hafiza aise
Tue 16 August 2011, 10:58 am GMT +0200
HABERİNİZ OLSUN
Aralık 2010 63.SAYI
ÇOCUKLAR, BARBİE YERİNE ELİF BEBEKLE OYNAYACAK
Milli Eğitim Bakanlığı Kız Teknik Öğretim Genel Müdürlüğü “Türkiye’nin bebeği Elif” adlı bir proje hazırladı. 12 olgunlaşma enstitüsü tarafından düzenlen yarışma sonucu oluşturulan projeye Ankara, İstanbul, Trabzon ve Antalya’da bulunan okullar destek verdi. Saçları örgülü ve folklorik kıyafetler giydirilecek olan Elif bebek Türk kadın tipinin karakteristik özelliklerine ve anatomik ölçülerine uygun bir şekilde üretilecek. 20 farklı çeşidi bulunacak olan Elif bebeğin kıyafetlerinde Anadolu değerlerini taşıyan yerel dokuma örnekleri kullanılacak. Giysileri, yazmaları, renkli boncuklu oyaları ve aksesuarlarının tamamı elde yapılacak.
FÜZE KALKANINDA TÜRKİYE’NİN İSTEDİĞİ OLDU
Lizbon’da bir araya gelen NATO üyesi 28 ülkenin devlet ve hükümet başkanları füze kalkanı konusunda mutabakata vardı. Cumhurbaşkanı Gül’ün de katıldığı toplantıda Türkiye’nin bütün talepleri karşılandı. Toplantı sonrasında hazırlanan belgede Ankara’nın çekinceleri dikkate alınarak füze kalkanının tüm müttefik ülkeleri kapsadığı belirtildi. Hiçbir ülkenin isminin tehdit olarak verilmediği belgeyle İran hedef ülke haline gelmemiş oldu. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül dünya basını tarafından baş aktör ilan edildi.
BERAT’IN BERAATİ
Küçük Berat’ın Şile’de bir akraba ziyareti esnasında kaybolduğu haberi gündeme bomba gibi düştü. Yüreğimiz burkuldu, dualar edildi. Haber ajansları içinse durum biraz daha farklıydı. Eh malum, bayramda kaçan boğalar dışında pek dişe dokunur bir haber yoktu çoğu televizyon ve gazeteye göre. Canlı yayın araçları yarışırcasına Berat’ın annesini buldu. İçlerinde Kanal D de vardı. Bu kanalın muhabirinin olay yerinden, canlı yayın esnasında yaptığı hata hepimizin yüreğini ağzına getirdi. Muhabir heyecanla olayı anlatırken birden kulaklığına gelen bir bilgi sonucu önce Berat’ın 4–5 yaşlarındaki kardeşini odadan çıkarttırdı, ardından da annenin yüzüne bile bakmadan kameralara dönerek acılı bir tonda “Berat’ın cesedinin bulunduğunu, köylülerin olay yerine gittiğini” söyledi. Acılı anne hazırlıksız aldığı bu haber karşısında deli divane bir şekilde kendini yerden yere atarken muhabir de sözüm ona onu yatıştırmaya çalışıyordu. Kulaklığına gelen yeni bir bilgiyle aslında çocuğun canlı falan olduğunu söylemeye çalıştı ama geçmiş olsun. Anne çoktan kendinden geçmişti bile. Neyse ki bir süre sonra Berat’ın yaşadığı haberi geldi de hepimiz derin bir nefes aldık. Peki, olay sadece bir canlı yayın kazası mıdır? Yoksa canlı yayında böylesi bir haberi ilk duyuran olarak kazanılacak zafer arzusu mu? Berat çok şükür yaşıyor, peki ya gerçekten ölmüş olsaydı? O zaman bu kanal bir habercilik başarısı mı sergilemiş olacaktı?
EĞİTİMDE 220 TAVSİYE
Milli Eğitim Şurası köklü değişiklikler ön gören tavsiye kararları aldı. İlköğretimde 5+3 yıllık eski sisteme dönülmesi, zorunlu eğitimin 13 yıl olması bunların arasında. Ayrıca isteyen anne ve babaların çocuklarına seçmeli din eğitimi verilerek ahlaki ve manevi değerlerin korunması önerisi kabul edildi. Şurada öğretmenlere her yıl 24 Kasım öğretmenler gününde bir maaş ikramiye verilmesi ve ek ders saati ücretinin 12 liraya yükseltilmesi benimsendi.
BAŞÖRTÜLÜ ÖZEL SEKTÖRE DE GİREMİYOR
Geçtiğimiz günlerde açıklanan Türkiye Ekonomik ve Etüdler Merkezi’nin (TESEV) bir araştırması sonucunda başörtü yasağının sadece eğitim hayatı ve kamusal alanla sınırlı olmadığını ortaya koydu. Başörtüsü karşıtlarının sıklıkla kullandığı “Ama özel sektörde rahatlıkla çalışabiliyorlar” iddialarını da yerle bir eden araştırmaya göre, kamuda çalışamayan başörtülü kadınlar sanılanın aksine özel sektörde de iş bulamıyor. Bulabilenlerin de görünmez olmaları isteniyor. Üniversite mezunu başörtülü kadınların iş yaşamında karşılaştıkları zorlukları ve istihdam olanaklarını inceleyen raporda, özel sektörde başörtülü olarak iş bulmanın zorluklarına dikkat çekilirken, iş bulanların da çalıştıkları yerlerde görünmez olmalarının istendiği gerçeği örneklerle ortaya konuluyor.
KANSER HASTALARINA DEVLETTEN BEDAVA AĞRI KESİCİ
Kanser hastalarının ağrı tedavisinde kullanılan ilaçlar artık ücretsiz verilecek. Karara göre herhangi bir sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın kanser hastalarına sağlık kurum ve kuruluşlarındaki tedavileri sırasında bu ilaçlar ücretsiz verilecek. Sağlık Bakanlığı Kanserle Savaş Dairesi başkanı Prof. Dr. Murat Tuncer “Hedefimiz kanser hastaları için 0 ağrı” dedi. Öte yandan kanserin en önemli nedeni olan sigarayı bıraktıran ilaçların da ücretsiz olmasına karar verildi. Sigarayı bıraktırma ilaçlarının sosyal güvenlik kapsamına alınarak tiryakilere ücretsiz verilmesi için çalışmalar devam ediyor.
BİR ANNE NE İSTER?
Kızını hem “Ne doktorlar, mühendisler istesin”, hem de “Dizinin dibinden bir yerlere gitmesin” ister.
ORGANİKÇİNİN GÜNLÜĞÜ
Haftada bir gün yumurta sarısını yukarıya doğru yuvarlak hareketlerle yüzünüze sürün ardından 10 dakika bekleyerek ova ova yüzünüzden maskeyi çıkartın. Böylece cildinize hoş bir parlaklık geldiğini göreceksiniz.
AKLIMDAN ÇIKMIYOR
“Allah’ı kaybeden
neyi bulur, Allah’ı bulan
neyi kaybeder?”
(Ataullah İskenderi Hazretleri)
Zeynep ÖZEL