- Hadis ilimleri ve ıstılahları

Adsense kodları


Hadis ilimleri ve ıstılahları

Smf Seo Versiyon , -- Seo entegre sistem.

Array
sidretül münteha
Mon 13 June 2011, 02:21 pm GMT +0200
HADİS İLİMLERİ VE HADÎS ISTILAHLARI
 

ÖNSÖZ


Hadîs ilimleri mevzuundaki bu eser, Ulûmu’l-Kur'ân adlı kitabı­mız gibi Ölümsüz mirasımızın üzerinden senelerin tozunu silken, ecdadı­mızın en değerli fikir şaheserlerini, asrımızın zevkine uygun sâde ve açık bir üslûbla takdim eden bâzı ilmî araştırmaları ihtiva etmektedir.

Birçokları, böyle bir araştırmanın pek kolay olduğunu, şaşmaz bir metodu bulunduğunu ve dolayısıyle herhangi bir şekilde yanılma ihtimâlinin kalmadı­ğını zannederler; zira onlara göre büyük âlimlerimiz, yapılması îcâb eden kerşeyi yapmışlar ve ilâve edilecek hiçbir şey bırakmamışlardır. Buna göret ecdadımızın eserlerini ve sözlerini Özetlemekle yetinerek, onların ilim ummamndan kana kana içmekten başka yapılacak bir işimiz kalmıyor.

Söylediğimiz tarzdaki bir araştırmanın son derece müşkil olduğunu, me tinleri tetkik ve yazmaları neşr etmek süreliyle uzun bir emek ve gayrete ihtiyaç gösterdiğini anlatarak, bu yaygın hatâyı derhal tashîh etmemiz gerekmektedir; Çünkü böyle bir araştırmada, ie'lif ve tahkik ile beraber, eski mahsûlün yeni metodla mükemmel bir şekilde terkibi bahis mevzuudur. Hadîs ilimleri mev­zuunda yazüan bir eserde, muhtelif metinlerin tetkik edilmesi zarurîdir. Eğer bu ilimler deki yazma ana kaynaklara eğilerek, onları emniyetle aktarıp dikkatle özetleyerek muhtelif meseleleri bir araya loplamasaydık, bu kitabımız-, mütehas­sısların aradıkları Önemli bahisleri ihtiva etmeyecekti.

Suriye''deki âhiriyye Kütüphanesinin, Hadîs ilimleri ve hadis ıstılâhları bakımından dünyânın en zengin kütüphanelerinden biri olduğu ma­lûmdur. Bu ana kaynakların ekserisini tanıma imkânını eldetftik. Bibliyografya kısmında tanıttığımız bu eserlerden ne kadar çok faydalandığımız, kitabımız-daki notlardan anlaşılabilir.

Sâdece dikkatli bir nakil ve iyi bir özetleme ile yetinmeyip, selefimizin hadîs ilimleri hakkındaki eserlerini, târihî ve tahlilî bir metodla inceledik. Neticesiz münakaşalarını naklederek okuyucuyu lüzûmsuzyere oyalamadan, muh­telif müelliflerin fikirlerim mukayese ettik. Ayrıca, bu pek kıymetli eserlerin­deki çeşitli ıstılahlar münâsebetiyle yer yer temas ettikleri tenkîd ölçülerini de bir araya getirmeye çalıştık.

Şu hâle göre bu kitap bir hulâsa değil, Ur inceleme ve araştırma mahsûlü­dür', böyle olmayıp da sâdece bir hulâsadan ibaret bulunsaydı, bunu söylemek bile bizim için bir kusur sayılmazdı. yeryüzünü Rasûlullah s.a.v. in sünnetine dâir yazdıkları eserlerle dolduran büyük münekhdlerimize ve asil selefimize hadîs ilimleri mevzuunda muhtaç olmak, bizim için bir şereftir. Şurası da muhakkak ki, mevzuun karakteri, gerek bize ve gerekse diğer araş­tırıcılara nakil ve hulâsa yapmayı zarurî kılmaktadır. Bugün bizim, dünyanın ve bütün âlemlerin efendileri olan ecdadımızın ortaya koyduğu bu temel pren­siplere, kökleşmiş kaidelere ve âşîkâr usûllere yeni bir şey ilâve etmemiz ne mümkün Bizyeni bir araştırmanın, titiz bir şekilde yapılacak olan nakle, metinler arasında bir mukayese yapmanın da tetkik ve tahkike muarız olacağını zannet­miyoruz. İşte bu anlayış çerçevesinde fevkalâde bir dikkat ve îtina ile, ekseriya beğendiğimiz veya tercih ettiğimiz görüşü de söyleyerek, birçok çetrefilli bahis­lere daldık:

Rasûî-i Ekrem (s.a.v.) yın zamanında hadîslerin yazıldığını gösteren, hiç kimsenin reddedemeyeceği deliller getirdik. Bu mevzuda birçok mecmuaları, kitapları ve târihî vesikaları ortaya koyarak bunu isbâta çalıştık. Nihayet şu. neticeye vardık : Bu büyük insanlar sünneti korkmak mevzuunda sâdece ha­fızaya itimat etmekle kalmayarak, islâm'ın ilk yıllarından itibaren hadîsleri azıyla da tesbit etmişlerdir.

