duyguları öne çıkaran mesihçi akımlar da vardı. İsa'nın tebligata geçtiği zamanlar Zelotlar diye anılan bu akım mensuplarının ayaklanma teşebbüsleriyle doludur. Tarihçi Yozefus bunları yanlış değerlendirerek, eşkıyaların ayaklanması olarak ifade etmişti. Ancak iddialar apaçık Mesihçilik idi. Yeni bir devrin müjdeciliği idi. Kur'an'da kendilerinden övgüyle sözü edilen Hz. Zekeriya ve oğluYahya da benzeri müjdeciler görünümündedirler.


 


halim
Sat 5 September 2015, 11:55 pm GMT +0200
Esselamu aleykum ;Genel hatlarıyla Hristiyanlığı öğreniyoruz ve hakkında detaylı bilgiler ediniyoruz .İnşaallah her daim yeni bilgiler edinen hayırlı insanlardan oluruz.

Allah razı olsun

Nursima 7/B
Fri 25 March 2016, 07:03 pm GMT +0200
Ve aleykümselam ve rahmatululahi ve berakatuh; İnsanları dinlerine göre ayırmamamız gerekir,bu yazıda da her şeyine kadar Hristiyanlığı öğreniyoruz.İnşAllah ileride daha yeni şeyler öğreniriz.

Hatice 8/D
Fri 25 March 2016, 07:14 pm GMT +0200
Ve Aleykumusselam ve Rahmetullah ve berekatuh
Hırıstiyanlıgın kutsal kitabı incildir. Hırıstıyanlar meleklere kadere ve öldükten sonra dirilmeye inanırlar ancak Hz. Muhammed in peygamberliğini kabul etmezler.
Allah c.c. razı olsun

Bilal2009
Fri 25 March 2016, 07:30 pm GMT +0200
Ve aleykümüsselam ve rahmetüllah. Rabbim hak din Islam ın bütün dünyaya yayılmasını nasip eylesin. Rabbim paylaşım için razı olsun.

Zehra_8/C
Fri 25 March 2016, 07:33 pm GMT +0200
Rabbim ıslamın tüm dünyaya yayılmasını nasip eylesin. Rabbim paylaşım için Razı olsun.