Daha sonra târihî bir incelemeye geçerek talebu''l-hadîs (hadîsleri top­lamak) için yapılan seyahatleri, tahammülü' l-hadîs (bir üstâddan hadîs alma) usûllerini tetkik ettik. Bunları birbiriyle karşılaştırarak aralarında mukayese­ler yaptık.

Muhtelif hadîs ilimleri mevzuunda yazılan belli-baslı eserleri kısaca gözden geçirdik.

Râvîlerde aranan şartlara temas ederek, kıymeti her devirde kabul edilen bu şartlardaki insanî ölçüleri göz Önüne serdik.

Sonra hadîsin çeşitlerine geçerek, hassas hadis ıstılahlarını, en sağlam ve muteber kitaplardan faydalanarak inceledik. Şunun için de, hadîs ıstılahları mevzuunda ilk olarak yazıldığı kabul edilen eserinden başlayarak, Şam'ın allâmesi merhum Cemâluddîn el-Kâsımî'nin KavâHdu't-tahdîs'irce varıncaya kadar birçok usâl-i hadîs kitabını tetkik ettik.

Hadîsin hukuk, lügat ve edebiyattaki yerine tahsis ettiğimiz holümde, sünnetin hukuki bütün mevzularda nasıl hâkimiyet tesîs ettiğini, aslı Kut Kerîm!de bulunsa dahî, zaman zaman helâl ve karamı belirtmek hususunda

tek başına nasıl söz sahibi olduğunu îzâh ettik. Haber-i vâhİd ve haber-İ vâhidlt ihticâcın şartlan mevzuunu mufassal bir şekilde anlattık.

Haberleri isnâdlartyle birlikte rivayet etmek keyfiyetinin İlk defa lümanlar tarafından kullanıldığını gösterdik.  Muhaddislerin îcâd ettiği bı isnâd sisteminin, edebiyat ilimlerine ne derece te'sîr ettiğini inceledik

Lügat ve nahivde hadîsle İhticâc etmek istemiyenleri reddederek, sahîh ve fasih sözleri nakletmek hususunda muhaddislerin kullandığı Ölçülerin, lâgat-Çİlerinkİnden daha hassas olduğunu belirttik.

Son bölümde râvîlerin tabakalarım geniş bir şekilde incelemek lüzumunu duyarak, özellikle İbnu Sâ'dVan ve onun bu tabakalarda göz Önünde bulun­durduğu tasnif metodundan bahs ettik. Bu arada sahabe, tabiîn, ve tebe-i tâbiîn hakkındaki ıstılâhî taksimleri açıklayarak, bunlar arasında pek meşhur olan zevatın terceme-i hâllerini, ana kaynaklara baş vurmaya hacet kalmayacak şekilde yazdık.

Bâzı aydın gençlerimizin, "hadîsin tedvini" inkâr ederek, çeşitli şüpheler uyandıran müsteşriklerin hilelerine kapıldığını gördüğümüz İçin, bu bahsi mufassal bir şekilde tetkîk ettik.

'''Mevzu hadisler ve hadîs uydurmanın sebepleri" mevzuunu da etraflıca araştırarak, eski âlimlerimizin sahîh hadîs ile uydurma hadisi birbirinden ayır­mak için göz Önünde bulundurdukları ana prensipleri ortaya koyduk.

Muhtelif bahisleri incelerken, hadîs ıstılahlarının kabuktan Önce Özün, şekilden önce mânânın, senedden Önce metnin, taklîdden önce akıl ve hissin dikkate alındığı pek hassas bir tenkîd sistemine dayandığını göstermeye çalıştık. Çeşitlerin, bölümlerin ve fasılların arasında, bu güç meseleyi net bir şekilde îzâh etmek kolay bir iş değildi. Zira okuyucunun, bu meseleleri anlamak ve çeşitli misâllerini görmek için devamlı surette bizi takip etmesi gerekirdi. Bu sebeple meseleyi vuzuha kavuşturup iyice anlaşmasını temin için, kitabın sonuna bir netîce kısmı ilâve ettik. Burada, daha önce verilen bilgileri özetleyerek, muhaddislerin tenkîd Ölçülerini gösterdik. Bu arada kalemimizin bahis mevzuu edilen ölçüleri, başka kitaplardan aynen alıp kopya etmesine, oradan buraya aktarmasına imkân vermedik. Takip ettiğimiz prensipler, açıkça ifâde etmek mecburiyetinde olduğumuz tabiî sonucu tutup çıkaracak bir şekilde okuyucunun önünde belirmiştir; bu sonuç da, hadîs ıstılahı iliminin, asırlar geçmesine rağ­men ıstılahlar sistemindeki enyüksekyeri işgal etmekte olduğudur.

Biz şimdi, kültürünü ve düşünce sistemini yabancılardan alarak, ümmeti­nin arasında bir garîb gibi yaşamayı aklının ucundan dahî geçirmtdiğinden olduğumuz okuyucumuzun, hadîs ıstılahları ilminin hassasiyetine kanaat getirdikten sonra hadis rivayeti {hadis metni) ilminin de okutulması lâzım geldiği neticesine vararak bunu isteyeceğinden de eminiz- Şu hâle göre okuyucu, ' sahih hadis kitaplarını mutlaka tetkike başlamak, dil ve ede­biyat kültürünün zevkim onlarla varmaya çalışmalıdır. Böylece bu eserlerde, Rasûl'i Ekrem (s.a.v.yin asrını en doğru şekilde aksettiren bir ayna bulacak­lardır, öyle bir ayna ki, o büyük Peygamberdin hayâtım, yüce ahlâkını, asha­bını doğruluk, iyilik ve güzdük esâsları üzerine ideâl bir cemiyet kurmaya teş­vik ettiğini gösterir.

Hadîste, şüphe yok ki, tetkik ve incelemeye değer başka taraflar da vardır. 'Bunların bir kısmı asıl araştırmamızın dışında kaldığı İçin hiç temas etmedik. Bİr kısmı üzerinde, sözü fazla uzatmaya imkânımız olmadığı için kısaca dur­duk. Bir kısmına ise, araştırıcıyı yolun başlangıcına götürmek düşüncesiyle, önemli çizgileri ve ana kaynaklanyle işaret,edip geçtik.

Bu kitapta temas etmediğimiz bahislerden biri de "belâgat-i nebeviyye" meselesidir; zira bu mevzu, geniş araştırmalar yapılmasını gerektirecek kadar mühimdir. Eğer burada belâgat-i nebeviyye meselesine de yer vermiş olsaydık, culûmu'l-hadîs, kendi sahasına girmeyen bir mevzüya müdâhale etmiş ve böylece bu eserin yazılmasındaki maksada uygun düşmeyen bir karışıklık mey­dana gelmiş olacaktı.

Burada, kitabımı yazarken bana yardım eden her şâhsa, samimi ve. sonsuz teşekkürlerimi takdim etmeyi bir borç bilirim. Çok istifâde ettiğim eserlerden biri olan Hemmâm b. Munebbih'in sahîfesVni neşredeliberi, hadis tedvini mev-ZÛunda yapılan araştırmaların öncüsü olarak gördüğüm Haydarâbâd'h dos­tum Prof. Dr. Muhammed Hamîdullah'ı ve HatîbuH-BağdâdVnin Takyidu'l-'Um'ini, titiz ve- ilmi bir incelemeyle yine hadîs tedvini sahasında, önümde uçsuz, bucaksız ufuklar açan, aynı zamanda birçok nâdir kitaplara ve pek kıymetli el yazmalarına muttali olmamı temin ederek Hatîbu’l-Bağ-dâdVnin el-Câmi liahlâhyr-râvî ve âdâbVs-sâmi' gibi bâzı eserlerini bana lütfeden arkadaşım Dr. Yûfus el-Aş'ı; kaynak eserlere, bilhassa muhad-dislerin terceme-i hâllerine müracaat etme babında bana- yardım eden âlim dostum Ahmed Ubeyd'i husûsiyle anmak isterim.

Cenâb-ı Mevlâ'dan bu kitabı rızâsına muvafık kılmasını, bu kitap se­bebiyle bana hüsn-i kabul göstermesini ve onda husule gelen kata ve kusurlarımı bağışlamasını niyaz ederim.

Dr. Subhi es-Sâlik[1]



[1] Dr. Subhi es-Sâlih, Hadis İlimleri ve Hadîs Istılahları, Diyanet İşleri Başkanlığı Yayınları: III-VI.